Bebeği olan her annenin bildiği ve yaptığı pirinç unu mamasının en pratik tarifi ile hem zamandan tasarruf edebilir hem de bebeğiniz için lezzetli mi lezzetli bir mama hazırlayabilirsiniz. Bebeğinize kolay yoldan pişirebileceğiniz pirinç unlu mamasının nasıl yapıldığını öğrenmek için haberimizi inceleyebilirsiniz. Bebekler için doyurucu ve kolay pirinç unlu mama tarifi…

Ek gıda dönemine başlayan annelerin özellikle akşam öğünlerinde tükettikleri pirinç unu mamaları karbonhidrat ağırlıklı bir besindir. Kilo problemi yaşayan bebeklerde ideal bir ağırlığa ulaşmaları için doktorlar tarafından önerilebilen pirinç unu maması yalnızca doyurucu olması nedeniyle tercih edilebilir. Ancak, burada dikkat edilmesi gereken önemli bir nokta var. O da aşırıya kaçıldığı zaman bebeklerde obezite riskini arttırabileceği sorunudur. Anne sütü alan bebekler altıncı ayın sonunda kendini ek gıdaya hazır olduğunu hissettiren işaretleri göz önüne serdiğinde anneler yavaş yavaş ek gıda sürecini başlatabilir. Ek gıda dönemi ile ilgili bebekler için pek çok öneri sunulurken hazırlanacak olan besinlerin bebeğin damak tadına uygunluğu ve besleyiciliği bakımından oldukça mühim bir konudur.

Altıncı ayını doldurduktan sonra ek gıdaya başlatılan bebeklerde sadece 1 öğün tercih edilebilir. 9-12 aylık dönemden sonra ek gıdaya alışan bebeklerde öğün sayısı 3’e çıkartılabilir. Peki pirinç unundan mama nasıl hazırlanır?

BEBEKLER İÇİN SU MUHALLEBİSİ YAPIMI

Malzemeler:

1 çorba kaşığı irmik
1 çorba kaşığı pirinç unu
1 su bardağı su

Yapılışı:

Su ile karıştıracağınız pirinç unu ile irmiği kısık ateşte koyu renk alana kadar karıştırarak pişirin. Biraz ılık olduktan sonra dilerseniz meyve ekleyebilirsiniz. Soğuyunca servis edilir.

PİRİNÇ UNUNDAN MAMA TARİFİ

Malzemeler:

Bebek muhallebisi
2 çorba kaşığı tam pirinç unu
2/3 su bardağı su
1/3 su bardağı anne sütü veya hazırlanmış formül mama

Hazırlanışı:

Oda sıcaklığındaki pirinç unuyla beraber temiz bir kaba koyun. Orta ısıdaki ateşte karıştırarak pişirin. Fokurdamaya başlayınca altını kısıp 5-8 dakika daha pişirin.
Ocağın altını kapattıktan sonra anne sütü veya su ile hazırladığınız formül sütü karışıma ilave ederek güzelce yedirin.

Doğum kaygısı ve endişesiyle karşı karşıya olan anne adaylarının içini rahatlatan epidural, son zamanların oldukça popüler doğum yöntemidir. Anen adaylarının doğuma karşı ön yargısını kıran epidural (normal) doğum nedir? Epidural doğum yöntemi nasıl gerçekleşir? Epidural doğumun avantajları ve riskleri neler? İşte epidural doğum hakkında bilinmesi gerekenler…

Doğum vakti yaklaştıkça kaygısı artan anne adayların bazıları her ne kadar bebekleri için en sağlıklı yöntemi uygulamak istese de çevresindekilerin acı tecrübelerini duyup onlardan etkilenebiliyor. Kaygı ve korkuları nedeniyle normal doğumdan vazgeçip sezaryen isteyen anne adayları, sezaryen sonrası çekecekleri dikiş ağrılarını bilseler normal doğuma karşı bu kadar ön yargılı olmazlar. Eğer anne adayında ya da bebekte bir sağlık problemi yoksa uzmanların üstüne basa basa tavsiye ettiği en sağlıklı ve doğal yöntem normal doğumdur. Bu önerilere rağmen normal doğum kaygısı devam eden anne adayları için popüler bir yöntem daha var! Normal doğum ile sezaryen doğumun birleşiminden oluşan epidural yöntemin uygulanmasıyla pek çok anne adayı kaygısı daha az bir şekilde doğuma giriyor. Peki ağrısız doğum (Epidural) nasıl olur?

Epidural yöntemin sezaryen doğum yönteminden farkı sezaryende uygulanan genel anestezi yerine bölge anestezisi tercih edilir. Tıpkı normal doğumda olduğu gibi yine bebek normal bir şekilde yani karındaki kesiden çıkartılmadan dünyaya getirilir. Epidural yöntemin tercih edilmesiyle anne adayı dokunmayı ve baskıyı hisseder ancak ağrıyı yaşamaz.

EPİDURAL (NORMAL) DOĞUM YÖNTEMİ NEDİR? EPİDURAL DOĞUMUN FAYDALARI NELER?

Doğum yapacak olan anne adayının ağrı eşiği düşükse ya da kendisini doğuma hazır hissetmiyorsa epidural yöntemin tercih edilmesiyle doğum gerçekleştirilebilir. Epidural tercih edilse bile hiçbir şey olmamış gibi doğumhaneden çıkması beklenilemez. Elbette biraz hissedecek, hissedecek ki ıkınmayla beraber bebek daha kolay çıksın. Anne adayının belinden özel bir iğne yapılır ve omuriliğe yerleştirilen kateterden anestezik madde verilir. Bu sayede belden aşağısı uyuşacak ve ağrı hissedilemeyecek hale gelecektir.

EPİDURAL DOĞUM NASIL YAPILIR?

Doğum anı şiddeti kasılmalarla beraber bebeğin kanalda ilerleyip dışarı çıkar. 3 aşamada gerçekleşen doğumdaki evreler; açılma, bebeğin çıkışı ve halas yeni plasentanın çıkışıdır. Hipnoz, akupunktur, aromaterapi, nefes alıştırmaları gibi çeşitli yöntemler doğum sancısını azaltmak için tercih edilebilse de en etkilisi epiduraldir.

EPİDURAL (PRENSES DOĞUM)’UN FAYDALARI VE RİSKLERİ NELER?

– Anne adayı şuuru yerindeyken bebeğinin dünyaya geliş mucizesine an ve an tanık olabilecek.

– Bazı nedenlerden dolayı normal doğum yapamayan anne adayları sezaryen yapsa bile bebeğini doğar doğmaz görebilecek.

– Ağrısız bir şekilde doğum yapma imkanı sunar.

– Kilosu aşırı olan kadınlar için zor bir şekilde gerçekleştirilir.

– İhtimali az da olsa cilt enfeksiyonu görülebilir.

– Epidurali tercih eden kadınların en yaygın karşılaştıkları sorun tansiyon düşüklüğüdür.

Ek gıda dönemindeki bebeklerin hoşuna gidebileceği ve annelerinde pratik bir şekilde şipşak hazırlayabileceği birbirinden lezzetli tarifleri bir araya getirdik. Lezzetli olduğu kadar besleyici de olan menülerle sağlıklı beslenme gerçekleştirebilirsiniz. Yapımı kısa süren bebek yemeği tarifleri için haberimizi okuyabilirsiniz! Sağlıklı ve lezzetli ek gıda tarifleri…

Altı ay boyunca yalnızca anne sütü ile beslenen bebekler bu evreden sonra yavaş yavaş ek gıdalara başlatılır. Annesinin sütünü emmekten başka hiçbir şeyi ağzına almayan bebekler farklı farklı besinleri tattıktan sonra bazı gıdaları reddedip elinin tersi ile itebilir. Bebeklerde bu davranışın nedeni ya heniz ek gıdaya hazır olmamasından ya da anne sütüne alışmış damağın zevkini bir başka besine kolay uyduramamasındandır. Bu nedenle uzmanlar ek gıda döneminde ilk olarak püre gibi yiyecekleri tavsiye ederken daha sonralarında çiğneme yetisini güçlendirecek besinleri önerir. Annelerin farkında olmadan yaptıkları hatalardan birisi de ilk önce tatlılara daha sonra sebzelere alıştırmaya çalışmalarıdır. Bebeğin sağlık açısından oldukça yararlı olduğu bilinen sebzeden yararlanabilmesi için onu sevmesi ve alışması önemlidir. Peki ek gıda döneminde hangi tarifler uygulanabilir? İşte cevabı…

SEMİZOTU YEMEĞİ (+6 ay)

Malzemeler:

6-7 dal semizotu

1 tatlı kaşığı pirinç

1 çay kaşığı zeytinyağı

Hazırlanışı:

Semizotunu buharda 4 dakikada pişirin. Çok az bir suda pirinci 15 dakika boyunca haşlayın. Ardından her iki malzemeyi de karıştırın ve üzerine zeytinyağı ilave edin.

PATATES TOSTU (+7 ay)

Malzemeler:

1 adet patates

1 dilim dil peyniri

1 yumurta sarısı

Hazırlanışı:

Patatesi rendeleyin ve suyunu sıkın.Ardından peyniri rendeleyerek üzerine patates ilave edin. Karışımın üzerine yumurta ekleyin ve karıştırdıktan sonra tost makinesinde pişirin.

BEBEK KÖFTESİ (+8 ay)

Malzemeler:

250 gram yağsız kuzu kıyma

Çok küçük sotelik doğranmış soğan

1 yumurta sarısı

Tam buğday ekmeği içi

Hazırlanışı:

Boş bir kapta tüm malzemeleri elinizle yoğurun. Minik parçalar halinde  şekil vererek ızgarada pişene kadar kızartın.

BALIK KÖFTESİ (+9 ay)

Malzemeler:

1 adet levrek balığı

1 yumurta sarısı

Yarım soğan

1-2 dal dereotu

1-2 dal maydanoz

2 dilim ekmek içi

Hazırlanışı:

Önce balığı buharda ya da fırında 10 dakika pişirin. Etleri ve kılçıkları ayırın. Soğan, yumurta, ekmek, dereotu ve maydanozu rondodan geçirin. Ardından rondodan geçen malzemeleri balıkla beraber şekil verin. Çok az yağlı bir tavada önlü arkalı pişirin.

Matematik problemlerini pratik ve hızlı yoldan çözebilmek için dört işlemler için temeli olan çarpım tablosunu su gibi bilmek gerekir. Bizde çocuğunuzun derslerinde başarılı olabilmesi için işine yarayabileceği çarpım tablosu ezberleme tekniğini sizler için derledik. Peki çarpım tablosu nasıl akılda kalır? Çarpım tablosu kolay yoldan nasıl ezberlenir? Çocuklara çarpım tablosunun mantığını öğretme yöntemi…

Eğitim öğretim dönemi boyunca öğrencilerin en çok zorlandıkları ve anlamakta güçlük çektiği derslerin başında matematik geliyor. Öğretmen matematik dersinde konuyu anlatırken öğrenci can kulağıyla dinlese bile anlamakta güçlük çekebilir, buna bağlı olarak da dersinde başarısız olabilir. İş bu boyuta gelmeden hangi ders olursa olsun temeli kavramak önemlidir. Dersin temeli kavrandığı zaman ilerleyen süreçte de bu kadar büyük sıkıntılar görülmeyecektir.

Matematik dersinin temeli de çarpım tablosunu ezberlemekle başlar. Çarpım tablosunu bilmeyen bir öğrenci dört işlemi yapamayacağı için matematik problemlerini çözme konusunda da başarısız olacaktır. Peki çarpım tablosu en kolay nasıl öğrenilir? Çarpım tablosunu ezberlemenin yöntemi nedir? İşte akılda kalıcı çarpım tablosu ezberleme teknikleri…

ÇARPIM TABLOSUNU EZBERLETEN KOLAY YÖNTEM

Yukarıda görmüş olduğunuz tablo, ‘Pisagor tablosu’ olarak da karşımıza çıkmaktadır. Sizde çocuğunuza çarpım tablosunu en iyi şekilde öğretmek istiyorsanız, bu tablo ile kolaylıkla öğretebilirsiniz.

PEKİ PİSAGOR TABLOSU NEDEN DAHA ETKİLİ?

– Çünkü bu tablo çocuklara ezber dayatmaz, düşünmeyi öğretir.

– Çocuğun rakamları ister istemez kavramasına yardımcı olur. 

– Yalnızca hafızası çok güçlü olan çocuklar uzun matematik formüllerini ezberleyebilir. Ancak, Pisagor tablosu kullanılırsa, daha az bilgiyi ezberlemek durumunda kalır.

– İnsan beyni simetriyi kolaylıkla algılar. Bu yöntem de çocukların çarpmayı daha rahat ve daha hızlı öğrenmesini sağlar.

Yukarıda belirtilmiş olan tablodaki asıl amaç, rakam kalıplarının kendi kendine görülebilmesidir. Böylece çocuk kendi bulduğu bilgiyi hafızasında daha uzun tutabilir.

Doğumdan sonraki ilk altı haftayı kapsayan ‘Lohusa dönemi’ yeni doğum yapmış annelerin oldukça dikkatli ve sağlıklı geçirmesi geren bir aralıktır. Bu evrede normal olarak görülebilecek bazı sağlık sorunları ile beraber beslenmenin sağlıklı şekilde gerçekleşmesi oldukça önemlidir. Peki Lohusalıkta nelere dikkat edilmeli? Lohusa anneler nasıl beslenmeli? İşte lohusalık hakkında bilinmesi gerekenler…

Hamilelik dönemi boyunca eşinizle birlikte sabırsızlıkla beklediğiniz bebeğiniz artık dünyaya geldi! Doğumundan itibaren şekillenecek olan hayatınızda hem bebeğinizin varlığına ve ihtiyaçlarına kolay adapte olabilmek hem de hızlı bir şekilde toparlanabilmek için yaklaşık 6 hafta kadar bir sürece ihtiyacınız var. Her hamile kadının doğum sonrasında yaşadığı bazı sağlık sorunları ile değişimlerin görüldüğü 6 haftalık dönem, gündelik yaşantı içerisinde ‘Lohusa dönemi’ olarak tanımlanır. Doğum sonrası vücudun eskisi gibi sağlıklı hale gelmesi ve uyum sağlayabilmesi bakımından oldukça önemli bir aralık olan Lohusalık da fiziksel ve ruhsal anlamda değişimler yaşanır. Bu durumda yeni doğum yapan annenin en büyük destekçisi eşi olmalıdır. Peki Lohusa dönemine dair neler bilinmeli? İşte cevabı… 

LOHUSA DÖNEMİNDE NE OLUR? LOHUSA DÖNEMİ HAKKINDA BİLİNMESİ GEREKENLER

Doğumdan sonraki ilk 40 gün yani 6 haftalık bir sürecin nitelendirildiği lohusalık 3 aşamada gerçekleşebilir. Bu aşamalar; çok erken lohusalık, erken lohusalık ve geç lohusalıktır. Çok erken lohusalık doğum sonrasındaki ilk 24 saat, erken lohusalık doğum sonrasındaki ilk hafta ve geç lohusalık da geri kalan 5 haftayı kapsar. İlk 6 haftalık süreçten sonra kadının üreme organları eski haline döner. Bu evrenin hızlı ve sağlıklı bir şekilde ilerleyebilmesi için Lohusa anneler özellikle de dengeli beslenmeye dikkat etmelidir. 

LOHUSA ANNELER NE YEMELİ? LOHUSA DÖNEMİNDE SAĞLIKLI BESLENME

Lohusalık döneminde, tıpkı bebeklerde olduğu gibi annelerinde bakıma ihtiyacı vardır.  Özellikle de ilk altı haftada beslenmeye yeterince özen gösterilmezse annenin sütünde azalma görülebilir.

– Anneler ilk altı haftada her gün 3 litre sıvı tüketmelidir. Bu konuda önerilen en ideal sıvı ise bol vitamin ve mineralli lezzetli kompostalardır.

–  Düzenli olarak et tüketimine dikkat edilmelidir.

– Üzüm, mandalina, kayısı, kiraz ve Trabzon hurması meyve olarak tercih edilebilir.

– Lohusalık döneminde tüketilmesi gereken en önemli sebzeler ise domates, dereotu, maydanoz ve mısırdır.

– Kuru kayısı ve kuru erik tüketimine özen gösterilmelidir.

LOHUSAYKEN DİYET YAPILIR MI?

Doğum yapan annelerin bir an evvel eski eski haline dönme isteği diyet yapma konusunda teşvik edici olabiliyor. Ancak bu esnada bilinmesi gereken önemli bir konu da alınan fazla kiloların her anne için doğal bir durum olduğu için kalori azaltımının ve katı diyetlerin yapılması tavsiye edilmez.

Hamilelikte alınan kilolar düzenli yemek yiyip içen ve süt veren kadınlarda ortalama 4-6 ay verilebilir. Karın kaslarının kuvvetlenmesi için sezaryen tercih edilmişse 12, normal ise 6-8. haftada egzersizler uygulanabilir.

LOHUSA ANNELERE ALTIN NİTELİĞİNDE TAVSİYELER

1- Normal hallerine dönmek için acele etmemeliler. Bebeğinizi emzirdikçe eski halinizi almanız kolaylaşacaktır.

2- Hamilelikteki aşırı kilolarınızı doğumdan sonra düzenli olarak her ay 2’şer kilolar halinde vereceksiniz.

3- Zayıflama diyetini sakın uygulamayın.

4- Kalsiyum bakımından zengin olan süt ve süt ürünlerini tüketmelisiniz.

5- Günde 1 adet yumurta ile etli sebze yemeği ya da kurubaklagil tüketmelisiniz.

6- Hazır gıdalardan mümkün olduğunca uzak durmanızda fayda var.

7- Yemeğinizden iyotlu tuzu eksik etmemelisiniz. Buradaki tuz anne sütünden direkt bebeğe geçiş yapar.

8- Asitli içecekler yerine ev yapımı doğal içecekler tüketmelisiniz.

9- Sigarayı kesinlikle bırakmalısınız.

10-  Kansızlığa karşı alabileceğiniz önlemlerden biri de pekmez yemek olacaktır.

LOHUSA ZİYARETİNDE DİKKAT EDİLMESİ GEREKENLER

Çiçeği burnunda olup bebeğini kucağına yeni alan anneleri ziyaret ederken dikkat edilmesi gereken bazı hususlar vardır. Psikolojik anlamda olumsuz duyguları olan anneler, normal zamanlara göre çok daha hassas ve kırılgan olacağı için hal ve hareketlere daha çok dikkat etmeli ve özen göstermeliyiz.

Lohusalık ziyaretine misafir olarak gidecekseniz başlıca şunlara dikkat edebilirsiniz:

1- Ona sevdiği yemekleri götürün.

2- Kendi yemeğini tatmanızı istese bile sakın bu tuzağa düşmeyin.

3- Babyshower için hediye aldıysanız, lohusa anneleri bebeğin doğumunda da bekler.

4- İleride güzel bir hatıra kalması için bol bol fotoğraf çekinin.

5- Bebeğin ihtiyaçlarını göz ardı etmeyin.

6- Bebek odasını ıvır zıvırlarla dolduracak oyuncaklar almayın.

7- Lohusa annelerinin işini kolaylaştırmak için evdeki bazı işlere el atabilirsiniz. Çamaşır, bulaşık, yer silme vb…

Günümüzde yeni doğan bebeklerle ilgili en çok merak edilen kırk çıkarma adetinin aslında nereden geldiğini ve bu dönemde neler yapıldığını sizler için araştırdık. Yöreden yöreye değişen adetler arasında hala uygulanmaya devam eden kırk uçurma adeti ile ilgili bilinmesi gerekenleri haberimizde okuyabilirsiniz. İşte bebeklerde kırk çıkarma hesaplaması ve adeti…

Bebeğine kavuşacak olmanın arzusu ile heyecanlı bir bekleyiş içerisinde olan anne adaylarının bebeklerini dünyaya getirdikten sonra yaşadıkları his tarif edilemez. Aileye yeni bir üyenin katılması ile dünyası bir anda değişen çiftlerin bundan sonraki süreçlerine çabuk adapte olmaları bebeğin bakımı ve ebeveynlerin sorumluluklarına alışması bakımından oldukça önemlidir. Doğum yapan annelerin ve dünyaya getirdikleri bebekler için kritik bir dönem olan ilk kırk günlük süreçte oldukça hassas ve dikkatli davranılmalıdır.

Halk arasında bebeğin kırkının çıkması olarak tabir edilen olay, aslında annenin 40 günlük Lohusa dönemi ile bağlantılıdır. Dolayısıyla bebeğin değil annenin kırkı çıkar aslında. Bebeğin dünyaya geldiği günden itibaren kırk günün geçmesi, günümüzde kırk uçurma adeti olarak sıklıkla uygulanmaktadır.

Şaman geleneğine ait olan ve hala yapılmaya devam eden kırk uçurmada anne ve bebek kırk gün sonrasında yıkanır ve ev ziyaretlerine başlar. Ziyaret bitiminde ufak hediyeler vererek kırk uçurma gerçekleşmiş olur. Pek çok yörede bebeğin kırkını çıkarma durumu farklı şekillerde gerçekleştirilmektedir.

Hamile olup olmadığınızı merak ediyor ama testi uygulamaya cesaret edemeyecek kadar heyecanlı iseniz, çıkan sonuç sevinç ve heyecanınızı ikiye katlayabilir! Artık hemen hemen herkes tarafından ismi duyulmuş hale gelen hamilelik testlerinin evde en doğru şekilde nasıl yapılacağını ve bu idrar testinin haricinde başka hangi yollarla hamile kalıp kalmadığınızı öğrenebileceğiniz yöntemleri sizler için sıraladık. Hamilelik için kan testi nasıl yapılrı? Hamilelik testi ne zaman yapılmalı? Evde hamilelik (idrar) testi uygulama teknikleri…

İster planlı ister plansız olsun adet döneminiz gecikeli epey olmuşsa ve artık vücudunuzda bazı değişik belirtilere de rastlamışsanız hamile kalıp kalmadığınızdan şüphelenmeniz gayet normal! Bu heyecanlı ve stresli bekleyişinizin olumlu ya da olumsuz olmak üzere net bir şekilde öğrenmek için eczaneden reçetesiz satın alabileceğiniz hamilelik testleriyle doğru sonuca varabilirsiniz. Bebek sahibi olmak isteyenler ya da anne olmaya kendini henüz hazır hissetmeyen kişiler, içlerinde şüphe uyandırıp arada kalmaktansa merakını gidermek için evde hamilelik testi uygulayabilir. Yapılması çok basit olan bu testlerin ne zaman uygulanması gerektiğini ve sonucu nasıl öğrenebileceklerini sizler için araştırdık. İşte hamilelik testinin adım adım uygulanışı…

EVDE HAMİLELİK TESTİ NASIL YAPILIR?

İLK AŞAMA: Satın aldığınız hamilelik testi çubuğundaki idrar bölmesine idrarınızı yapın. Ancak, idrarı buraya dökmeden önce biraz idrar akıtmış olmaya dikkat edin.

(Kimi testlerin içinde plastik idrar toplama kapları mevcuttur. Bu kaplara idrar yapıp, çubuğa aktarmak daha kolaydır.)

– Eğer testin yanında kap verilmemişse, idrar örneği talimatlarını çok iyi okumalısınız. Çünkü bazı hamilelik testi talimatlarında, idrar bölmesine idrarı 5 saniyeden ne daha fazla, ne de daha az yapmanız belirtilir. Bu esnada kronometreden yardım alabilirsiniz.

– Çubuktaki sembolleri yukarı bakacak şekilde çevirdiğinize emin olun.

İKİNCİ AŞAMA: Plastik kap olan hamilelik testini uygularken; test çubuğunun içine idrar akıtmak için damlalık kullanabilirsiniz. İdrarı 5 ila 10 saniye hamilelik testine akıtın. Bazı markalarda bu süre daha farklı olabiliyor dikkat edin!

ÜÇÜNCÜ AŞAMA: Testin talimatında yazılan süre boyunca sonucu bekleyin. Sonuç penceresi yukarı bakacak hizada düz yüzeye test çubuğunu yerleştirin.

Standart süre ise; 1 ila 5 dakika arasıdır.

DÖRDÜNCÜ AŞAMA: Sonuçları kontrol edin. Talimat bölümünde yer alan sembollerin anlamlarına bakın ve hangi işaretlerin pozitif anlama geldiğini öğrenin.

– Testin ekran bölmesinde tek kırmızı çizgi çıkarsa, hamilelik durumu negatiftir. Eğer iki kırmızı çizgi çıkarsa hamilesiniz demektir. Ancak, bu bahsedilenlerden hiçbiri yoksa yeni bir test ile tekrar uygulamalısınız.

HAMİLELİK TESTİ NE ZAMAN YAPILMALI?

Evde yapacağınız bu testi adet gecikmesi olduğu zaman gecikmeden 14 güm içinde uygulayınız…

KAN TESTİ İLE HAMİLELİK BELİRLEME YÖNTEMİ

Vücuttaki kanın değerlerine göre yapılan hamilelik testini hastanede kolaylıkla uygulatabilirsiniz. Hamile kalmayı öğrenmek isteyen kadınların bu testte arayacağı sonuç HCG hormonunun olmasıdır. Kanda bu hormon varsa hamilesiniz, yoksa değilsiniz demektir. Hamilelik için yapılan kan testi evde yapılan teste göre daha net bir sonuç gösterir. Nedeni ise hamilelik hormonunun ilk önce kanda ortaya çıkması daha sonra vücuda yayılmasından kaynaklanmaktadır. (Testler iğne ile yapılmaktadır.)

Hiç beklemediğiniz anda birden bire karşınıza çıkan ikiz kardeşlerin, birbirlerinin kopyası olacak kadar olan benzerliği sizi şaşırtabilir. Peki ikiz kardeşler neden birbirlerine çok benzer? İkiz kardeşleri ayırt etmenin bir yolu var mı? Çoğul gebeliklerde anne karnındaki kardeşlerin birbirlerinden ayrılan temel özelliklerini sizler için araştırdık. İşte tek yumurta ikiziyle çift yumurta ikizleri arasındaki farklar…

Fiziksel anlamda birbirlerine tıpa tıp benzerliğiyle dikkat çeken ikiz bebekler, pek çok çiftin sahip olmak istediği bir hayaldir. Bunun için çiftler her ne kadar çeşitli yöntemleri deneseler de çoğul gebelik türünde en birincil etken genlerdir. Akrabalık bağlarında ikiz bebek doğurma ihtimalinin fazla olduğu bu tür hamileliklerin oluşması iki şekilde gerçekleşiyor. Çift yumurta ya da tek yumurta ikizi olarak dünyaya gelen bebeklerde, çift yumurta ikizi olabilmek için iki yumurtanın baba adayından gelen 2 adet sperm ile döllenmesiyle 2 zigot meydana gelerek çift yumurta ikizlerini oluşturur. Tek yumurta ikizlerinde ise yumurtayı baba adayından gelen 1 adet sperm döllüyor. Oluşan 1 adet zigotun bölünmesiyle tek yumurta ikizi oluşuyor.

Dünyaya gelen ikiz bebeklerin tek yumurta mı yoksa çift yumurta mı oldukları doğum esnasında uzmanlar tarafından kolaylıkla anlaşılabilir. Bazı ikiz bebekler, büyüdüklerinde birbirlerine tıpa tıp benzeseler de bazıları tamamen farklı olabiliyor. Peki bu duruma neden olan tek yumurta ikizleriyle çift yumurta ikizlerinin farkları neler? İşte o özellikler…

İKİZLER ARASINDAKİ TEMEL FARKLAR NELER? 

1- Tek yumurta ikizlerinin cinsiyetleri her zaman aynı olur iken, çift yumurta ikizlerinde cinsiyetler farklı olabilir.

2- Tek yumurta ikizlerinde 1 zigot, çift yumurta ikizlerinde 2 zigot meydana gelir.

3- Tek yumurta ikizlerinin genotip ve fenotipleri birebirdir. Ancak, çift yumurta ikizlerinde farklıdır.

4- Çift yumurta ikizleri birbirlerine benzemeyebilir, tek yumurta ikizleri birbirlerinin kopyası gibidir.

5- Her iki ikiz türünde de 2 göbek bağı bulunur.

6- Tek yumurta ikizlerinin genetik yapıları aynı olur.

7- Çift yumurta ikizlerinin ayrı ayrı plasentası ve su kesesi vardır. Tek yumurta ikizlerinde ayrılmayı gerçekleştiren döllenme 1-4 gün arasında gerçekleşirse ikizlerin ayrı plasenta ve su kesesi olabilir.  4-8. gün arası meydana gelirse tek bir plasentada 2 ayrı su kesesi oluşacaktır.

8- Tek yumurta ikizlerinde doğal bir klonlama söz konusu olacağından fiziksel olarak birbirlerine çok benzerler.

TEK YUMURTA İKİZLERİ NEDEN BİRBİRLERİNE ÇOK BENZER?

Tek yumurta ikizlerinde ki inanılmaz benzerliğin altında yatan temel faktör, döllenen tek bir yumurtanın ikiye ayrılarak benzer kalıtımsal özellikleri taşımasından dolayıdır. Tek yumurta ikizi olmalarına rağmen benzemeyen kardeşlerin değişimleri doğum sonrası beslenme veya egzersiz gibi etkenlerin uygulanmasından dolayı ortaya çıkan sonuçtur. Tek yumurta ikizleri doğum sonrası kendilerinde herhangi bir değişimde bulunmasalar bile birbirlerinden ayrılan bazı noktalar vardır.

TEK YUMURTA İKİZLERİNİN PARMAK İZLERİ NEDEN FARKLIDIR?

Tek yumurta ikizlerinin birçok özelliğinin benzemesine rağmen anne karnındaki gelişimleri sırasında su kesesinin farklı yerlerine dokunmasıyla ortaya çıkan parmak izleri farklıdır. Buradan da anlaşılacağı gibi parmak izleri genler yoluyla değil, rahim içerisindeki akım gibi çeşitli etkenlere bağlı olarak gelişir. 

Anne karnındaki ikiz kardeşler kendi benliklerinden çok birbirlerini yani yansımasını ararlar. Günümüzde ikiz kardeşlerin birbirlerine bu kadar bağlı olmaları aslında daha anne rahimdeyken bellidir. Birbirlerinin yansıması olduklarından dolayı biri sağlak olursa, diğeri solak olur. Bu durumda tek ve çift yumurta ikizleri arasındaki belirgin farklardan yalnızca bir tanesidir.

Düğün günlerinde aile boyu parlamak ve tüm gözlerin sizin üzerinizde olmasını istiyorsanız, çocuklarınıza giydirebileceğiniz en şık ve rahat kıyafet önerilerini sizler için derledik. Peki çocuklara düğün kıyafeti olarak ne giydirilmeli? Düğün için kız ve erkek çocuk kıyafet model tavsiyelerini haberimizde okuyabilirsiniz…

Evlenme kararı alan çiftlerin hayatlarını birleştireceği ve bundan sonra kendilerine yepyeni bir sayfa açacakları düğün günü, çiftlerin kendi arzuları doğrultusunda istenilen mevsime göre ayarlanır. Mevsimine uygun dizayn edilen düğün mekanında özellikle de düğün sahipleri başta olmak üzere davetliler de baştan aşağı şık olmaya özen gösterir. Peki herkes bu kadar şık olmaya gayret gösterirken çocuklar nasıl giydirilmeli? Vitrinlerde gördüğümüz kabarık türlü gelinlikler, düğün sahibi yakını olan çocuklar için ideal bir kıyafet seçimi olabilir.

Muhtemelen yalnızca o gün içerisinde giyilebilecek olan gelinlik modelli elbiseler oldukça göz alıcıdır. Ancak burada dikkat edilmesi gereken bir husus var ki o da çocukların gün boyu koşuşturma içinde olacağı için kendilerini rahat hissetmeleridir. Dolayısıyla ayaklarına dolanan uzun ve katmanlı elbiseler tercih edilmemelidir. Orta uzunlukta, ya da biraz dizin altında elbiseler onlar için daha idealdir.

Renklerini ise ister renkli, ister gelin gibi bembeyaz bir elbiseden yana tercih edebilirsiniz. Erkek çocuklarda en az kızlar kadar dikkat çekici görünmek isteyebilir. Kır düğünü ya da sahil kenarında bir kumsal düğünü yapılmayacaksa eğer resmi düğünler için erkeklerde en ideali takım elbise ya da smokindir.

Kır, kumsal ya da nikah gibi yerlerde de kumaş pantolon üzerine renkli bir blazer ceketlerle bir kombin yapabilirsiniz. Erkek çocuklarının kendilerini damat ya da sağdıç gibi hissetmesi onları mutlu edecektir.

N11.COM DANTELLİ ÇOCUK ELBİSE MODELLERİ 99,99 TL

MİNİCİTY KIZ ÇOCUK GELİNLİK ELBİSE MODELİ 125,00 TL

ERKEK ÇOCUK SMOKİN TAKIMI 139,90 TL

TRENDYOL ERKEK ÇOCUK SİYAH YELEK 47,25 TL

Ek gıda dönemine geçmiş olan bebeklerde tüketilecek olan mamaların karın doyurması kadar lezzetli olması da önemlidir. Bebeklerin hoşuna gidebileceği bir tadı olan mamalar ile daha kolay bir beslenme gerçekleştirebilirsiniz. İşte evde nefis irmikli ve elmalı muhallebi yapımı…

İlk altı aylık emzirme döneminde bebeğin tüm ihtiyaç duyduğu vitamin ve mineralleri anne sütünden aldığı şifa deposu sağlık açısından her ne kadar şifa deposu olsa da ek gıda döneminde anne sütüne ekstra katı gıda deneyimlerine başlanır. Anne sütünden sonra ilk defa farklı bir besinle karşılaşacak olan bebeklerin yiyeceği besinleri reddetmemesi için damağına hoş gelen lezzetleri tatması oldukça önemli bir husustur. Bizde sağlık açısından yararlı olduğunu bildiğimiz elmayı ve irmiği bir arada buluşturan kolay muhallebi tarifini sizler için derledik. İşte çok kolay bir şekilde hazırlayabileceğiniz elmalı ve irmikli muhallebi yapımı…

ELMALI VE İRMİKLİ MUHALLEBİ TARİFİ

MALZEMELER

1/2 tane elma

1 tatlı kaşığı irmik

1/2 çay bardağı su

1 çay kaşığı pekmez

YAPILIŞI

6 aylık olan bebeğiniz için yapacağınız elmalı ve irmikli muhallebi için ufak boy tencereye suyu koyun. Elmanın kabuklarını soyduktan sonra cam rendede güzelce rendeleyin. Elmayı suyun içine atıp ocak altında ortalama 3 dakika pişirin. Elmalar yumuşadıktan sonra irmik ilave edip 3 dakika daha pişirin. 3 dakikanın sonunda ocağı kapatıp ılık olunca pekmez ilave ederek afiyetle tüketin.

Afiyet olsun…