Türk mutfağının demirbaşı olan köfte yeni bir tarifle akşam yemeği masalarınızı lezzetlendirecek. Bütün yaş gruplarının sevdiği bu köfte yemeğinin adı şiş köfte. Evlerde kolayca hazırlanabilecek bu tarif ile menülerinize çeşitlilik kazandırabilirsiniz. Peki Muhteşem şiş köfte tarifi nasıl yapılır? Şif köfte tarifinin püf noktaları nelerdir?

Türkiye’nin yedi coğrafi bölgesinin her birinde farklı lezzetler çıkarken, Akdeniz bölgesinden parlayan lezzet ile karşınızdayız. Akdeniz bölgesinin Burdur ilinden gelen şiş köfte tarifi Burdur Ticaret ve Sanayi Odası tarafından yapılan başvuru sonrası 2012 yılında Türk Patent Enstitüsü tarafından coğrafi işaret alarak tescillenmiştir. Bu tescilli lezzet ülkemizden çıkıp bütün dünyaya namını salmıştır. Şiş köfte adını tarifte kullanılan harcın şişe sarılmasıyla ismini almıştır. Yanında yapacağınız tereyağlı pilav ile birleştireceğiniz şiş köfte, adeta masalarınızı şölene çevirebilirsiniz. Haberimizin detaylarında göz ve mide zevkini havaya uçuran şiş köftenin malzemeleri ve yapılışı yer alıyor. Gelin birlikte inceleyelim… 

ŞİŞ KÖFTE TARİFİ:

MALZEMELER

500 gram yarım yağlı dana kıyma
1 soğan(robottan çekilip suyu sıkılmış)
Yarım demetten az maydanoz(ince kıyılmış)
3 yemek kaşığı galeta unu
1 adet yumurta
1 çay kaşığı karabiber
1 çay kaşığı toz kırmızı biber
1 çay kaşığı kimyon
1 tatlı kaşığı pulbiber(sevmiyorsanız azaltın)
Tuz(damak zevkinize uygun ekleyin)
Yeteri kadar geniş çöp şiş

YAPILIŞI

Yoğurma kabına kıyma, soğan, maydanoz ve kalan tüm malzemeyi alıp yoğurun.

Harç iyice birbirine karıştıktan sonra yine en az 3-5 dakika yoğurarak iyice toparlanmasını kıvamını iyi tutmasını sağlayın.

Bu sayede dinlendirmeye gerek kalmayacak ve şekillendirirken dağılma yapmayacak.

Ardından iri parçalar alarak düz bir zemin üzerinde çok inceltmeden silindir şekli verin.

İçerisinden çöp şişi dikkatlice geçirip üzerini hafif düzledikten sonra elimize alın ve şeklini bozmadan yağlı kağıt serilmiş tepsiye dizin.

Tüm harcı aynı şekilde hazırlayıp 200 derece ısınmış fırında kontrollü pişirin.

Zengin bitki örtüsüne bürünmüş ülkemiz bir o kadar da zengin mutfağa sahiptir. Ülkemizin her bir karışında yetişen zeytin yemeklerimizin özellikle kahvaltılarımızın vazgeçilmezidir. Zeytin salatalarda da kullanıldığında lezzet şöleni başlıyor. Peki yeşil zeytin salatası nasıl yapılır? Hatay usulü zeytin salatası tarifi yazımızda.

Türkiye’nin sahip olduğu bitki örtüsünde ülkemizin dört bir yanında envai çeşit zeytin yetişir. Kahvaltı masalarımızı süslediği kadar yemek masalarımızı da süsleyen zeytin, başrol de tutularak yapılan salatanın da tadı yiyen herkesin damağında kalıyor. İster ara öğünlerde, isterse yemek sofralarında tercih edilen zahterli zeytin salatası ile karşınızdayız. 

ZAHTERLİ ZEYTİN SALATASI TARİFİ:

MALZEMELER

1 demet taze zahter
1/2 tatlı kaşığı tuz
60-65 tane biberle doldurulmuş yeşil zeytin
6 yemek kaşığı zeytinyağı
3 yemek kaşığı nar ekşisi
1 adet limonun suyu
1 çay kaşığı tatlı pul biber

 

YAPILIŞI

Taze zahterleri ayıklayın ve tuzla ovduktan sonra yıkayıp iyice süzün.

İçinden çekirdekleri çıkartılmış zeytinleri yıkayın.

Zeytinlerin her birini halka şeklinde doğrayın.

Yıkanan zahterleri zeytinle birlikte karıştırın.

Kalan malzemeleri de zahter ve zeytin karışımına ekleyin ve hırpalamadan karıştırın.

Sunum tabağına alın.

 

Zengin bitki örtüsüne bürünmüş ülkemiz bir o kadar da zengin mutfağa sahiptir. Topraklarımızdan yetişen her meyve ve sebzelerle birlikte geniş yemek yelpazesine sahibiz. Yemeğin bütün alanlarında gelişmemiz için verilen çalışmalar başarıya ulaşmıştır. Ülkemizin her bir karışında yetişen zeytin yemeklerimizin özellikle kahvaltılarımızın vazgeçilmezidir. Zeytin salatalarda da kullanıldığında lezzet şöleni başlıyor.

Türkiye’nin sahip olduğu bitki örtüsünde ülkemizin dört bir yanında envai çeşit zeytin yetişir. Kahvaltı masalarımızı süslediği kadar yemek masalarımızı da süsleyen meyve, zeytin başrol de tutularak yapılan salatanın da tadı yiyen herkesin damağında kalıyor. İster ara öğünlerde, isterse yemek sofralarında tercih edilen zahterli zeytin salatası ile karşınızdayız.

ZAHTERLİ ZEYTİN SALATASI TARİFİ:

MALZEMELER

1 demet taze zahter
1/2 tatlı kaşığı tuz
60-65 tane biberle doldurulmuş yeşil zeytin
6 yemek kaşığı zeytinyağı
3 yemek kaşığı nar ekşisi
1 adet limonun suyu
1 çay kaşığı tatlı pul biber

 

YAPILIŞI

Taze zahterleri ayıklayın ve tuzla ovduktan sonra yıkayıp iyice süzün. 
İçinden çekirdekleri çıkartılmış zeytinleri yıkayın.
Zeytinlerin her birini halka şeklinde doğrayın.
Yıkanan zahterleri zeytinle birlikte karıştırın.
Kalan malzemeleri de zahter ve zeytin karışımına ekleyin ve hırpalamadan karıştırın.
Sunum tabağına alın.

 

Etkisini saymakla bitiremediğimiz, sağlığımız için adeta muhtaç olduğumuz Glutatyon üç amino asitten yalnızca biri. Peki bu Glutatyon nedir? Faydaları nelerdir? Glutatyonu kimler kullanamaz? Glutatyon hangi besinlerde bulunur? Bütün bu soruların yanıtı bugünkü yazımızda ele aldık.

Glutatyon son dönemlerde sıkça duyulan ve uzmanlar tarafından gün yüzüne getirilen bir çeşit proteindir. Fosfat yoluyla üretilen glutatyon, vücuda çevresel yolardan gelebilecek iç ve dış etkenlere karşı oluşabilecek, zararlı etkileri engelleyerek yavaşlamasına yardımcı oluyor. Günümüzde teknolojik aletlerin kullanımının artmasıyla birlikte yayılan manyetik ve radrasyon dalgaları bir çoğumuzun organlarında hasar bırakmasına sebebiyet veriyor.

Bu durum da Glutatyon, vücuda gelen hasarı mümkün mertebe azaltarak önlenmesinde büyük rol oynuyor. Bir çoğumuzun bu proteinin adını ilk kez duyduğuna eminiz. Peki bu glutatyon nedir? Hangi besinlerde bulunur? Faydaları nelerdir? Gelin hep beraber bakalım. 

GLUTATYON NEDİR?

Vücut tarafından kendiliğinden üretilen ve vücut sağlığımızın korunmasında en önemli etkenden biri olan Glutatyon, üç amino asitten oluşan bir proteindir. Yapısında bulunan kimyasallar sayesinde vücuda gelebilecek her hangi bir zararlı maddeyi etkisiz hale getirmede önemli rol oynar.

  • Vücudumuzda doğal olarak üretilir.
  • Sağlıklı bir bireyin vücudunda 10 gram kadar glutatyon bulunur. 
  • Besin yoluyla alınabilen glutatyon miktarı, günde en fazla 150 mg’dır.
  • Vücuttaki glutatyon üretimi ne kadar yüksekse, bağışıklık da aynı doğrultuda güçlüdür.

GLUTATYONUN FAYDALARI NELERDİR?

Glutatyonun faydaları saymakla bitmez vücudumuzda kendiliğinden oluşan ve sağlığımıza bir faydasının bulunduğu proteinin faydaları aşağıdaki gibidir;

  • Bağışıklık sistemini güçlendirir
  • Vücuttaki ağır toksinleri temizler
  • Cildi yeniler ve parlaklık kazandırır.
  • Zihinsel olarak odaklanmayı sağlar.
  • Eklem ve kas da oluşan hastalıkların azalmasına yardımcı olur.
  • Vücutta enerji artışına sebep olur.
  • Düzenli ve yeterli uyku kalitesinin artmasına olanak sağlar.
  • Tümör hücrelerin oluşumunu engeller
  • Otizim tedavisinde etkilidir.

GLUTATYON HANGİ BESİNLERDE BULUNUR?

Vücudumuzun kendiliğinden ürettiği glutatyon miktarını arttırmak için besinlerden ek takviyelerde bulunabiliriz. Bu sebeple glutatyonun özellikleri taşıyan aminoasitlerin gıdalar yoluyla alınması gerekmektedir. Sıralayacağımız besinlere beslenme alışkanlığınız da yer vererek glutatyon miktarını arttırabilirsiniz. 

  • Brokoli
  • Lahana
  • Sarımsak 
  • Pancar
  • Soğan
  • Karnabahar
  • Kakule
  • Pırasa
  • Dereotu
  • Ceviz
  • Havuç
  • Roka gibi besinler takviye besinler glutatyon arttırıcı özellik taşımaktadır.
  • Aynı zaman da haftada en az 3 gün 30”ar dakikalık yapacağınız yoğun egzersiz  vücudun antioksidan savunmasını arttırarak glutatyon düzeyini yükseltir.

GLUTATYON NASIL ALINIR?

Glutatyonun en önemli ve etkili alınış şekli damar yolu ile vücuda alınmasıdır. Ağrısız gerçekleşen durum, toplamda 10-15 dk gibi kısa bir sürede gerçekleşir. Ağız yolu ile alınması durumunda glutatyonun midede etkisini yitirdiği ve her hangi bir faydasının bulunmuyor.

Anne karnına düştüğü ilk andan itibaren bebeğin beyin ve sinir sisteminin gelişiminde Omega-3 etkin rol oynar. Doğumdan sonra bu ihtiyaç anne sütü ile karşılanır. EPA ve DHA Omega-3 yağ asitleri deniz ürünlerinde bulunur. 6 aya kadar sadece anne sütü içen bebek, 8. aydan itibaren balık yemeğe başlayabilir. Bebekler için balık nasıl pişirilir? Bebeklere balık nasıl verilir?

Anne sütünden kesilmeye yakın bebeklerde normal yetişkin yemeklerine geçmeye başlayabilirler. Balık yiyebilmesi için uzmanlar en uygun zamanın 8. aydan itibaren olabileceğinin altını çizdi. Dünya genelinde tıp doktorları anne sütü ile beslenen bebeklerde aylık kilo alımı 400-500 gr kadar (bazı durumlarda 300 grama kadar) devam ettiği müddetçe katı gıdaya geçilmemesini tavsiye etmektedirler. 

Bebeğiniz büyümeye başladıkça vücudunun daha hareketli ve çabuk yorulmadan, sağlıklı gelişimini tamamlaması için Omega-3’e ihtiyacı vardır. Özellikle anne sütünden tamamladığı Omega, anne sütü kesilmeye başladıkça vücutta açık olarak çıkacaktır. Bu açığı kapatmak için balık tüketiminin sağlanması gerekmektedir. 

BEBEKLERE BALIK NASIL VERİLİR?

Bebeklere balık yedirmek yedi ve sekizinci aydan itibaren başlanabilmektedir. Mezgit başta olmak üzere palamut, çupra, levrek gibi iri balıklar tercih edilmelidir. Uzmanların uyardığı nokta ise çiftlik balığı değil, deniz balığı tercih edilmesidir. Kılçığı çok iyi ayıklanmak kaydıyla hamsi, istavrit, çinekop, sarıkanat, barbun gibi balıklar da tercih edilebilir. Başka dikkat edilmesi gereken noktalar ise; balığın taze olmasına özen gösterin, kılçıklarını temizlediğinizden emin olun ve iyi pişmiş olduğundan emin olun. 

Bebeğiniz için balık bakarken ayrıca beyaz etli ve az yağlı olmasına da dikkat edin. Sürekli balık türünü değiştirin. Eğer yağlı bir balığa denk gelir de yemezse, daha önce severek yemeğe devam ettiği balıktan ona verin. 

BEBEKLERE BALIK NASIL PİŞİRİLİR?

Bebeğe balık yedirmek için haşlama yada ızgara yapılan balığın derisi ve kılçığı ayıklanıp, derisi çıkartılır. Balığın ne olursa olsun çok iyi pişmiş olduğuna ve kılçıklarını iyi ayıkladığınızdan emin olmadan çocuğunuza yedirmeyin. Ardından çorbasına koyulabilir, doğrudan et halinde de yedirebilirsiniz. 

Buharda, fırında, ızgarada ya da buğulama taktikleri ile balığınızı gönül rahatlığıyla bebeğiniz için pişirebilirsiniz. Uzmanlar bu konuda serbest bırakırken, asla kızartılmaması gerektiğini, kızartıldığında doymuş yağ oranının çok arttığını belirtti. 

Suda haşlayıp, çorba halinde de bebeğinize rahatça yedirebileceğinizi açıklayan uzmanlar, ayrıca yanına sebzeler de koyarak besin değeri yüksek bir öğünün çıkarabileceğini ortaya koydu.

BEBEKLERE NE KADAR BALIK VERMELİ?

Bebeğinizin şaşırmaması adına ilk tadım sürecinde 1-2 çay kaşığı kadar balık verebilirsiniz. Ardından 7 ve 8. aydan itibaren kibrit kutusu veya ızgara köfte büyüklüğünde yedirebilirsiniz. 

BALIKLA YOĞURT YENİR Mİ?

Bu toplumda oldukça yanlış anlaşılmış bir meseledir. Taze balıkla yoğurt yenilebilir. Bayat olduğunu düşündüğünüz balıkla sakın yoğurt yemeyin. 

Etkisini saymakla bitiremediğimiz, sağlığımız için adeta muhtaç olduğumuz Glutatyon üç amino asitten yalnızca biri. Peki bu Glutatyon nedir? Faydaları nelerdir? Glutatyonu kimler kullanamaz? Glutatyon hangi besinlerde bulunur? Bütün bu soruların yanıtı bugünkü yazımızda ele aldık.

Glutatyon son dönemlerde sıkça duyulan ve uzmanlar tarafından gün yüzüne getirilen bir çeşit proteindir. Bir çoğumuzun bu proteinin adını ilk kez duyduğuna eminiz. Peki bu glutatyon nedir? Hangi besinlerde bulunur? Faydaları nelerdir? Gelin hep beraber bakalım.

GLUTATYON NEDİR?

Vücut tarafından kendiliğinden üretilen ve vücut sağlığımızın korunmasında en önemli etkenden biri olan Glutatyon, üç amino asitten oluşan bir proteindir. Yapısında bulunan kimyasallar sayesinde vücuda gelebilecek her hangi bir zararlı maddeyi etkisiz hale getirmede önemli rol oynar.

  • Vücudumuzda doğal olarak üretilir.
  • Sağlıklı bir bireyin vücudunda 10 gram kadar glutatyon bulunur. 
  • Besin yoluyla alınabilen glutatyon miktarı, günde en fazla 150 mg’dır.
  • Vücuttaki glutatyon üretimi ne kadar yüksekse, bağışıklık da aynı doğrultuda güçlüdür.

GLUTATYONUN FAYDALARI NELERDİR?

Glutatyonun faydaları saymakla bitmez vücudumuzda kendiliğinden oluşan ve sağlığımıza bir faydasının bulunduğu proteinin faydaları aşağıdaki gibidir;

  • Bağışıklık sistemini güçlendirir
  • Vücuttaki ağır toksinleri temizler
  • Cildi yeniler ve parlaklık kazandırır.
  • Zihinsel olarak odaklanmayı sağlar.
  • Eklem ve kas da oluşan hastalıkların azalmasına yardımcı olur.
  • Vücutta enerji artışına sebep olur.
  • Düzenli ve yeterli uyku kalitesinin artmasına olanak sağlar.
  • Tümör hücrelerin oluşumunu engeller
  • Otizim tedavisinde etkilidir.

GLUTATYON HANGİ BESİNLERDE BULUNUR?

Vücudumuzun kendiliğinden ürettiği glutatyon miktarını arttırmak için besinlerden ek takviyelerde bulunabiliriz. Bu sebeple glutatyonun özellikleri taşıyan aminoasitlerin gıdalar yoluyla alınması gerekmektedir. Sıralayacağımız besinlere beslenme alışkanlığınız da yer vererek glutatyon miktarını arttırabilirsiniz. 

  • Brokoli
  • Lahana
  • Sarımsak 
  • Pancar
  • Soğan
  • Karnabahar
  • Kakule
  • Pırasa
  • Dereotu
  • Ceviz
  • Havuç
  • Roka gibi besinler takviye besinler glutatyon arttırıcı özellik taşımaktadır.
  • Aynı zaman da haftada en az 3 gün 30”ar dakikalık yapacağınız yoğun egzersiz  vücudun antioksidan savunmasını arttırarak glutatyon düzeyini yükseltir.

GLUTATYON NASIL ALINIR?

Glutatyonun en önemli ve etkili alınış şekli damar yolu ile vücuda alınmasıdır. Ağrısız gerçekleşen durum, toplamda 10-15 dk gibi kısa bir sürede gerçekleşir. Ağız yolu ile alınması durumunda glutatyonun midede etkisini yitirdiği ve her hangi bir faydasının bulunmuyor.

Anne karnına düştüğü ilk andan itibaren bebeğin beyin ve sinir sisteminin gelişiminde Omega-3 etkin rol oynar. Doğumdan sonra bu ihtiyaç anne sütü ile karşılanır. EPA ve DHA Omega-3 yağ asitleri deniz ürünlerinde bulunur. 6 aya kadar sadece anne sütü içen bebek, 8. aydan itibaren balık yemeğe başlayabilir. Bebekler için balık nasıl pişirilir? Bebeklere balık nasıl verilir?

Anne sütünden kesilmeye yakın bebeklerde normal yetişkin yemeklerine geçmeye başlayabilirler. Balık yiyebilmesi için uzmanlar en uygun zamanın 8. aydan itibaren olabileceğinin altını çizdi. Dünya genelinde tıp doktorları anne sütü ile beslenen bebeklerde aylık kilo alımı 400-500 gr kadar (bazı durumlarda 300 grama kadar) devam ettiği müddetçe katı gıdaya geçilmemesini tavsiye etmektedirler. 

Bebeğiniz büyümeye başladıkça vücudunun daha hareketli ve çabuk yorulmadan, sağlıklı gelişimini tamamlaması için Omega-3’e ihtiyacı vardır. Özellikle anne sütünden tamamladığı Omega, anne sütü kesilmeye başladıkça vücutta açık olarak çıkacaktır. Bu açığı kapatmak için balık tüketiminin sağlanması gerekmektedir. 

BEBEKLERE BALIK NASIL VERİLİR?

Bebeklere balık yedirmek yedi ve sekizinci aydan itibaren başlanabilmektedir. Mezgit başta olmak üzere palamut, çupra, levrek gibi iri balıklar tercih edilmelidir. Uzmanların uyardığı nokta ise çiftlik balığı değil, deniz balığı tercih edilmesidir. Kılçığı çok iyi ayıklanmak kaydıyla hamsi, istavrit, çinekop, sarıkanat, barbun gibi balıklar da tercih edilebilir. Başka dikkat edilmesi gereken noktalar ise; balığın taze olmasına özen gösterin, kılçıklarını temizlediğinizden emin olun ve iyi pişmiş olduğundan emin olun. 

Bebeğiniz için balık bakarken ayrıca beyaz etli ve az yağlı olmasına da dikkat edin. Sürekli balık türünü değiştirin. Eğer yağlı bir balığa denk gelir de yemezse, daha önce severek yemeğe devam ettiği balıktan ona verin. 

BEBEKLERE BALIK NASIL PİŞİRİLİR?

Bebeğe balık yedirmek için haşlama yada ızgara yapılan balığın derisi ve kılçığı ayıklanıp, derisi çıkartılır. Balığın ne olursa olsun çok iyi pişmiş olduğuna ve kılçıklarını iyi ayıkladığınızdan emin olmadan çocuğunuza yedirmeyin. Ardından çorbasına koyulabilir, doğrudan et halinde de yedirebilirsiniz. 

Buharda, fırında, ızgarada ya da buğulama taktikleri ile balığınızı gönül rahatlığıyla bebeğiniz için pişirebilirsiniz. Uzmanlar bu konuda serbest bırakırken, asla kızartılmaması gerektiğini, kızartıldığında doymuş yağ oranının çok arttığını belirtti. 

Suda haşlayıp, çorba halinde de bebeğinize rahatça yedirebileceğinizi açıklayan uzmanlar, ayrıca yanına sebzeler de koyarak besin değeri yüksek bir öğünün çıkarabileceğini ortaya koydu.

BEBEKLERE NE KADAR BALIK VERMELİ?

Bebeğinizin şaşırmaması adına ilk tadım sürecinde 1-2 çay kaşığı kadar balık verebilirsiniz. Ardından 7 ve 8. aydan itibaren kibrit kutusu veya ızgara köfte büyüklüğünde yedirebilirsiniz. 

BALIKLA YOĞURT YENİR Mİ?

Bu toplumda oldukça yanlış anlaşılmış bir meseledir. Taze balıkla yoğurt yenilebilir. Bayat olduğunu düşündüğünüz balıkla sakın yoğurt yemeyin. 

Türk mutfağının demirbaşı olan köfte yeni bir tarifle akşam yemeği masalarınızı lezzetlendirecek. Bütün yaş gruplarının sevdiği bu köfte yemeğinin adı şiş köfte. Evlerde kolayca hazırlanabilecek bu tarif ile menülerinize çeşitlilik kazandırabilirsiniz. Peki Muhteşem şiş köfte tarifi nasıl yapılır? Şif köfte tarifinin püf noktaları nelerdir?

Türkiye’nin yedi coğrafi bölgesinin her birinde farklı lezzetler çıkarken, Akdeniz bölgesinden parlayan lezzet ile karşınızdayız. Akdeniz bölgesinin Burdur ilinden gelen şiş köfte tarifi Burdur Ticaret ve Sanayi Odası tarafından yapılan başvuru sonrası 2012 yılında Türk Patent Enstitüsü tarafından coğrafi işaret alarak tescillenmiştir. Bu tescilli lezzet ülkemizden çıkıp bütün dünyaya namını salmıştır. Şiş köfte adını tarifte kullanılan harcın şişe sarılmasıyla ismini almıştır. Yanında yapacağınız tereyağlı pilav ile birleştireceğiniz şiş köfte, adeta masalarınızı şölene çevirebilirsiniz. Haberimizin detaylarında göz ve mide zevkini havaya uçuran şiş köftenin malzemeleri ve yapılışı yer alıyor. Gelin birlikte inceleyelim… 

ŞİŞ KÖFTE TARİFİ:

MALZEMELER

500 gram yarım yağlı dana kıyma
1 soğan(robottan çekilip suyu sıkılmış)
Yarım demetten az maydanoz(ince kıyılmış)
3 yemek kaşığı galeta unu
1 adet yumurta
1 çay kaşığı karabiber
1 çay kaşığı toz kırmızı biber
1 çay kaşığı kimyon
1 tatlı kaşığı pulbiber(sevmiyorsanız azaltın)
Tuz(damak zevkinize uygun ekleyin)
Yeteri kadar geniş çöp şiş

YAPILIŞI

Yoğurma kabına kıyma, soğan, maydanoz ve kalan tüm malzemeyi alıp yoğurun.

Harç iyice birbirine karıştıktan sonra yine en az 3-5 dakika yoğurarak iyice toparlanmasını kıvamını iyi tutmasını sağlayın.

Bu sayede dinlendirmeye gerek kalmayacak ve şekillendirirken dağılma yapmayacak.

Ardından iri parçalar alarak düz bir zemin üzerinde çok inceltmeden silindir şekli verin.

İçerisinden çöp şişi dikkatlice geçirip üzerini hafif düzledikten sonra elimize alın ve şeklini bozmadan yağlı kağıt serilmiş tepsiye dizin.

Tüm harcı aynı şekilde hazırlayıp 200 derece ısınmış fırında kontrollü pişirin.

Normalde sade sodanın insan vücuda oldukça yararı vardır. Fakat hamilelikte anne adayları soda içmekte kararsız kalabilir. Karnında taşıdığı çocuğa zarar gelmesinden korkan anne adayları için araştırdık. Hamilelikte maden suyu içilir mi? Hamilelikte günde kaç soda içilebilir?

Anne adayları hamileliklerinde çocuğunu kucağına almak için geri sayım yapar. Bu zaman diliminde çocuklarına zarar verebilecek her şeyden uzak durmaya çalışır. Maden sularının ise çocuklarına zarar verebileceğini düşünen anne adaylarına güzel bir haberimiz var!

Sade sodanın bebeğinize bile faydası var…

HAMİLELİKTE MADEN SUYU İÇİLİR Mİ?

Normal zamanlarda vücuda mineral takviyesinde yardımcı olan sade sodayı hamilelik boyunca da tüketebilirsiniz. Maden suları (doğal ise), gebelikte hem anne adayı için hem de anne karnında gelişmekte olan bebek için oldukça faydalıdır. Sade sodanın içerisinde oldukça yüksek magnezyum ve kalsiyum bulunur. Anne adaylarına bu süreçte takviyede bulunur ve kolaylıklar sağlamaktadır. 

Dikkat!

Günümüzde bir çok maden suyu kimyasallarla karıştırılmıştır. Organik ve en organiğe yakın maden suyu markasını araştırmalı ve ona göre kullanmalısınız. Bu süreçte meyveli yada esans, aroma içeren sodalardan uzak durmalısınız.

HAMİLELİKTE GÜNDE KAÇ SODA İÇİLEBİLİR?

Normal bir bireyin alması gereken günlük bir bardak sade soda anne adayları içinde uygundur. Fazla alınan magnezyum ve kalsiyum oranı da farklı problemleri peşinden getirebileceğinden, günlük alımı 1 bardak olarak uzmanlar tarafından belirlenmiştir. Ayrıca bir bardak sütteki kalsiyum miktarı, bir bardak sodadaki kalsiyum oranına eşittir.

HAMİLELİKTE MADEN SUYUNUN FAYDALARI NELERDİR?

  • Maden suyu hamilelikte diş çürümesini önler, dişleri güçlendirir.
  • Maden suyu hamilelik kramplarına iyi gelir ve anne adayını rahatlatır.
  • Hamileliğin ileri dönemlerinde hazımsızlık ve kabızlık problemlerine karşı anne adayının bol bol sıvı alması gerekir. Günde içeceği bir bardak soda da anne adayının kabızlığına ve hazımsızlığına iyi gelir.
  • Bebeğe de magnezyum ve kalsiyum açısında takviye olur.

Maden sularının içerdiği sodyum nedeniyle vücutta şişlik yapması söz konusu değildir. Magnezyum yönünden zengin olan maden suları kabızlık sorunun arttığı hamilelik döneminde de rahatlamanıza yardımcı olur. Uzmanlar hamilelik döneminde en az 2 litre sıvı alınmasının önemli olduğunu belirtiyor.

Türk mutfağından damaklarınızı şenlendirecek bir lezzet olan köfte masalarımızı süsleyecek. Bütün yaş gruplarının çok sevdiği köfte yemeğinin adı şiş köfte. Evlerde kolayca hazırlanabilecek bu tarif ile menülerimize çeşitlilik kazandıracağız. Türkiye’nin yedi coğrafi bölgesinin her birinde farklı lezzetler çıkarken, Akdeniz bölgesinden parlayan lezzet ile karşınızdayız.

Akdeniz bölgesinden, Burdur ilinden gelen şiş köfte tarifi Burdur Ticaret ve Sanayi Odası tarafından yapılan başvuru sonrası 2012 yılında Türk Patent Enstitüsü tarafından coğrafi işaret alarak tescillenmiştir. Tescilli lezzet ülkemizden çıkıp bütün dünyaya yayılmıştır. Tarifte kullanılan harcın şişe sarılmasıyla bu ismi almıştır. Haberimizde göz ve mide zevkini havaya uçuran lezzet in malzemeleri ve yapılışı yer alıyor. 

ŞİŞ KÖFTE TARİFİ
MALZEMELER

500 gram yarım yağlı dana kıyma
1 soğan(robottan çekilip suyu sıkılmış)
Yarım demetten az maydanoz(ince kıyılmış)
3 yemek kaşığı galeta unu
1 yumurta
1 çay kaşığı karabiber
1 çay kaşığı toz kırmızı biber
1 çay kaşığı kimyon
1 tatlı kaşığı pulbiber(sevmiyorsanız azaltın)
Tuz(damak zevkinize uygun ekleyin)
Yeteri kadar geniş çöp şiş

YAPILIŞI

Yoğurma kabına kıyma, soğan, maydanoz ve kalan tüm malzemeyi alıp yoğurun.

Harç iyice birbirine karıştıktan sonra yine en az 3-5 dakika yoğurarak iyice toparlanmasını kıvamını iyi tutmasını sağlayın.

Bu sayede dinlendirmeye gerek kalmayacak ve şekillendirirken dağılma yapmayacak.

Ardından iri parçalar alarak düz bir zemin üzerinde çok inceltmeden silindir şekli verin.

İçerisinden çöp şişi dikkatlice geçirip üzerini hafif düzledikten sonra elimize alın ve şeklini bozmadan yağlı kağıt serilmiş tepsiye dizin.

Tüm harcı aynı şekilde hazırlayıp 200 derece ısınmış fırında kontrollü pişirin.