Fazla kilolarıyla tanıdığımız ünlü komedyen Ata Demirer, verdiği kilolarla sosyal medyada olay oldu. İddialara göre 50 kilo veren Ata Demirer adeta eridi.

49 yaşındaki Ata Demirer, şimdilerde Yeni filmi ‘Bursa Bülbülü’ için çalışmalar yapıyor.  Ünlü komedyen Ata Demirer, verdiği kilolarla sosyal medyada ilgi odağı oldu. Bir dönem 140 kilo olan Demirer, 50 kilo vererek eski görüntüsüne veda etti.

ata demirer 50 kilo verdi

Ünlü komedyen Ata Demirer, uzun süredir yeni film çalışmaları için inzivaya çekilmişti. Demirer, bir yandan çalışırken diğer yandan da sıkı bir diyet uyguladı. Ata Demirer’in son hali hayranlarını şaşırtırken ünlü isme yorum yağdı.

İnce görünmek her zaman kadını daha zarif ve daha özgüvenli hissetmesini sağlar. Stil sahibi kadınlar en çok dikkat ettikleri şeylerden biri vücut tipine göre doğru kıyafet seçimidir. Özellikle balık etli kadınların olduğundan daha zayıf görünmek için uygulaması gereken bazı püf noktalar bulunuyor. Peki kalın belli kadınlar nasıl giyinmeli? İşte cevaplar:

Giyeceğiniz kıyafetlerle bel kısmınızı uzun veya kısa ince veya kalın gösterebilirsiniz. Bunun için hangi vücut tipine ne yakışır bilmek gerekiyor. Aldığınız kıyafet ne kadar güzel ve kaliteli olursa olsun eğer vücut tipinizle uyumlu değilse sizi olduğunuzdan daha kilolu gösterir. Mesela kısa ya da uzun bele sahip olanlar değişik formlarda kıyafet giymeli aksi takdirde istemedikleri bir görüntüyle karşı karşıya kalabilirler. Beliniz vücudunuzun diğer bölgelerine oranla daha kalınsa dikkati bacaklarınıza yöneltecek etekler kullanmaya çalışın. Ya tamamen uzun etekler giyin ya da mini etekleri tercih edin. Orta boy eteklerden kesinlikle uzak durun, böyle etekler tüm ilgiyi belinize yönlendirecektir. İşte ince belli görünmenin püf noktaları:

 KALIN BELLİ KADINLAR NASIL GİYİNMELİ?

► Özellikle 80’ler dönemde kıyafetlerde sıkça karşılaştığımız geniş omuz kıyafetler, vatkalı kıyafetler bel kısmını daha ince göstermektedir. Omuz bölgesinin genişlemesi, bel bölgesinde ilüzyon yaratarak daha ince görünmesini sağlar. 

► Derin V yakalar, belinizin daha ince görünmesini sağlayacağı için giydiğiniz kıyafetlerin yaka detayının V şeklinde olmasına özen gösterin. Kıyafetinizde kuplar, ince bel etkisi yaratabilir. Ancak beliniz çok kalın ise bu tür detayların olmamasına özen gösterin. Aksi takdirde belinizi daha kalın gösterebilir. 

► A kesim etek ve elbise modelleri sizi olduğunuzdan daha uzun ve daha ince belli gösterir. Etekleri vücudunuza oturan üstlerle kombinleyebilirsiniz.

► Son dönemlerin en çok tercih edilen kesimlerinden beri yüksek bel kesim pantolonlardır. Gardırobunuzda yüksek bel parçalara yer vermeye çalışın. Yüksel belli etek ve pantolonlar belinizi daha ince gösterir ve göz yanılması sağlayarak bel hattınızı yeniden çizer. Özellikle yüksek bel kumaş ve jean pantolonları gardırobunuza katabilirsiniz. Beli daha ince göstermek için; yüksek bel parçaları topuklu ayakkabılarla tamamlayarak şıklığınıza şıklık katabilirsiniz.

► Kalın belli bayanlar tarafından yapılan yanlışların başında pantolon ve eteklere daha kilolu görünürüm diye kemer takmama olayıdır. Bilakis, kemerler doğru kullanıldığı takdirde kilolu göstermek yerine vücudunuzu daha formda gösterir. Takmak istediğiniz  kemerin koyu tonlarda ve kıyafetinizle aynı renklerde olmasına dikkat edin. Peplum görüntüsü yaratan deri kemerlerden bulursanız, mutlaka edinin. İnce kemerleri de kullanabilirsiniz ama kıyafetinizle aynı tonlarda olmasına dikkat etmelisiniz. Kemerlerde gösterişli toka, süs, renk vb. detaylardan kaçının. Sade kemerlerden edinin.

► Pantolon tercihinizde paça kısmının bol olması, bel bölgenizle kontrast oluşturarak daha ince görünmesini sağlar. Bu tarz pantolon seçimlerinizde yüksek belli modelleri tercih etmek, bellinizin en dar olduğu noktayı daha çok belirginleştirecektir.

► Karın bölgenizin görünümünü küçültmek için bel kısmından kemer ile bağlanan bir kaban veya trençkot tercih edin. Bu stili doğru uyarlamak için beldeki kemerin, bel çizginize tam denk geldiğine emin olmalısınız.

► Yatay çizgili parçaların sizi olduğunuzdan daha kalın gösterdiğini duymuş olabilirsiniz. Dikey çizgiler de yatay çizgilerin tam aksine sizi olduğunuzdan daha ince gösterir. Dikey çizgilere sahip bir bluz veya tişörtle hayal ettiğiniz görünüme sahip olabilirsiniz.

 

İleri yaş hastalıklarından biri olan Alzheimer, beyindeki hücrelerin yavaş yavaş ölmesi ile unutkanlık gibi problemlerin yaşanmasına sebebiyet veriyor. Beyinin giderek küçülmesi gibi durumlara da neden olan alzheimer hakkında merak edilenleri sizler için araştırdık. Peki alzheimer nedir ve belirtileri nelerdir? Alzheimer’in tedavisi var mıdır? İyi gelen besinler…

Beyindeki hücreler vitamin yetersizliği gibi durumlardan kaynaklı yenilenmez. Bu da günlük yaşamsal aktiviteler esnasında beynin kavrama, hatırlama ve depolama alanlarında ciddi hasarlar bırakır. Alzheimer’da tam olarak bu nedenden ötürü ortaya çıkar. Demans yanı beynin hatırlama kabiliyetinin tamamen ortadan kalktığı hastalığın başlangıcıdır. Hastalık ilk kez ileri yaşta kişilerin sıklıkla geçmişe ait durumları unutması ile tespit edilmiştir. Daha sonra ise konuşma, işitme ve motor hareketlerinde eksiklikle devam eder. Beynin sinir hücrelerinin dokusunun bozulması kişinin yaşam kalitesini düşürür. Yapılan araştırmalarda hastalığın henüz kesin bir nedeni bulunmamaktadır. Fakat, vitamin eksikliği, sinir hücrelerinin deforme olması, ruhsal bozukluklar, genetiksel eksiklikler, kalp krizi ve yüksek tansiyon gibi rahatsızlıkların beyne aşırı kan yüklemesi ile yaşanır. 

ALZHEİMER BELİRTİLERİ NELERDİR?

Hastalık erken dönemde tespit edilecek belirtiler gösterir. Bunlardan en yaygını da hafıza kaybıdır. Bunun dışında ise;

Nesnelerin ismini unutmak

Ruhsal bozukluklar

Sorulan soruları sürekli tekrar etme

Kendi kendine konuşma

Karar verme konusunda zorlanma gibi belirtiler hafif olan alzheimerdir. Ancak orta ve ileri olanda ise;

Sürekli heyecanla ve sinirli olma

Düzensiz uyku

Motor hareketlerinde yavaşlama

Paranoyaklaşma

Kişisel ihtiyaçları unutma

Dengesiz yemek yemeye bağlı artan kilo da ileri belirtilerdir.

ALZHEİMER TEDAVİSİ VAR MIDIR? ALZHEİMER’DEN KORUNMANIN YOLLARI NELERDİR?

Erken dönemde tespit edilme durumu olan hastalık ilerlemeden kontrol altına alınabilir. Bunun için belirli ilaç ve psikolojik destekler sağlanır. Düşük dozda başlanılan ilaçlarla beyinin işlevselliği artar. Bununla beraber hem profesyonel destek hem de çevresindeki insanların kişiye sürekli iyi olduğunu hissettirmesinde fayda var. Alzheimer riskini azaltmak için;

Yeşil bitki ve sebze tüketmek

Yazı veya resim yapmak

Spor dalları ile uğraşmak

Emekli olduktan sonra ev yerine aktivitesi bol yerlere gitmek

Kalp ve yüksek tansiyon riskini azaltmak için düzenli kontroller yapmak

Kötü alışkanlıkları bırakma gibi durumlarla alzheimer engellenebilir. 

ALZHEİMER’E İYİ GELEN BESİNLER…

  • – Sinir sistemindeki hasarları onarmada büyük rolü olan OMEGA-3 yağ asitleri, alzheimeri de önlemek için önerilen besin değerlerinden biridir. Somon, sardalye ve uskumru gibi balık çeşitlerinin yanı sıra ceviz, badem, keten tohumu ve zeytinde de bulunur. 
     
  • İçeriğinde C ve E vitaminlerinin bulunduğu sebze ve meyveler, vücutta dolaşan serbest radikalleri azaltır. Aynı zamanda hafızayı kuvvetlendiren bu besinler alzheimer riskini de engeller. Brokoli, çilek, yabanmersini ve kivi bu vitaminler açıcından zengin besinlerdir.
     
  • – Kızılcık, elma, greyfurt ve nar flavonoid açısından oldukça zengin besinlerdir. Flavonoid vücuttaki zararlı hücrelerin sayısını azaltmada yardımcı olan yararlı maddelerden biridir.
     
  • Köri sosunun içerdiği zerdeçal ve kürkimin antikosidan potansiyelinden zengin değerlerdir. Uzmanlar, alzheimer riskini azaltan bu sosun yemeklerde kullanılmasını tavsiye ediyor.
     
  • – Folik asit, B6 ve B12 bakımından güçlü olan koyu renkli yeşillikler zayıflamış beyin hücrelerini güçlendirmede oldukça faydalı besinlerdir.

Yeni süveter trendi, cool ve zarif bir çizgide daha modernleşmiş tarzda sokak stillerinde yer alırken, bize düşen onu en iyi haliyle kombinlemek ve seviyorsak gardırobumuza eklemek olmalı. Peki 2022’nin en güzel süveter modelleri hangisi? Süveter nasıl kombinlenir?

Genelde kış sezonunda elimiz en fazla kazak, hırka, sweatshirt gibi parçalara gidiyor. Şimdi bu parçaların yanına 90’lı yılların vazgeçilmezi süveterlerde dahil oldu. Süveter denince aklınıza okul yıllarında forma üzerine giyilen ya da dedelerimizin üşümekten korunmak için giydikleri süveterler gelmesin. Siz de sıradanlıktan biraz uzaklaşmak ve kendinize özgü bir tarz oluşturmak isterseniz mutlaka sezonun trend olan parçalarından süveterlere bir şans verebilirsiniz. Oldukça kolay kombinlenebilir olması nedeniyle büyük ilgi gören kadın süveter modelleri, göz alıcı renkleri ve desenleriyle adından sıkça bahsettirir.

PEKİ SÜVETER NASIL KOMBİNLENİR?

Günümüzde en trend kombinler arasında yer alan gömlekleri özellikle renkli bir kolsuz süveterle kullanabilir. Doğru kombinlendiği zaman oldukça beğeni toplar veya bir kareli süveter altına giyebileceğiniz açık tunik gömlekler, hoş bir duruş sergilemenize yardımcı olur. Özellikle beyaz, bej, buz mavisi, bebek mavisi, pastel sarı, pudra pembe gibi tonlar çok sevilir. Ayrıca altına giyeceğiniz pantolonu da gömlekle benzer tonlarda seçebilir ve muazzam bir uyum yakalayabilirsiniz.

Vesna

Genel olarak hem kapalı giyimde hem de diğer tarzlarda süveter renkli ve desenliyse altına giyilecek ürünlerin ya da alt giyim ürünlerinin sade olması tercih edilir. Bununla birlikte farklı desenleri karıştırarak da benzersiz bir görünüm yaratabilir, çağdaş ve hoş bir duruş sergileyebilirsiniz.

vesna Kübra

Pantolon, etek, tayt gibi farklı parçalarla bir arada kullanım imkânı sunan kadın süveter modellerini şık ve modern bir elbiseyle de kombinleyebilirsiniz.

Renkli süveterlerle sade ve tek renkli bir elbiseyi bir arada kullanabilir, hareketli aksesuarlarla kombinlerinize benzersiz bir dokunuş kazandırabilirsiniz. Elbiselerinizin üzerine isterseniz kısa isterseniz de uzun süveterlerden giyerek hem farklı hem de şık kombinler elde edebilirsiniz.

Söz konusu bebekler olduğu zaman beslenmeden temizliğe, temizlikten bakıma kadar her şeyde dikkatli olmak gerekir. Anneliğe alışma sürecinde olan kadınların bebek kıyafeti temizliği ile ilgili sizlere rehber olacak haberimizi mutlaka okumalısınız! Bebek kıyafetleri yıkarken dikkat edilmesi gereken bazı önemli püf noktalar…

Bebeğiniz için baktığınız birbirinden şirin kıyafetlerin en az güzelliği kadar hijyenik olması da çok önemlidir. Biz yetişkinlere göre çok daha hassas ve narin yapıda olan bebeklerin bağışıklık sistemi güçsüz olduğundan dolayı bakterilere karşı daha açık olurlar. Bebeğinizin en güzel zamanlarını hastalıklarla boğuşarak geçirmesini istemiyorsanız, gelişimine katkı sağlayacak faydalı besinler tüketmesini sağlayabilirsiniz. Beslenmenin dışında bebeğinizin sık sık temas edeceği oyuncakların ya da ürünlerin hijyenik olmasına dikkat ederek sağlığını koruyabilirsiniz. Bu anlamda dikkat edebileceğiniz en önemli şey, kıyafetlerin doğru ve hijyenik yöntemlerle temizlenip bebeğinize zarar vermemesidir. Direkt olarak cildine temas edecek olan kıyafetlerin nasıl yıkanması gerektiğini bilmiyorsanız, bazı önemli önerileri göz önünde bulundurarak yeterli bir temizlik sağlayabilirsiniz.

Bebek kıyafetlerinin yıkanmasıyla ilgili yapılan yaygın hatalardan birisi de bebeğin en az 1 yaşına gelene kadar yetişkin kıyafetleriyle bir arada yıkanmasıdır. Gündelik yaşantı içerisinde kullanılan yumuşatıcı ve deterjanların alerjik reaksiyonlara neden olmaması için bebeğinize uygun olan ürünü seçmelisiniz. 

BEBEK KIYAFETLERİNDE HANGİ DETERJAN KULLANILMALI?

Deterjan seçimi yaparken hoş kokmasından ziyade en iyi temizleyenin ve sağlıklı olanın tercih edilmesi daha doğrudur. Bu nedenle kıyafet temizliği için kimyasal içermeyen ancak, anti alerjik yapıda olmasına dikkat etmelisiniz. Hassas cilde uyumlu tasarlanan bebek kıyafetlerde kullanan deterjanların kimyasallardan dolayı tahriş sorunlarını da engeller.

BEBEK GİYSİLERİ MAKİNEDE NASIL YIKANMALI?

Bebeğinizin kirlenen kıyafetlerindeki bakterileri temizlemek için pamukluysa makinede 65 derecede yıkayabilirsiniz. Kumaşı daha hassas bir türdeyse 40 derecelik ısı yeterlidir. Küçük parçaları yıkarken çamaşır filesi kullanabilirsiniz.

KIYAFETLERDEKİ LEKELER NASIL ÇIKARILIR?

Lekelenen bebek kıyafetlerini temizlemek için ekstra güçlü leke çıkarıcılar kullanmak kıyafete ve bebeğinizin hassas cildine zarar verebilir. Bunun için ilk önce elde yıkama yapmalısınız. Kuruyan lekeleri yumuşak fırça ile üstünden geçebilir, daha sonra da deterjandan ilave edip ılık suda bekletebilirsiniz. 

HİÇ GİYİLMEMİŞ BEBEK KIYAFETİ YIKANMALI MI?

Paketli bir şekilde satın alınan bebek kıyafetini kullanmasanız bile yıkamanızda fayda var. Yıkamanızda ki asıl amaç kıyafeti kimyasallardan arındırmak iken, açıkta duran kıyafetleri de bakterilerden için gereklidir.

BEBEK KIYAFETLERİ YIKAMANIN ETKİLİ PÜF NOKTALARI

  • Yeni doğan bebeklerin cildi, yetişkin kimselerinkine göre hassas olduğundan, daha çok dikkat edilerek hareket edilmelidir. Bu nedenle kıyafetlerin bebeğin cildine zarar vermemesi için yetişkinlerin kıyafetlerinin haricinde, yalnızca bebek giysilerinin yıkanması daha doğru olacaktır. 
  • Giysilerde bulunan etiketleri kesmeyi unutmayın. Böylece bebeğinizin cildini tahriş olmasını önlemiş olursunuz.
  • Bebeğinize aldığınız kıyafetleri yıkamadan sakın giydirmeyin. Yıkadıktan sonra giysileri ütülemeniz mikropların kırılmasını sağlayacaktır.
  • Bebeğinizin giysilerinde çamaşır suyu ya da kimyasal içeriği fazla olan deterjanlar kesinlikle kullanmayın. Bu tür deterjanlar ciltte kaşıntıya, kızarıklığa ve yan etkiye neden oluşturacağından, özel üretilen deterjanları ya da sabun tozlarını tercih edin.
  • İlkbahar ve yaz aylarında yıkadığınız bebeğinizin giysilerini kesinlikle güneş gören bir yerde kurutun. Böylece bakteriler kısa zamanda kaybolacaktır. Kuruyan çamaşırları ise serin ve kuru yerde ya da çocuğunuzun dolabına koyun. Bebeğinizin giysilerini yıkarken naftalin ve güve ilacı kullanmayın.

Klasik mantılardan çok farklı yörelere ait mantıları denemeyi isteyenler için Erzurum mutfağının meşhur tarifi olan Hingel mantısı nasıl yapılır araştırdık. Şekli ile iştah açan hingel mantısının püf noktaları yazımızda.

Gürcü mutfağına özgü bir tür mantı olduğu bilinen Hingel, Erzurum ve Sivas şehirlerinde de sık sık yapılan bir tarif.  İç malzemesi, çekilmiş ya da ince kıyılmış dana veya koyun eti karışımından hazırlanır. İnce açılmış hamur üzerine iç malzemesi konduktan sonra, hamur bohça gibi toplanır ve ucu sıkılır. Her yörede farklı isimlerle bilinen hingel; metez ve çerkez mantısı olarak da karşımıza çıkıyor. Mantıyı çok sevenler, bu tarife bayılacak.  Daha çok metez ve çerkez mantısı olarak bilinen hingel mantısı, diğer mantılara göre daha büyük oranda yapılmaktadır. Hingel mantısını isterseniz patatesli ya da sade yapabilirsiniz. Biz bu tarifimizde sizin için kıymalı versiyonunu paylaştık. Kolayca şekil verebileceğiniz ve evdeki malzemeleriniz ile hemen hazırlayabileceğiniz hingel mantısı için malzemeleri paylaşıyoruz.

  • Mantı hamuru, ele yapışmayacak bir kıvama gelinceye kadar yoğurun.
  • İç harcı patatesli veya peynirli olarak da hazırlayabilirsiniz.
  • Hamuru iç harç ile doldurmadan önce üzerini kapatarak 15 dakika dinlendirebilirsiniz.
  • Hamurun kurumasını önlemek için açtıktan sonra hızlı olmanız gerekir.
  • Mantı ne kadar sürede pişer? diye merak edenler için, mantı kaynar suda ortalama 10 dakika içerisinde pişmektedir.

HİNGEL MANTISI TARİFİ:

MALZEMELER

2 su bardağı su
3 adet yumurta
1,5 tatlı kaşığı tuz
6 su bardağı kadar un

İçi için;

Yarım kilo kıyma
2 adet doğranmış soğan
Bir tutam maydanoz
Tuz, karabiber ve pul biber

YAPILIŞI

Hamur malzemelerini bir kabın içerisinde karıştırın ve güzelce sert bir hamur haline gelene kadar yoğurun.

Daha sonra üzerini nemli bezle örterek yarım saat kadar bekletin.

Hamur bekleyene kadar iç malzemesini hazırlayabilirsiniz.

İnce ince doğranmış soğanları ve tüm malzemeleri rondodan geçirin.

Dinlenen hamuru oklava ile güzelce açın. Su bardağı yardımıyla yuvarlak şeklini verin.

Ortasına iç harcı ekleyerek, iki parmağınızı kullanarak sağ ve sol kenarlarından kıvırın. 

Tuzlu suyun içerisinde haşlayın, arzuya göre tereyağ ve salça ya da yoğurtlu karışım yaparak servis edebilirsiniz.

Afiyet olsun…

Dünya’nın en lezzetli tostu olarak bilinen Ayvalık tostunu evinizde artan malzemelerden de yapabilirsiniz. Acıktığınızda evinizdeki malzemeleri kullanarak muhteşem dopdolu bir tost hazırlayabilirsiniz. Peki ayvalık tostunun içinde ne var?

Ayvalık tostu, adını büyükçe kesilen özel ekmeğinden alan bir sandviçtir. Balıkesir’in Ayvalık ilçesinin bilinen yöresel bir ürünü olan bu tost, tadını ekmeğinden ve bu da yapımında kullanılan özel undan almaktadır. Bozulmaya karşı dayanıksız olan bu ekmek buzdolabında muhafaza edilmelidir. Yemek yapmak için acelesi olanların, evdeki malzemeler ile kolaylıkla hazırlayabilecekleri ayvalık tostu ülkemize özgü tost çeşitlerinden biridir. Kahvaltı sofralarınızın ya da tüm öğünlerinizin yerine geçecek ayvalık tostunu püf noktalarıyla sizin için anlattık. İşte evde ayvalık tosu yapımı:

  • Püf nokta: Ayvalık tost ekmeği bulamazsanız, sevdiğiniz farklı bir ekmek çeşidini de kullanabilirsiniz.
  • Tostun içinde ev yapımı salatalık turşusu kullanabilirsiniz.
  • Rus salatasını hazır almak yerine, nefis rus salatası tarifinden yararlanarak hazırlayabilirsiniz.
  • Ayvalık tostunun yanında kibrit patates de sunabilirsiniz.

AYVALIK TOSTU TARİFİ:

MALZEMELER

4 dilim tost ekmeği
8 dilim kaşar
6 adet sosis
8 dilim sucuk
1 adet domates
2 adet salatalık turşusu
2 yemek kaşığı zeytinyağı
4 yemek kaşıüı rus salatası

YAPILIŞI

Öncelikle tüm malzemeleri jülyen şeklinde doğrayın. Daha sonra tavaya zeytinyağını alarak içerisinde tüm malzemeleri güzelce pişirin.

Pişen malzemeleri bir kenara alarak, ekmekleri tost makinesine yerleştirin.

Ekmekler tost makinesinin izini alınca ikişer dilim kaşar peynirini ekleyin. Ardından hazırladığınız karışımı, rus salatasını ve salatalık turşusunu yerleştirin.

Ardından kalan malzemeleri de ekledikten sonra ekmekle üzerini kapatarak güzelce tostu basın. Aynı şekilde ikinci katı da yapın.

Kaşar eriyene kadar bekledikten sonra ketçap veya mayonezle sıcak servis edebilirsiniz.

Afiyet olsun…

Daha tezgahlarda yüzünü göstermeye başlamasıyla içimizi büyük bir mutlulukla kaplayan çilek, özellikle çocukların en sevdiği meyvelerden biri. Kokusuyla buram buram mutfağı saracak yedikçe yediren çilekle birbirinden enfes tatlılar hazırlayabilirsiniz. Peki çilekli tatlılar nelerdir? Çilekle hangi tarifler yapılır?

İlkbahar ve yaz başında tezgahlarda yerini alan çilek, lezzetinin yanı sıra pek çok sağlık yararları sunar. Mükemmel bir lif, C vitamini ve antioksidan kaynağı olan çileğin yaklaşık 25 çeşidi bulunmaktadır. Ülkemizde en çok yetiştirilen ve tüketilen çilek çeşitlerinin başında Douglas ve Chandler geliyor. Büyük küçük herkesin severek yediği meyvelerin başında gelen çilek, aynı zamanda yazın en güzel habercilerinden. Çilek, bazen ocakta kaynayan bir tencere reçel, bazen çikolata sosuna veya pudra şekerine batırarak yediğimiz eşsiz bir meyve ya da birbirinden lezzetli tatlıların olmazsa olmazı olarak çıkar karşımıza. Saksıda bile yetişen, kokusu ile büyüleyen, rengi ile göz kamaştıran çileğin sağlık açısından faydaları da oldukça fazla. İşte, sofralarınızı ziyafete dönüştürecek, çay saatlerinin vazgeçilmezi olacak birbirinden güzel çilekli tarifler:

ÇİLEKLE YAPILAN EN KOLAY TATLILAR

ÇİLEKLİ MAGNOLİA

Son yıllarda adını şıkça duyduğumuz, bir kez tadına bakanların sık sık yemek istediği magnolia Türk mutfaklarında da yerini almaya başladı. Klasik tatların dışında yapımı oldukça basit olan magnolianın çilekli olan tarifini denemeye ne dersiniz? Çok seveceğiniz çilekli magnolia tarifi için yazımıza göz atmalısınız.

ÇİLEKLİ PASTA TARİFİ:

Yumuşacık pandispanya hamuru, pastacı kreması ve çilekle hazırlanan bu pasta, özel günlerde kendi pastasını hazırlamak isteyenler için sunuluyor.

MALZEMELER

3 yumurta
125 g pudra şekeri
125 g elenmiş un
1 paket kabartma tozu
1 paket vanilya

Pastacı kreması için;

2.5 su bardağı süt
1 çay bardağı toz şeker
1 çorba kaşığı nişasta (Tepeleme)
1 çorba kaşığı un (Tepeleme)
2 yumurtanın sarısı
1 çorba kaşığı tuzsuz tereyağı veya margarin
100 ml krema
1 paket vanilya
100 g beyaz çikolata

Arası ve üzeri için;

Bütün çilek ve hazır krokan parçaları

YAPILIŞI

Pandispanya için; yumurtaları ve şekeri köpük köpük olana kadar çırpın. Elenmiş unu, kabartma tozunu ve vanilyayı ilave edin.

Spatula ile alttan üste doğru havalandırarak köpüğü söndürmeden karıştırın. Orta boy bir kelepçeli kalıbın tabanını yağlı kağıtla kaplayıp, hamuru kalıbın içine dökün.

Fırının alt rafına ısıya dayanıklı, içi su dolu bir kap koyun. Kelepçeli kalıbı da orta rafa yerleştirin. Önceden ısıtılmış 170 derece fırında 40-45 dakika pişirin.

Pastacı kreması için; tereyağı ve krema dışındaki tüm malzemeyi sos tenceresine alın. Çok kısık ateşte, muhallebi kıvamına gelene kadar pişirin.

İndirmeye birkaç dakika kala tereyağını, kremayı ve beyaz çikolatayı ekleyin. İyice karıştırıp pütürsüz bir kıvam elde edince ocaktan alın. Arada bir çırpıp pütürleşmesini önleyerek soğutun.

Pişen pandispanyayı enine ikiye kesin, arasına önce pastacı kremasını yayın, hemen üzerine doğranmış çilekleri ve krokan parçalarını serpin.

Üzerine ikinci pandispanya katı yerleştirin. Kremadan yayın. Yapraklarıyla birlikte bütün çilekleri de yerleştirip soğutun ve dilimleyin.

Özel gün ve kutlamalarda çilekli pastayı, yanına çok yakışan muzlu smoothie ile birlikte servis edebilirsiniz.

ÇİLEK REÇELİ:

Reçel kahvaltıların vazgeçilmez tatlısıdır. Özellikle güzel ve kıvamında yapılan reçeller hem görüntü hem de lezzet açısından tatmin edici olur. Peki böyle güzel reçeller nasıl yapılır? Uygulayacağınız bazı püf noktaları ile sizde birbirinden güzel reçeller yapabilirsiniz.

ÇİLEKLİ TURTA TARİFİ:

Üstü açık hamur işi olarak sunulan turta, çay saatlerinde sunulur. Üst kısmında ise genellikle frambuaz, vişne, çilek gibi mevsim meyveleri kullanılır. Aynı zamanda jelatin ile bir jöle de hazırlanabilir. Peki, nefis mi nefis çilekli turta nasıl yapılır?

MALZEMELER

Milföy hamuru
1 su bardağı toz şeker
Yarım su bardağı un
File badem
10 adet dilimlenmiş çilek

YAPILIŞI

Öncelikle milföy hamurlarını tek parça haline getirin ve içerisine toz şeker ekleyin.

Mutfak tezgahını unlayın ve milföy hamurunu merdane ile açın.

Hamur uygun bir boyuta geldiğinde iki büyük yağlı kağıt arasına serin.

Merdane ile yağlı kağıdın üzerinden hamuru inceltmeye devam edin.

Üstteki yağlı kağıdı kaldırın ve hamurun üzerine yumurta beyazı sürün.

Hamurun üzerine az miktarda krema sürün ve kaşığın arkasıyla hamurun içerisine yayın.

Dilimlenmiş çilekleri kremanın üzerine dizin. Hamurun kenar kısımlarında boşluk bırakın.

Hamurun kenarlarını içe doğru katlayın. Çileklerin üzerine file bademlerden serpin.

Bir tutam toz şekeri hamurun üzerine serpiştirin. Hamurun kenarlarına yumurta sarısı sürün.

Hazırladığınız çilekli turtayı, fırında 220 derecede üzeri kızarıncaya kadar pişirin.

Afiyet olsun…

Ramazan ayında oruç tutarken sağlıklı beslenmek oldukça önemli. Diyetisyen Sena Karahan’dan Ramazan ayı için beslenme önerileri var. Peki, sahurda neler yemeliyiz? Örnek sahur menüleri neler? İşte aradığınız sorunun yanıtı:

İftarda fazla kaçırdığınızı düşünüyorsanız dengelemek için sahur yapmamayı ya da hafif atıştırmalıklarla geçiştirmeyi de düşünmüş olabilirsiniz. Peki bu doğru bir yaklaşım mıdır? Beslenmeyle ilgili yönlendirici paylaşımlarda bulunulsa da herkes için geçerli olan tek bir doğru ya da yanlıştan bahsetmek mümkün değildir daha doğrusu sağlıklı değildir. Beslenme alışkanlıklarımızı tek tip kalıba uydurmaya çalışmak ya da bir başkasıyla kıyaslamak, bizi zorlayıcı ve sürdürülebilir olmayan diyetler yapmaya yönlendirir ve sonuca ulaşamayız. Sonuç alamadığımız her diyet beraberinde başarısızlık hissi ve motivasyon kaybını getirir. Bu nedenle her bireyin beslenme şeklinin kendi ihtiyaçlarına ve yaşam şartlarına uygun planlanması gerektiği unutulmamalıdır.

Peki kilo almaktan endişe ediyorsak iftarda fazla kaçırdığımızda nasıl dengeleyebiliriz?

İftar sofrasında hızlı ve fazla miktarda yemek, özellikle abartılan pide, pilav, makarna, hamur işleri, kızartmalar, şerbetli tatlılar ya da şekerli ve gazlı içecekler anlık tok ve tatmin hissettirse de birkaç saat sonra yerini yeniden açlık hissi ya da tatlı krizlerine bırakabiliyor. Bununla beraber sahur yapmamak ya da ufak atıştırmalıklarla geçiştirmek hem gün boyu mental ve fiziksel yorgunluğa hem de iftar sofrasına yeniden çok aç oturmaya neden olabiliyor. Bunun yerine hem vicdanınızı rahatlatacak hem de ertesi gün daha rahat oruç tutmanıza yardımcı olacak protein ağırlıklı bir sahur tercih edilebilirsiniz.

Protein ağırlıklı bir öğünde et, yumurta, peynir, süt vb gıdalar tek başına tüketilmemeli, muhakkak sağlıklı yağlar, lifli gıdalar ve ölçülü miktarda doğru karbonhidrat kaynakları ile desteklenmelidir. Örneğin protein içeriği yüksek bir öğünü sebzeler ve mevsim yeşillikleriyle desteklemek hem midede doluluk hissi uyandırarak tokluk sağlar hem de detoksifikasyona destek olur.

Sahur örneği;

  • Lorlu krep
  • 7-8 adet zeytin veya 3 tam ceviz veya 1/3 avokado veya 2 t.k. tahin
  • Yeşillik (maydanoz, roka, dereotu, v.b.) ve mevsim sebzeleriyle söğüş (pancar. havuç, turp, biber, domates, salatalık v.b.)
  • 1 çay bardağı süt/ayran/kefir

(Belirtilen ölçüler örneklendirmek için oluşturulmuştur ve ihtiyaca göre miktarlar değişiklik gösterir.)

Lorlu Krep Tarifi

3-4 y.k. yulaf ezmesi ya da 1 küçük boy yarı haşlanmış patates

2 beyaz 1 sarı yumurta (beyazı isteğe göre arttırılabilir)

3 y.k. lor peyniri ya da tercihe göre 2 ince dilim yağlı peynir

1 t.k. svı yağ

Tüm malzemeler karıştırılarak yağlanan tavada pişirilir. Yulaflı tercih edilecekse kullanılan yulafın ‘yulaf kepeği’ ya da ‘yulaf unu’ olmadığından emin olun. Patates tercih edilecek ise çok haşlanmış ve rendelenmiş patates kullanmak yerine yarı haşlanmış patatesleri küçük küpler halinde kullanarak glisemik indeksi daha düşük bir krep hazırlayabilirsiniz.

Son yılların en popüler uygulamaları arasında ikinci el kıyafet satan mobil uygulamalar yer alıyor. Birçok kişi aldığı ve giymediği ürünleri ikinci el satışa çıkarıyor. Bazı insanlarda ise ikinci el kıyafet alırken pek çok soru işareti oluyor. Peki ikinci el kıyafetlerde pişman olmamak için nelere dikkat etmeli? Detaylar haberimizde…

Günümüzde birçok kişi kullanmadığı veya birkaç kez kullanıp sıkıldığı kıyafetlerini birçok online uygulama üzerinden satışa koyuyor. Satışa konulan kıyafetler hem değerlendirilmiş hem de uygun fiyata alıcı buluyor. Son günlerde popüler olan mobil uygulamalarda 2. el kıyafet satın alırken dikkat etmeniz gereken birkaç püf noktası bulunuyor. Birçok kıyafeti daha uygun fiyatlara satın alacağınız uygulamalarda dikkat etmeniz gerekenleri sizler için sıraladık.

2.EL KIYAFET ALIRKEN DİKKAT ETMENİZ GEREKEN DETAYLAR!

Orijinal mi yoksa replika mı?

2.el kıyafetleri satın alırken ürünün replika olup olmadığına dikkat edin. Eğer ürün orjinal yazılmışsa orjinalliğini test etmeniz gerekiyor. Çünkü replika ürünlerin üretimi ve satışı büyük ölçüde yaygınlaşmış durumda. Bu yüzden ürünün üzerinde hangi markaya ait olduğunu yazan etiket olup olmadığını, amblemini ve sembolünü incelemeyi unutmayın. 

Her açıdan fotoğrafının çekilmiş olması gerekir

Satın alacağınız ürünün kullanım değerini yitirmemiş olması gerekir. Üründe yırtık, sökük, yıpranma, koku, delik, tüylenme, leke, solma, soyulma, esneme ve fermuarda takılma vb. gibi fonksiyonel bozukluklar olup olmadığını dikkatlice inceleyin. Bunun içinde alacağınız ürünün her açıdan fotoğrafının çekilmiş olmasına dikkat edin. 

Soru sormaktan çekinmeyin

Uygulamada alacağınız ürünle ilgili aklınıza takılan her şeyi satıcıya sormaktan çekinmeyin. Çünkü bazı satıcılar ürünün sorunu olduğunu saklamaktadır. Ürünün boy, göğüs ve kalça ölçülerini sorun, bedenin size olacağından emin olun.

Satıcının puanına ve yorumlarına bakın

Uygulamalarda karşılaşacağınız satıcıları kolaylıkla puanına ve onun için yapılan yorumlara bakabilirsiniz. Bu yüzde alacağınız kıyafeti yüksek puanlı olan satıcılardan almaya özen gösterin.  Ama bazı insanlar üründe sorun olmamasına rağmen sebepsiz yere satıcıya düşük puan verebiliyor, o yüzden satıcı yorumlarını da okuyun.

Temizlenebilir olması

Kaban, mont gibi dış giyim ürünleri profesyonel temizlik gerektiği için eğer satın alacaksanız temiz ve yeni olmasına özen gösterin. Eğer kuru temizleme gerektiren mont veya kaban varsa fiyatını ona göre daha düşük almaya dikkat edin. gerektirir. Eğer kuru temizleme gibi hizmetlere vaktiniz veya maddi durumunuz yoksa satın almayı tekrar gözden geçirin.

Ürünün onarılabilir olması

Bazı ürünler yırtık veya yıpranmış olabilir. Bu yüzden her tarafının fotoğrafının çekilip çekilmediğinde bakın. Eğer çekilmemişse satıcıdan isteyin ve ürünün defolu olup olmadığını teyit edin.