Sigarayı bırakmak istiyor musunuz? Cevabınız evet ise, Prof. Dr. Birol Saygı’nın sunduğu bilgiler, size yardımcı olabilir. Bu sayede bağımlılıktan kurtulabilir ve özgür bir hayata başlayabilirsiniz.

Sigarayı bırakmanın bir kişinin sağlığı, enerjisi ve zindeliği üzerinde oldukça olumlu bir etkisi olduğunu belirten Beykoz Üniversitesi Prof. Dr. Birol Saygı, “Sigara içiyorsanız, bırakmak için asla geç değil. Sigarayı bıraktıktan hemen sonra vücudunuz kendini onarmaya başlayabilir. Özellikle kalp hastalığı gibi sigara ile ilgili hastalıklara yakalanma riskiniz oldukça hızlı bir şekilde düşer” diyor.

48 saat sonra nefes almak kolaylaşır

Sigarayı bırakmanın bir kişinin sağlığı, enerjisi ve zindeliği üzerinde oldukça olumlu bir etkisi olduğunu belirten Saygı, sigarayı bıraktıktan sonra yaşanacak değişikleri şöyle anlatıyor: “Sigara bıraktıktan sonra ilk iki veya üç hafta, sigara içme belirtileri yaşanması ve güçlü sigara içme dürtüsü ile baş etmeyi öğrenilmesi nedeniyle birçok sigara içen için geçmesi çok zor bir süreç olabilir.

Bununla birlikte, 48 saat sonra akciğerler karbon monoksitten arınır, nefes almak daha kolay hale gelir, bronşiyal tüpler gevşemeye başlar ve vücudun enerji seviyeleri artar. Sigarayı bıraktıktan sonra kan dolaşımınız da iyileşir. Kendiniz için yapabileceğiniz en iyi seçenek; hem vücudunuzda üretilen serbest radikalleri azaltmak hem de vücudunuzun antioksidan seviyesini arttırmak için sigarayı tamamen bırakmaktır.

Sigaradan bir nefes bile çok tehlikelidir

Sigarayı içmeyi bir kenara bırakın; sigara dumanından ister pasif ister aktif olarak bir nefes almak bile tehlikeli… Zira sigara dumanı, tüm iç organları riske atan zehirlerin ve kansere neden olan kimyasalların toksik bir karışımı. Prof. Dr. Birol Saygı’nın verdiği bilgiye göre; sigara dumanı, benzen, formaldehit, hidrojen siyanür, karbon monoksit ve arsenik ile serbest radikaller üreten radyoaktif bileşenlere sahip olup zehirli, kansere neden olan zararlı kimyasalları içeriyor.

Sigara dumanı, hücresel hasara neden olabilecek bol miktarda serbest radikal yaratıyor ve vücudumuzdaki temel vitamin ve mineralleri tüketiyor. Saygı, “Sigara içmek vücudun besin maddelerini emme ve işleme yeteneğinde büyük rol oynar. Sigaradaki nikotin, vücudun sistemlerini ve bunların işlevlerini olumsuz yönde etkileyen güçlü bir kimyasaldır. Nikotinin etkilediği fonksiyonlardan biri, vücudun uygun besin seviyesini koruma yeteneğini azaltmasıdır” diye konuşuyor.

Serbest radikal üretimini hızlandırıyor

Sigara içmek vücudunuzdaki serbest radikallerin üretimini de hızlandırıyor. Vitaminler ise serbest radikallere karşı savunma görevi görüyor. Vücudumuzda hasarı önlemek veya en aza indirmek için serbest radikalleri nötralize etmeye yardımcı oluyorlar. Sigara içmek bu kalkanları tüketerek serbest radikallerin vücuda zarar vermesini kolaylaştırıyor. Bu da hastalık riskini artırıyor. “Sigara içmenin temel vitaminleri tüketerek, serbest radikallerin vücudumuzu hasara karşı nasıl savunmasız bıraktığını bilmek çok önemli” diyen Profesör Saygı, şu açıklamayı yapıyor:

“Serbest radikaller, tek sayıda elektrona sahip olan atomlar veya moleküllerdir. Moleküller bu durumda olmayı sevmezler (bir çift elektronları olduğunda çok daha mutlu olurlar), bu da onları çok kararsız hale getirir. Bu mutsuz serbest radikaller, enerjilerini stabilize edebilmeleri için bir elektron arayarak vücutta dolaşırlar. İhtiyaç duydukları elektronu nerede bulduklarına bağlı olarak, sağlıklı dokuya zarar verebilirler.

Puma, iddialı ve havalı yeni sneaker tasarımı Rise ile kadınları bulutların üzerinde bir yürüyüş deneyimine davet ediyor.

RS koşu teknolojisinin podyum tarzıyla birleştiği yeni sneaker modeli Puma Rise’ın marka elçiliğini ünlü model Cara Delevingne üstleniyor.

Puma’nın hedeflerine cesur ve emin adımlarla ilerleyen güçlü ve enerjik kadınlar için tasarladığı sneaker modeli Rise, hafif, rahat ve yumuşak yapısı, gösterişli çizgileri ile yürürken adeta bulutların üzerinde hissettiriyor. Gösterişli sneaker, süet ve deri karışımı üst yüzeyi, birinci sınıf materyalleri, özgür, havalı duruşu ve renk kombinasyonlarıyla rahatlık ve tarzı birleştiriyor.

30 Ocak tarihi itibarıyle tüm Puma mağazaları ve web sitesi üzerinden sneaker tutkunlarıyla buluşmaya hazırlanıyor.

Kadınlar için Sevgililer Günü özel ve önemlidir. Aşkın ve sevginin hatırlandığı bu günde, kendinizi harika bir hediyeyle mutlu edebilirsiniz. L’Oréal Paris, güzelliğinize güzellik kazandıracak bir set hazırladı.

L’Oréal Paris, Sevgililer Günü’ne özel bir ambalajla maskara ve ruju kadınların beğenisine sunuyor. Yıl boyunca kullanmaya devam edip, enerjisini hissedebilirsiniz.

Göz kamaştıran güzellik, etkileyici ve yoğun bakışlar… Hacimli, güçlü ve uzun kirpiklerin sırrı doğru maskarayı seçmekten geçiyor. L’Oréal Paris Paradise Maskara, Hint Yağı, Argan Yağı ve E Vitamini ile zenginleştirilmiş formülü, kremsi ve kaygan yapısı ile kirpiklerinizin gücüne güç katıyor. L’Oréal Paris Paradise Maskara, besleyici vitamin özütleri ile kirpiklere fazlasıyla hacim veriyor.

Özel tasarımlı L’Oréal Paris Color Riche Shine Ruj’un nude rengi ile makyajın keyfini süreceksiniz. Color Riche Nude rengi ile daha dolgun görünen dudakların sırrını verirken, ultra konforlu uygulaması ile dudaklarınıza duyusal bir tecrübe yaşatacak.

Tek seferde, nefes kesen çarpıcı bakışlara kirpiklerinizi hazırlayan, kirpiklere verdiği hacimle bağımlılık yaratan Paradise Maskara ve dudakları daha çekici bir görünüme kavuşturan, pigmentasyon içeren formülü sayesinde tek hamlede kolayca sürülen Color Riche makyajınızı tamamlamamızı sağlıyor.

L’Oréal Paris Paradise Maskara için Önerilen Tüketici Fiyatı: 99,90 TL

L’Oréal Paris Color Riche Ruj Önerilen Tüketici Fiyatı: 69,90

Evinizdeki doğal besinlerle metabolizmayı hızlandıran tarifler hazırlayabilirsiniz. Kilo vermeyi daha kolay ve lezzetli hale getirmek için bu kürlerden yararlanabilirsiniz.

Esasında, herkes biliyor ama hatırlatmakta fayda var: Metabolizmayı hızlandıran tarifler, dengeli beslenme ve spora takviye olarak kullanılır.

Tarçınlı süt içerek sağlıkla kilo verin

Çeşitli bilimsel araştırmalar, tarçının metabolizma hızını yükselttiğini ortaya koyuyor. Çok lezzetli tarçınlı sütü içerek sağlıkla zayıflamanın tadını çıkarabilirsiniz.

Sadece iki malzemeyle tarifi hazırlayın

Bir su bardağı sıcak sütün içine bir çay kaşığı toz tarçın ekleyip iyice karıştırın. İkindi vakti ara öğününde afiyetle için. İştahınızı dengeler. Yağ yakmaya yardımcı olur.

Cevizli suyla güne harika başlayın

Ceviz sağlıklı beslenmede önemlidir.

Cevizin içeriğinde protein ve aminoasitler hem fazla açık iştahın dengelenmesi hem sağlıklı kilo kaybı için yararlıdır. Kahvaltıdan önce cevizli su kürü yaparak, diyet yolculuğunda hızlanabilirsiniz.

Geceden hazırlayıp sabah içmelisiniz

Geceden bir su bardağı oda sıcaklığında bir tam ceviz içi ekleyin. Sabaha kadar bekletin. Sabah aç karnına cevizi yiyip suyunu için. Sonra doyurucu bir kahvaltı yaparak güne devam edin.

Limonlu suyla kolay detoks yapın

Günde bir litre limonlu detoks suyu içerek, metabolizmayı hızlandıran bir etkide bulunabilirsiniz. Saat başı bir bardak limonlu detoks suyu, ödem söktürücü de olur.

Detoks suyunu kolayca hazırlayın

Bir litre oda sıcaklığında suya bir adet dilimlenmiş limon, bir avuç içi kadar taze nane veya maydanoz ekleyip karıştırın. Geceden sabaha kadar demlenmesi için bekletin. Sabahtan itibaren saat başı bir bardak için.

Yoğurt kürüyle metabolizmayı çalıştırın

İşte, metabolizmayı hızlandıran tarifler arasında en iyisi: Yoğurt kürü! Haftada sadece iki kere yapmalısınız. Bu harika baharatlar, kilo vermeniz için çok etkilidir. Sağlığınızı korumaya da yardımcı olur.

Zencefil, zerdeçal ve tarçın kullanın

Bir kase yoğurda hepsinden birer çay kaşığı ve toz halinde tarçın, zencefil ve zerdeçal ekleyip karıştırın. Akşam yemeğinden iki saat sonra yiyin ve uyuyana kadarki sürede üç dört bardak su için.

Hepsini aynı anda kullanmanız gerekmiyor

Sizinle paylaştığımız tariflerin hepsi denenmiştir ve gerçekten metabolizmayı hızlandırıp kilo vermek için faydalıdır. Ancak kafanız karışmasın: Tüm tarifleri aynı anda kullanmanız gerekmiyor. Kendinizce bir plan yapabilirsiniz: Örneğin, bir hafta boyunca her gün limonlu detoks suyu içebilirsiniz, haftada iki akşam ise yoğurt kürü yapabilirsiniz. Sonraki hafta ise her sabah cevizli su içip ikindi vakti tarçınlı sütü tercih edebilirsiniz.

Diyet yapıyorsunuz ve sağlıkla zayıflamak istiyorsunuz. Peki, leblebi kilo aldırır mı? Faydaları nelerdir, besin değeri ve diyetteki önemi nedir? Hepsi ve daha fazlasını özel haberimizden okuyabilirsiniz.

Bakliyat türlerinden biri olan nohuttan elde edilen leblebi, kararında tüketildiği takdirde sağlıklı beslenme açısından faydalıdır.

Diyette leblebi ölçüsü ne kadar?

Yarım çay bardağı leblebi ortalama 100 kaloridir. Diyet yapanların günde ortalama 1500 kalori alabileceği bilgisini göz önünde bulundurursak, günde 100 kaloriyi leblebiden almak gayet uygundur. Leblebinin yanında bir bardak su veya bitki çayı içmek, sindirimi kolaylaştırır. Bu şekilde, ara öğünde leblebi yediğinizde kilo vermeye yardımcı olur. Ancak, fazla yerseniz kilo almaya sebep olabilir.

Leblebi ile zayıflamak mümkün mü?

Öncelikle, şunu göz önünde bulundurmak gerekir: Hiçbir besin, tek başına kilo vermeyi sağlamaz. Sağlıklı beslenme bir bütündür. Ancak, güzel haber var: Ölçüsünde dikkat ederseniz, leblebi kilo vermenize yardımcı olabilir.

Besin değeri ve faydaları nelerdir?

Özellikle, ara öğünlerde tüketmek üzere leblebi harika bir seçimdir. Temiz karbonhidrat, diyet lifleri, protein bulunduran leblebi, kilo vermeye yardımcı olur. Haftada birkaç gün, ara öğünlerde bir avuç içi leblebi yemek uygundur.

Leblebi kabız yapar mı?

Diyet lifleri içeren leblebi, bağırsak sağlığı için faydalıdır. Midede uzun süre kalıp tokluk hissi verir. Mide yanması veya ekşimesine iyi gelir. Leblebinin kabız yapmasıyla ilgili kesin bir bilgi yoktur. Ancak, diyet lifleri içerdiği için kabızlığın giderilmesinde faydalı olabilir.

Leblebiyi nasıl yemek gerekir?

Leblebi, esasında bir bakliyat olduğu için bağırsaklarda emilimi ve midede sindirimi bazı insanlar için zorlayıcı olabilir. Daha uzun süre tok hissetmek, zayıflamak için faydasından yararlanmak ve kolay sindirim için leblebi yerken aşağıdakilerden birini içebilirsiniz.

  • Bitki çayı
  • Ayran
  • Kefir
  • Büyük bir bardak su
  • Sade veya tarçınlı Türk kahvesi
  • Sütlü kahve
  • Siyah çay

Yanında içeceğiniz bu faydalı içecekler sayesinde, kabızlık, ishal, gaz, karın şişkinliği gibi problemlerin oluşmasını önleyebilirsiniz.

Hangi leblebi daha faydalıdır?

Sarı ve beyaz leblebi, gördükleri işlem sonucu elde edilir. Nohut kabukları soyulup kavrulursa sarı leblebi, kabukları soyulmadan kavurulursa beyaz leblebi olur. Diyet ve sağlık açısından değerlendirdiğimizde, daha az işlem görmüş olan beyaz leblebi daha faydalıdır. Elbette, sarı leblebiden de yarar görürsünüz.

Leblebinin sağlığa faydaları nelerdir?

Leblebi, içerdiği amino asitler, triptofan ve serotonin ile süper bir besindir. Hem diyet hem vücut sağlığı için faydalıdır. Daha çabuk uyumaya yardımcı olur, serotonin hormonu salımını artırıp mutlu ve dengeli hissetmeye katkısı vardır.

Akşamüstü ara öğününde veya akşam yemeğinden bir saat sonra bir avuç içi leblebi ve yanında bir bardak sıcak süt içerek hem daha kolay uyuyabilir hem de kilo vermek için sağlıklı bir adım atabilirsiniz.

Şeker hastaları leblebi yiyebilir mi?

Posa içeriği yüksek besinlerden biri olan leblebi, şeker hastaları ve insülin direnci olanlar için de faydalıdır. Pektin ve gam gibi çözünür diyet lifleri bulunduran leblebi, kandaki kötü kolesterolün düşmesine ve bir şeker türü olan glikozun bağırsaktaki emiliminin azaltılmasına yardımcı olur. İşte, bu etkisiyle insülin yani kan şekerinin dengeli salımını ve emiliminde faydalıdır.

Yeni bir klinik çalışma, kalp ve bağırsak sağlığı arasında bir bağlantı olduğunu ve bu bağlantıyı düzenli ceviz tüketiminin destekleyebileceğini ortaya çıkardı.

Journal of Nutrition’da yayımlanan bu yeni çalışmanın bulguları, ceviz tüketiminin tansiyon ve kolesterole iyi gelmenin yanı sıra sindirim sistemindeki belirli bağırsak bakterilerini artırdığını gösterdi. Araştırmacılar, bunun cevizde bulunan biyoaktif bileşikler, yağ asitleri ve diyet liflerinin eşsiz bileşiminden kaynaklanabileceğine inanıyor.*

Öte yandan, tüketiciler risk faktörlerini düzenlemeye yardımcı olan ve besinsel faydadan sonra en çok sindirime ve kalbe iyi gelmesi beklenen sağlığa faydalı besinleri talep ediyor. Türkiye’de tahminen 15 milyona yakın kişinin sindirim hastalıklarından muzdarip olduğu biliniyor ve Türkiye Cumhuriyeti Sağlık Bakanlığı tarafından sağlanan verilere** göre Türkiye’de kalp hastalıkları, yaklaşık %40lık bir oran ile ölüm sebeplerinin en başında geliyor. Türk Kalp Vakfı’na göre, Türkiye’de kalp hastalığı tanısı konulan yaklaşık 6 milyon kişinin ölüm oranının %42 olduğu, ve bu rakamın dünya ortalamasından %1 daha yüksek olduğu düşünüldüğünde ise, bu talebin çok da yersiz olmadığı söylenebilir.

Pennsylvania Eyalet Üniversitesi ve Juniata Koleji’nde yapılan bu yeni çalışmaya 30-65 yaşlarında ve kalp hastalığı riski taşıyan aşırı kilolu veya obez (Vücut Kitle İndeksi: 25.0- 39.9 kg/m2) kişiler dahil edildi. Katılımcılar, herkesin aynı referans değerinden başlaması amacıyla iki hafta boyunca normal Amerikan diyetini (%48 karbonhidrat, %17 protein, %35 yağ, %7 doymuş yağ) uyguladı. Sonrasında ise rastgele seçilmiş bazı doymuş yağlar, ceviz veya cevizle aynı yağ asitlerini (çoklu doymamış yağ türü omega-3 ALA dahil) içeren bitkisel yağ karışımıyla ya da daha yüksek omega-9 oleik asit (mono doymamış yağ) içeren bitkisel yağ karışımı ile değiştirildi. Diyetler, cevizdeki iyi ve doymamış yağların yararlı olup olmadığını, veya biyoaktif bileşikler ve lif gibi diğer besinlerin ek bir rol oynayıp oynamadığını anlaşılacak şekilde tasarlandı. Tüm katılımcılar, her bir müdahale arasında bir kez mola vererek (ortalama 22.8 gün) altı hafta devam etti. Katılımcıların sindirim sistemindeki mikroorganizmaların yanı sıra tansiyon ve kolesterol gibi standart kalp sağlığı belirtileri diyet öncesi ve sonrasında değerlendirildi.

Ceviz ve cevizle aynı yağ asidi profiline sahip bitkisel yağ tüketen bireyler, omega-3 ALA’nın olumlu etkisini gösterecek şekilde, normal Amerikan diyetine kıyasla bağırsak bakterilerinde olumlu değişimler gösterdi. Sadece ceviz diyetini uygulayanlarda kalp ve damar sağlığı açısından faydalı olan biyoaktif ceviz bileşeni ellagitannini metabolize etmede önemli bir rol oynayan belirli bir bakteri türünde büyük değişimler görüldü. Ceviz ve bitkisel yağda bulunan yağ asidi türleri bağırsak sağlığını olumlu etkilemekle birlikte bu çalışma bütün ceviz tüketiminin faydalarını da ortaya çıkardı.

Herhangi bir bilimsel araştırmada olduğu gibi bazı araştırma sınırlamaları da göz önünde bulundurulmalıdır. Araştırma, bağırsak bakterilerinin işlevsel kapasitesini değerlendirmede kullanılan ikincil metabolitleri ve bağırsak florasını etkileyen ALA’nın EPA’ya dönüşümünü değerlendirmedi. Ayrıca, beslenme, ilaçlar, yaşam tarzı ve diğer faktörlere bağlı olarak değişkenlik gösteren dışkı örnekleri, bütün bağırsak ortamının temsilcisi olmayabilir. Bu yüzden, bu etkileri daha geniş bir popülasyonda doğrulamak için daha büyük çaplı ve uzun vadeli çalışmalara ihtiyaç var.

1 Yaklaşık 30 gr’lık ceviz, 18 gr toplam yağ, 2,5 gr mono doymamış yağ, 2,5 gr alfa-linolenik asit (bitki bazlı omega-3) dahil 13 gr çoklu doymamış yağ ve 2 gr besinsel lif sağlar.

2 Türkiye Sağlık Bakanlığı tarafından sağlanan verilere göre.

Yaz aylarında vücudumuz ihtiyacı olan D vitaminini bol bol karşılıyor. Bununla beraber özellikle tatile çıkanların en çok araştırdıkları konular arasında hızlı bronzlaşmak için ne yapılır ve kızarmadan bronzlaşmanın yolları nelerdir soruları var. Bugünkü yazımızda merak ettiğiniz bu soruların yanıtını araştırdık. Kısa sürede sağlıklı bir şekilde bronzlaşmak için yapılır? Kızarmadan bronzlaşmak için ne yapılmalı? öğrenmek için yazımıza göz atabilirsiniz.

Yaz geldiği zaman birçok kadının, özellikle de beyaz tenli kadınların akıllarına gelen ilk şey bronzlaşmak olur. Ancak açık tenli kadınlarda koyu renk pigmentleri az olduğundan dolayı güneşlenerek bronzlaşmak çok zor olur. İlk aşamada kıpkırmızı olup daha sonra kararırlar ama bu kararma bir türlü bronzluk derecesine gelmez. Sıcak havaların kendini yoğun bir şekilde gösterdiği şu günlerde doyasıya güneşlenmek ve yaz aylarının tadını çıkarmak isteyenler için hızlı ve sağlıklı bir şekilde bronzlaşmanın yollarını araştırdık.

ŞAPKA

Güneşlenirken en büyük dostunuz şapkanızıdır. Güneş gözlüğü yerine şapka tercih etmeniz gözlerinizi korumakla birlikte, güneşten gelen ışığın hipotalamus bezini uyarmasıyla melanin üretimini artırarak bronzlaşmanızda artı etki gösterir. Bu yüzden hem başınızı korumak hem de sinir bozucu gözlük izlerinden kaçınmak için şapka doğru bir korunma tercihi olacaktır.

GÜNEŞ YANIĞI NASIL GEÇER? Deniz sonrası yanıklar için kolay çözümler

ÖLÜ DERİLERDEN ARININ

Cildinizin üzerinde oluşan ölü deriler hızlı bronzlaşmanızın önünde engel oluşturur. Bir çok kozmetik firması tarafından sunulan cilt temizleyici aynı zamanda peeling etkili losyonlar sayesinde cildinizi ölü hücrelerden arındırmalısınız.

KAHVE YÖNTEMİ İLE BRONZLAŞMA

Hazırlayacağınız kahve kürünü cildinize sürerek evde doğal bir bronzluk için gereken her şeye sahip olabilirsiniz. Üstelik kahve kürü selülitlerinize de iyi gelecektir.

Malzemeler:

Bir fincan kahve tozu
2 çorba kaşığı zeytinyağı

Hazırlanışı:

Edindiğiniz kahve tozu ile birlikte zeytinyağını macun kıvamı elde edene kadar karıştırın. Bu karışımı yüzünüz, bacaklarınız ve kollarınız öncelikli olmak üzere tüm vücudunuza uygulayın. Bu karışım yaklaşık 15 dakika boyunca cildinize bırakın. Ilık su ile yıkayın.

LİMON İLE BRONZLAŞMA

Limon suyu cildin güneş ışığına duyarlılığını artırabileceğinden aynı yöntemi güneşlenirken uygulamanız önerilmemektedir.Uygulanması kolay olan bu yöntem, taze limondan sıktığınız limon suyunu cildinize uygulamanız ile yapılır. Bu uygulamayı yaptıktan sonra 15 dakika bekleterek ılık su ile yıkamanız önerilir.

VAZELİN İLE BRONZLAŞMA

Vazelin kuru olan bölgelerinizi nemlendirmek için oldukça ideal bir seçenektir. Bronzlaştırıcı kreminizi uygulamadan önce vazelin uygulayın. Böylece vazelin bronzerın cildinize daha iyi yayılmasını sağlayacak ve güzel bir bronzluk sağlayacaktır.

KIZARMADAN BRONZLAŞMANIN YOLLARI

Beyaz tenli ve hassas ciltli kişiler, güneşe çıkmadan önce çok dikkat etmelidir. Gün ışığından zarar görmemek için kısa aralıklarla güneşe çıkmalıdırlar.

Tatilin ilk zamanlarında, öğle saatlerinde dışarıda olmak yerine 5-10 dakikalık aralıklarla gün ışığına çıkılmalı ve bu süre tatil boyunca uzatılmalıdır.

Beyaz tenli kişilerde güneş yanıklarının oluşma riski diğer ciltlere göre daha fazladır. Bu yüzden 50 faktörlü güneş kremi kullanarak cildinizi koruyabilirsiniz.

Beyaz tenli kişiler saat 16:00’dan sonra 30 dakikayı geçmeyecek şekilde güneşlenmelidir.

Kumral tenli kişilerde güneşlenirken beyaz tenli kişiler kadar dikkat etmeli ve bronzlaşma süresini kademeli olarak arttırmalıdır.

Akşam yemeğinin en güzel başlangıçlarından biri olan çorbalar, hem mideyi rahatlatıyor hem de sağlıklı beslenmeye destek oluyor. Peki bu akşam yemekte domatesli şehriye çorbasını pişirmeye ne dersiniz? Yapımı kolay olan kıvamıyla oldukça doyurucu domatesli şehriye çorbası tarifi haberimizin detaylarında bulabilirsiniz.

C vitamini bakımından oldukça güçlü olan domates, her yemeğe yakışan bir sebzedir. Kalp sağlığının korunması, kanser riskinin azaltılması konusunda oldukça etkili bir besindir. Domatesle hazırlanan bir tarifi sizlerle paylaşıyoruz. Şehriyelerle buluşan domateslerin muhteşem bir araya gelişi ile oluşan domatesli şehriye çorbası çocuklar için de oldukça besleyici ve doyurucu. Enfes bir başlangıç olacak domatesli şehriye çorbasını pişirmek için siz de hazırladığımız tarifi mutlaka denemelisiniz. Peki domatesli şehriye çorbası nasıl yapılır?

DOMATESLİ TEL ŞEHRİYE ÇORBASI TARİFİ:

MALZEMELER

1 çay bardağı tel şehriye
2 adet domates
1 yemek kaşığı sıvı yağ
1 yemek kaşığı tereyağ
Yarım yemek kaşığı salça
5 su bardağı su
1 tatlı kaşığı nane
Tuz

YAPILIŞI

Öncelikle derin bir tencereye yağı alın kızarana kadar bekleyin.

Daha sonra üzerine salçayı ekleyerek kokusu çıkana kadar kavurun.

Kavrulan salçanın üzerine rendelenmiş domatesleri ekleyerek kavurma işlemine devam edin.

Domateslerin piştiğinden emin olduğunuzda suyu ekleyin.

Kaynayan suyun içerisine şehriyeleri ekleyerek, tuzu da ilave edin.

Şehriyeler piştiğinde sıcak sıcak servis edebilirsiniz.

Afiyet olsun…

Hymenoplasti, hasar görmüş kızlık zarının dikim operasyonunu da kapsayan bir tıbbi estetik alanıdır. Türkiye’de ve birçok dünya ülkesinde, farklı anlamlar yüklenen bekaret, birçok sosyal ve ailevi probleme neden olabilmektedir.

Bu nedenle bekareti temsil eden kızlık zarı yapısının dikim, tedavi ve diğer tüm süreçleri ile ilgili bilgileri, bu içeriğimizde bulabilirsiniz.

Kızlık zarı yırtılması nasıl gerçekleşir?

Vajinanın içine parmak, penis ya da farklı bir cisim girdiğinde veyahut, vajinanın etkilenebileceği fiziksel bir darbe yaşandığında kızlık zarı bozulabilmektedir. Kızlık zarının yırtılması sonucunda yaşanan kanamanın şiddeti, tamamen zarın fizyolojik özelliklerine bağlıdır. Zarın yapısı ve kalınlığı burada önemlidir. Bu nedenle, kızlık zarı bozulması sonrasında yaşanan süreç, tüm kadınlarda aynı şekilde ilerlemeyebilir.

İlk cinsel ilişkide kızlık zarı kesinlikle kanar mı?

Toplum içinde yaygın bir kanı olsa da, kızlık zarı ilk cinsel ilişki esnasında mutlaka kanamak zorunda değildir. Yaşanan fiziksel etki sonrasında, kızlık zarının bütünlüğünde bir değişim yaşanmaktadır. Kızlık zarında, çok az sayıda kılcal damar bulunmaktadır ve kanama olsa dahi, az miktarda olmaktadır. Kızlık zarının patlaması gibi tabirler, negatif etki yaratacak kaygıların yerleşmesine neden olabilir.

Kızlık zarı yırtıldığında, tedavi ile tamiri mümkün müdür?

Kızlık zarının, biyolojik olarak varlık nedeni, vajinanın mikroplardan ve bakterilerden korunmasıdır. Ancak geçmişten bugüne, tüm dünyada kızlık zarına yüklenen psikolojik ve sosyal manadan ötürü, kızlık zarının bozulma durumlarına karşı, kızlık zarı dikim operasyonları tercih sebebi olmuştur. Oldukça kısa süren, kolay ve ağrısız bir estetik operasyon olan kızlık zarı dikim işlemleri, hymenoplasti bölümünde incelenmektedir. Hymen, latincede kızlık zarı anlamına gelmektedir.

Kızlık zarı dikimi operasyonları kaç çeşittir? Kalıcı ve geçici kızlık zarı dikim

Kızlık zarı dikim işlemleri, geçici ve kalıcı işlemler olmak üzere iki ana bölümde sürdürülmektedir. Eğer, cinsel birleşmeden önce, geçici bir niyetle kızlık zarının tamiri isteniyorsa geçici kızlık zarı tamiri, uzun süre boyunca zar yapısının var olması isteniyorsa uzun vadeli kızlık zarı tamiri anlamına gelen kalıcı kızlık zarı tamiri, yani flep yöntemi uygulanır.

Geçici kızlık zarı tamiri

Geçici kızlık zarı dikim operasyonu, ilişkiden 2 gün ile 6 gün önce yapılmaktadır. Bu operasyonda, zara kendiliğinden kaybolan küçük dikişler atılmaktadır. Bu durumda, ilk cinsel ilişki esnasında kanama gerçekleşir. Geçici kızlık zarı tamiri, kullanımı yoğun olan, tercih edilen bir yöntemdir. Bu operasyonlarda, kesin bir sonuç almak istiyorsanız yalnızca deneyimli jinekologlara güvenmelisiniz.

Kalıcı kızlık zarı tamiri: Flep yöntemi

Kızlık zarı tamiri konusunda kısa süreli değil, uzun vadeli bir çözüm arıyorsanız flep yöntemi aradığınız yöntemdir. Uzun bir süre etkisini gösteren bir çözüm olan flep yöntemi ile, mikrocerrahi çalışmalar ile kızlık zarı, bir doku parçası ile yeniden oluşturulur. Ağrı ya da acı hissedilmeyen flep operasyonları, ortalama 15 dakika süren işlemlerdir ve oldukça kolay bir şekilde sonlanır. Genital bölgede hissedilen kısa süreli gerginlikler bu operasyonda söz konusu olabilir. Lokal anestezi ya da genel anestezi uygulamaları ile, kalıcı kızlık zarı operasyonu olan flep yönteminde, ciddi bir ağrı ya da acı asla söz konusu olmaz.

Geçici kızlık zarı dikimi ve kalıcı kızlık zarı dikimi arasındaki farklar nelerdir?

  • Kalıcı kızlık zarında, dikim işlemi ilişkiden en az 6 hafta önce yapılmaktadır. Geçici kızlık zarında ise ilişkiden 4-5 gün önce yapılması uygundur.
  • Geçici kızlık zarı dikimi, ağrı anlamında daha hafif bir operasyondur. Kalıcı kızlık zarı dikimi, operasyon tarafı bir nebze olsun yüksek bir işlem olduğu için, daha ağrılı bir yöntemdir.
  • Kalıcı kızlık zarı dikim işlemleri 25-30 dakika sürebilmektedir. Geçici kızlık zarı dikimi ise en fazla 15 dakika süren, daha kısa bir işlemdir.
  • Kalıcı kızlık zarında, sedasyontipi anestezi ile yapılmaktadır. Geçici kızlık zarı tamirinde ise lokal anestezi uygulaması yeterlidir.

Kürtaj işleminden sonra kızlık zarı dikimi yapılabilir mi?

Çok fazla bilinmemesine karşın, kürtaj işleminden sonra da kızlık zarı dikimi yapılabilmektedir. İstenmeyen gebelikler için yapılan kürtaj operasyonunun ardından, flep yöntemi ile kızlık zarı tamiri işlemi yapılabilmektedir.

Kızlık zarı dikim işlemleri kimlere yapılabilir?

Ankara ve İstanbul’da başta olmak üzere, kızlık zarı dikim operasyonları Bursa, İzmir, Adana gibi büyük şehirlerin tamamında yapılabilmektedir. Kızlık zarının yasal olarak yapılabilmesi için, estetik operasyonu kapsamında olmasından ötürü yalnızca 18 yaşını doldurmuş kadınlara, kendi rızaları dahilinde yapılabilmektedir. Doğum yapmış kadınlar, kürtaj yaşamış ya da menopoz dönemindeki kadınların tamamına kızlık zarı tamiri operasyonu yapılabilmektedir. Kızlık zarı dikim işleminde, kaç kere ve ne zaman cinsel ilişkinin yaşandığı önemli değildir.

Kızlık zarı dikim operasyonundan sonra nelere dikkat edilir?

Kızlık zarı dikim işleminin ardından, kısa vadede dikkat etmeniz gereken konular vardır. Herhangi bir enfeksiyon durumu olmaması adına, bu önerilen tavsiyeleri dikkate almanız gerekmektedir:

  • Kişisel hijyeninize özen göstermeniz gerekmektedir. İlk iki gün boyunca genital bölgenin suyla temas etmemesi önemlidir. 2 günün ardından ise, duş alırken ayakta olmanız önem taşımaktadır. Genital bölgenin kuru kalmasına ilk günlerde önem vermeniz gerekmektedir.
  • Kızlık zarı dikim operasyonunun ardından, zengin ve lif açısından yoğun olan besinler tercih edilmelidir. Proteini ve vitamini bol besinler ile vücudun adaptasyon süreci hızlandırılmalıdır.
  • Evlilik öncesinde, kızlık zarı dikim operasyonunun bir kere daha uzman jinekolog tarafından kontrol edilmesi, oluşabilecek tüm aksiliklere karşı bir önlemdir.

2020’de kızlık zarı dikim operasyonu fiyatları

Kızlık zarı dikim operasyonun fiyatları, genel olarak değişkenlik göstermektedir. İstanbul, Ankara, İzmir, Bursa, Adana, İzmit gibi büyük şehirlerde birçok klinikte gerçekleşebilen bu operasyonların, 2020 güncel fiyatlarında en önemli değişkenlerin başında operasyonun türü geliyor. Geçici kızlık zarı dikim operasyonu fiyatları, kalıcı flep tipi kızlık zarı operasyonuna göre daha düşük fiyatlıdır.

Kaynak: https://www.esracabukcomert.com/kizlik-zari-dikimi-ankara/

Yaz aylarında vücudumuz ihtiyacı olan D vitaminini bol bol karşılıyor. Bununla beraber özellikle tatile çıkanların en çok araştırdıkları konular arasında hızlı bronzlaşmak için ne yapılır ve kızarmadan bronzlaşmanın yolları nelerdir soruları var. Bugünkü yazımızda merak ettiğiniz bu soruların yanıtını araştırdık. Kısa sürede sağlıklı bir şekilde bronzlaşmak için yapılır? Kızarmadan bronzlaşmak için ne yapılmalı? öğrenmek için yazımıza göz atabilirsiniz.

Yaz geldiği zaman birçok kadının, özellikle de beyaz tenli kadınların akıllarına gelen ilk şey bronzlaşmak olur. Ancak açık tenli kadınlarda koyu renk pigmentleri az olduğundan dolayı güneşlenerek bronzlaşmak çok zor olur. İlk aşamada kıpkırmızı olup daha sonra kararırlar ama bu kararma bir türlü bronzluk derecesine gelmez. Sıcak havaların kendini yoğun bir şekilde gösterdiği şu günlerde doyasıya güneşlenmek ve yaz aylarının tadını çıkarmak isteyenler için hızlı ve sağlıklı bir şekilde bronzlaşmanın yollarını araştırdık.

ŞAPKA

Güneşlenirken en büyük dostunuz şapkanızıdır. Güneş gözlüğü yerine şapka tercih etmeniz gözlerinizi korumakla birlikte, güneşten gelen ışığın hipotalamus bezini uyarmasıyla melanin üretimini artırarak bronzlaşmanızda artı etki gösterir. Bu yüzden hem başınızı korumak hem de sinir bozucu gözlük izlerinden kaçınmak için şapka doğru bir korunma tercihi olacaktır.

GÜNEŞ YANIĞI NASIL GEÇER? Deniz sonrası yanıklar için kolay çözümler

ÖLÜ DERİLERDEN ARININ

Cildinizin üzerinde oluşan ölü deriler hızlı bronzlaşmanızın önünde engel oluşturur. Bir çok kozmetik firması tarafından sunulan cilt temizleyici aynı zamanda peeling etkili losyonlar sayesinde cildinizi ölü hücrelerden arındırmalısınız.

KAHVE YÖNTEMİ İLE BRONZLAŞMA

Hazırlayacağınız kahve kürünü cildinize sürerek evde doğal bir bronzluk için gereken her şeye sahip olabilirsiniz. Üstelik kahve kürü selülitlerinize de iyi gelecektir.

Malzemeler:

Bir fincan kahve tozu
2 çorba kaşığı zeytinyağı

Hazırlanışı:

Edindiğiniz kahve tozu ile birlikte zeytinyağını macun kıvamı elde edene kadar karıştırın. Bu karışımı yüzünüz, bacaklarınız ve kollarınız öncelikli olmak üzere tüm vücudunuza uygulayın. Bu karışım yaklaşık 15 dakika boyunca cildinize bırakın. Ilık su ile yıkayın.

LİMON İLE BRONZLAŞMA

Limon suyu cildin güneş ışığına duyarlılığını artırabileceğinden aynı yöntemi güneşlenirken uygulamanız önerilmemektedir.Uygulanması kolay olan bu yöntem, taze limondan sıktığınız limon suyunu cildinize uygulamanız ile yapılır. Bu uygulamayı yaptıktan sonra 15 dakika bekleterek ılık su ile yıkamanız önerilir.

VAZELİN İLE BRONZLAŞMA

Vazelin kuru olan bölgelerinizi nemlendirmek için oldukça ideal bir seçenektir. Bronzlaştırıcı kreminizi uygulamadan önce vazelin uygulayın. Böylece vazelin bronzerın cildinize daha iyi yayılmasını sağlayacak ve güzel bir bronzluk sağlayacaktır.

KIZARMADAN BRONZLAŞMANIN YOLLARI

Beyaz tenli ve hassas ciltli kişiler, güneşe çıkmadan önce çok dikkat etmelidir. Gün ışığından zarar görmemek için kısa aralıklarla güneşe çıkmalıdırlar.

Tatilin ilk zamanlarında, öğle saatlerinde dışarıda olmak yerine 5-10 dakikalık aralıklarla gün ışığına çıkılmalı ve bu süre tatil boyunca uzatılmalıdır.

Beyaz tenli kişilerde güneş yanıklarının oluşma riski diğer ciltlere göre daha fazladır. Bu yüzden 50 faktörlü güneş kremi kullanarak cildinizi koruyabilirsiniz.

Beyaz tenli kişiler saat 16:00’dan sonra 30 dakikayı geçmeyecek şekilde güneşlenmelidir.

Kumral tenli kişilerde güneşlenirken beyaz tenli kişiler kadar dikkat etmeli ve bronzlaşma süresini kademeli olarak arttırmalıdır.