Dünyaca ünlü bir moda markasının geçtiğimiz yıllarda 28 milyonluk ürünü yok ettiğini açıklaması büyük tepkilere sebep olmuştu. Bunun üzerine gelen yeni yasayla artık satılamayan ürünler yok edilemeyecek.

Geçtiğimiz yıllarda dünyaca ünlü bir moda markasının 28 milyonluk ürünü yok etmesini açıklamasının ardından israf karşıtı yasa uygulamaya konuldu. Fransız lüks moda sektöründe önde gelen markalar satamadıkları ürünleri, bu yılın başında getirilen israf karşıtı yasa nedeniyle artık yok edemeyecek. İsraf karşıtı uygulama farklı yöntemlerle markaları, ürünlerini yeniden piyasaya sürmeye yönlendiriyor.

Fransa’da 1 Ocak itibarıyla yürürlüğe konan israfı azaltmaya yönelik uygulamalar moda sektöründe en çok konuşulan konular arasında yer almaya başladı. Gündeme damgasını vuran israf karşıtı yasa sayesinde, lüks tüketim sektöründeki ünlü markaları ürünlerinin satışına ve stok yönetimine dair farklı planlar izlemeye sevk etti. 

burberyy 28 milyonluk ürünü yok etti

YAPAY ZEKA TABANLI YATIRIM

Kering grubu bünyesinde olan Gucci, Saint Laurent, Balenciaga gibi markalar stoklarını daha etkili bir şekilde yönetebilmek için yapay zeka tabanlı programlara yatırım yaptığını duyurdu. 

Dünyanın en büyük lüks tüketim sektörü grubu olan LVMH’den çevre geliştirme direktörü Helene Valade, firmaların stoklarını daha düşük tuttuğunu belirtti. Valade, “Lüks sektörünün talebe çok daha yakın hareket etmeye başladığını” ifadeleriyle müşterilerin almadığı ürünleri çalışanlarına avantajlı seçeneklerle satabildiklerinin de altını çizdi. 

satılamayan kıyafetler geri dönüşümle tekrar satışa çıkarılıyor

BAŞKA BİR YOL DA BAĞIŞ YAPMAK

Moda sektöründe Louis Vuitton, Dior ve Celine gibi en lüks markaları bünyesinde barındıran LVMH, satılmayan ürünleri geri dönüşümden geçirerek yeni iplik ve kumaş üreten bir firmayla işbirliği yaptığını açıkladı. 

Başkent Paris merkezli varlık yönetim şirketi Flornoy’dan portfolyo yöneticisi Arnaud Cadart, “Zihniyet değişti. Artık her şeyin üstünde sonsuz üretimi destekleyen bir ekonomide yaşamıyoruz” şeklinde konuştu.

Will Smith’in Oscar töreninde komedyen Chris Rock’a attığı tokat, dünyanın dört bir yanından izleyiciyi hayrete düşürdü. Milyonlarca kişinin aklına Will Smith’in eşi Jada Pinkett Smith’in hastalığının ne olduğunu araştırıyor.

HABERE AİT VİDEO İÇİN TIKLAYIN İZLE

Bu yıl 94’üncüsü düzenlenen Oscar Ödülleri, üç yılın ardından ilk kez sunuculu gerçekleştirilen törenle sahiplerini buldu. Törende ödüllerden çok sahnede yaşanan olay konuşuldu. Ünlü komedyen Rock, Will Smith’in eşinin saç kıran hastalığı nedeniyle kazıttığı saçlarıyla ilgili espriler yapınca oldukça sinirlenen oyuncu sahneye çıkarak tokat attı.  Yayıncı kuruluş olay esnasında programın sesini kapattı. 

Oscar tarihine geçen tokat

Tokat attıktan sonra yerine dönen Will Smith, sahneye doğru “Karımın adını ağzına alma” diye bağırdı.  Rock’un açıklama yapma girişimini engelleyen Smith aynı ifadeleri daha sert bir şekilde söyledi.  En iyi Belgesel ödülünü sunmak için sahneye çıkan Chris Rock yaşanan olay sonrası kendisine verilen görevi tamamladı. 

Smith’in bu hamlesinin altında ise eşi Jada Pinkett Smith’in hastalığı nedeniyle saçlarının dökülmesi ve sonunda onları kazıtması yatıyor.

Zira komedyen, Jada’nın tarzını Demi Moore’un GI Jane’deki görüntüsüyle kıyaslamış ve Smith’in devam filminde oynayabileceğini söylemişti. 1997 yapımı savaş filminde Moore da özel harekat eğitimi alan bir kadın karaketeri canlandırmak için saçlarını kazıtmıştı.

PEKİ OSCAR’A DAMGASINI VURAN TOKATIN ALTINDA YATAN ALOPESİ AREATE HASTALIĞI NEDİR?

Smith’in bu hamlesinin altında ise eşi Jada Pinkett Smith’in hastalığı nedeniyle saçlarının dökülmesi ve sonunda onları kazıtması yatıyor.

Jada Pinkett Smith

Zira komedyen, Jada’nın tarzını Demi Moore’un GI Jane’deki görüntüsüyle kıyaslamış ve Smith’in devam filminde oynayabileceğini söylemişti. 1997 yapımı savaş filminde Moore da özel harekat eğitimi alan bir kadın karaketeri canlandırmak için saçlarını kazıtmıştı. 

Uzmanlara göre bu hastalık, bağışıklık sisteminin saç köklerine saldırması ve saç dökülmesine neden olmasıyla ortaya çıkıyor.

Alopesi saçların genellikle küçük, yuvarlak parçalar halinde dökülmesine sebebiyet veriyor. Ancak bazı vakalarda dökülme kafanın neredeyse tamamında görülebiliyor.

Uzmanlar hastalığın görüldüğü çoğu kişinin sağlıklı olduğunu ve başka belirtiler göstermediğini ifade ediyor.

Arkadaş buluşmalarına giderken şık ve rahat kombin arayanlara müjde! Sezonun trendlerine uygun parçalarla şık bir görünüm oluşturabilirsiniz. Bu yazımızda özellikle gençlerin ilgisini çekebilecek kombin önerilerimiz var.

Yakın arkadaşlarla bir araya gelmenin en keyifli anlarından biri olan çay saatleri, tüm haftanın yorgunluğunu atmak için adeta büyük bir fırsat. Her zaman her yerde şık giyinmeyi tercih eden kadınlar için moda dünyasındaki çeşitli koleksiyonlar yakın arkadaşlarınıza ayıracağınız vakitlere özel de kombin oluşturmanızı sağlıyor. Baharın habercisi olarak tanıdığımız mavi tonlardaki parçalar özellikle tesettürlü kadınların vazgeçilmezi olan etekler bu davetlerde de büyük ilgi görüyor.

ÜST DÜZEY KONFOR

Yandan yırtmaçlı maksi boy tunikler

Samimiyet kadar rahatlığın ve şıklığın da ön planda olması için sohbetin koyu olduğu bir arkadaş ortamında üst düzey bir konfor yakalamak gerekir. Özellikle tesettürlü kadınların vazgeçemediği ve her sezon trenlerin başında yer almayı başaran tunikler bu yıl maksi boy modelleriyle adından çok söz ettiriyor. Yandan yırtmaçlı modelleri sayesinde bol pantolonlarla iyi bir ikili olmayı başaran tunikler, doğal bir görünümü yansıtmayı unutmuyor. 

UZUN ETEKLERLE MÜTEVAZI BİR GÖRÜNÜM SAĞLA!

uzun eteklerle mütevazı bir duruş

Hasretle beklediğimiz sıcak havaların gelmesiyle birlikte yakın arkadaşlar, çay bahçeleri ya da ev oturmaları için randevulaşmaya başladı bile. Özellikle hafta sonu buluşmalarında dostlarınızla sokak stillerine karışmak için baharı andıran ve güne neşe katacak olan mavi tonlarındaki etekler, desenleriyle ya da sade dokularıyla dilden dile dolaşmak için adeta can atmaya başladı. Beyaz ya da ekru gömlekle canlandırabileceğiniz kombini, spor ayakkabıyla konfora kavuşturabilirsiniz. Tercih edeceğiniz aksesuarların uyumuyla da çayınızı keyifle yudumlayabilirsiniz.

ŞIKLIĞINA SPORU DA DAHİL ET!

Şıklığına sporu da kat

Son zamanlarda çokça karşımıza çıkan parçalarından hem kap hem de tunik niyetine kullanabileceğiniz parçalar, şık ve sportifliğin yanı sıra mütevazı bir yansıma da bırakıyor. Hafta sonu arkadaşlarınızla sahil kenarında içeceğiniz bir fincan çayın, özellikle tercih edebileceğiniz beyaz gömleklerle eforsuz bir kombin oluşturarak keyfine varabilirsiniz. Sizi yansıtacak bu şık parçaların birleşimine rahatınızı bozmayacak espadril ayakkabılar da şıklığınıza katkıda bulunacaktır. 

KAPÜŞONLU PARKALARLA TARZINA TARZ KAT!

kapüşonlu parkalarla tarzını yenile

Sadece çay sohbetlerinde değil hafta sonunu bir ormanda yakın arkadaşınızla yürüyüş yaparken geçirmek isteyebilirsiniz. Doğanın renklerini barındıran orman havasını omuzlarınızda hissedeceğiniz yeşil tonlarındaki bir parkayı, ekoseli gömlek ve jogger siyah pantolonla birleştirebilirsiniz. Bu etkinliğinizde dostunuzla vereceğiniz sohbet arasında üzerinizden atamadığınız konforunuzla çayınızdan bir yudum alabilirsiniz.

Peki sizin için bir araya getirdiğimiz parçaları beğendiniz mi?

Barbaros Tapan, dünyaca ünlü şef Wolfgang Puck’ın yönettiği Oscar mutfağındaki hazırlıkları yerinde takip etti. Puck bu yılki menüde Karadeniz pidesi ile Türk kayısılarına da yer verecek. Peki Karadeniz pidesinin özelliği nedir ve nasıl yapılır?

 94. Oscar Ödülleri sahiplerini bulacak.  Ünlü yıldızlar gecede Wolfgang Puck imzalı yemeklerle ağırlanacak. Türkiye’ye sık sık tatil için gelen şef, bu yılki menüde sürpriz bir lezzete de yer verdi: “Türk insanını çok sevdiğim için bu sene de Türkiye’ye özgü bir lezzeti menüye koydum. Bu yıl Türkiye’nin kuzeyine gidiyoruz ve Karadeniz pidesini Oscar gecesi ünlülerin masasına getiriyoruz! Türkiye’nin pidesi İtalya’nın pizzasıyla yarışacak. “Steven Spielberg, Spago pizzalarını çok sever. Ona Karadeniz pidesi ikram edeceğim, bakalım beğenecek mi” diyen Puck’ın Türkiye’den ikramı bununla sınırlı değil: “Kuru kayısıyı da Türkiye’den getirttim. Bir gece önceden içini özel bir krema ve fıstıkla dolduracağız. Göze de hitap eden şahane bir tatlı yarattık Türk kayısılarıyla.” 

Barbaros Tapan, dünyaca ünlü şef Wolfgang Puck

Barbaros Tapan, Wolfgang Puck’a Türk mutfağının dünyaya açılması için neler yapılması gerektiğini sordu ve şu yanıtı aldı: “Kebabın dışına çıkılmalı. Türk mutfağında kebap dışında bir sürü lezzet var. Pide çeşitleri, tüm patlıcan yemekleri ve niceleri. Artık kebap dışında Türk lezzetlerini sunan restoranlar açılmalı. Bana göre en iyi kalkan balığı Karadeniz’de, keza lüfer balığı da. Şahane lezzetler bunlar.”

meşhur karadeniz karadeniz

PEKİ KARADENİZ PİDESİNİN ÖZELLİKLERİ NEDİR?

  • Karadeniz mutfağının vazgeçilmez lezzetleri arasında yer alan pide, Ordulu usta tarafından tatlandırıldı. Pekmezli, irmikli, muhallebili, kadayıflı, çikolatalı gibi çeşitleri bulunan pidenin namı ise ülke sınırlarını aştı.
  • Karadeniz’de yemek denince ilk akla gelen lezzetler arasında yer alan pide, kıymalı, kuşbaşılı, kaşarlı ve karışık gibi çeşitleriyle sofralara geliyor. Özellikle fırında çıktığı esnada üzerine sürülen tereyağı ile birlikte daha da lezzetlenen pide, birçok farklı çeşitleriyle tercih ediliyor.
  • Karadeniz pidesi, adı farklı olmakla birlikte Anadolu’da 15. yüzyıldan bu yana pişirilmektedir. Günümüzde halen Türkiye’de “pide ve lahmacun salonu” adı altında satışı yapılmaktadır.

KARADENİZ PİDESİ TARİFİ:

MALZEMELER

Hamur için;

2 su bardağı un
1 paket kabartma tozu
1 yumurta
1 çay bardağı sıvıyağ
1 çay bardağı su
Yarım çay kaşığı tuz

İç malzeme için;

500 gr kuzu kuşbaşı et
1 soğan
1 çay bardağı sıvıyağ
Birkaç taze soğan sapı
Tuz
karabiber

Üzeri için;

1 yumurtanın sarısı
45 gr eritilmiş tereyağı
Birkaç maydanoz yaprağı

orjinal karadeniz pidesi

YAPILIŞI

Un, yumurta, sıvıyağ, kabartma tozu, su ve tuzu hamur yoğurma kabına alıp pürüzsüz bir hamur yoğurun.

Hamurdan yumurta büyüklüğünde bezeler koparın. Bezelerin üzerini bir bezle örtüp 30 dakika dinlendirin.

Soğanı temizleyip kıyın. Sıvı yağı tavada kızdırın. Soğanı ekleyip pembeleşinceye kadar kavurun. Kuşbaşı eti ilave edip 10- 15 dakika karıştırarak soteleyin.

Tuz ve karabiberle tatlandırıp karıştırın ve ocaktan alın. Taze soğan saplarını kıyıp ete ilave edin.

karadeniz pidesinin özellikleri

Hamur bezelerini un serpilmiş tezgahın üzerine alıp 1 santim kalınlığında oval şekilde açın. İç malzemeyi hamurların ortasına paylaştırın.

Hamurun kenarlarını ortaya doğru hafifçe kıvırın. Uçlarını yuvarlayıp kayık şekli verin.

4 yumurta sarısını bir kapta çırpın ve hamurların kenarlarına sürün. Önceden ısıtılmış 180 dereceye ayarlı fırında 20-25 dakika pişirin.

Fırından çıkarıp üzerine tereyağı sürün. Maydanoz yapraklarıyla süsleyip sıcak servis yapın.

Afiyet olsun…

Kadınların anne olmasına engel olabilecek tiroit bezi hastalıkları ihmale gelmiyor. Uzmanlar erken teşhis ve kontrollerin önemine, “Uykusuzluk ve kilo kaybınız varsa hemen doktora görünün” sözleriyle değindi.

Beynin orta hattında nefes borusunun hemen önünde yer alan tiroit bezi üreme çağındaki kadınlarda sık görülen bir hastalıktır. Hamilelik dönemini zorlaştıran bu hastalık çocuk sahibi olmayı da engelliyor. Endokrinoloji ve Metabolizma Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Ayşe Kubat Üzüm tiroit bezi hastalığı hakkında bilinmesi gerekenleri açıkladı.

tiroit bezi hastalığı

“BEBEK İÇİN RİSKLİ”

T3 ve T4 olarak adlandırılan iki hormonun salınımını sağlayan tiroit bezi hem gebeliğin sorunsuz sürdürülmesi hem de anne ve bebeğin sağlığı üzerinde çok önemli bir yere sahip. Gebelik döneminde her endokrin bezi gibi tiroit bezi de bir miktar büyüyor. Sağlıklı bir gebeliğin 7. haftasından itibaren T4 artmaya başlar. 16. haftada en yüksek değerlere ulaşır. Bu hormonun artışı büyümekte olan bebeğin hem zekasını hem de fiziki gelişimi etkiler. İyot, tiroit bezi yapımı için önemli bir role sahiptir. Bu durumda bebeğin yeterli miktarda tiroit hormonu salgılayabilmesi için anneden yeterli derecede iyot geçişinin sağlanması gerekir.

tiroit bezi hastalığı gebeliğe engel oluyor

“ÖNCE TEDAVİ…”

Endokrinoloji ve Metabolizma Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Ayşe Kubat Üzüm, gebelikte en çok tiroit hormonlarının yeterli üretilmemesiyle ortaya çıkan hipotiroidi görülmesine değinerek, bu tip vakalarla karşılaşan anne adaylarının önce tedavisine başlanması gerektiğinin altını çiziyor. Üzüm, anne adayları eğer aşılama ya da tüp bebek gibi yardımcı üreme teknikleriyle bir gebelik planlıyorsa, öncesinde tiroit hormonlarının hedeflenen değere ulaşması gerektiğini söylüyor.

TİROİT BEZİ HASTALIĞININ BELİRTİSİ

tiroit bezi hastalığı tedavisi

Tiroit hormonlarının fazla üretilmesi halinde hipotiroidi, her bin gebeden 2’sinde mutlaka görülüyor. Hastalık; sinirlilik, titreme, çarpıntı, terleme, sıcak tahammülsüzlüğü, kilo kaybı, uykusuzluk belirtileriyle karşılaştırıyor.

tiroit bezi hastalığı belirtileri

Uzmanlar bu kriterlere dikkat diyor;

  • Anne adayı 30’dan büyükse,
     
  • Tiroidi az ya da çok çalışıyorsa,
     
  • TİP-1 diyabet hastalığı varsa,
     
  • Düşük, erken doğum ya da gebelik kayıpları varsa,
     
  • Kısırlık tedavisi görüyorsa,
     
  • Ailede tiroit hastalığı varsa.

63 yaşındaki sanatçı Muazzez Ersoy TRT Müzik’teki tarzıyla dikkatleri üzerine çekti.

Türk sanat müziği sanatçısı Muazzez Ersoy, TRT Müzik’teki tarzıyla dikkatleri üzerine çekti. 63 yaşındaki sanatçı, sahneye swarovski taşlarla hazırlanmış jean pantolonu ve asimetrik bluzuyla çıktı.

Ersoy’un yeni saç kesimi de kostümünü tamamladı. İnternet kullanıcıları Ersoy’un her zamanki tarzından uzak olan stilini genç buldu.

muazzez ersoy

Sanatçıya “Bu tarz çok yakışmış’ ve “Açılmadan şık olmayı gösterdin’ yorumları yapıldı.

Kıştan bahara geçişte özellikle gençlerin imdadına yetişen ince trikolar tam anlamıyla ısınmayan havalar için vitrinlerde sergilenmeye başladı. Şıklığı ve mütevazı görünümü her zaman koruyan trikolar mevsim geçişlerinde her türlü kıyafetle öne çıkmaya hazır.

Bir türlü ısınmayan havalar için moda tasarımcılarının es geçmediği triko parçalar bu yılın da ilkbahar dokumalarında farklı tasarımlarla karşımıza çıkıyor. İnce triko hırkalar, kazaklar veya tunikler, şıklıktan ödün vermeyen moda düşkünü kadınların kıştan bahara geçerken sabırsızlıkla birleştirmek istediği baharlık parçalar gardıroplardan çıkmaya başladı. Gençlik enerjisi aşılayan kendinden desenli, sadeliği zirvede tutan ince trikolar ilkbaharın kurtarıcı stilleri arasında olabilir. Hem sokak stillerinde hem çalışma ortamında hem de arkadaş buluşmasında kombinlerinize eşlik etmek için hazır olan bu parçalar takımlı modelleriyle de adından çokça bahsettirmeye geliyor.

İLKBAHARLIK İNCE TRİKOLAR

Üçlü triko takımlar;

Üçlü triko takımlar

Sezonun en gözde parçaları listesine adını yazdıran üçlü triko takımlar özellikle 30’lu yaşlardaki kadınları konforla buluşturuyor. Hem dokularıyla hem de zarafetti anımsatan tasarımlarıyla ön planda olan bu parçalar şıklığı seven rahat bir akşam esintisi sunuyor. Bahara geçerken kıştan ufak bir örgü de bırakan bu takım parçalar ayrı ayrı tercih edildiğinde de çeşitli alternatif kıyafetlerle özgün kombinler ortaya çıkarabilir.

İkili sportif takımlar;

İkili sportif takımlar

İkili parça triko takımlar sportif görünümleriyle gençlerin trend listesinin başında yer alıyor. İlkbaharın ilk günlerinde zahmetsiz bir şıklık sunan bu parçalar renkleri ve stilleriyle kendini günümüze uyarlamayı başarıyor. Geçmişten günümüze modası geçmeyen, ılıman ve yumuşak bir dokunuşta konaklatan desenleriyle özellikle kendini genç hisseden kadınlara sesleniyor. Gardıroplardan çıkıp sokak stillerinin en’leri arasına ismini yazdırmak isteyen ikili trikolar ikonik bir hava katıyor.

Ev rahatlığıyla trikolar;

Ev rahatlığıyla trikolar

Alışverişte, bir orman yürüyüşünde ve arkadaş davetlerinde tercih edebileceğiniz triko tunik pantolon tasarımlarıyla ilkbaharda, ince ama sıcak dokunuşlarla turlayabilirsiniz. Modaya düşkün her kadının mutlaka trend listesinde olması gereken bu parçalar moda stillerinin anahtar parçaları haline geldi. 

Orta yaş sonrası kadınlarda görülme ihtimali olan menopoz beraberinde bazı sağlık sorunlarını da tetikleyebilir. Bunlardan biri de östrojen hormonudur. Östrojen hormonundaki değişim ise damarların gevşemesine yol açar.

Yapılan araştırmada 40 ve 50 yaş üstü kadınlarda görülen kalp rahatsızlıklarının nedenin menopoz olduğu düşünülüyor. Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Dr. Dilek Uslu, bu konu hakkında açıklamada bulundu. 

menopoz kalbi etkiler

Kadınlar erkeklerden daha ileri yaşlara kadar kalp ve damar hastalıklarından etkilenmektedir. Kadınlarda kalp damar hastalığı erkeklere göre 7-10 yıl daha geç ortaya çıkar. Menopoz öncesi dönemde östrojenin kalp damar sağlığına olan koruyucu etkisi, lipid profiline olumlu etkisine bağlıdır. Kadınlarda menopoz sonrası dönemde ise kardiyovasküler hastalıklardan ölüm oranı artmaktadır. Avrupa’da kadınlarda kalp damar hastalıklarının en çok görüldüğü ülkelerden birisi Türkiye’dir.

Menopoz, kadının hayatında yumurtlamanın durduğu ve östrojen üretiminin azaltıp adet döngüsünün kalıcı olarak kesildiği döneme denir. Ülkemizde ortalama menopoz yaşı 48’dir. Son adet kanamasından itibaren 1 yıl geçmişse kesin olarak menopoz tanısı konulur. Östrojen, kadının vücudunda doğal olarak üretilir ve adet döngüsünü düzenleyen başlıca hormondur. Koroner arter hastalığına karşı bir koruma sağlayarak kalp krizi riskini azaltır. Kolesterol seviyesini kontrol etmeye yardımcı olur ve böylece arter duvarlarında yağ plaklarının oluşma riskini azaltır. Yaşlandıkça, kan damarları yüksek tansiyon nedeniyle sertleşebilir. Bu, kalp krizi ve felç ile ilişkili bir risk faktörüdür. Menopoz sırasında ve sonrasında bir kadının vücudu yavaş yavaş eskisinden daha az östrojen üretir. Endotel kaynaklı damar gevşetici faktör azalır. Bu, koroner arterlerin daralma riskini artırırken, arter duvarlarının plak oluşumuna zemin hazırlar. Bu, koroner kalp hastalığı veya felç gibi bir dolaşım rahatsızlığı geliştirme riskini artırır.

menopoz kalbi etkiler

KİMLER RİSK ALTINDA?

Erken veya yumurtalıkların alınması nedeniyle cerrahi menopoza girmiş, erken menopoza rağmen östrojen tedavisi almayan genç kadınların kalp hastalığına yakalanma şansları daha yüksektir. Menopoz geçiren kadınlar, aşağıdaki sağlık ve yaşam tarzı koşullarından herhangi birine sahiplerse daha da büyük risk altındadır: Şeker hastalığı Sigara içmek: Sigara içen kadınlarda kalp krizi görülme riski 2-4 kat fazladır. Kadınlarda pasif içicilikte de kalp krizi riskini artırmaktadır. Yüksek tansiyon

Yüksek LDL (düşük yoğunluklu lipoproteinler) veya kötü kolesterol Düşük HDL (yüksek yoğunluklu lipoproteinler) veya iyi kolesterol Obezite: Ülkemizde yaşayan kadınların yüzde 44′ ü obezite sorunu ile boğuşmaktadır. Sağlıksız beslenme, obeziteye yol açan en büyük etkendir. Hareketsiz yaşam tarzı Ailede kalp hastalığı öyküsü

KALBİN KANI DAHA İYİ POMPALAMASI İÇİN…

Sağlıklı bir kiloda olmayı hedefleyin ve ideal kilonuzu koruyun. Kadınlarda bel çevresi 88 santimetreden az olmalıdır. Doymuş yağ oranı düşük bir diyet uygulayın; düşük trans yağlar tüketin; bol lifli, kepekli tahıllar, baklagiller (fasulye ve mercimek gibi), meyveler, sebzeler ve balıklardan zengin beslenin.

Son günlerde hastanelerde acil kısımları dolduran çocukların şikayetleri üzerine uzmanlardan bir açıklama geldi. İshal, kusma ve yüksek ateşle seyreden adenovirüs, erken müdahale edilmediğinde tedavi sürecini zorlaştırır. Evde bulunan bebeklere bile bulaşan adenovirüs hakkında merak edilenleri sizler için araştırdık. Çocuklarda adenovirüs belirtileri nelerdir?

Yetişkinlerde göze yerleşerek görme kaybına neden olan adenovirüs, ciddi bir solunum yolu hastalıklarına yol açar. Enfeksiyon oranı yüksek olan adenovirüs, bağışıklığa yerleşerek vücut içinde ciddi deformasyonlara yol açar. Medipol Üniversitesi Çamlıca Hastanesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Bölümü’nden Dr. Öğr. Üyesi Mine Başıbüyük, özellikle soğukların artığı bir ayda çocuk vakalarında ciddi artış olduğunun altını çizdi. Hastanelerde acil kısımları dolduran çocuk hatsa sayısındaki artışa dikkat çekerek, bağışıklığı zayıf olan çocuklarda virüsün daha hızlı seyrettiğini belirtti. 

çocuklarda zatürreye neden olan virüs

ÇOCUKLARDA ADENOVİRÜS BELİRTİLERİ NELERDİR?

Vücut ağrısıyla başlayan şikayet sonrası hızla ilerleyen belirtiler olduğunu söyleyen Dr. Öğr. Üyesi Mine Başıbüyük, tüm sürecin 2 gün veya 2 hafta devam ettiğinin altını çizdi. Ciddi sağlık sorunları bırakabilen adenovirüs enfeksiyon riskine karşı erken tedavinin önemli olduğunu hatırlattı. Başıbüyük, adenovirüsün belirtilerine dair şunları söyledi:

“Boğaz ağrısı, ateş, kusma, ishal, karın ağrısı gibi belirtilerle ilerleyen viral enfeksiyon adenovirüsler göz kapaklarından solunum yollarına, bağırsaklardan mesaneye kadar değişik vücut bölgelerini tutarak farklı klinik tabloya yol açabiliyor.”

adenovirüs çocuklarda farklı seyreder

UZMANLAR UYARDI ADENOVİRÜS ARTIŞTA!

Üst solunum yolları hastalıklarıyla karıştırıldığından bazı anne babaların evde müdahale etme sürecine bağlı çocuklarda ciddi komplikasyonlara yol açtığını söyleyen Büyükbaş, adenovirüsün nadiren gösterdiği durumları ise şöyle sıraladı:

  • Burun akıntısı, hapşırık, boğaz ağrısı ve yutmada zorluk görülebiliyor.
     
  • Konjonktivit, bronşiolit, zatürre, orta kulak enfeksiyonu veya ateş ortaya çıkabiliyor.
     
  • Boğmaca gibi sert öksürük de görülebilir. Gözlerde kanlanma ve kızarıklık yapabilir. Ancak görmeyi etkilemez.
     
  • Bazı türleri bağırsakları etkileyerek karın ağrılarına, kusma ve ishale yol açar.
     
  • Mesaneyi etkilerse idrarda kan görülebilir ve idrar yaparken ağrıya neden olabilir.
     
  • Çok nadiren de menenjit ve ensefalite de neden olabilir.

adenovirüs çocuklarda da görülür

ADENOVİRÜS TEDAVİ EDİLEBİLİR Mİ?

Adenovirüsü kesin tespit eden bir sağlık yöntemi yoktur. Ancak gösterilen belirtilerin seyri halinde bir tedavi yürütülür. Bu süreçte de çocuğun ya da bebeğin sağlıklı beslenmesi önemlidir. Özellikle kusma ve ishale yol açarak ciddi oranda sıvı kaybına neden olur. Bu yüzden serum tedavisi uygulanır. Aynı zamanda beslenmeye yeşil sebzeler eklenmeli. Süreç içinde 3 litreye yakın su tüketilmesi önerilir. Gelişen solunum komplikasyonlarının riskini azaltmak için de serum ve oksijen desteği sağlanır. 

Kampüsün en havalı stillerini yakalamak için sabırsızlıkla bekleyen parçalar gardıropları titretmeye başladı. Biz de üniversiteli öğrencileri konforlu ve mütevazı bir görünüme kazandırmak için kampüs stillerini bir araya getirdik.

Üniversitelerde bahar döneminin başlamasıyla gençlerin günlük kombinleri yapmak için doğru parçaları uygun renklerle birleştirdik. Bahar trendlerini barındıran aynı zamanda sokak stillerini de ön planda tutan havalı bir o kadar çalışkan duruştan da ödün vermeyen parçalar kampüs bahçelerinde sizden çok bahsettirecek. Konfordan uzaklaştırmadan her sezon tercih edilen pamuk kumaşlarla tasarlanmış modelleri omuzlarınızda taşırken, dersi dinlemek hiç bu kadar havalı durmamıştı. Aynı zamanda karakter katan giyim tercihleriyle oluşturulacak kombinlerle ikonik bir stil yakalamamak mümkün değil.

KAMPÜSTE DENİM CEKET HAVASI

kampüste denim havası

Uzun ya da oversize denim ceket modellerle kampüste, stilinize rahatlığı ekleyebilirsiniz. Hemen her kıyafetin yanında şık durduğu denim kıyafetler üniversite ortamına da uyum sağlamayı başarıyor. Geçmişten günümüze kadar korunan algısıyla spor, casual kombinlerin yanısıra bazı klasik stillerin de kuytu köşesinde bulunmak isteyebilir.

Absürt gelen renkleri bile taşımaktan çekinmeyen denim tasarımlı kıyafetlerin en büyük özelliği bu olsa gerek… Siyah uzun ya da oversize denim ceketi yeşil tonlarında kapüşonlu bir sweatshirt ile birleştirebilir bol bir pantolonla tercih edebilirsiniz. Spor görünümüne uygun çanta ve gözlükle de kombini canlandırabilirsiniz.

KAMPÜSTE TAKIM RUHU

Kampüste takım ruhu

Modaya düşkün genç kızların mutlaka gardıroplarında bulunması gereken takım kıyafetlerin tadını kampüs hayatınızda da çıkarabilirsiniz. Kombinlerinizi oluştururken ne giyeceğim derdi bırakmayan bu parçalar monokrom ya da ton sür ton tercihlerle veya zıt bir renkle kullanacağın şal size ayrıcalık katabilir. Bunun yanı sıra iddialı bir görünüme ulaşmak için kısa topuklu botlar ya da rahatlığın sembolü spor ayakkabılarla takımınızı canlandırmakta üstünüze yok.

PİLELİ ETEKLERİN RENKLİ HIRKALARLA BULUŞMASI

pileli etekler renkli hırkalarla buluşuyor

Geçtiğimiz sezon gibi bu yıla da damgasını vurması beklenen pileli etekleri kampüs hayatınızda da giymekten çekinmeyin. Her yere uyum sağlayan pileli etekler modelleri, renkleri ve kumaşlarıyla akılları baştan çıkarmaya devam ediyor. Üniversitelerin bahar döneminde kampüste görünmek için hazırlıklarını tamamlayan siyah pileli bir eteği kumaşına yakın siyah renkli gömlekle birleştirip üzerine kendini patlatacak bej hırkayı çekebilirsiniz. Pilenize ve gömleğinize uygun kumaşta seçeceğiniz şalı, kullanacağınız aksesuarlarla da derslerin temposundan sıyrılıp kampüs bahçelerinde arkadaşlarınızla kahvenin tadına varabilirsiniz.