Hafta içi her gün TV8 ekranlarında yayınlanan Doya Doya Moda programında birinci ve elenen isim merak konusu oldu. Haftanın başı itibariyle puan toplayan yarışmacılar, her Cuma günü kolyenin sahibi olmak için kıyasıya çekişiyor. Peki Doya Doya Moda programında 12 Eylül’de en yüksek puanı toplayan isim kim oldu? Doya Doya Moda programında kim elendi?

TV 8 ekranlarında hafta içi her gün yayınlanarak izleyiciyi modaya doyuran Doya Doya Moda programında cıvıl cıvıl kombinlerle sahneye çıkan yarışmacılar arasından 12 Eylül’de en yüksek puanı alan yarışmacı merak konusu oldu. İşte Doya Doya Moda programının 12 Eylül tarihinde birinci ve sonuncu olan ismi…

Doya Doya Moda Hülya

DOYA DOYA MODA 12 EYLÜL PUAN DURUMU

Doya Doya Moda’da günün konsepti “Etek şıklığı” oldu. Günün birincisi 20 tam puanla Hülya oldu.

Hülya 20 puan

Tina 19 puan

Çağla 19 puan

Aleyna 14 puan

Gamze 11 puan

Esra 11 puan

Zeynep — puan

DOYA DOYA MODA JÜRİ ÜYELERİ

Doya Doya Moda jüri koltuğunda Gülşah Saraçoğlu, Yasemin Yılmaz, Serdar Uzuntaş ve Uğurkan Erez yer alıyor.

İLGİNİZİ ÇEKEBİLECEK VİDEO;

Ağaçta delik açan ağaçkakan görenleri büyüledi!​

Annelerin en zor zamanlarından biri küçük bir çocuğu varken, kendisine muhtaç olan başka bir bebeğinin de olduğu andır. Özellikle kıskanç olabilecek ilk çocuğun bakımı ve bebeğin bakımının karmaşası arasında anneleri kurtaran bir rehber hazırladık. Bir bebek ve bir çocuk nasıl idare edilir?

Anne ve baba olmanın verdiği en güzel mutluluk çocuğunun boynuna sıkı sıkı sarılmasıdır. Evliliklerini çocuklarla taçlandıran ailelerin endişesi ise çocuğunun yeni doğan bebeği kıskanmasıdır. Bu konuda uyarıda bulunan uzmanlar, iki çocuğunda sağlıklı bir hayat sürüp büyüyebilmesi için açıkladı. Bebeğin bakımı yapılırken çocuğunda göreve dahil edilmesi ve süreçte sürekli annenin yanında olması, büyük olduğunun hissettirilmesi ve ailenin parçası olmanın verdiği duygu ile davranması gerektiğinin öğretilmesinin üzeri çizildi.

bir bebek ve bir çocuk

BİR BEBEK VE BİR ÇOCUK NASIL İDARE EDİLİR?

1- BÜYÜK OLAN ÇOCUĞU BEBEĞİN BAKIMINA DAHİL EDİN

Zorlamada eğer çocuk bebeğe karşı ilgiliyse, bakıma dahil olmasına izin verin. Çocuğun hem psiko motor ve sorumluluk eğitimi vermekle kalmazsınız, ayrıca kardeşine karşı sabır ve abi/ablalık duygusunu da öğretmiş olursunuz. Bu görevler arasında çocuğu dahil edebileceğiniz şeyler, ıslak mendil getirmek, saçını taramak, biberonu tutmak, bebeğe okunacak kitap seçmek gibi aktiviteler olabilir.

bir bebek ve bir çocuk

2- İHTİYACI OLDUĞUNDA HERKESİN YANINDA OLDUĞUNU HİSSETTİRİN

Çocuğun bebek geldikten sonraki en büyük korkusu annenin ilgisini paylaşmaktır. Bu durum için uyaran uzmanlar, çocuğun her ilgi istediğine yanıt vermekten ziyada, ihtiyacı olduğunda sürekli yanınızda olduğunu hissetmesidir. Sürekli onu bebeğe ayırdığınız zamanın içine katın. Mesela bebeği emzirirken ona da masal anlatabilir. Bebeğin vücudu üzerinden kol, bacak kafa gibi vücut bölümlerini öğretebilirsiniz.

çocuk ve bebekle oyun

3- ORTAK OYUNLAR UYDURUN

Hem çocuğun hem de bebeğin dahil olabileceği ortak oyunlar uydurun. Bebek büyüdükçe seçeneklerin aratacağı gibi, oyun hamuru, legolardan ev yapmak, resim çizmek gibi aktivitelerde ortaklaşa bir şeyler yapın. Ama asla direk ilgiyi bebeğe doğru yönlendirmeyin yoksa çocuğu kıskançlık krizlerine sokabilirsiniz.

bir bebek ve çocuk

4- ORTAK OYUN YOKSA PARALEL OYUN VAR

Oyun saatinde herkesin bir aktivite yapmasına olanak sağlayın. Çocuk resim yapıyorsa bebeğe mama sandalyesinde bebek oyuncaklarıyla oynarken, hem ikisi de gözünüzün önünde olur hem de ailece bağlarınızı kuvvetlendirebilirsiniz.

bir bebek ve bir çocuk

5- ÇOCUK VE BEBEĞİ YALNIZ BIRAKMAYIN

Ne olursa olsun bebek ve çocuk, çocuk ve ergeni kesinlikle yalnız bırakmayın. Cinsel anlamda keşfetmeye çalışan çocukların birbirlerinin de merak ettiklerini belirten uzmanlar, kötü sonuçların doğmaması, bebeğe zarar gelmemesi için kesinlikle yalnız bırakılmaması gerektiğini belirtti.

Anne ve çocuk

6- İKİSİYLE DE ARADA ÖZEL İLGİLENİN

Her çocuğun anneyle veya babayla özel zamanlar geçirmeye ihtiyacı vardır. Yanınızda olduğunu hissetmesinin en önemli yollarından biri de budur. Özellikle günün belli saatlerinde çocuğunuza ve bebeğinize özel zaman ayırın. Özellikle çocuğun ne hissettiği, ne gibi bir durum içerisinde olduğunu bilmeniz oldukça önemli. Eğer problemsel bir sıkıntı, ruhsal bir bozukluk ya da aşırı kıskançlık olaylarıyla karşı karşıya kalırsanız, bir uzmandan destek almayı ihmal etmeyin.

bir bebek ve bir çocuk

7- ÇOCUĞUN BEBEĞE BİR ŞEYLER ÖĞRETMESİNE OLANAK SAĞLAYIN

Çocuğun kendini büyük ve sorumluluk sahibi olarak hissetmesini sağlayan öğretmencilik oldukça eğitici bir pozisyona taşınabiliyor. Büyüğünden küçüğe renkleri, sayıları bildiği obje ve nesnelerin isimlerini öğretmesini sağlayın.

Stres beynin zihinsel veya duygusal baskı ile başa çıkamama meselesidir. Dozunda bir stres başarıyı devamında getirirken, aşırı stres ise başarısızlığı tetikler. Doğal yöntemlerle stresinizi azaltabilir, engelleyebilirsiniz. Stresle başa çıkmak artık çok kolay! Sakinleştirici 8 besin önerisi

Doğru besinlerle hormonel sistemin korunduğunu biliyoruz. Peki stresi de yönetebileceğinizi ve kontrol edebileceğinizi de biliyor muydunuz?

Doğru beslenme planlarıyla stresinizi azaltabilir, kaygılarınızı hafifletebilirsiniz. Bir iş görüşmesi, yahut evlilik arefesi ya da okula başlayabilirsiniz. Stresli durumların içerisinde doğru yiyecekleri seçerseniz, azalışı fark edecek ve vazgeçilmezlerinizin arasına koyacaksınız. Bu besinler içerisinde mutlulukla ilgili vücutta endorfin, seratonin ve dopamin salgılanmasına olanak sağlıyor. Bu konuyla ilgili açıklama yapan uzmanlar, stresi azaltan besinleri tek tek açıkladı. İşte hayatınızı kurtaracak o 8 besin…

stresten yemek yemek

SAKİNLEŞTİRİCİ 8 BESİN ÖNERİSİ

1- YABAN MERSİNİ

Yaban mersini içerisinde bulunan c vitamini, flavonoidler, polifenoller tarafından zengin bir meyve olmasıyla birlikte stres azaltıcı bir özelliğe sahiptir. İçinde bulunan bu maddeler beynin “iyi hissetme” kimyasalı olan seratonin salgısı için gereken triptofanin yıkımını azaltıyor. Dolayısıyla kan dolaşımının iyileşmesini ve hafızanın gelişmesine olanak sağlarken, içerdiği C vitaminiyle de stresle başa çıkmak için gerekli tüm görevi üstleniyor.

avakado yemeği

2- AVOKADO

Beyin fonksiyonlarında folik asitin büyük bir yeri vardır. Avokadonun içindeyse B12, B6 ve folik asit bulunuyor. Bilişsel performans ve ruh halini etkileyen bu vitaminlerle avokado stresle başa çıkmak için bire bir rol oynuyor.

muz yemek

3- MUZ

Muz içeriği bakımından triptofan aminoasidiyle mutluluk hormonu olarak bilinen seratonin adlı nörotransmitterin salgılanmasına destek veriyor. Seratonin uyku, iştah ve ruh halinin iyi olmasına olanak sağlarken, stresle baş etmekte önemli görev üstleniyor.

badem fıstık

4- BADEM VE FISTIK

Badem, fındık, fıstık ve kaju gibi triptofandan zengin olduğu bilinen sert kabuklu yemişlerin tüketilmeleri de stresi azaltmada etkili olduğu bilimsel olarak kanıtlanmıştır. Kaygıları da azaltan kabuklu kuruyemiş ailesi, salgılattığı seratonin sayesinde beyine ve vücuda iyi hissettiğine dair sinyaller ve ipuçları gönderiyor. Bu iki besini tüketen insanların özellikle depresyona girme sıklıklarının azaldığı ve depresyona karşı verilen savaşta etkin rol oynadığı ortaya konuldu.

papatya çayı

5- PAPATYA

Anksiyeteyle savaşta da özellikle kullanılan papatya, özellikle kişinin günün stresinden kurtulmasına ve rahatlamasına olanak sağlıyor. Stresin ilk belirtilerinden biri olarak bilinen uykusuzluk sorununa karşı savaşan papatyanın kullanımı ise çay olarak gece yatmadan önce öneriliyor.

kuşkonmaz

6- KUŞKONMAZ

Günlük ihtiyacımız olan folik asidin neredeyse üçte ikisini karşılayan kuşkonmaz, ruhsal strese karşı koruyucu rol üstleniyor. Özellikle depresyon tedavisinde kullanılan kuşkonmazın yatıştırıcı özelliğiyle birlikte, bilişsel bozukluklar, ruhsal bozukluklara karşı da iyi geldiği kanıtlanan bulgular arasında yerini alıyor.

yulaf

7- YULAF

Kahvaltıda yiyeceğiniz yulafla stresi azaltmakta çok etkin bir rol oynuyor. İçerdiği B6 vitamini vücudun haz ve mutluluk mekanizmasını harekete geçiriyor. 

fırında yer elması

8- YER ELMASI

Bağırsaklarda yaşayan yararlı dost bakterilerin çoğalmalarına olanak sağlayan yulaf, tam bir doğal prebiyotik kaynağıdır da. İçerdiği prebiyotik ve bağırsak- beyin ekseninde pozitif olarak etki yaptığı ve bazı psikiyatrik hastalıklara iyi geldiği kanıtlanmıştır. Özellikle bağırsakla depresyon arasında ilişki olduğunu belirten uzmanlar, bağırsakların iyi durumda olmasıyla depresyonu azaldığı, kaygı ve stresin yok edildiğini ortaya koydu.

Doğadan alınan ilhamla Türkiye’nin ilk sürdürülebilir mücevherleri tasarlandı. Dünyadaki karbon ayak izini azaltma hedefiyle mücevherlerin tamamında yüzde yüz geri dönüştürülmüş altın ve ‘lab-created’ pırlantaya yer veriliyor. İşte mücevher dünyasına damgasını vuracak ilk sürdürülebilir mücevherler…

Tabiatın kusursuz döngüsünden ilham alınarak sunulan mücevherlerde bu yıl lüks ve çevre dostu tasarımlara imza atıldı. Türkiye takı dünyasında bir ilk olan sürdürülebilir mücevher yolculuğu, dünyadaki karbon ayak izlerini azaltmak hedefiyle başladı. Runda Jewelry markasının kurucu ortaklarından Hüseyin Abdik ve Mesut Abdik, 60 yıllık üretim ve zanaat geçmişine sahip olan markada 3. nesil olduklarını ifade etti. Ekosisteme verilen zararlardan ötürü sürdürülebilirliğin çok kritik bir konu olduğuna vurgu yapan ikili, “İyi tasarımlar, iyi ekiplerle doğar” ilkesiyle yola çıktıklarını belirtti.

Aynı zamanda bu projenin ilhamı olarak doğayı kullandıklarını söyleyen Hüseyin ve Mesut Abdik, ilk çıkardıkları koleksiyon Moonlight için ay ve ayın döngülerinden, Helios koleksiyonu için de güneş ve mitlerinden esinlendiklerini açıkladı. Doğal taşların yanı sıra mitolojik desenlere yer verilen modellere yakın zamanda ‘Achates’ adlı koleksiyonun da katılacağını bildirdiler.

SÜRDÜRÜLEBİLİR MÜCEVHER MODELLERİ

malakit taşlı bileklik ve kolye

RUNDA JEWELRY / 14 AYAR ALTIN MALAKİT TAŞLI BİLEKLİK: 6.000,00 TL

RUNDA JEWELRY / 14 AYAR ALTIN MALAKİT TAŞLI KOLYE: 11.000,00 TL

akik taşlı bileklik ve kolye

RUNDA JEWELRY / 14 AYAR AKİK TAŞLI ZİNCİR BİLEKLİK: 3.000,00 TL

RUNDA JEWELRY / 14 AYAR AKİK TAŞLI UZUN ZİNCİR KOLYE: 3.950,00 TL

üçgen daire ve malakit taşlı yüzük

RUNDA JEWELRY / 14 AYAR ÜÇGEN VE DAİRE YÜZÜK: 3.200,00 TL

RUNDA JEWELRY / 14 AYAR MALAKİT TAŞLI VALÖR YÜZÜK: 3.900,00 TL

mineli ve spiral yüzük

RUNDA JEWELRY / 14 AYAR SİYAH MİNELİ YÜZÜK: 2.200,00 TL

RUNDA JEWELRY / 14 AYAR SPİRAL YÜZÜK: 2.350,00 TL

fuşya ve renklerin tohumu küpe

RUNDA JEWELRY / 14 AYAR FUŞYA KÜPE: 3.000,00 TL

RUNDA JEWELRY / 14 AYAR RENKLERİN TOHUMU KÜPE: 2.800,00 TL

Önceki akşam Bodrum’da hayranlarıyla bir araya gelen şarkıcı Ebru Yaşar’ın altın detaylı elbisesi sosyal medyaya damga vurdu.

“Ben Ne Yangınlar Gördüm”, “Kalmam” ve “İçime Ata Ata” gibi birbirinden hit parçalarla adından söz ettiren şarkıcı Ebru Yaşar, geçtiğimiz gün Bodrum Antik Tiyatro’da sahne aldı. Sahne şovu ile hayranlarına müzikal bir şölen yaşatan Yaşar’ın hem şarkıları hem de elbisesi sosyal medyayı salladı. 

Ebru Yaşar

Mitolojik desenli özel dikim bir elbise giymeyi tercih eden ünlü şarkıcının elbisesinin göğüs kupunda 14 ayar altından yapılan 80 adet yaprak dikkat çekti. Zarif görüntüsüyle hayranlarından tam not alan Yaşar’ın tarzı sosyal medyada çok konuşuldu.

 

Ebru Yaşar altın elbisesi

İLGİNİZİ ÇEKEBİLECEK VİDEO:

Masterchef’te skandal hata! İtalyan şef Danilo açıkladı: Günah

Rahat bir şekilde giyip çıkarılabilen kıyafetler bazılarımız için zorlayıcı olabilir. Bu yüzden dünyaca ünlü bir moda markası engelli bireylerin de rahatça giyip kolaylıkla hareket edebilmesi için yeni koleksiyonunu ‘Limitless’ adı altında tanıtıma sundu. İşte moda tasarımda 2022 yılına damgasını vuracak engelli bireylerin yaşamını kolaylaştıracak ‘Limitless’ koleksiyonu…

Moda zekası, engelli bireyleri es geçmedi. Yemek yerken, gezerken, kitap okurken, arkadaş ortamında yapılan sohbette hiçbir farkı olmayan ancak bizlerden daha özel olan engelli bireyler için moda dünyası kolları sıvadı. Hemen herkesin rahatça kullandığı kıyafetler dezavantajlı bireyler için hiç de kolay olmazken, dünya çapınca büyümeye devam eden LC Waikiki tasarımlarına yeni fikirler ekledi. Geçtiğimiz yıllarda engelli bireyler için Nike’ın çıkardığı koleksiyon tüm moda tasarımcılara örnek olmuştu. Bu yıl da 7’den 70’e herkese hitap eden LC Waikiki’nin Kapasite Uzman Yardımcısı Ömer Faruk Karakuş, dezavantajlı bireyler için muhteşem bir engelli dostu koleksiyonuna imza attı. Gelin dünyaca ünlü bu markanın hemen herkese hitap eden engelli dostu yani ‘Limitless Koleksiyonu’na bir göz atalım.

Lcw engelli dostu kolekisyonu

ENGELLİ DOSTU KOLEKSİYONU

Henüz 1,5 yaşındayken kendisine serebral palsi teşhisi konulan LC Waikiki Kapasite Uzman Yardımcı Ömer Faruk Karakuş, özel bireyler için moda dünyasına damgasını vuracak bir koleksiyonun ortaya çıkmasını sağladı. 47 parçadan oluşan koleksiyonda yaşamı kolaylaştıracak şık parçalar yer alıyor.

Koleksiyon üreticisi Karakuş, söz konusu dezavantajlı bireyler için tasarlanan kıyafetler hakkında verdiği bir röportajında, “Dezavantajlı bireylerin, tek başlarına giyinebilmelerine olanak sağlayan, rahat ve fonksiyonel bir koleksiyon. Ama güzel olan şu: Bu ürünler, ‘herkes için.” Buna özellikle dikkat ettik. Yani sadece dezavantajlı bireylere özel tasarımlar değil. Herkesin üzerine rahatlıkla giyebileceği, engelli bireylerin kendilerini ayrıştırılmış hissetmeyeceği bir koleksiyon. Biz, Limitless koleksiyonuyla, “ortak bir hayat” yaşadığımızı bir kez daha vurgulamayı amaçladık. Kısaca LCW Limitless’ı, iki hayata birlikte dokunan bir koleksiyon olarak tanımlayabiliriz” ifadelerini kullandı.

Standart kalıp eşofman

LC WAIKIKI​ / Standart kalıp eşofman (W2HJ85Z8): 249,99 TL

  • Gömlekler ve pantolonlardaki cırt bantlar;

Genellikle bebek kıyafetlerinde görülen cırt bantlar, yalnızca engelli bireyler için herkesin rahatça giyebilmesi için de gömlekler ve pantolonlarda da kullanıldı. Ayrıca bu koleksiyonda pantolonların daha rahat giyilebilmesi için fermuar ve düğmeye gerek duyulmadı.

Regular fit pantolon

LC WAIKIKI​ / Regular fit pantolon (W2HP82Z8): 399,99 TL

Modeller arasında olan kargo pantolonlar de tutma aparatıyla karşımızı çıkıyor. Öte yandan paçası geniş denimler, ayağında atel takılı olanlar için tasarlandı.

  • Yetişkin zıbınları;

Karın bölgesinden beslenen kişiler için yetişkin zıbınları koleksiyona eklendi. Göbek bölgesinde pat açıklığının bulunduğunu belirten Karakuş, bu tip ürünlerin medikal dükkanlarda her zaman her bedeninin bulunmadığı söyledi.

  • Kolu çıkabilen montlar;

Engelli koleksiyonu arasında kolu çıkabilen montlar da var. Kol hareketi sınırlı olanlar için dış giyim ürünlerinin rahat giyilip çıkarılabilmesi için Limitless koleksiyonuna kolu çıkabilen montlar da eklendi.

Bisiklet yaka düz uzun kollu sweatshirt

LC WAIKIKI / Bisiklet yaka düz uzun kollu sweatshirt (S2NI72Z8): 199,99 TL

Straingt fit jean pantolon

LC WAIKIKI / Straingt fit jean pantolon (W2HP92Z8): 399,99 TL

Uzmanlar yaptıkları araştırmalarla pandemi dönemindeki çocuklarda konuşma bozukluğunun arttığını ortaya koydu. Konuşması geciken çocukların otizm spektrum bozukluğuna sahip olduğu düşünüldüğü için ayırt etmenin önemli olduğunun altı çizildi.

Çocuk Nörolojisi Bölümü Uzmanı Doç. Dr. Yasemin Topçu, pandemi döneminin çocuklar üzerinde bıraktığı olumsuz durumlardan biri olan konuşma bozukluğu üzerine açıkladı. Pandemi dönemi çocuklarının geç konuştuğunu ve bu yüzden otizmle karıştırıldığını belirten Topçu, işitme testi normal olan bir çocukta göz temasında kısıtlılık, konuşma becerisinin kazanılmaması veya kazanılmış kelime sayısında azalma olması durumunda ise muhakkak bir çocuk nöroloji uzmanına götürülmesi gerektiğini belirtti. 

anaokulu

ÇOCUKLARIN YAŞITLARINDAN UZAKLAŞMASI KONUŞMA BOZUKLUĞUNU ARTTIRDI

Topçu, yaşadığımız salgın sürecinde çocukların konuşma ve sosyal gelişiminin üzerinde oldukça fazla olumsuzluk oluşturduğunu ve engellediğini ifade etti. Salgınla birlikte çocukların ve ailelerin rutinlerinin değiştiğini belirten Topçu “Çocuklar yaşıtlarından uzaklaştı, televizyon ve ekran ile temasları arttı. Aile bireylerinin evde çalışma sürelerinin artması çocuklarıyla etkileşimlerini azalttı. Bütün bu çevresel etkiler, çocukların dil gelişim sürecinde önemli sorunlara yol açtı. Pandemi ayrıca çocukların yaşıtları ve başka insanlarla olan ilişkilerini etkileyerek sosyal ve duygusal becerilerini de olumsuz etkiledi.” açıklamasında bulundu.

kreş

“DİL TAKİP EDİLMESİ GEREKEN BİR GELİŞİM BASAMAĞIDIR”

Devamında Topçu “Dil ve konuşma becerisi çocuklarda yakından takip edilmesi gereken en önemli gelişim basamaklarından. Özellikle 1 ile 3 yaş arası, çocuğun kelimeleri anlama ve kullanma becerisinin hızla geliştiği dönem. Bir yaşında çoğu çocuk iki veya üç anlamlı kelime söyleyebilirken üç yaşına geldiklerinde iki veya üç cümle kullanarak konuşmaya başlarlar. Bir yaşından itibaren çocuklar basit soruları anlama ve basit komutları takip etme becerisi kazanırlar.” ifadelerini kullandı.

çocuklarda konuşma bozukluğu

OTİZMLE KARIŞTIRILIYOR!

Çocuk nöroloji kliniklerine başvurunun arttığını ve salgından dolayı çocukların konuşma tembelliği, bozukluğu gibi sorunların başladığını dile getiren Topçu “Bir ile üç yaş döneminin otizm belirtilerinin en çok ortaya çıktığı dönem olması nedeniyle, konuşma geriliği bulunan çocuklar çoğu zaman otizm kuşkusu ile aileler tarafından polikliniklere getiriliyor. Otizmli çocukların en önemli belirtileri konuşma geriliğinin yanı sıra göz teması kuramamalarıdır. Ayrıca, agulamanın gecikmesi, 1 yaşına geldiğinde anlamlı bir kelime çıkaramaması, ismi ile seslenildiğinde tepki vermemesi durumunda özellikle otizm spektrum bozukluğu düşünülmelidir. Her konuşamayan çocuğa otizmli olarak yaklaşılmamalı. Ayrıca bazı epilepsi türlerinin de konuşma problemleri, davranış bozukluğuyla gelebileceği de göz önünde bulundurulmalı. Bu nedenle konuşma problemi ile başvuran, işitme testi normal olan bir çocukta göz temasında kısıtlılık, kazanılmış kelime sayısında azalma veya kayıp var ise mutlaka çocuk nöroloji ve psikiyatri değerlendirmesi yapılmalıdır.” açıklamasını yaptı.

konuşma bozukluğu

DİL TERAPİSTİNE GÖTÜRÜN

Topçu ayrıca konuşma bozukluğu, güçlüğü ve dil bozukluğu probleminde çocukların erken teşhis edilmesiyle tedavilerinin başarı oranlarının çok yüksek olduğunu belirtti. Çocukların yaşıtlarıyla daha fazla bir araya gelmesi gerektiğini belirten uzmanlar, aileleriyle geçirilen zamanın daha kaliteli olması ve televizyonla geçirilen zamanın azaltılması gerektiğini ifade etti. Çocukların oyun grubu, kreş gibi aktivite ortamlarına başlatılması gerektiğini belirten Topçu, yeterli faydanın sağlanmaması durumunda konuşma terapistine götürülmesini önerdi.

Amerika Birleşik Devletleri’nde yaşayan bir kadın yaşadığı sağlık sorunları nedeniyle hastaneye başvurdu. Nadir görülen bir olayla karşılaşan doktorlar neye uğradığını şaşırdı. Kadının hastalığının her gün yediği meyveden olduğu ortaya çıktı. İşte haberin detayları…

ABD’nin Pasifik kıyısında bulunan Olympia’daki acil servis doktorları, nadir görülen bir olayla karşılaştı. 42 yaşındaki bir kadının her gün yediği bir meyve, bacağını kaybetmesine sebep oluyordu. Bir bacağında damar tıkanıklığı başlayan kadın, gün geçtikte artan ağrılarından dolayı doktora başvurdu. Ultrason taraması sonucu kadının damarlarını tıkayan büyük bir pıhtı olduğu fark edildi. Kangren riski bulunan Amerikalı kadının sorunu, pıhtı çözücü ilaç ile çözüldü.

Bacakta kan pıhtılaşması

Sağlık sistemini şoke eden bu vakanın daha sonra kadının her gün yediği greyfurttan kaynakladığı anlaşıldı. Ülke genelinde gündem olan bu haber Lancet isimli bir tıp dergisi tarafında ele alındı.

KANIN PIHTILAŞMA EĞİLİMİNİ ARTIRIYOR

Yapılan araştırmalara göre doğum kontrol hormonu östrojenini parçalayan CYP3A4 adlı bir enzimin etkisini bloke eden greyfurt suyu, pıhtılaşma seviyelerini, yani kanın pıhtılaşma eğilimini artırıyor.

Greyfurtun her gün tüketilmesi hayatı riske atabiliyor

Öte yandan greyfurtun içerisinde potasyum oldukça fazla olduğu için çok fazla tüketildiğinde böbreklere de zarar verebiliyor. Çünkü böbrekler aşırı şekilde yüklenen potasyumu kandan atamadığı sürece bazı komplikasyonlara neden olabilir.

Greyfurt suyu

3 GÜNÜN ARDINDAN RİSK ARTIYOR

Greyfurt suyunun vücutta çok yavaş parçalandığını söyleyen uzmanlar, bu meyvenin her gün tüketilmesinin sakıncalı olduğunun altını çizdi. Aksi halde çok fazla tüketilen greyfurt suyu, kümülatif bir etkiye sahip olduğu için üçüncü gününden itibaren hastanın östrojen seviyeleri normalin kat kat üzerine çıkar ve pıhtı riskinin artmasına neden olur.

Giysilerin yaşam döngüsü olarak görülen yıkama, saklama veya tamir ettirme aşamaları onları yıpratabilir ve sonunda kullanılamaz hale getirebilir. Peki kıyafetlerin kolay kolay eskimemesi için hangi yöntemi uygulamak gerekir? Giysilerin bakımı nasıl yapılır? İşte tüm detaylar…

Moda endüstrisinin çevre üzerinde olumsuz yönde büyük bir etkisinin olduğunu biliyoruz. Sistem ve tedarik sorunların insanlardan hayvanlara kadar solunan havayı ya da tüketilen gıdaların daha temiz olabilmesi moda severlerin yani bizlerin elinde. Burada giyinmeyi ve her zaman şık görünmeyi tercih eden moda severlere aslında küçük bir görev düşüyor. Gardırop sürdürülebilirlik kuralı uygulaması, kıyafetlerinizin ömrünü uzun tutar. Ayrıca bu uygulamanın cep dostu olduğu da değiştirilemez bir gerçek. Buna bir kıyafetinizi çok yıkamak yerine havalandırmakla başlayabilirsiniz. Peki kıyafetlerin daha çabuk eskimemesi için ne yapmak gerekir? Giysilerin bakımı nasıl yapılır? Sizler için 4 yöntem araştırdık.

kıyafet bakımı nasıl yapılır

KIYAFET BAKIMINDA 4 KURAL

  • Daha az yıkayın;

Giysilerin çok sık yıkanması aslında liflere zarar verebilir. Bu da ömrünün kısalmasına sebep olur. Bunun yerine kıyafetlerinizi çok gerek duymadıkça yıkamak yerine havalandırabilirsiniz. Böylece nefes alacak ve hem rengi ve hem de kumaşı yeniliğini koruyacaktır.

kıyafetlerinizi düşük sıcaklıkta yıkayın

  • Düşük sıcaklıkta yıkayın;

Bir kıyafetin ortalama yaşam döngüsü kullanım aşaması belirler. Çamaşır yıkamada veya kurutmada seçeceğiniz program çok önemli. 30 derece veya daha bir sıcaklıkta yıkayacağınız giysileriniz kalitesini koruyacak ve sizi şık göstermeye devam edecektik.

  • Hasarı onarın;

Giysilerinizde herhangi bir hasar olduğunda çöpe atmak yerine onarma yolunu seçin. Bu giysilerinizi giyilebilir tutmakla kalmayacak aynı zamanda kumaşın ömrünü de uzatacaktır.

eski denim pantolonunuzu çantaya dönüştürebilirsiniz

  • Tasarrufa çevirme;

Eskidiğini ve modasının geçtiğini düşündüğünüz kıyafetlerinizi geri dönüşüme kazandırıp yeni bir kıyafet tasarlayabilirsiniz. Örneğin bir eski bir denim pantolonla kendinize şık bir kol çantası yapabilirsiniz.

Birçok farklı nedene bağlı olarak özellikle kadınlarda daha sık görülen ödem, vücutta sıvı birikmesiyle oluşan yaygın bir sorundur. Yanlış beslenme, regl dönemi, az su içmek, magnezyum eksikliği, fazla karbonhidrat tüketimi, bol tuzlu beslenme gibi birçok nedene bağlı olarak ödem yaşanabilir. Peki, bu ödemden nasıl kurtulabiliriz? Uzman Diyetisyen Nilay Keçeci Arpacı vücuttan ödemi atmanın yolları anlatıyor

Tam da yaz dönemi sonrası herkesin vücudunda biriken fazlalıklardan ve ödemden kurtulmak için bazı yöntemler araştırılıyor. Ödemin vücuttan atılmasına yardımcı olan besinler bulunuyor. Bu besinler düzenli ve ölçülü olarak tüketildiği zaman etkisini görmek mümkün. Uzman Diyetisyen Nilay Keçeci Arpacı “5 maddede vücuttan ödem at” ile ilgili yapılması gerekenleri anlattı.

Nilay Keçeci

Ödem yapan sebepler…

Dokularda aşırı sıvı birikmesiyle ortaya çıkan ödem; hücre içi ya da hücre dışı olarak gözlenebilen, bazı durumlarda fizyolojik bazen de hastalıklar ile oluşan ve genelde el, ayak, karın ve yüz bölgelerinde gözlenen şişliklerdir. Yanlış beslenme, regl dönemi, az su içmek, magnezyum eksikliği, fazla karbonhidrat tüketimi, bol tuzlu beslenme, az hareket etme, egzersiz yapmama ödemin başlıca etkenleri arasında sayılabilir. Tabi kimi zaman bazı hastalıkların etkisi ile de ödem görülebilir. Gut, siroz gibi hastalıkların yaratabildiği ödem durumları da vardır. Bunların ayrı bir şekilde değerlendirilmesi gerekir. Kimi zaman araba, uçak, otobüs seyahatleri de kişide ödeme neden olabilir.

Hangi besinler ödem atmaya yardımcı olur?

Vücuttan ödemi atmak bazen bir kaç saat, bazen bir kaç gün ya da hamileyseniz belki doğum sonrası olabilir. Kısacası bu sorunun cevabı kişiden kişiye değişebilir. Bu nedenle ödem atmaya yardımcı olan bazı besinlerden destek alınabilir. Ödem atmak için tabi ki en etkili ilk adım bol su tüketmek. Evde sıkılan ananas ve vişne suları da ödem atmanıza destek verebilir. Ezilmiş çilek peltesi de iyi bir ödem atıcı besindir. Düzenli bir şekilde sıcak ya da soğuk yeşil çay içmek de ödemden kurtulmayı sağlar. 

Regl ödemi için ne yapabiliriz?

Regl ödemi, kimi zaman basit bir sorunken bazı kadınlar için günlük yaşamını etkileyecek kadar ciddi bir problem haline dönüşebilir. Regl döneminde ödem problemi yaşıyorsanız; bugünlerde normalde içtiğinizden daha fazla su tüketmeye çalışın. Tansiyon gibi önemli bir probleminiz yoksa her gün soda ve limonu karıştırarak içebilirsiniz. Günlük hareket miktarınızı artırın ve aktivitelerinize basit yürüyüş egzersizleri ekleyin.

yazın ödem nasıl atılır

Hamilelik ödemi ve dikkat edilmesi gerekenler…

Hamilelik sürecinde genellikle kadınlar ödem sorunu yaşarlar. Ama bu dönemde yürüyüş ve bol su tüketimi önermek dışında yapılabilecek bir şey yoktur. Tadından rahatsız olmuyorlarsa sularına 1-2 adet karanfil ekleyebilirler. Asla bitki çayları ya da tavsiye üzerine bir şey kullanmayın. Doktorunuzla iletişimde olun. Unutmayın, bu geçici bir dönem ve doğum sonrası bu ödemleriniz gidecek. 

Masa başı çalışanlar ve ödem sorunu yaşayanlar

Özellikle masa başında sabit çalışan kişiler sıklıkla ödem sorunu yaşarlar. Gün içerisinde el ya da ayaklarınıza temas ettiğinizde bu alanlarda derinlik oluşuyorsa, iyi bir diyet programı uygulamanıza rağmen yükselen kilo değeriniz varsa, 2 gün ara ile aynı kıyafetlere sığamıyorsanız vücudunuzda ödem olma olasılığı yüksektir. Ödem sorununu hafifletmek için sık sık su almak için kalkın. Asansör yerine merdiven kullanın. Kısacası masa başı çalıştığınız süre dahilinde daha sık hareket edin. Masa başında çalışırken ayağınızın altına destek koyun. Gün içinde sağlıksız atıştırmalıklardan uzak durun. Ara öğün olarak ananas tüketebilirsiniz. Tuz tüketimini kesinlikle sınırlandırın mümkünse yemeklerinize ekstra tuz eklemeyin. Herhangi önemli bir sağlık probleminiz yoksa bitki çaylarından destek alabilirsiniz. Kiraz sapı, karanfil, mısır püskülü ve papatya gibi bitkiler de ödem atma konusunda yardımcı olabilir.