Müslümanların Kurban ibadetlerini gerçekleştirmeleri için sabırsızlıkla bekledikleri Kurban Bayramı geldi. Modaya düşkün kadınların da “Ne giysem” telaşı başladı. Biz de Yasemin.com ekibi olarak Kurban Bayramı’nın her günü için farklı renklerle oluşturduğumuz kombin önerilerini sizler sunduk. İşte Kurban Bayramı’nın her gününe özel kombin önerileri…

Ziyaretlerin, sohbetlerin, ikindi çaylarının ya da bir boğaz turunun keyfini daha çok yaşadığımız bayramlardan Kurban Bayramı kapımızı çaldı. Kulun Allah’a yakınlaşmasını ifade eden kurbanda muhabbetler pekişmeye, küslükler bitmeye hazır. İbadetlerin önemsenerek yapıldığı Kurban Bayramı, aynı zamanda özellikle kadınlar “Ne giysem” telaşını da başlattı. Yalnızca her an şık olmak için ayna karşısına geçen kadınlar değil gündelik hayatında rahatlığı seven kadınlar da mutlaka günler öncesinde mağaza vitrinlerine göz atmıştır. Her geçen gün değişen ve gelişen moda, geçtiğimiz bayramlardaki koleksiyonlara göre 2022 yılı için oldukça şaşırtan tasarımlar ve renkler sunuyor. Ürün çeşitliğinin fazla olduğu moda dünyasında ziyaretlerin ve bir şehir turunun keyifle yapıldığı Kurban Bayramı’nda, her günü farklı renklerle geçirmek isteyen kadınlar için tatlı tonların bir araya geldiği parçalarla günleri kombinlerine göre ayırdık. İşte sizin  Kurban Bayramı’nın her gününe özel en şık kombin önerileri…

KURBAN BAYRAMI’NIN HER GÜNÜNE ÖZEL KOMBİN ÖNERİLERİ!

Bu yıl 9 Temmuz’da başlayıp 12 Temmuz’da bitecek olan Kurban Bayramı’na çiçek açan kombinle giriş yapıyoruz. Özellikle renklerin bu yıl daha ön planda olduğu bu yaz aylarında doğanın renklerini Kurban Bayramı’nda da göreceğiz.

Bayramın birinci gününü çiçekler donatıyor;

1. Gün Bayram kombini

Çiçek desenli elbiselerin revaçta olduğu bu yıl bizi maziye götürüyor. Belirgin bir yeşilin üzerine irili ufaklı yayılan çiçek desenleri adeta göz kamaştırıyor. Çiçeklerin mavi ve beyaz renkleri alması da doğanın fark edilmemesi mümkün olmayan uyumunu temsil ediyor. Siz de Kurban Bayramı’nın ilk gününe çiçek desenli bir elbiseyle girişi yapmak isterseniz bu parçayı en uyumlu aksesuarlarla tamamlayabilirsiniz. Kumaşındaki kolay kombinlenebilecek renklerle krem bir şalı ve aynı tonlarda çantayı buluşturabilirsiniz. Ayakkabı olarak elbisenin renkleri arasında olan maviyi topuklu bir ayakkabıda tercih ettik.

Bayramın ikinci gününe pembe dokunuşlar bırakıyoruz;

2 Gün Bayram kombini

Genellikle ziyaretlerin yapıldığı Kurban Bayramı’nın ikinci gününe tatlı bir pembe dokunuşu bırakabilirsiniz. Buluştuğu beyazla her yıl imajını koruyan pembenin açık tonunun yanına fıstık yeşilini de yakıştırabilirsiniz. Zıt ya da aykırı renklerin bir araya geldiği 2022 yılında modayı takip ederek bayramınıza ayrı bir şıklık katabilirsiniz. Biz bu bayramın ikinci günü için pembenin ayrılmaz ekürisi beyazı buluşturduk. Fıstık yeşili çantayla da kombini patlattık. Ayrıca aksesuar modasına damgasını vuran renkli çerçeveli güneş gözlüğünde de pembe olanını seçtik.

Bayramın üçüncü günün bej tonları hakim oluyor;

3. Gün Bayram kombini

Her dönem modada hakimiyetini koruyan bej tonlarını, bayramın üçüncü günü için mütevazı birleşimlerle bir araya getirdik. Bu kez tercih ettiğimiz elbisenin üzerindeki ufak çiçek desenleri daha soft. Kurban Bayramı’nın 3. günü için önerdiğimiz kombinimizde sizler için seçtiğimiz elbisenin tamamlayıcı aksesuarlarını da içinde barındırdığı renklerden ilham alarak belirledik.

Bayramın dördüncü gününde maviyle veda ediyoruz;

4. Gün Bayram kombini

Bayram telaşının sona erdiği dördüncü gününü, şık kombininizle dostlarla buluşup sahil kenarında bir kafede kahve içerek değerlendirebilirsiniz. Dördüncü gün için bir araya getirdiğimiz mavinin ön planda olduğu bu kombin sıcak havalarda kattığı ferah bir görünümün yanında konforu da sunuyor. Bebe mavisi pantolonu kolları lastik detaylı bluze giydirerek kombini beyazın 3 tonuyla tamamladık. Siz de size önerdiğimiz bu kombine yakın şıklığınızla bayramı uğurlayabilirsiniz.

İYİ BAYRAMLAR…

Anne olmanın heyecanının yanında korkutucu bir yanı da olduğu kesin. Artık her şeyi çocuğunuz için düşünmeli, birikim yapmalı ve ona bir gelecek hazırlamalısınızdır. Bununla birlikte yeni anne olacaklara ise söylenmeyen ama bilinmesi gereken meseleleri sizler için derledik. Yeni anneler için ipuçları: Her zaman söylenmeyen şeyler!

Kadınların kendilerini bildi bileli duydukları bir cümle vardır ki “Anne olunca anlarsın”. İnsan ister ki anne baba olmanın değer ve kıymetini, zorluklarını direk aktarabilmek, anlatabilmek. Ama maalesef ki bu tecrübe dışında deneyimleyebileceğiniz bir süreç değil. Anneler, çocuklarını korumak ve hayata karşı hazırlamakla yükümlüdür. Bir noktada bebek de annesini hayata karşı hazırlar. Artık o boş geçen yıllarınız bitmiş ve düşünmeden geçirdiğiniz zamanlarınızı, çocuğunuzu düşünerek ve onun için çalışarak geçirirsiniz.

Annelik her ne kadar tecrübe ettikten sonra anlaşılsa da, annelerin ortak görüşlerinden oluşan bir ipuçları sıralaması hazırladık. Annelerin ve uzmanların size söyleyecekleri şeylere kulak verin…

yeni annelik duygusu

YENİ ANNELER İÇİN İPUÇLARI: HER ZAMAN SÖYLENMEYEN ŞEYLER

1- HASTANEDEN AYRILMA KORKUSU

Hastanede deneyimlediğiniz birkaç günlük annelik deneyiminde, ilgilenen hemşirelerin var olması ve orada tanışmanın verdiği huzurla, hastaneden ayrılmak istemeyebilirsiniz. Hastanenin güvenli olduğunu hissetmeniz son derece doğaldır. Bu duyguları bastırmak yerine hissetmenize izin verin. Hastaneden ayrılmadan önce eşinizle ya da hemşirenizle konuşabilir, bu durumu paylaşabilirsiniz. Paylaşımdan sonra rahatlamazsanız eğer, evinizde ebeveynliğinize devam etmeniz gerektiği düşüncesinin oturması için, evde ve arabada eksik bırakmayın. Ve emin olun bir çok yeni anne bu durumu yaşamış bulunmakta. 

ağlayan bebek

2- BEBEKLER SEBEPSİZ DE AĞLAR

Bebeklerin ağlamalarının genelde bir sebebi vardır. Hatta ilerleyen süreçlerde bebeklerin ağlama tipi ve tarzına göre sorununu da anlayacaksınızdır. Bununla birlikte bebeklerin dünyayı keşfetme sürecinde ilgi ve alakaya dair beklentileri için de ağlama şansını denemek isteyebilir. İlk zamanlarda herhangi bir garezi yoksa da ağlayıp, gelme sürenizi ve geldiğinizde onun istediğini yapma olasılığının planını oluşturacaktır. Bu da bebeğin yeni bir iletişim kurma yolu haline dönüşebilmektedir. Ağladığında hemen üstüne düşülmemesi gerektiğini belirten anneler, bunu alışkanlık haline getirdiğinde ileri yaşlarında da sorunların oluşabildiğini belirtti. Bir şey olmadığından eminseniz, güvenli bir yerde sadece yanında durarak susmasını bekleyebilirsiniz. Emin olun bir şekilde kendisi duracaktır. 

emzikli bebek

3- EMZİK ÇOK DA SIKINTI DEĞİL

Bir çok ebeveyn emziğin kötü ve alışkanlık haline getirici bir özelliği olduğunu savunsa da, pediatrik sağlık uzmanları annelere bu konuda yeşil ışık yakıyor. İlk olarak yatıştırıcı ve tatmin edici bir özelliği olduğunu söyleyen uzmanlar, bebeklerin kendilerini sakinleştirici bir emme refleksinin var olduğundan bahsetti. Emzik telaşlı ya da korkmuş olduğunda sakinleştirebilir, emzirme veya biberonla emme reflekslerini daha da geliştirmelerine yardımcı olabildiği görülmüştür. 

 Amerikan Pediatri Akademisi (AAP) uzmanları,(SIDS) adı verilen bebek ani ölüm semptomlarını ortadan kaldırdığını ve bebeğin uyku düzeninde faydalı olduğunu belirtmiştir. 

anne sütü içen bebek

ÖNEMLİ NOT:

Anne memesi ile emzik arasında karışıklık olabilir. Bebek anne sütünü içmekte zorlanabilir ya da istemeyebilir. Bu durumun önüne geçip engel olmak için, ilk önce anne sütünün rutine oturması gerektiğini belirten uzmanlar, zamanı geldiğinde emziğe geçilmesi gerektiğini belirtti.

4- BİRLİKTE ZAMAN GEÇİRİN

Bir çok insandan “Kucağına alıştırma” lafını duymuşsunuzdur. Bu bir noktada doğru iken, bir noktada yanlış bir tutumdur. Bebeğiniz bu dünyayı sizin anlattığınız gibi öğrenir. Ayrıca uzun vadeli bir araştırma sonucunda ortaya çıkıyor ki, cilt ve tene temas etmeyen bebeğin yaşama oranı düşüyor. Yani annesine dokunmayan bir bebek ölüm riski barındırıyor. Ayrıca zihinsel, fiziksel ve tüm gelişimsel süreçten geri kalma durumun gerçekleştiğini belirten uzmanlar, çocuklarınızın ihtiyacı olan sevgi, şefkatin verilmesi gerektiğini önerdi.

Bir başka araştırma sonucuna göre de kucağa alınan bebeğin stresinin azaldığı ve ağrı toleransını iyileştiren nöronlarının beyinde aktif olduğu ortaya çıktı. Dolayısıyla bebeğinizle vakit geçirmekten korkmayın ama 7/24 de kucağınızda dolaştırmayın. Herkesin bir bireysel saati ve kendine ayırması gereken bir zamanı vardır.

bebekle anne

5- BEBEĞİNİZLE YANYANA UYUMAYIN

Yeni annelere bebekle aynı yatakta uyumak cazip gelebilir. Yapılan bir araştırmaya göre bebek ölümlerinin çoğu, ya annenin emzirirken uyuyakalması sonucu ya da yatakta ezilerek nefessiz kalması sonucu gerçekleşir. Aynı yatakta uyumak yerine anne yatağının başına bebek yatağı koyup, yan yanaymış gibi uyumak daha mantıklıdır. Uzmanlar ve anneler, en azından 6 ila 1 yaşına kadar bu şekilde olması gerektiği konusunda hemfikir sahibiler.

lohusa depresyonu

6- DOĞUM SONRASI ANNE HÜZNÜ

5 anneden 4’ünde doğum sonrası depresyon ya da anksiyete başladığı görülmüştür. Bu en doğal süreçlerden olsa da her zaman ağlama krizleri gibi gelmeyebilir. Bebeği yabancılaşması, partnerinizin suçu gibi oluşan hissiyat zaman içerisinde yok olacaktır. Bununla birlikte doğum öncesi ve doğum sonrası psikolojik destek almanın faydasını açıklayan uzmanlar, o durumda tek kalınmamasını da önerdi. Bir çok annenin kendi bebeğine yada kendine zarar verdiğinin de altını çizerken, kesinlikle psikolojik bir destek almakta fayda var.

bebek

7- YARDIM İSTEMEKTEN ÇEKİNMEYİN

Bir çok anne adayının itiraf ettiği meselelerden biri de yardım isteyememek olduğu anlaşılmıştır. Annelerin “Benim çocuğum ve ben bakamıyor” dedirtmem, düşüncesiyle hareket edip mağduriyet yaşadığı görülmüştür. Ne olursa olsun, hangi konuda olursa olsun daha çok yeni bir anne olduğunuzun bilincine varın ve yardım istemekten asla çekinmeyin. Yardım almak zayıflık işareti değil, bir güç işaretidir. Kendinin farkında olan insan yardım ister, hayatınızı kolaylaştırmaktan çekinmeyin.

Her sezon farklı modellerle karşımıza çıkan çantalar bu yıl iddialı tasarımlarıyla stil yıldızı olmaya hazır. 2022 yılına özellikle neon renklerin ön planda olduğu çantaların damga vurması bekleniyor. Peki 2022 çanta modelleri arasında neler var? İşte bu yıla damgasını vuracak çanta modelleri…

Kombinlerin tamamlayıcı parçaları arasında olan ve kadınların vazgeçilmez aksesuarlarından çanta modelleri bu yıl kendine yeni renk ve stiller oluşturdu. Yeni stil çantalarda, Pantone tarafından 2022 yılı için üretilen very peri renginin yanı sıra renk skalasından seçilen tonları da göreceğiz. Daha çok neon renklerin hakim olduğu ve kadınların vazgeçilmez parçaları olan çanta tasarımlarında bu yıla damgasını vuracak modeller arasında hasır olanlar da var. Bu yıl üretilen hasır çantalar, deriyle ve hasır kumaşın birleşimiyle sokak stillerinde adından çokça söz ettiriyor. Kombinlerin değişmez ekürisi bu tamamlayıcı aksesuarlar uzanan ya da kısalan; zincir ya da boncuk detaylarıyla 2022 çanta trendlerine küçük bir güncelleme getiriyor. Bir yanda gittikçe küçülen çantalar, oversize tote bag’lerin tahtına göz dikmişken, zarafetin timsali eşarplar vitrinlerden moda düşkünlerine göz kırpıyor. Bu yıl çantalarda her stili hitap eden tasarımlar yakalandı. Hem trendlerde hem de gardırobunuzda zamansızlar listesine ekleyeceğiniz, 2022 yaz sezonunun öne çıkan çanta trendlerini sizler için derledik. İşte 2022’nin trend çantaları…

2022 YILININ TREND ÇANTALARI

Zincir detaylar;

Çantalarda zincir detaylar

Özellikle dünyaca ünlü çanta markalarında öne çıkan zincir detayları yeni sezonda çokça karşımıza çıkmakta. Bu yılın çanta modelleri zincir detaylarıyla aksesuar trendlerinde listenin zirvesinde olmayı hedefliyor.

Yuvarlak örgü çanta;

Yuvarlak örgü çanta

Dünyaca ünlü markalardan olan Givenchy’nin yeni sezon yuvarlak örgü ve zincirli çantaları da özellikle altın rengiyle her kombininizin başrolü olmaya aday.

Neon renklerin patlaması;

Neon renklerin patlaması

Versace’nin yeni sezon neon çantaları, bu sezonun en renkli ve göz alıcı parçalarından. Turuncu, yeşil ve sarı renkleriyle öne çıkan zincirli modeller, renkli yaz kombinlerinizi daha da hareketlendirecek.

İkonik ve doğal görünüm;

İkonik ve doğal görünüm

Bu yılın ilkbahar ve yazı için en uygun çantalarından biri de doğal görünümü ön planda tutan çantalar. İkonik bir yapıda tasarlanan bu çantaları, genellikle dünyaca ünlü marka Fendi’nin koleksiyonları arasında çokça görebiliriz. Doğal renk tonlarıyla vitrinlerde sergilenen çantalar her kombine uyum sağlamaya hazır.

Büyük ve geniş çantalar;

Büyük ve geniş çantalar

Kadınlar yalnızca özel buluşmalar veya iş ortamları için değil günlük hayatlarında da kişisel bakım ürünlerini ayırmazlar. Bunun yanı sıra şık ve entelektüel kadınların da asla vazgeçemedikleri kitapları da unutmayalım. Bunlara önem veren kadınlar için 2022 koleksiyonları arasında olan büyük boy çantalar mağaza vitrinlerinde yerini aldı.

Hasır çantalar;

Hasır çantalar

Özellikle bu sezon çeşitli modelleriyle daha çok karşımıza çıkan hasır çantalar, havaların ısınmasıyla beraber yaklaşan tatil sezonunu hatırlatıyor. Son zamanlarda trend listeleri arasında olan hasır çantalar farklı stilleriyle günlük kombinlerle de uyum sağlamayı biliyor.

Örgü çantalar;

örgü çantalar

Geçtiğimiz sezonlara göre özellikle bu yıl yüksek el işçiliğini gözler önüne seren örgü çantalar, modanın aksesuar kategorisinde sık sık adından söz ettiriyor. Her örgüsünden özgünlüğü gördüğümüz bu çanta modelleri 2022 yazına damgasını vuracak gibi.

50’ler 60’lar;

50

Adeta zamanlar arası yolculuk yaptıran zarafet timsali eşarp ya da şallar geçmişi anımsatan çanta modellerinin yanında vintage bir esintisi sunuyor. Bu stil size bir film kahramanı olduğunuz hissiyatını verebilir.

Gösterişli boncuk ve zincirler

Gösterişli boncuk ve zincirler;

Her biri başrol niteliğinde olan boncuklar ve zincirlerle bezenmiş çanta modelleri, 2022 yılında sokak stillerinde de özel davetlerde de kalabalıklar arasında kendini patlatacak gibi duruyor.

Dün akşam gerçekleşen Altın Melek Ödülleri’nde genç modacı Serena Torosoğlu, yılın en iyi moda tasarımcısı ödülüne layık görüldü. Yetenekli modacı Torosoğlu, “Bu ilk ödülüm, devamının da geleceğine inanıyorum” dedi.

Önceki akşam Akatlar Kültür Merkezi’nde düzenlenen Altın Melek Ödülleri töreninde ödüller sahiplerini buldu. Defile gösterisiyle başlayan geceye ünlü isimler akın etti. Ünlü Oyuncu Wilma Elles’in Cannes Film Festivali’nde giydiği kıyafetin tasarımında imzası buşunan genç modacı Valens By Serena markasının sahibi Serena Torosoğlu, “Yılın En İyi Modacısı” ödülüne layık görüldü.

Serena Torosoğlu

“WILMA ELLES’İN ÜZERİNDE KENDİ YAPTIĞIM KIYAFETİ GÖRÜNCE ÇOK MUTLU OLDUM”

Torosoğlu, duygularını “Çok heyecanlıyım, çok çalışıyorum, bu geceye dört elbiseyle katıldık. Hepsine de sabahlayarak devam ettim. En sonunda da güzel bir sonuca vardık. Bu ödülü almak için çok çalıştım. Sonuca da vardığımı düşünüyorum. Ödül törenlerine elimden geldiğince seçici davranarak katılmaya çalışıyorum. Bu ortamda da bulunmayı seviyorum. Cannes Film Festivalinde Wilma Elles’in üzerinde kendi yaptığım kıyafeti görünce çok mutlu oldum. Çünkü giymeme ihtimali vardı. Yedi tane farklı tasarımcıdan elbiseler götürülmüştü. Benim elbisemi seçip giyindi. Bu da tabi beni çok gururlandırdı. Önceki çalışmamı annemin çeyizinden yola çıkarak yapmıştım, bir sonrakinde daha farklı şeyler yapmayı düşünüyorum” sözleriyle dile getirdi.

“BU PODYUMDA BEN DE VARIM”

Ayrıca genç modacı sözlerinin devamını şöyle getirdi:

“Bu özel gecede bu güzel ödülü bana layık gören herkese teşekkür ederim. Artık “Bu podyumda ben de varım” diyorum. Ben merdivenleri yavaş yavaş çıkmayı çok seviyorum. Ailemden böyle gördüm, böyle devam etmek istiyorum. Yakın zamanda Wilma Elles Cannes Film Festivalinde elbisemi giyindi. Kendisine buradan teşekkürlerimi iletiyorum. Bu ilk ödülüm, devamının da geleceğine inanıyorum.”

Her anne baba, çocuklarının kitap okuyarak kendini geliştirmesini ister. Bu konuda uzman görüşleri toplayıp, kitap okumayı sevmeyen çocuklara nasıl davranacağı hakkında danışmaktadırlar. Kitapların çocuklar üzerindeki yararından bahseden uzmanlar ayrıca açıkladı. Kitap okumak çocuğa ne kazandırır? Çocuk neden kitap okumalı? Okumayı seven çocuk nasıl yetiştirilir?

Çocuk yetiştirmek tüm duyguları ortaya koyarken, sabır ve emek kelimesinin daha ağır bastığını görüyoruz. Ebeveynler, çocuklarının sağlıklı gelişimlerini tamamlayabilmesi ve bundan sonraki süreçte öğrenime açık olması için, kitap okumaya teşvik etmek istemektedirler. Çünkü çocukların boş zamanlarında kitap gibi aktivitelerle değil tamamen internete yönelik bir zaman yönetimi gerçekleştirdiklerini görüyorlar. Çocuklara sorulduğunda ise kitap okumak angarya, boş iş gibi gelmektedir. Uzmanlar çocuk ve kitap arasındaki bağın daha kuvvetlenebileceği maddeleri sıraladı.

kitap okuyan çocuklar

KİTAP OKUMAK ÇOCUĞA NE KAZANDIRIR?

Uzmanlar çocukların kitap okumasının geliştirici özelliği üzerinde hemfikir olarak birleşmiştir. Çocuğun kitap okumasının kazandıracağı durumlardan bahseden pedagoglar kitap okumanın çocukların büyürken ihtiyaç duyacakları temel yaşam becerilerinin temeli oluşturacağından bahsetti. Zihinsel gelişimini destekleyici rol oynadığı ve okulda akademik hayatının vazgeçilmez parçası olduğunun da üzerinde durdu.

kitap okuyan çocuk

Okuma alışkanlığı, dünya hakkında da daha fazla farkındalık oluşturur. Bu durum bazında okumak ayrıca çocuğa empati yeteneğini ve hayal gücünü destekleyici rol oynar. Zihinsel sağlığı açısından da iyileştirici rol oynarken, hafızasının kuvvetlendiği de gözle görülür bir farkla ortaya çıkmıştır. Kitap okuyan çocuğun kendine olan sevgisi ve saygısını artarken, öğrenmesinin akranlarına oranla daha kolay olduğu belirtildi. Toplumu idrak etmede ve kişi analizi yapmada dahi katkı sağladığı ortaya çıkmıştır. 

çocukla kitap okumak

OKUMAYI SEVEN ÇOCUK NASIL YETİŞTİRİLİR?

California ve Oregon’daki ilkokul çağındaki çocuklarla 25 yılı aşkın deneyime sahip bir okuma uzmanı olan Heather Mansberger, “Çocukların okuma sevgisini geliştirmeye yardımcı olmak için üç ana şeye ihtiyacı vardır: merak, zaman ve model olma” olarak açıklıyor. Dolayısıyla ilk maddemiz “örnek olmak”tan geçtiği görülüyor. 

çocukla kitap okumak

Bunun için ilk olarak beraber bir etkinliğiniz olduğunu aşılamaya çalışmalısınız. Birlikte onun eğlenebileceği kitap türlerini araştırarak, eğlenceli vakit geçirmelisiniz. Çocuğun daha okuma yazma yetisi yerinde değilse de sesli okuyarak heveslendirilmeli ve ileride kendi kitabını kendi okuyacağı, hatta belki ailesine bile okuyacağı vurgulanarak ön plana çıkarılmalıdır. Bu durumu açıklayan Amerikalı Dr. Degener “Ebeveynlerin yüksek sesle okuyabileceği kitaplar, yeni okuyucuların okuyabileceğinden daha karmaşıktır, bu nedenle yüksek sesle okuyarak kelime dağarcığı, dinlediğini anlama ve duygusal bağlılık oluşturmaya devam edersiniz “ ifadelerini kullanarak kanıtlamıştır.

kitap okuyan çocuk

Uzmanlar küçük çocuğa daha bebekken resimlerine bakarak kitap okunması gerektiğini de belirtti. Alışkanlığın tam anlamıyla oturması için, şu ana kadar anlatılanları özetlemesi istenmelidir. Hikayeler üzerinde “Kendi olsa ne yapardı?” ya da “Sonu daha güzel nasıl bitebilirdi?” gibi sorularla olayın akışında olmasının sağlanması ileride kitap okurken kendini kaybederek, hayal gücünün gelişmesine olanak sağladığı ortaya çıkmıştır.

çocukla kitap okumak

Ayrıca çocuğun sürekli kütüphaneler götürülmesi, edebi aktivitelerin yaparak etrafındaki insanları görerek alışkanlık sahibi olabildiği belirlenmiştir. Sabrınızı ve emeğinizi çocuğunuzun iyi olması için yoğunlaştırdığınızda, onun hayatı adına en önemli ve en güzel yatırımı gerçekleştirmiş olursunuz.

Kurban Bayramı’na sayılı günler kala, çocukların heyecanı herkesin içini şimdiden ısıtmaya başladı. Kültürümüz ve geleneklerimizin devam ettiği bayram kutlamalarımızda, çocuklara daha iyi aşılayarak aslında daha mutlu bir nesil oluştururuz. Peki, çocuklar bayramı neden sever? Bir çocuğa bayramda neden hediye verilmelidir? Bayram hediyesi adetinin kökeni nereden gelmektedir? Birlikte bakalım…

Sözlük anlamı olarak Allah’a yaklaşmak anlamına gelen kurban kelimesi, bayram adı altında, ibadetle birlikte güzel vakit geçirilmesini temenni eder. Allah’ın dediğinin yapmanın verdiği mutluluk ise paha biçilemez bir huzura eşittir. Çocuklarımızı en iyi şekilde yetiştirmeye çalışırken, bayramları doğru anlatmak, onlara gelenek ve göreneklerimizden bahsetmek, değerlerimizi aşılamak oldukça büyük ve önemli yer kaplamaktadır. Çocukların bayramla ilişkisi daha tatlı ve masum bir süreç olarak ilerler. Büyüdüklerinde ise bayramı gerçekten bayram gibi yaşamak ve yaşatmak, paylaşmanın lezzetine varmak için, bayramın çocuklardaki yansımasına bir göz atalım…

çocuk neşesi

ÇOCUKLAR BAYRAMLARI NEDEN SEVER?

Çocukların bayramı sevmelerinin en büyük sebeplerinden biri hissettikleri aidiyet duygusuyla alakalıdır. Kendilerini özel hisseden çocuklar; sosyalleşme, mutlu insanların yüzü ve kendileri sürekli kutlayan birilerinin varlığıyla bayram neşesini daha da içten yaşamaktadırlar. Çocukların zihinlerinde bayrama ilişkin “Sev, değer ver, paylaş” kelimelerinin ağır bastığını görmekteyiz. Bu dönemde kötü hiçbir şeyin olmayacağını ve bunun bir fırsat olduğunu belirten uzmanlar, değerlerimizin aktarımları için çok sağlam bir atmosferin olduğunu da altını çizdi. 

paylaşımcı çocuk

Değerlerin sosyal öğrenmeyle ortaya çıktığını açıklayan uzmanlar, düşünce, duygu ve davranışın yanında bir de değerlerin olması gerektiğini belirtti. Değerler, genetikle gelmez. Sosyal öğrenmeyle ortaya çıkar, bireyin kişilik gelişimi için bu bayram ortamlarının olması ve eski usul kutlamaların devam etmesi gerekmektedir. Bayram günü neşesinin korunması gerektiği net bir şekilde belirtildi. 

çocuklara bayramlık kıyafet

BAYRAMLIK KIYAFET

Bayram coşkusu ve heyecanı daha bayram gelmeden yüreklerini sarmaktadır. Bu özel günde, en özel kıyafetlerini giymek isterler. Dışarıya kıyıp da giyemedikleri ayakkabılarla evin içinde dolaşmalarının sebebi de budur. Bayramlık kıyafetlere özen gösterilmesi çocuklarda özel gün duygusunu vurgulamaktadır. Bu yüzden o günün özel ve eşsiz olduğunu vurgulamak için bayrama hazırlıkta çocukla birlikte alışveriş yapmak daha mantıklı olacak ve çocuğun bayramı sevmesine sebep olacak etkenler arasında yer alacaktır.

kalabalıkta çocuk

KALABALIK = MUTLULUK

“Eski bayramlar daha iyiydi”, “Nerde o eski bayramlar”  klişesi aslında özlediğimiz duygunun özel olma hali olduğunu göstermektedir. Çünkü eski bayramlarda çocuktunuz ve kendinizi özel hissederdiniz. Bu durumu açıklayan uzmanlar, çocuklara bayramların kendilerini daha özel ve benzersiz, değerli hissettirdiğini açıkladı. Çocuğun okul ve arkadaşları, çekirdek ailesi dışında başka insanları tanıma imkanın olması, herkesle iletişim halinde olması ise ona ayrı bir özgüven ve mutluluk katıyor. Kısacası ne kadar kalabalık, çocuklar için o kadar mutluluk anlamına geliyor.

harçlık alan çocuk

HARÇLIK

Bayram harçlığı sadece para vermek niyetiyle yapılan bir davranış değildir. Aslında çocuğa o sırada paylaşmanın güzelliği anlatılır. Yiyecek ya da para toplayan çocuklar bir araya gelip de, birbiriyle de paylaştığını görmüş olabilirsiniz. Bir yandan da kendisine ait olan bir parayı harcamanın mutluluğu var elbette. Çocuk için en keyifli yanı hem bu kadar kalabalık arasında olup, hem fark edilir olup, hem de cebinde yetişkin gibi parasının olmasıdır…

eğlenen çocuk

BAYRAM ETKİNLİKLERİ

Birçok çocuk bayramlarda büyüklerin ziyaretinin dışında farklı yerlere gideceğini bilir. Birine giderken dahi başka bir yerde yemek yemenin, lunaparka gitmenin, ailesiyle zaman geçirmenin huzurunu içinde taşır. Bir yandan gece gündüz çalışan anne ve babanın da yanında olması, herkesin yüzünde tebessümlerle oturup kalkması, normalde gitmeyeceği etkinlik ortamlarına gidebiliyor olması onun için yeterli olmaktadır. Kısacası tatilden çok daha güzel bir zaman dilimi olarak, çocuklar için bayramın özel olmasını sağlayan sebepler arasındadır. 

hediye alan çocuk

BİR ÇOCUĞA NEDEN BAYRAM HEDİYESİ VERİLMELİDİR?

Bayramlar, çocuklarının karakterlerinin gelişiminde etkin rol oynamaktadır. 6 yaşına kadar gördüğü, duyduğu ve ona yapılan hiç bir şeyi unutmayacağı için, hayat standardı içerisinde bu gördüklerini uygulamaya başlamaktadır. Tüm yapılan işlemler çocuk için örnek teşkil eder. Bayramın en büyük anlamı olan, paylaşmanın verdiği mutluluğu gösterebilmek adına, en çok çocuklara bonkör davranılması gerekmektedir. Abartmadan ama bir paylaşımın olması gerektiğinin altı çizilmelidir. Çocuğa verilen hediyenin dışında bu yüzden onun da etrafındaki insanlara dağıtması için küçük hediyeler verilmelidir. Çocuğun da paylaşımcı olması ve asıl bayramın bu şekilde tadının çıktığı anlatılmalıdır. 

osmanlı zamanında bayram

Ayrıca bayramda hediyeleşme geleneği tam anlamıyla Osmanlı dönemi zamanına dayanmaktadır. Kurban Bayramı’nda gösteriler ve şölen alanları inşa edilirdi. O sırada padişah çocuklara ayrı, yetişkinlere ayrı hediyeler dağıtırdı. Kumanyalar teslim ettirirdi. Davul sesleri sokaklarda yankılanırken, çocukların sokak sokak koşarak eğlendiği görülürmüş. Aldıkları hediyelerle mutlu oldukları görüldükçe de bayramların özel olduğunu idrak ettirme amacıyla da devam etmiştir. Ayrıca öğleden önce bayramlaşma ve ibadetle geçerken, öğleden sonrasında gecelerde ikramlar, gösteriler, şenlikler devam ederdi.

Kurban Bayramı müslümanlar için önemli günlerden biridir. Allah rızası için kesilen kurbanlar, dinin bir ibadeti olmaktadır. Bu duruma maruz kalan çocuklarda tramvatik süreçler olmasını önlemek için, çocuğa kurban bayramı hakkında doğru bilgiler vermek gerekmektedir. Psikologlar açıkladı; Kurban bayramı çocuklara nasıl anlatılmalı?

Kurban Bayramı, tıpkı hayat, ölüm, boşanmalar gibi soyut bir kavram içerisinde olduğu için, çocuklara anlatırken dikkat etmek gerekmektedir. Çocuk aklı soyuttan ziyade somut şeyleri daha kalıcı kaydetmeye meyillidir. Bunun için öncelikle çocuğun yaşının büyük önem taşıdığını belirten uzmanlar uyardı. Kurban Bayramının üzerine daha çok et yemek, kurban kesmek kavramları üzerinde değil; hoşgörünün olduğu, paylaşımların olduğu, et yiyemeyenlerin yediği bir dönem olduğunun altı çizilerek anlatılması gerektiğini belirtildi.

kurban bayramında çocuk

KURBAN BAYRAMI ÇOCUKLARA NASIL ANLATILMALI?

Eğer çocuk 7 yaşından küçükse daha çok hoşgörü ve güzel içeriklerin ağır bastığı bir anlatım dili kullanılması gerekmektedir. Bayramdan bahsederken akranlarının, dünyanın öbür ucundaki insanların bile birbirlerine yardım ettiği, yeni kıyafetlerin giyildiği, büyüklerin ziyaretlerinin yapıldığı bir zaman dilimi olduğunun altı çizilmelidir. 7 yaş üstü çocuklarda ise Hz. İbrahim ve oğlu Hz. İsmail’in hikayesi anlatılmalı, ama bıçakla kesmek yerine daha çok oğlunun teslimiyetine , babasının sözünü yerine getirmesine olan değerinden bahsedilerek anlatılabilir. 

kurban bayramında çocuklar

Çocuklara“KURBANLIK HAYVAN KESİMİ”yerine“KURBANIN ALLAH’A HEDİYE EDİLMESİ”kullanılması daha doğru olacaktır.

Çocuklar duygusal oldukları kadar hassas ve meraklıdırlar. Hayvanın canının acımasını istemeyebilirler ve etten yemek istemeyebilirler. Bu konuda canlılar hepsinin bir görevi olduğunu ve yaratılış amacı olduğundan bahsetmek gerekmektedir. Bütün canlıların birbirine yardım etmesi için yaratıldığını, onlarında  bu şekilde bayramda mutlu olduklarını ifade etmek gerekmektedir. 

kurban bayramında çocuk

ÇOCUKLAR KURBAN KESİLİRKEN İZLEYEBİLİR Mİ?

Mümkün oldukça 7 yaş altı çocukların kurban kesiminin görmemesi gerekmektedir. Çocukların geri kalan canlılarla gönül bağını kolay kurmasından, bağlanmaması gerekmektedir. Bağlandığında çok üzülebilir ve depresyon belirtileri gösterebilmektedir.12 yaşına kadar uzaktan izlemesi, 12’den sonra artık kesenlerle birlikte ruh durumuna göre gelmesi uygundur.

Fransa’nın başkenti Paris’te düzenlenen Paris Moda Haftası’nda Osmanlı Padişahlarının kullandığı kutnu kumaşı erkek koleksiyonuyla sunuldu. Tarihi bir kumaş olan değerli kutnu kumaşı moda severler tarafından yoğun ilgi gördü. Osmanlı tarihinin unutulmaya yüz tutmuş değerli kutnu kumaşı Gaziantep’teki Türk bir marka tarafından tekrar modaya kazandırıldı.

Düzenlenen her defilesiyle çok ses getiren Paris Moda Haftası’nda bu kez modellerden çok nadir bulunan bir kumaş dikkatleri üzerine çekti. Osmanlı Sultanlarının tercih ettiği ‘kutnu’ kumaşını dünyaca ünlü Fransız markası Christian Dior koleksiyonuna kattı. Kumaş, marka tarafından Paris Moda Haftası’nda erkek koleksiyonuyla tanıtıma sundu. Fransız moda devi Christian Dior, bazı tasarımlarında kullandığı kutnu kumaşını yeni sezon için moda severlerle buluşturmayı planlıyor. Modanın dev markası Christian Dior, kutnu kumaşının yapım aşamasını ve özelliklerini kendi sosyal medya hesabından paylaştı. Özellikle spor giyimlerinde kullanılan kutnu kumaşı, Gaziantep’te bulunan ‘Kutnia‘ adındaki bir Türk markasıyla günümüz modasına tekrar kazandırıldı. Dokusuyla diğer kumaşlar arasından kolayca ayırt edilebilen kutnu kumaşı, Osmanlı padişahlarının yalnızca üst kıyafetleri için kullanılırdı. Modaya tekrar kazandırılan bu kumaşla, zarafet ve estetik ön planda olacak.

Kutnu Kumaşı Paris Moda haftasında tanıtıldı

“TARİHİ KUMAŞ”

Dünyaca ünlü Fransız moda markası Christian Dior resmi Twitter hesabından bu yıl erkek koleksiyonu için kullandığı değerli kutnu kumaşını tanıttı. Marka kumaşın hazırlanma aşamasını, “Bir zamanlar Osmanlı kraliyet hanedanının kullandığı bu tarihi kumaş, Dior koleksiyonunda yeniden doğdu” notuyla paylaştı.

Paris Moda Haftasına kutnu kumaşı damga vurdu

Markanın kreatif direktörü Kim Jones, sarı renkteki yaldızlı kutnu kumaşını Dior’un 2023 Yaz erkek giyim koleksiyonuna dahil ettiğini duyurdu.

Tarihi kumaş kutnu kumaşı

KUTNU KUMAŞ NEDİR?

Kutnu kumaşı nedir

‘Kutnu’ Türkiye’de yalnızca Gaziantep’te dokunan ipekli bir kumaş türüdür. Ham madde olarak floş, suni ipek ve pamuk ipliğinden oluşur. Günümüzde kullanımı çok yaygın olmasa da bu kumaş, yöresel kıyafetlerde, çantalarda ve turistik giysilerde kullanılıyor.

kutnu kumaşı nedir

TÜRK MARKASI ÜRETTİ

Kutnu kumaşı nedir

Osman Dönemi’nde Padişahlar tarafından sık sık kullanılan kutnu kumaşı, unutulmaya yüz tutmuşken Gaziantep’te Kutnia adındaki bir Türk markası tarafından tekrar modaya kazandırıldı.

kutnu kumaşının üretim aşaması

TÜM ZAMANLARIN EN PARLAK KUMAŞI

Kutnu kumaşı nedir

Zarafet ve estetiği yansıtan bu kumaş, yaldızlı duruşu ve ince işçiliği ile tüm zamanların en parlak kumaşı olarak biliniyor. Tarihi 16. yüzyıla dayanan bu saray kumaşı, tüm ipek ve pamuğun elle dokunması sonucu üretiliyor. Genellikle çizgili ve renkli tasarımlarda kullanılıyor.

osmanlı padişahları tarafında çokça tercih edilen kutnu kumaşı tüm zamanların en parlak kumaşıdır

Ayrıca Gaziantep’in tarihi önemi, kutnu kumaşını bölgedeki diğer dokuma kumaşlardan ayırmaya yetiyor. İpek Yolu üzerinde olan kentte, tarih boyunca yerel pamuk ile bölgeden geçen tüccarların taşıdığı ipeğin birbiriyle karışması ortaya yepyeni bir kumaşın çıkmasını sağladı.

Kutnu kumaşı nedir

Birbirinden lezzetli ve bir o kadar da pratik bir şekilde yapabileceğiniz cheesecake tariflerine bayılacaksınız. Peynirin en tatlı hali sizlerle… Her mevsimin vazgeçilmez tadı olan Cheesecake’in eşsiz lezzet serüvenini bu yazıda bir araya getirdik. İşte sizlere evde hazırlayabileceğiniz muhteşem 5 cheesecake tarifi…

Cheesecake, krema veya sürülebilir kıvamdaki peynirlerden yapılan bir tür tatlıdır. Esasında ‘’Custard’lı Tart sınıflamasına girer. Sebebi ise alt taban olarak kullanılan malzemenin short hamuru olmasından kaynaklanır. Pratik ve hafif farklı tadıyla son zamanların favorisi olan cheesecake sevdiğiniz meyvelerle ve soslarla birbirinden lezzetli cheesecakelar yapabilirsiniz. Tüm dünyaya yayılan bu lezzetin çıkış noktası, meşhur cheesecake pastanelerinden dolayı Amerika olarak bilinse de aslında tam olarak öyle değil. Yunanistan’ın Samos adasından çıkmış olan bu tatlı o zamandan beri serüvenine devam ediyor. 

İşte birbirinden farklı enfes cheesecake tarifleri:

  • – NARLI CHEESECAKE TARİFİ

NARLI CHEESECAKE

MALZEMELER

İçi için:
1 paket toz krem şanti 
1 su bardağı krema
2 paket labne peynir
1 su bardağı soğuk süt
1 çay bardağı süzme yoğurt
1 su bardağı damla çikolata

Kek tabanı için;

yarım paket pötibor bisküvi
1 paket kepekli bisküvi
75 gram eritilmiş margarin

Üzeri için;

3 çorba kaşığı nişasta
2 su bardağı ayıklanmış nar taneleri
3 su bardağı sıkılmış nar suyu
1 çorba kaşığı şeker

YAPILIŞI

Pötibör bisküvileri ve kepekli bisküvileri robottan geçirin ve çukur bir kaseye alın. Eritilmiş tereyağını ekleyin ve iyice yoğurun. Varsa kelepçeli kek kalıbınız onun içine yağlı kağıt açtıktan sonra hamuru döküp iyice bastırıp yayın. Yaydıktan sonra buzdolabında yarım saat bekletin.

Başka çukur bir kapta krem şanti, labne peynir, krema ve süzme yoğurdu mikserle güzelce çırpın. Çırptıktan sonra damla çikolatayı da ekleyin ve tahta kaşık yardımıyla karıştırın. Daha sonra kek kalıbına diğer hamurun üzerine döküp yayın ve buzdolabında tekrar 2 saat bekletin.

Şeker, nar suyu ve nişastayı bir tencereye dökün ve karıştırıp ocağa alın. Kısık ateşte devamlı karıştırın. Kıvamını alınca ocaktan alın ve soğuması için karıştırmaya devam edin. Biraz ılıyınca kekin üzerine dökün ve tekrar 3 saat buzdolabında bekletin. 3 saat beklettikten sonra servis edebilirsiniz.

  • – LİMONLU CHEESECAKE TARİFİ

LİMONLU CHEESECAKE

Bu tarife ulaşmak için linke tıklayabilirsiniz.

  • – BALKABAKLI CHEESECAKE TARİFİ

MALZEMELER

Kek tabanı için;

Yarım su bardağı çekilmiş ceviz
300 gram yulaflı bisküvi
1 tatlı kaşığı tarçın
75 gram tereyağ

Püre için;

2 su bardağı şeker
2 su bardağı su
400 gram bal kabağı

Kreması için;

Yarım su bardağı şeker
100 gram süzme yoğurt
500 gram labne peyniri
3 adet yumurta
1 yemek kaşığı nişasta
1 adet rendelenmiş limon kabuğu

Üzeri için;
3/4 su bardağı süt
1 paket krem şanti

BALKABAKLI CHEESECAKE

YAPILIŞI:

Bal kabaklarını soyup dilimledikten sonra üzerine su ve şekeri ekleyip ocakta pişirin.

Kek tabanı için; bisküvileri robotta çekin ve derin bir kaseye alın ceviz içini ekleyip iyice karıştırın. Erittiğiniz tereyağını ve tarçını ekleyip iyice karıştırıp hamur haline getirin. Hamuru kelepçeli kek kalıbının içine yağlı kağıt açtıktan sonra karışımı güzelce yayın ve sıkıştırın.

Kreması için labne peyniri ve süzme yoğurdunu bir kabta çırpıcı ile çırpın. Daha sonra yumurtayı ve şekeri ekleyip tekrar karıştırın. Nişastayı ve limon kabuğunu da ekleyip tekrar çırpın.

Bal kabakları pişip kıvamını aldıktan sonra süzün ve püre haline getirin. Hazırlamış olduğunuz kremaya ekleyip tahta kaşıkla karıştırın. Daha sonra kremayı kek kalıbına hamurun üstüne dökün ve güzelce yayın.

Sonra, önceden ısıtılmış 160 derecelik fırında yaklaşık 45 dakika pişirin. Piştikten sonra soğumasını için kenara alın. Ardından krem şantiyi soğuk sütle çırpın ve krem şantinin üzerini süsleyin.

  • – FRAMBUAZLI CHEESECAKE TARİFİ

FRAMBUAZLI CHEESECAKE

Bu tarife ulaşmak için linke tıklayabilirsiniz.

  • – İNCİRLİ CHEESECAKE TARİFİ

Bu tarife ulaşmak için linke tıklayabilirsiniz.

Afiyet olsun…

Tüm insanların pandemi sonrası dijital hayata geçişin daha zorunlu olmasıyla birlikte, sağlıklı ekran, dijital ürünlerin kullanımı, kullanım süresi ve içerik kontrolleri gibi konular gündeme oturdu. Çocuklara fiziksel ve zihinsel sınırların varlığı gibi aynı şekilde dijital dünya üzerinde de sınırların olması gerekmektedir. Dijital ebeveynlik nedir? Dijital ebeveynliğin rolleri nedir? Dijital ebeveynlik neye benzer?

Teknolojinin, sıradan hayatın vazgeçilmez bir parçası haline gelmesiyle birlikte, bir sınırının olmaması ve uygunsuz içerikleri de bünyesinde bulundurması ebeveynlerin çocukları için endişelendiği konuların başında yer alıyor. Bir taraftan günümüz dijital çağ çocuklarının bir çok şey hakkında fikir sahibi olduğu görülmektedir. Bu şekilde faydalı olarak teknolojiyi kullanabilmek adına çıkmış bir kavram olan dijital ebeveynliğe birlikte bakalım…

dijital ebeveynlik

DİJİTAL EBEVEYNLİK NEDİR?

Çocuğa verilen dijital ortamda her türlü fayda sağlayacak içeriklere erişimi için olanak sağlarken, internetin kötü ve olumsuz etkileyebilecek içeriklerinden çocukları koruyan anne ve babaları anlatmaktadır. Bir ebeveynin çocuğunun izlediği, paylaştığı, girdiği sitelerde neler yaptığını biliyor olması gerekmektedir. Dijital ebeveynlik, internette kimin çocuk olup kimin olmadığının ayıklanamamasıyla birlikte sürekli kontrol ve koruma içgüdüsünün olması durumunu kapsamaktadır. Çocuğun karşılaştığı içerik ve reklamlar dahil olmak üzere bilmek, oyun arkadaşları ve başına gelebilecek herhangi bir olumsuzluğa karşı tedbir almak gerekmektedir. 

dijital ebeveynlik

DİJİTAL EBEVEYNLİĞİN ROLLERİ NELERDİR?

Çocukları dijital ortamlardan kısıtlamanın yeterli ya da doğru bir yol olmadığını savunan uzmanlar, bu konuda bilinçli bir dijital ebeveynde olması gereken özellikleri sıralamıştır. İnternet ve sanal dünyadan en iyi şekilde yararlanabilmesi ve bir taraftan da muhtemel risklere karşı dijital ebeveynlerin çocuklarını koruması gerektiğini açıklanırken, dijital ebeveynlerin bu durumda taşıması gereken rolleri ise  5 maddede sıralanmıştır.

dijital ebeveynlik

1- OKURYAZARLIK

Dijitalleşen dünyanın yaygınlaşmasıyla birlikte, her kavramın dijitalleşmiş olanı da karşımıza çıkmaktadır. Bu kavramlardan biri de “dijital okuryazarlık, teknoloji okuryazarlığı”dır. Dijital okuryazarlıkla bahsedilen durum ise, teknolojiyi ve sanal dünyayı kullanabilmek yetisi ve becerisi, gizlilik politikalarının bilgisine sahip olma durumudur. Türkiye’de dijitalleşme süreci çok eskilere dayanmadığı için ebeveynlerle çocuklar arasında derin farklar olabilmektedir. Yapılan bir araştırmaya göre ise Türkiye’de çocukların %78’i ebeveynlerinden daha iyi dijitalleşmeyi bildiği ortaya çıkmıştır. Dijital dünya hakkında yeteri kadar bilgi sahibi olmayan ebeveynler, çocuğun dijital dünyada ne yaptığına ilişkin de herhangi bir fikre sahip olamamaktadır.

dijital ebeveynlik

2- FARKINDALIK

Dijital ebeveyn ayrıca internette olumsuz ve olumlu içeriklerin ne olduğunu bilmektedir. Çeşitli risk faktörlerinin farkına vardıkları için, dijital ebeveynliğin en önemli maddeleri arasında yer almaktadır. Farkındalıkla önceden durumların kestirebilen ebeveyn, kontrol uygulamalarıyla da, her durumdan haberdar olabilmektedir.

dijital ebeveynlik

3- KONTROL

Farkındalığı yüksek olan dijital ebeveynler, çocuklarının internet ve sanal dünyada geçirdikleri süre ve içerik bazında kontrol etmek isteyecektir. Çocuğunu internet gibi uçsuz bucak bir alanda tek başına bırakmayan dijital ebeveyn, zararlı içeriklere engel olabilir ve bunu mantıklı bir şekilde açıklayabilir. Çeşitli kontrol uygulamaları ve filtreleme uygulamaları kullanır. Bununla beraber çocuğuyla birlikte internette zaman geçirirken, başında bekliyormuş gibi değil, beraber vakit geçirmeyi seviyormuş algısıyla hareket eder.

dijital ebeveynlik

4- ETİK

Hak sahiplerini, yayın haklarını, kişi onuruna ve özel hayatına müdahale etmemeyi öğrenene dijital ebeveyn aynı şekilde etik kuralları çocuğuna da işleyecektir. 

dijital ebeveynlik

5- YENİLİKÇİLİK

Dijital ebeveynler aynı şey üzerinde sabit kalmaz ve güncellemeler, yenilikleri oldukça aktif olarak takip etmektedirler. Bu yeniliklerin olumlu ve olumsuz taraflarının analizlerini çıkararak çocuğuna en uygun olan sanal ortamı sağlamaya çalışmaktadır.