Şal modası kendini sürekli yenileyen bir güce sahip. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın eşi Emine Erdoğan Hanımefendinin Instagram hesabından paylaştığı fotoğraflar, şal bağlama modasında yepyeni bir stille bizleri buluşturuyor. Emine Erdoğan’ın yeni stili oldukça dikkat çekiyor ve beğeni topluyor. Sizler için Emine Erdoğan’ın yeni stilinden yola çıkarak, 2019’un trend şal bağlama stilinin detaylarını derledik.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın eşi Emine Erdoğan, Instagram hesabından yeni fotoğraflar paylaştı. Erdoğan’ın paylaştığı fotoğraflarda tercih ettiği şal bağlama stili, büyük beğeni topladı. Daha önce kullandığı bağlama stillerinden çok farklı bir tarzı tercih eden Emine Erdoğan, 2019 şal bağlama modasına yeni bir soluk getirdi. Bu içeriğimiz içerisinde Emine Erdoğan’ın yeni stilinden yola çıkarak hem 2019’un en trend şal bağlama stili olacak olan yeni modelinin detaylarına hem de şal kullanırken dikkat edilmesi gereken kombin, aksesuar stillerine yer verdik. Ama öncelikle Emine Erdoğan Hanımefendinin paylaştığı ve oldukça beğenilen yeni stiline bir bakalım:

EMİNE ERDOĞAN STİLİ

Hem rahat hem de şık bir görüntü sunan bu şal stili, özellikle serin havalarda, omuz kısmına doğru inen bir bağlama şekline sahip olmasından dolayı, oldukça tercih edilecek bir model. Yaklaşık 2 hafta kadar sonra sonbahar mevsimine gireceğimizi de düşünürsek, 2019 sonbahar sezonunun trend şal bağlama stili olacağı kesin.

EMİNE ERDOĞAN EŞARP MODELİNİ NASIL BAĞLIYOR?

Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın Instagram hesabından paylaştığı bu karede, Emine Erdoğan Hanımefendinin kullandığı şalın, arkadan uzun önden kısa, omuzlarda toplanan ve iki kat olacak şekilde bağlanan bir stile sahip olduğu görülüyor.

KOLAY EŞARP VE ŞAL BAĞLAMA YÖNTEMLERİ

Şalları kombinlerken aksesuarlar en büyük yardımcınız olur. Şalınızın ve elbisenizin rengine uygun bir kolye ya da bileklik ve saat, şalınızı daha da ön plana çıkarmanızı sağlayacaktır.

Şalınızı kullanırken aksesuar olarak yalnızca kolye, bileklik ve saatleri öne çıkartıcı bir aksesuar olarak kullanmanıza gerek yok. Ayakkabı ve çantalarınız da şallarınızı daha iyi kullanmanızı sağlayacaktır.

Şal modası kendini sürekli yenileyen bir güce sahip. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın eşi Emine Erdoğan Hanımefendinin Instagram hesabından paylaştığı fotoğraflar, şal bağlama modasında yepyeni bir stille bizleri buluşturuyor. Emine Erdoğan’ın yeni stili oldukça dikkat çekiyor ve beğeni topluyor. Sizler için Emine Erdoğan’ın yeni stilinden yola çıkarak, 2019’un trend şal bağlama stilinin detaylarını derledik.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın eşi Emine Erdoğan, Instagram hesabından yeni fotoğraflar paylaştı. Erdoğan’ın paylaştığı fotoğraflarda tercih ettiği şal bağlama stili, büyük beğeni topladı. Daha önce kullandığı bağlama stillerinden çok farklı bir tarzı tercih eden Emine Erdoğan, 2019 şal bağlama modasına yeni bir soluk getirdi. Bu içeriğimiz içerisinde Emine Erdoğan’ın yeni stilinden yola çıkarak hem 2019’un en trend şal bağlama stili olacak olan yeni modelinin detaylarına hem de şal kullanırken dikkat edilmesi gereken kombin, aksesuar stillerine yer verdik. Ama öncelikle Emine Erdoğan Hanımefendinin paylaştığı ve oldukça beğenilen yeni stiline bir bakalım:

EMİNE ERDOĞAN STİLİ

Hem rahat hem de şık bir görüntü sunan bu şal stili, özellikle serin havalarda, omuz kısmına doğru inen bir bağlama şekline sahip olmasından dolayı, oldukça tercih edilecek bir model. Yaklaşık 2 hafta kadar sonra sonbahar mevsimine gireceğimizi de düşünürsek, 2019 sonbahar sezonunun trend şal bağlama stili olacağı kesin.

EMİNE ERDOĞAN EŞARP MODELİNİ NASIL BAĞLIYOR?

Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın Instagram hesabından paylaştığı bu karede, Emine Erdoğan Hanımefendinin kullandığı şalın, arkadan uzun önden kısa, omuzlarda toplanan ve iki kat olacak şekilde bağlanan bir stile sahip olduğu görülüyor.

KOLAY EŞARP VE ŞAL BAĞLAMA YÖNTEMLERİ

Şalları kombinlerken aksesuarlar en büyük yardımcınız olur. Şalınızın ve elbisenizin rengine uygun bir kolye ya da bileklik ve saat, şalınızı daha da ön plana çıkarmanızı sağlayacaktır.

Şalınızı kullanırken aksesuar olarak yalnızca kolye, bileklik ve saatleri öne çıkartıcı bir aksesuar olarak kullanmanıza gerek yok. Ayakkabı ve çantalarınız da şallarınızı daha iyi kullanmanızı sağlayacaktır.

Muhallebili tatlıları sevmeyen yoktur. Özellikle çocukluğumuzun vazgeçilmez lezzetleri arasında yer alan enfes muhallebiye irmik eklemeye ne dersiniz? Klasik lezzeti adete şölene çevirecek olan enfes irmikli muhallebi tatlısının pratik tarifi bugünkü yazımızda bulabilirsiniz.

Çayın yanında ya da yemeklerden sonra pratik bir tatlı ile muhabbeti koyulaştırmayı sevenler için çok kolay bir tarifimiz var. Tam kıvamı ile vazgeçilmez bir lezzete dönüşecek olan irmikli muhallebi, sütlü tatlıların en hafiflerinden biri olmasıyla da her yemekten sonra mutlaka pişirebileceğiniz türden. Küçük büyük demeden herkesin seveceği aynı zamanda mideleri rahatsız etmeyecek olan irmikli muhallebi tatlısı en güzel muhabbetlerin vazgeçilmezi haline gelecek. Peki irmikli muhallebi nasıl yapılır?

İRMİKLİ MUHALLEBİ TARİFİ:

MALZEMELER

4 su bardağı süt
1 su bardağı toz şeker
1 su bardağı irmik
2 paket vanilya
1 tatlı kaşığı oda sıcaklığında tereyağ

YAPILIŞI

Derin bir tencereye süt ve toz şekeri alıp güzelce şeker eriyene kadar karıştırın.,

Ardından irmiği ilave ederek, pişene kadar karıştırmaya devam edin.

Koyu kıvamlı bir hal almaya başladığında ocaktan alın. Üzerine vanilyayı ve tereyağını ilave edip güzelce karıştırın.

Hemen soğumasını beklemeden tatlıyı istediğiniz kaselere ya da kare tepsiye döküp dolaba koyun.

Soğuduğundan dilimleyerek servis edebilirsiniz.

Afiyet olsun…

Ülkemizde hemen hemen her yol kenarında ormanlık alanda rahatlıkla yetişebilen vitamin ve mineral deposu olan böğürtlen meyvesi hakkında merak edilenleri sizler için derledik. Peki böğürtlenin faydaları nelerdir? Böğürtlen hangi hastalıklara iyi gelir? Olgunlaştıkça kırmızıdan siyaha dönen böğürtlen görüntü olarak çileğe benzer. Vücuttaki tüm toksinleri tek seferde atar.

C vitamini bakımından güçlü olan meyveler arasında ilk sırada yer alan böğürtlen, Mayıs ayından Ağustos ayına kadar tüketilebilir. Yeşil renkten kırmızı kırmızıdan siyah renk alan böğürtlen aynı zamanda organik asitler bakımından da oldukça zengin bir meyvedir. Gülgiller ailesine ait olan böğürtlen, vitamin ve mineral deposudur. Tüm zararlı toksinleri vücuttan atmada güçlü bir meyve olan böğürtlen sulak alanlarda rahatlıkla yetişir. Keşfi yüzyıllar öncesine dayanan böğürtlen dikenli bir yapıya sahiptir. Alternatif tıpta doğal ilaç olarak da kullanılan böğürtlen, ishal hastalıklarında tüketilir. Kanı temizleyen böğürtlenler yüksek tansiyon, eklem iltihaplanması, nedensiz ödemler gibi rahatsızlıkları engelleme de de oldukça etkilidir. Yaprağından dalına kadar inanılmaz faydalara sahiptir. Yapılan araştırmalarda böğürtlenin herhangi bir zararı yoktur.

BÖĞÜRTLENİN FAYDALARI NELERDİR?

Yaprağı kurutulup çayı yapılarak tüketilir. Bu çay güçlü bir idrar söktürücüdür. Aşırı toksin attığında gün içerisinde mutlaka 2.5 litre su tüketilmelidir.

Bağışıklık sistemi kendini yenileyen bilir. Ancak gün aşırı fazla bakteri ya da toksin alan vücut bunları ayırıp vücuttan attığı sürede fonksiyonlarında yavaşlama meydana gelir. Bu da zamanla zararlı bakterilere karşı savunma mekanizmasını kırar. Sürekli güçlü kalması için vücudun gün içerisinde mutlaka antioksidan tüketerek temizlenmesi gerekir. Böğürtlen gibi likopen bakımından zengin meyve bu noktada oldukça ideal bir meyvedir. 

Sağlıksız beslenme kan basıncını artırır. Kan basıncı artıkça da yüksek tansiyon, baş dönmesi, inme ve kalp rahatsızlıklarına zemin hazırlar. Bunların önüne geçmek için kanı dengede tutucu besinler tüketilmedi gerekir. Böğürtlen içerdiği asitler sayesinde kanın basınç oranını korur. 

Şiddetli adet kanaması ve akıntının önüne geçer. Adet döngüsünün bozulmadan devam etmesini sağlar.

Eski çağlardan beridir. Yaprakları kurutularak tüketilen böğürtlen çayı güçlü bir ağrı kesici etkiye sahiptir. Bu yüzden özellikle eklem iltihaplanmalarında tüketilmesi tavsiye edilir. 

Böğürtlen yaprakları ile beraber kaynatılıp blendırdan geçirildiğinde krem kıvamına gelir. Bu krem basur ve yanık gibi rahatsızlıklarda doğal ilaç olarak kullanılır. Tamamen geçirmese bile şiddetini azaltır.

Böğürtlen çayı, sindirim sistemine de oldukça fayda sağlar. Özellikle mutasyona uğramaya meyilli olan hücreleri yenileyerek vücudun asit oranını düşürür. Ayrıca kum ve taşları da kolay yolla atılmasını sağlar.

Kronik yorgunluk ve stres gibi ruhsal hastalıklara da iyi gelir. Sinirleri yatıştırır. Bronşitleri temizleyerek rahat nefes almayı sağlar. 

Polifenoller içeren böğürtlen kanserli hücreleri önleyerek kanser hastalıklarının yaşanmasının önüne geçer.

Hücreleri yenileyen böğürtlen özellikle dermis tabakasını yenilemede etkilidir. Cilt yüzeyindeki gözenekleri temizleyerek sıkılaştırır.

BÖĞÜRTLEN ÇAYI NASIL YAPILIR?

Bir bardak kurutulmuş böğürtlen yaprağı ve böğürtleni 3 su bardağı su ekleyip haşlayın. 10 dakika demlenmesini bekleyin. Sonra süzün ılık bir şekilde tüketin. Hızlı toksin atıcı olduğundan iki günde bir için. 

Büyük beden modası, sabit ve yenilikten uzak gibi görünse de aslında kendisini sürekli yenileyen bir yapıya sahip. Peki son büyük beden modası ne durumda? Büyük beden günlük elbiseler nasıl? Büyük bedenler hangi renkleri giyerlerse daha zayıf görünürler? Büyük beden giyimine dair tüm detaylar ve son büyük beden giyim modası sadece yasemin.com’da!

Büyük bedenli kişiler, hem kendilerine yakışan hem de bedenlerine uygun kıyafet bulmakta oldukça zorlanırlar. Çoğunlukla büyük beden modasının hep kendini tekrar ettiği düşünülür. Büyük bedenli kadınlar, hem şık hem de zayıf görünmek için ayrıca çaba gösterirler. Bu nedenle büyük bedenli kıyafetler giyen kişilerin kendilerine yakışanı seçerken, çeşitli noktalara da değinmeleri gerekiyor. Bunlardan ilki, büyük bedenler nasıl elbise giymeli? İkincisi ise, büyük bedenler hangi renkleri giyerlerse daha zayıf görünürler? Sizler için, her iki soruya da yanıt aradık. Büyük bedenli kişilerin kombin yaparken dikkat etmesi gerekenler nelerdir? Zayıf görünmenin yolları nedir? İşte büyük beden giyim ile ilgili tüm bilinmesi gerekenler!

ZAYIF GÖRÜNMENİN YOLLARI

– Büyük bedenli kişilerin dikkat etmesi gereken en önemli şey; renk ve desen detayıdır. Bazı renkler ve desenler, kişiyi olduğundan daha zayıf ya da daha kilolu gösterebilir. Bu sebeple; renklerin tonuna özellikle dikkat etmeniz gerekir.

– Daha zayıf gösteren renkler; siyah, kahverengi, kırmızı, yeşil, sarı, pembe, açık mavi ve lacivert tonlarıdır. Bu tonlar, hem zayıf hem de güçlü bir görüntü sağlar.

– Desenler konusunda ise çizgili parçaları kullanın. Çizgiler için yatay yerine dikine çizgiler tercih edin.

– Dikey çizgiler hem daha uzun gösterir hem de bel kalınlığını gizlemek konusunda etkili olur.

– Desen konusunda ise karmaşık desenler yerine belirgin ve net desenler tercih etmeniz önerilir. Karmaşık desenler, kilo gizlemekte yararlı olamaz.

Vişne ve çilek reçelinin lezzetini aratmayan hem lezzetli hem de kolay bir reçel yapmak istiyorsanız böğürtlen reçeli tarifi tam size göre… C vitamini bakımından da oldukça faydalı olan böğürtlen ile evde kolayca bir reçel yapmanın tarifini sizlerle paylaşıyoruz.

Ülkemizde oldukça yaygın meyve olan böğürtlen, kırlarda ve yol kenarında yetişen dikenli dallı hafif mayhoş ama harika aromasıyla ağızda enfes bir tat bırakıyor. Ağustos ayında hasadı yapılan ve genellikle kek, tart ve reçel olarak tüketilen böğürtlen etkili bir antioksidan kaynaklarından biridir. Siz de vücut sağlığı açısından faydalı olan böğürtlen ile enfes bir reçel hazırlayabilirsiniz.Evde yapılan böğürtlen reçelinin tadı bir başka oluyor. Yazın en güzel meyvelerinden olan böğürtlenle reçel yaparak sabah kahvaltılarında severek tüketebilirsiniz.

BÖĞÜRTLEN REÇELİ TARİFİ:

MALZEMELER

500 gram taze böğürtlen
350 gram toz şeker (2 su bardağı toz şeker)
1 çay kaşığı limon suyu

YAPILIŞI

Öncelikle böğürtlenleri iyice yıkayarak tarife başlayın. Yıkanan böğürtlenlerin suyunu süzüp, derin bir tencereye alın.

Üzerine şekeri ekleyerek yarım saat kadar bekletin. Ocağın altını açıp, 20-30 dakika kısık ateşte koyu bir kıvam alana kadar pişirin. Bu sırada şeker eriyene kadar karıştırmayı unutmayın.

Köpükler oluşmaya başladığında kaşık yardımıyla hepsini alın.

Ocağın altını kapamaya yakın limon suyu ilave edebilirsiniz. 

Afiyet olsun…

BÖĞÜRTLEN REÇELİ YAPMANIN PÜF NOKTALARI

Reçel pişirdiğiniz tencerenin kapağını kapatmayın. İçindeki su buharlaşsın ve reçeliniz böylelikle koyulaşsın.

Reçelinizin köpürmesini istemiyorsanız fındık büyüklüğünde bir tereyağ parçası atın.

Reçelinizin tadının bozulmaması için hafif de olsa çürümeye yakın olan meyve kullanmayın.

Evlilik ve kader ilişkisi ile ilgili en çok merak edilen konu; kişinin evleneceği kimsenin kaderinde yazılı kişi ile mi yoksa kendi tercihi sonucunda seçeceği adayla mı evlendiğidir. Dini inançlarımızda ‘ibadetin özü’ olarak tanımlanan dua ederek kader değiştirilebilir mi? Evlilik ve kader ilişkisi nasıldır? Evleneceğimiz kişi ve zaman belli midir? Evlilik kader mi yoksa tercih mi? İşte İslam dinine göre evlilikte kader çizgisi…

Kaderin bilinmeyen sırlarına dair en çok merak edilen konulardan birisi de evlilikteki eş seçiminin kader ile bir bağlantısının olup olmadığıdır. Gündelik yaşantı içerisinde en çok kafa karıştırılan konulardan biri olan kader ve evlilik, bekar kimselerin evlilik hayatlarında yanlarında olacak hayat arkadaşlarının kendi tercihleriyle mi yoksa kaderinde yazılı olan kişilerle mi birleşecekleri düşüncesi hemen hemen herkesin en az bir kere bile olsa aklından geçirdiği bir konudur. Bu konuyla ilgili evliliğin Allah (c.c) tarafından kader olarak belirlendiği görüşünün yanı sıra kendi irademizle tercih edip evlendiğimiz kişilerin de aslında kaderin bir parçasının olup olmadığı sık sık gündeme gelen sorulardandır. Yine kader ilişkisine bağlı olarak dua etmenin hayatımızdaki rolüne sizler için haberimizde değindik. Peki dua etmek kaderi değiştirir mi? Evlilik kader midir? Evlilik ve kader ilişkisi nedir? Evleneceğimiz kişi belli mi? İşte kader ve evlilikle ilgili en çok merak edilenler…

‘Evlililik kader midir?’ konusunu incelemek için ilk önce kaderin ne olduğunu bilmekte fayda var. Günümüzde ‘kader’ olarak nitelendirdiğimiz kavram, tüm olayların yaşanmadan önce ve değişmeyecek şekilde Allah (c.c) tarafından düzenlendiğine inanılan ve bilinen bir takdirdir. Kaderin hükmünü veren ise yalnızca Allahtır. Allah (cc.), kulu üzerinde belirlemiş olduğu alın yazısını yani kaderini istediği zaman değiştirebilir, ancak zorlayıcı değildir. Burada belirleyici öge insandır. Mesela evlilik görüşmelerinde seçilecek olan eş ‘İnsanın tercihiyle’ beraber şekillenir.

DOĞRU BİR EŞ SEÇİMİ İÇİN DİKKAT EDİLMESİ GEREKENLER

Eş tercihine yönelik önünüzde birkaç tane isim varsa ve bu isimlerden örneğin güzel ahlaklı olanı ya da parası çok olanı tercih edecek olursanız, sizin kaderinizdeki kişide o kişi olacaktır. Eş adayı olarak hayatınızı alacağınız bireyi kendiniz tercih ettiğinizden dolayı sorumluluğu da size ait olmuş olacaktır. Hayırlı birisini tercih etmek ya da öncelik vermek kaderinizi güzelleştirirken, kötü ve size zarar verecek insanı tercih etmekte kaderinizin olumsuz yönde şekillendirmenize sebep olur.

Dolayısıyla kişi kendi kaderinden mesuldür. Evlilikte eş seçimi yaparken dini inancımızdaki kriterlere göre ve anne babanın rızasını alan bir kişiyi aday belirlemek sizin için en doğrusu olacaktır.

EVLİLİK VE KADER NEDİR? EVLİLİKTE KADER İLİŞKİSİ…

Bekar kimselerin kendileri için seçecekleri eş adayının aslında kaderinde yazılı olan kişi ile mi yoksa kişinin şahsi tercihiyle mi alakalı olduğu pek çok kişinin kafasındaki soru işaretlerindendir. Gündelik yaşamda da olduğu gibi evliliğinde kader üzerine kurulu olduğunu, ancak kişinin tercihi ile kaderini şekillendirebileceği biliniyor.

Buradan çıkaracağımız sonuç ise, karşınıza ne kadar kötü insanlar çıkarsa çıksın bunu yalnızca Allah’tan dileyerek o kişinden korunmak ve hayatında yer edinmemesini istemek ile kader değişebilir. Tıpkı “Sadaka belâyı def eder ve ömrü uzatır.”(bk. Heysemi, Mecmaü’z-Zevaid, III/63) hadis-i şerifinden yola çıkılarak Müslüman kişilerin akıllarında şöyle bir soru işareti kalabilir; ”Herkesin ömrü belliyse sadaka nasıl ömrü uzatabilir?”

Allah (c.c) kulları için belirli bir ömür ihsan eder ve isterse verilen bu sadakaya karşılık daha önce belirlediği ömrü uzatmaya vesile eder. Dolayısıyla ömrü uzatan sadaka değil yalnızca Allahtır, buradaki sadakanın işlevi ise yalnızca bir vesiledir.

Evlilik ve kader ilişkisi de tıpkı böyledir. Edilen samimi ve içten dualar sayesinde kişinin kaderi değişebilir. Değişmeyen kişilerde ise Allah (c.c) bu durumu bir imtihan olarak kuluna sunabilir.

Allah (c.c)’un kulunun duasının karşılığını dünyada değilde ahirette görmesini de sağlayabilir. Bu nedenle evliliğinde kulun imtihanı olabileceği unutulmamalıdır.

DUA ETMEK KADERİ DEĞİŞTİRİR Mİ? DUANIN İNSAN ÜZERİNDEKİ ETKİSİ…

”Dua, o ibadetin (özüdür) ta kendisidir.” hadis-i şerifinden anlaşılacağı üzere ibadetin aslı duada gizlidir. Rahmet kapılarının açıldığı dua vaktinde, Allah (c.c)’ya korku ve ümit içerisinde samimi bir şekilde yalvararak dua etmek en güzelidir. Kuran-ı Kerim’in pek çok yerinde geçen ‘dua’ ibadetinin önemine Furkan Suresi’nin 77. ayetinde şöyle değiniliyor:

”De ki: ”Sizin duanız olmasaydı, Rabbim size ne diye değer versin?”

Allah (c.c), ısrarla kullarının hatalarından dönüp cehennemliklerden olmamaları için rahmet kapısının açık olduğunu belirtmiştir. Dinimize göre günah işlemenin yaratılış gereği olduğu kabul edilmiş ve bundan korunmak için bazı yolların izlenmesi gerektiğine Kuran-ı Kerimde ve hadis-i şeriflerde yer verilmiştir.

“Eğer siz günah işlemeseydiniz, Allah sizi helak eder ve yerinize, günah işleyip, peşinden tövbe eden kullar yaratırdı.” (Müslim, Tevbe, 9, 10, 11)

“De ki: “Ey çok günah işleyerek kendi öz canlarına kötülük etmede ileri giden kullarım! Allah’ın rahmetinden ümidinizi kesmeyiniz. Allah dilerse bütün günahları mağfiret eder. Çünkü O, çok affedicidir, merhamet ve ihsanı fazladır.” (Zümer, 39/53)

KADERİ DEĞİŞTİRMEK BİZİM ELİMİZDE Mİ?

Alın yazısı şeklinde de kullanılan ‘Kader’ kavramı, imanın şartlarından biri olup Allah (c.c)’un olmuş ve olacak her şeyi bilmesi olarak tanımlanır. Bu anlamda bakıldığı zaman kişinin kaderi belli ise dua etmenin ne gibi bir etkisinin olup olmadığı düşünülebilir. ‘Benim kaderim zaten belli dua etmek neyi değiştirebilir?’ tarzındaki akla oturmayan soru cümleleri şeytanın vesvesesi olabilir. Peygamber Efendimiz (SAV), bu konu hakkında şöyle buyuruyor:

”Kaderden sakınmak kaderi defetmez. Lakin salihlerin duası, nüzul etmiş ve edecek olan elem ve musibeti defetmeye ve kaldırmaya medar olur. İş böyle olunca ey Allah (c.c)’un kulları, dua ediniz.” (Tirmizi, Deavat, 101; İbn Hanbel, Müsned, V/224)

Buradan da anlaşıldığı gibi kadere iman etmek dua etmeye engel değildir. Çünkü dua etmekte kaderin bir parçasıdır, duanın neden olduğu musibetin kalkması da kaderin sonucudur.

Köklü besinler arasında en faydalısı olan turp, cildi yenilemeden ve sindirim fonksiyonlarını artırmaya kadar her derde devadır. Süper şifacı olan turp antik çağlardan beri alternatif tıpta kullanılan etkili doğal ilaçlardan biridir. Peki turpun faydaları nelerdir? Düzenli kara turp suyu tüketirseniz ne olur? Sizler için güçlü gaz giderici olan turp hakkında merak edilenleri araştırdık. Haberin detayında turpa dair her şeyi bulabilirsiniz.

Kırmızı, beyaz ve siyah olmak üzere çeşitleri olan turp bitkisel tedavilerde genellikle mide ağrıları ve gaz giderici olarak kullanılırdı. Pişmiş ve çiğ şekilde tüketilen bu sebzenin insan sağlığını oldukça olumlu etkiler. Bunun nedenlerinden biride tamamen toprak içerisinde olgunlaştığından toprakta bulunan vitamin ve minerallerin hepsini barındırır. Kökeni Orta Asya topraklarına dayanan bu besinin tüketimine dair bilgiler eski Mısır tarihçelerinde bulunur. Mutfaklarda yaygın olarak kullanılan turpun kara olanı sağlığa oldukça fayda sağlar. Çiğ olarak tüketildiğinde acımsı trak bir tadı olduğundan tuz ve zeytin yağı eklenerek tüketilebilir. Antik çağlardan beri turp çeşitlerinin tümü alternatif tıpta doğal ilaç olarak kullanılmıştır. Kara turp glucoraphasatin ve glukorapanin içerdiğinden safra kesesinin fonksiyonlarını artırmada etkilidir. 

DÜZENLİ KARA TURP SUYU TÜKETİRSENİZ NE OLUR?

TURPUN FAYDALARI NELERDİR?

  Bilirubin seviyesinin azalması ya da artması ciddi hastalıklara neden olur. Bunlardan biri de sarılıktır. Sarılığın doğal tedavisi için uzmanlar turpun siyah renktekini tavsiye ederler. Siyah renkteki turp kandaki toksinleri azaltarak kanı temizler ve bilirubin seviyesini sabitler. 

Doğal idrar söktürücü olduğundan sindirim problemlerini çözer ve rahat idrar yapılmasını destekler. Bu özelliği sadece idrar da değil böbrekleri temizlemede de etkilidir. Özellikle virüs kapması sonucu oluşan böbrek iltihabını azaltır. 

Yüksek oranda lif düşük oranda da glikemik barındıran turplar tokluk hissi verir. Bu da kilo vermek isteyenler için ideal bir besin olduğunu gösterir. Aynı zamanda sinir sistemini çalıştırarak bağırsak hareketlerini düzenler. 

Turpa renk veren flavonoid  maddesi aynı zamanda antioksidan özelliği olan bir maddedir. Bu özelliği sayesinde kanı temizler ve damar tıkanıklığını önler. Bunun yanı sıra kötü kolesterolü düşürerek kalp rahatsızlıklarına yakalanma oranını düşürür. 

İçerdiği detoksifier, C vitamini ve folik asit bakımından zengin olan turp tümörlü hücre oluşumunu önler. Bu da kanser sorununu ortadan kaldırıyor. Özellikle genetik kanser riski taşıyan kişilerin düzenli tüketmesi gerekir.

Bağırsak hareketlerini düzenlediğinden kabızlık sorununa da iyi gelir. Sık sık sindirim problemleri yaşayan kişilerin düzenli tüketmesi gereken bir besindir. 

Kış aylarında tüketilen turp suyu üst solunum yolları ile tahriş olmuş burun, ağız ve boğazı kısa sürede iyileştirir. Bu duruma ek solunum sistemini dezenfekte ederek rahat nefes almanızı sağlar. 

Günde bir bardak tüketilen turp vücudun ihtiyacı olan C vitaminin yüzde 20’sini karşılar. Aynı zamanda bağışıklığını güçlendirerek hastalıklara karşı vücudun direncini artırır. 

TURP NASIL TÜKETİLİR?

Turpu rendeleyip bir tülbente koyun ve tülbenti iyice sıkınız birgün beklettikten sonra bıraktığı suyu tüketebilirsiniz. Öksürük için içerisine bal ekleyerek tüketmelisiniz. 

Hızlı ulaşım ağlarından biri olmasına rağmen uçakların da bazı hastalıklara neden olduğunu biliyor muydunuz? Toplu bir alan olmasının yanı sıra vücut basıncı ile ters orantı oluşturan uçaklar ciddi hastalıklara sebebiyet verir. Peki uçak hastalıkları nelerdir? Uçakta hastalanmamak için ne yapılmalıdır? Sizler için uçak hastalıklarına dair bilmeniz gerekenleri araştırdık. Haberin detayında uçak hastalıklarına dair merak edilen her şeyi bulabilirsiniz.

Sürekli uçak kullanan kişilerde bazı sağlık sorunları ortaya çıkar. Bu hastalıkların ortaya çıkma nedenleri ise; uyku, beslenme ve temizlik gibi durumların değişmesinden kaynaklanıyor. Uzmanlar riskli olan bu sağlık sorunlarının kişilerde kalıcı kalma ihtimali konusunda uyarılarda bulunuyor. Vücut basıncının tersine neden olan uçak yolculuğu bazı organlarda komplikasyonlara yol açar. Özellikle kronik hastalığı olanların uzman kontrolünde bu yolculuğu tercih etmesinde fayda var. Vücuttaki basınç değişimi kulakların yanı sıra mideye kadar olumsuz sorunlara neden olur. Kan basıncını ve sinir hücrelerini deforme ettiğinden kalp ritmini hızlandırır ayrıca beynin eksik oksijen almasına neden olarak geçici bulanıklığa yol açar. Sık kullananlar bu sağlık sorunları açısından büyük tehlike altındadır. Yolculuk sırası ve öncesinde gerekli önlemler alınmasında fayda var.

UÇAKTA HASTALANMAMAK İÇİN NE YAPILMALIDIR?

Kulak basıncını önlemek için sakız çiğnenmeli

Mide sorunları olanların uzmanlarına danışarak ilaç almaları gerekir

Uçuş öncesi ve sonrasında bol su tüketilerek kan basıncını dengelenmeli 

– Nefes kontrolüne dikkat edilmeli

Uçakta verilen battaniye ve yastıklar yerine yanınızda ihtiyaç duyduğunuz eşyalar alınmalı

Cildiniz hassas ise oturacağınız koltuğun ve alanın iyice dezenfekte edildiğine emin olmalısınız.

UÇAK HASTALIKLARI NELERDİR?

DERİN VEN TROMBOZU

Uzun süren uçuşlar sırasında hareketsiz kalan yolcularda görülür. Bu yolcular iki saatten fazla aynı pozisyonda durdukları için bacaklarındaki kan dolaşımı yavaşlar bu durumda damarlarda pıhtılaşan kandan dolayı tıkanma meydana gelir. Damarlar tıkandığında; felç, kalp krizi, nefes darlığı, mide bulantısı gibi rahatsızlıklar ortaya çıkabilir. 

UÇAK TUTMASI

Uçak yolcularında sık görülen bir rahatsızlıktır. İç kulak ve derin duyu hissi arasında meydana gelen uyumsuzluktan dolayı ortaya çıkar. Bu uyumsuzluk beyinin aniden duyduğu seslerle sarsılması sonucunda kişinin bayılmasına neden olur.

HİPOKSİ

Uçuş sırasında yaşanan bir diğer rahatsızlıktır. Akciğerlerin eksik oksijen almasından dolayı ortaya çıkar. Oksijenin oranı vücutta azaldıkça; yorgunluğa neden olur. 

GAZ ORANININ ARTMASI

Uçakların ani kalkması esnasında atmosfer basıncı azalır. Azalan atmosfer mide ve bağırsaklardaki gaz oranını artırır. Artan gaz oranı şişkinliğe ve şiddetli karın ağrılarına neden olur.

DERİ HASTALIKLARI

Hijyenik olmayan uçaklarda meydana gelir. Egzama, mantar, cilt yangısı,uyuz ve et beni kanseri gibi cilt hastalıklarına sahip yolcuların kullandıkları; koltuk, tuvalet, çay ve yemek masasından diğer yolculara bulaşabilir.

NÖROLOJİK HASTALIKLARI

Değişen hava basıncından kaynaklı ortaya çıkar. Beyinde ani değişen hava kabarcıkları; işitme bozuklukları, konuşma, ve görme problemlerine neden olur.

Akşam yemeklerinin ardında pratik ve hafif bir tatlı yemek istiyorsanız bu tarif en uygun tatlı, irmik helvasıdır. Peki, irmik helvası en kolay ve en lezzetli şekilde nasıl yapılır? İşte sizlere pratik irmik helvası tarifi…

Kolay ve hızlı yapılabilen ve çok sevilen irmik helvasını tam kıvamında yapmak isterseniz bu tarif tam size göre…

MALZEMELER

2 su bardağı irmik
2 su bardağı süt 
1.5 su bardağı şeker
4 kaşık tereyağı

YAPILIŞI

Tereyağını tencereye alarak eritin. 

İçine irmikleri koyalım ve kavurmaya başlayın.

İrmiklerin rengi değişene kadar kavurmaya devam edin. 

Tereyağı ile tamamen kavrulan irmiklerin üzerine sütü yavaş yavaş dökün ve sütü dökerken bir yandan da hızlıca karıştırın. 

İrmikler sütü çekene kadar karıştırmaya devam edin. 

İçine son olarak şekeri ekleyin. Hızlıca karıştırmaya devam edin. 

Bu aşamadan sonra helvayı ocaktan alın ve soğumaya bırakın. 

İsteğe göre dondurma ile servis edebilirsiniz. 

Afiyet olsun…

PÜF NOKTALARI

Helvayı yaparken mutlaka tereyağı kullanılmalıdır. 

Sürekli başında beklenmelidir çünkü irmik çok az bile yansa kötü kokar. 

Her zaman şeker en son konulmalıdır, bu şekilde kıvamı daha kolay tutturulur.