Mutlu başlayan evliliklerde bazı problemlerin ortaya çıkmasıyla temel sarsılmaya başlıyor. Bu temeli koruyarak problemlere çözüm üretmek, mutlu başlayan evlilikleri sağlıklı bir şekilde devam ettirmek için sorunların karşısında tek değil, birlikte hareket edilmesi gerektiğini belirten evlilik terapistleri açıkladı. Peki evlilikte temel sorunlar nelerdir? Evlilikte oluşan sorunlara nasıl yaklaşılmalıdır?

Evlilik, iki farklı kişinin bir çatı altında aile kurmak üzere severek, kanunen bir araya gelme meselesidir. Ruhen ve bedenen bir ömür boyu sürmesi için çiftler büyük bir aşk ve heyecanla “evet” der ve hikaye başlar. Ama sonrasında beklenmedik sorunlar ve problemler ortaya çıkabilmektedir. Evlilikte tarafların sorun kaynağı olarak görülmesi, diğerinin mağdur pozisyonunda hareket etmesi işleri daha çıkılmaz hale getiriyor. Bu olay sonucu çok fazla boşanma yaşandığını söyleyen uzmanlar, konuyla ilgili bencillikten uzak bir ekip çalışması yapılması gerektiğini de belirtti. Uzmanlar sorunlar büyümeden kartopu gibi yıkılıp ilerlemeden, her küçük meselenin konuşulması gerektiğini ve çözümsel yaklaşılmasının en doğru davranış olduğunu bildirdi.

EVLİLİĞİN BİTMESİNE SEBEP OLAN TEMEL SORUNLAR NELEDİR?

YANLIŞ ÜSLUP VE DAVRANIŞLAR

Genelde evliliğin bitmesine sebebiyet veren şeyin, çiftlerin birbirine karşı yaptığı yanlış tutum ve davranışlar olduğunun altını çizen uzman aile çift terapistleri, ilk yanlışın ise yargılayıcı üslup ve davranışlar olduğunu ifade etti. Sürekli hatayı karşı tarafta aramak ve bunun sonucunda sürekli eleştiri yapmak, başkalarıyla kıyaslama yapmak ilişkinin temelini ve güvenini sarsan bir durum olduğu açıklandı.

“BEN” YERİNE “SEN”

Uzmanlar ikinci problem yaratan şeyin “ben” kelimesi yerine “sen” kelimesini kullanmak olduğunu belirtti. Örneğin “böyle davrandığın için üzüldüm” yerine “sen annen yüzünden hep beni üzüyorsun” ifadesinde olduğu gibi davranışların bıraktığı etkiyi yorumlamak yerine, kişiliği/değerleri hedef alan yaklaşımlarla savunma yapmak evlilikte sarsıntıya sebep olan konular arasında yerini alıyor. Gereksiz savunmaya girmek ve sen dili ile konuşmak haklı durumda bir haksız konuma düşürebilmektedir.

AŞAĞILAMA

Aşağıla ve hor görme, genellikle evli çiftlerin kızgınlık anlarında ağızlarından kaçırdıkları yada bilerek söyledikleri ibareleri kapsıyor. İğneleyici, alay edici ve kendini eşinden daha üstün görme gibi davranışların zararını açıklayan uzmanlar, evlilikte ilişkinin en  temel yanlışlarından biri olduğunu açıkladı. Bu durumlarda ortamdan uzaklaşmak ya da sakin kalmak durumun en kurtarıcı olayı olabilmektedir.

İLETİŞİMİN KESİLMESİ 

En tehlikeli durumlar arasında yer konulardan biri olduğunu bildiren uzmanlar, iletişimin kesilip, duvar örülmesi olarak açıkladı. Bu durum karşı tarafa “umurumda değilsin, sen değersizsin” algısı oluşturduğunu bildirdi.

EVLİLİKTE ÇIKAN SORUNLARA KARŞI NASIL YAKLAŞILMALIDIR?

Evlilikte bu kısa konuşmaların tartışmaya dönme hızının çok yüksek olmasıyla birlikte müzakere tekniklerini bilmeyen çiftler önce sağlıklı iletişimi sonra da ilişkiyi kaybeder. Bu neden önce dinlemesini sonra susmasını bilmenin önemine değinen uzmanlar,  öfkeyle hareket etmek yerine, konuşarak ve sakin kalarak, herkesin hata yapabileceğinin bilincinde, kalp kırmaktan korkarak yaklaşmanın öneminin büyük olduğu vurgulandı. Dolayısıyla ilk olarak soruna sebep olan algıyı değiştirmek başlıca konu olacağını ifade eden aile terapistleri ve uzmanlar, kişinin haklı çıkmasının evlilik mutluluğunda bir faydasının olmadığı söylendi. Bu durumda samimiyetle çözüm arayışına gidilmelidir. Çözülemeyen problemler için ise kişilik farklılıklarının incelenmesi ve davranış şekli için bir aile çift terapistinden destek alması gerektiği açıklandı.