Şunun için etiket arşivi: Kadın

Neredeyse tüm bebeklerde en az 1 defa bile olsa muhakkak görülen çapaklanma sorunu, her annenin yaşadığı bir durumdur. Bebeklerde görülen çapaklanmanın nedenleri bilinmeli ve ona göre erkenden önlemler alınmalıdır. Peki bebeklerde göz çapaklanması neden olur? Bebeklerde çapak temizliği nasıl yapılır? Anne sütü bebeklerde çapaklanmaya iyi gelir mi? Bebeklerde çapaklanma masajı nasıl yapılır? İşte bebeklerde çapaklanmaya en iyi gelen yöntemler…

Annelerin yeni doğan bebeklerinde sıklıkla karşılaştıkları manzaralardan biri de çapaklanma problemidir. Genelde uzun süreli uykudan kaynaklandığı ve doğal bir salgıdan ibaret olduğu düşünülen çapaklar anneden bebeğe geçebilen enfeksiyon ya da hastalıkların ilk işaretleri olabiliyor. Alerji, göz nezlesi, sinüzit ya da göz iltihabı gibi sebeplerden dolayı da ortaya çıkan bu çapaklar eğer çok sık görülmeye devam ediyorsa bebeğin sağlığı için muhakkak doktor kontrolünde bulunulmalıdır. Göz kapağının etrafında, göz pınarı dediğimiz gözün en iç kısmında sarımsı ve yapışkan sıvı ile ortaya çıkan çapaklanma sorunu büyük bebeklere nazaran yeni doğan bebeklerde daha yaygın görülür. Uygulanabilecek basit ama etkili basit tedavi yöntemleri ile kısa sürede iyileşme sağlanabilir. Her anne ve babanın çapaklanma ile ilgili bilmesi gerekenler…

BEBEKLERİN GÖZÜNDE NEDEN ÇAPAK OLUR? BEBEKLERDE GÖZ ÇAPAKLANMASI NEDENLERİ

Özellikle de yeni doğan bebeklerde çok yaygın bir şekilde görülen çapaklanmaların en temel nedeni bebeğin doğum kanalından geçerken aldığı enfeksiyonla başlar. Doğumun ilk gününde beliren bu çapaklanma ilerleyen günlerde ya da haftalarda ortaya çıktığında daha farklı sebeplerden dolayı ortaya çıkmış olabilir. Toplum içerisinde genelde pek ciddiye alınmayan ama uzun süreli devam ettiği zaman göz delinmesi gibi ciddi sorunlara yol açabilen çapaklanma nedenlerini gelin beraber bakalım…

Kirpik dibi iltihabı: Bebeklerde değil ama yetişkinlik döneminde daha sık rastlanan kirpik dibindeki iltihaplanmalar çapaklanmaya sebep olabilir. Göz içinde ve çevresinde kuruluk, kirpiklerin dip kısmında kuruluk ve iltihaplanma doktorun önerdiği krem ya da merhem ile halledilebilir.

Göz nezlesi: Bebeklerde yaygın oluşan göz nezlesi, şişkinliğe, kızarıklık ve çapaklanmaya yol açabilir. Göz nezlesinin geçmesi için kullanılan antibiyotikler, yeni doğanlarda kesinlikle doktor onayı ile alınması gereken bir ilaçtır. Eğer doktor söylememişse ılık ve ıslak bezle temizlik uygulandıktan sonra soğuk kompres önerilebilir. Genel olarak bakacak olursak bebeklerde çapaklanma nedenlerini şu şekilde sıralayabiliriz:

– Göz enfeksiyonları,
– Göze farklı bir cisim kaçma,
– Doğumdan sonraki ilk üç ayda devamlı olarak çapaklanma oluyorsa gözyaşı kanalında tıkanma,
– Korneada oluşan travma gibi problemlerden dolayı göz çevresinde çapaklanma görülebilir.

BEBEKLERDE GÖZ ÇAPAKLANMASI BELİRTİLERİ NELER? 

Yeni doğan bebeklerde görülen çapaklanmaların fark edilen ilk belirtileri şu şekildedir:

Gözde sarı veya yeşil renkte akıntı,
Uyku esnasında kirpiklerin birbirine yapışması,
Şişmiş göz kapakları,
Gözün beyaz kısımlarında kızarıklık
Göz kapaklarında ve kirpiklerde kurumuş iltihap,
Gözde sulanma çapaklanmanın belirtilerindendir.

BULAŞICI GÖZ HASTALIKLARI NELER? ÇAPAKLANMA BULAŞICI MIDIR?

Çoğu zaman virüs ya da bakterilerden dolayı oluşan çapaklanma sorunu enfeksiyona sebep olan hava ya da mikroplar aracılığıyla kişiden kişiye kolaylıkla bulaşabilir. Bebeklikte, çocuklukta ve yetişkinlikte görülen bu gibi rahatsızlıkların bulaşması normaldir. Rahatsızlığı olan bir kimsenin ya da bebeğin havlusu, çarşafı ve yorganı gibi kişisel eşyaları sadece ait olana özgü olmalıdır.

Annenin gözünde çapaklanmalar oluyorsa o sıralar bebekle çok sık temasta bulunmamak önemlidir.

GÖZ ÇAPAKLANMASINA ANNE SÜTÜ İYİ GELİR Mİ? ANNE SÜTÜ İLE ÇAPAK TEMİZLİĞİ NASIL YAPILIR?

Yeni doğan bebeklerde sıklıkla karşılaşılan çapaklanmalar için doktor enfeksiyonu önlemek için antibiyotikli göz damlası ile merhem önerebilir. Ellerinizin temiz olduğundan emin olduktan sonra merhemi çapak bölgesine sürebilirsiniz. Halk arasında çapak temizliği için önerilenler arasında anne sütü de gelir.

Eğer doktor onay verdiyse anne sütünü bebeğin gözüne damlatıp pamukla ya da bezle silmekte sakınca görülmemekte hatta iyi geldiği bile söylenmektedir. Bebeğin gözüne temas ederken oldukça dikkatli olunmalıdır.

BEBEKLERDE GÖZ ÇAPAKLANMASI NASIL GEÇER? GÖZ ÇAPAKLANMASINA NE İYİ GELİR?

Bebeklerde göz çapaklanması temizliği için doktor kontrolünde uygulanabilen antibiyotik tedavisinde kronikleşen çapak durumu varsa erkenden önlem almakta fayda var. Aksi takdirde gözyaşı kanallarında tıkanıklık olabilir. Pamuklu bezi ıslatıp çapaklı gözü nazikçe silerek çapaklanmayı engelleyebilirsiniz. Her şeyde olduğu gibi çapak temizliği içinde mucizevi bir tedavi yöntemi olan anne sütü çapaklı bölgeye damlatılırsa, doğal bir antibiyotik etkisi oluşturulabilir.

Gözyaşı tıkanıklığından kaynaklanan çapakların geçmesi için göz pınarın alt kısmında şişiklik olup olmadığını anlayabilirsiniz. Böyle durumlarda masaj yapmayı deneyebilirsiniz.

BEBEKLERDE SU İLE ÇAPAK TEMİZLİĞİ NASIL YAPILIR?

İlk önce temiz bir pamuğu alıp ılık su ile ıslatın. Daha sonra bebeğinizin her iki gözüne ayrı ayrı pamuklar hazırlayın. Hazırladığınız bu pamukları bebeğinizin gözünün dışından başlayıp alt kısmına doğru nazikçe silin. Bebeğinizin gözlerini en basit bu yöntemle temizleyebilirsiniz.

ÇAPAK TEMİZLİĞİ İÇİN MASAJ NASIL YAPILIR? BEBEKLERDE GÖZ ÇAPAKLANMASI MASAJI

Ellerinizi sabunla yıkadıktan sonra parmak uçlarınızla gözden buruna doğru yuvarlak hareketlerle masaj uygulayın. Bu hareketi 1 kerede 10 defa yapın ve günde 5 kez uygulayın. Masaj yönteminin dışında doktorun uygun gördüğü antibiyotikli göz damlalarını ve merhemi düzenli kullanın.

Cildinizdeki lekeleri gidermek ve pürüzsüzleştirmek için pilavın üzerine iyi giden kuru fasulye maskesini denediniz mi? Uzmanların son yılda yaptığı araştırmalara göre bakliyat türleri vücuda vitamin sağlarken aynı zamanda daha birçok problemi de ortan kaldırıyor. Peki kuru fasulyenin faydaları neler? Kuru fasulye maskesi nedir ve nasıl yapılır? Merak edenler için yazımızın detaylarını okuyabilirsiniz.

Türk mutfağında sık sık pişen ve özellikle erkeklerin çok sevdiği kuru fasulye yemeği adeta akıllara durgunluk veriyor. Bebek ve çocukların kemik gelişiminde etkili folik asit ve demir içeriği zengin olduğundan hamilelikte tüketilmesi tavsiye edilen kuru fasulye uzmanlar tarafından da öneriliyor. Bağışıklık sistemini güçlendiren kuru fasulye kolaylıkla marketlerde bulunabiliyor. Vitamin ve mineral bakımın vücut sağlığına oldukça faydalı olan kuru fasulyenin cildi güzelleştirmek için kullanıldığını ve bazı pahalı marka kremlerin içerisinde yer aldığını biliyor muydunuz? 

KURU FASULYENİN CİLDE FAYDALARI

Türk mutfağının vazgeçilmez lezzetlerinden biri olan kuru fasulye, cildin renk tonunu eşitleyerek, parlak bir hale gelmesine yardımcı oluyor. Aynı zamanda sivilceleri kurutarak cilde bakım yapan kuru fasulye, cildi nemlendirerek kuruluğu pul pul dökülmeleri giderir.

Suna Dumankaya güzellik uzmanının da önerdiği kuru fasulye maskesi, haftada 2 kez düzenli olarak uygulandığında cildi gençleştirerek adeta kusursuz bir görünüme kavuşturduğunu açıkladı.

PEKİ KURU FASULYE MASKESİ NASIL YAPILIR?

MALZEMELER

1 kase haşlanmış kuru fasulye
1 tatlı kaşığı bal
1 tatlı kaşığı limon suyu
2 yemek kaşığı zeytinyağı

YAPILIŞI

Cam kasenin içerisinde kuru fasulyeleri ezin daha sonra kalan malzemeleri de ilave ederek güzelce karıştırın. Ardından hazırladığınız karışımı cildinize uygulayıp yarım saat beklettikten sonra ovalayarak cildinizden çıkartın.

Sonrasında nemlendirici uygulayarak kısa sürede farkı görebilirsiniz.

İşte bu kadar!

Tesettür modasında son dönemde en çok dikkat çeken parçalardan biri karpuz kol modeller oluyor. Kazak, gömlek, bluz ve elbise olarak karşımıza çıkan bu modeller, 2020 kış modası için en ideal kombin parçalarından biri oluyor. İşte sezon trendi karpuz kol modellerle uygulayabileceğiniz kombin stilleri:

Karpuz kollu kıyafetler, 2020 kış modasının trend stili olarak kendisine yer buluyor. Hem jean pantolonlarla hem de pileli eteklerle şık bir uyum yakalayan karpuz kollu parçalar, özellikle tesettür giyimde fazlaca tercih ediliyor. Balon kol olarak da bilinen bu tasarımlar, içerisinde bulunduğumuz 2020 kış sezonunda, harika kombinler çıkarabilmeniz adına sizlere, birçok güzel kombin fikri sunuyor. Günlük kombinlerinizde, ofis tarzınızda hatta özel günlerinizde kullanabileceğiniz, birbirinden şık kombin önerileri için içeriğimize detaylıca göz atın.

KARPUZ KOL MODELLERİ KOMBİN

Son dönemin popüler trendlerinden animal print’i, karpuz kol kombinlerinde uygulayabilirsiniz. Animal print, hayvan desenli bir eteğin kemerle kombinen kazak ile birleşmesi stilidir. Sizler bu stili, klasik kesim bir etekle uygulayabilirsiniz.

Renkli bir karpuz kol kazak ya da bluzunuz, siyah deri bir etekle kombinleyip taşlı bir kemerle taçlandırabilirsiniz.

Sadece etek değil elbette, boy friend bir jean pantolon ile de spor bir şıklık oluşturabilmeniz mümkündür.

Son olarak, karpuz kol bir triko tercih ettiyseniz spor şıklığı sürdürmek için beyaz bir gömlek üzerine giyebilir şalvar tarzı pantolonları ya da mom jean modelleri tercih edebilirsiniz.

Ceviz, antioksidan açısından oldukça zengin olan bir besin kaynağıdır. Sağlıklı kalmak için her gün bir avuç ceviz tüketmek gerekir. Cevizin iç kabukları da en az cevizin kendi kadar yararlıdır. “Yasemin.com” ekibi olarak cevizin iç kabuklarının nelere faydalı geldiğini sizlerle paylaşıyoruz.

Cevizin, Alzheimer, kanser gibi stres sonucu oluşan ağır hastalıkları engelleyen, kalp rahatsızlıklarını tedavi eden bir görevi vardır. En az ceviz kadar ayrı bir şifa olan cevizin iç kabuklarının faydalarını “Yasemin.com” ekibi tarafından sizler için derledik.

İşte, cevizin iç kabuklarının faydaları…

Ceviz içinin kabuklarını saklayınız. 1 fincan ayarında su kaynatınız. Bir tutam ceviz içi kabuğunu suyun içine atıp 2-3 dakika kırmızı bir renk alana kadar kaynatınız ve biraz demlendiriniz. Her gün 1 bardak içiniz.

Her gün bir bardak içilen ceviz içi kabuk suyu sayesinde:

– Öksürük ve balgam problemine oldukça iyi geldiğini fark edeceksiniz.

İçindeki omega 3, yağ yakımını sağlıyor. Kolestrolü dengede tutuyor ve artmasına engel oluyor. Bu nedenle yüksek kolestrolü olanların özenle tüketmesi gerekiyor.

 Bölgesel yağlanmalara iyi geliyor. Karın, göbek ve basenlerdeki fazlalıklar için düzenli tüketildiği koşulda yağların eridiğini göreceksiniz.

Halk arasında kan yapıcı olarak bilinen dut hem insan sağlığına faydası var hem de ipek böceklerinin yetişmesi için gerekli bir ağaç türüdür. Peki Karadutun faydaları nelerdir? Karadut hangi hastalıklara iyi gelir? Karadutu kaynatıp içerseniz ne olur? Kendine has kokusu ve tadı olan kara dut güçlü bir antioksidandır. Sizler için herkesin tüketmesi gereken karadut hakkında merak edilen her şeyi bulabilirsiniz.

Karadut içerdiği yüksek lif sayesinde kalp hastalıklarından kansere, göz sağlığından yüksek kolesterole kadar birçok hastalığa iyi gelen doğal şifa kaynağıdır. Uzmanlar bir çay bardağı kara dut tüketerek faydalarından yararlanabileceğini vurguluyor. Yoğun olarak Asya, Afrika ve Amerika kıtalarında yetişebilen dut ağaçları yeşil, sarı ve kara gibi çeşitleri bulunmaktadır. Vitamin ve mineral deposu olan dut, bazı yörelerde yemek olarak tüketilen dut bizim ülkemizde pekmez, reçel ve kek, kurabiye yapımlarında kullanılır. İpek böceklerinin yetişme alanları olan dut ağaçları, ipek sanayisi için koruma altına alındı. Protein açısından zengin olan dut aynı zamanda kalsiyum, demir, folat, tiamin, nisain, A, E, C ve K vitaminleri bulunmaktadır.

KAHVALTIDA KARADUT ŞERBETİ İÇERSENİZ…

KARA DUTUN FAYDALARI NELERDİR?

Dut içerdiği demir sayesinde kanda azalmış olan kırmızı kan hücrelerinin sayısını artırır. Organların oksijenlenmesini artırarak metabolizmanın daha sağlıklı çalışmasına yardımcı olur.

Zeaksantin maddesi gözün retina kısmında oluşabilecek oksidatif strese karşı koruyucu etkisi vardır. Bu madde doğada en çok dutta bulunur.

A ve C vitaminleri antioksidanları sayesinde vücutta bulunan kan hücrelerine karşı vücudun direncini artırmasının yanı sıra kan hücrelerine karşı da vücudu korur.

Kemik sağlığı için önemli olan fosfor, kalsiyum ve magnezyum bakımından da oldukça zengindir. Günde iki su bardağı dut suyu tüketmek hasra uğramış kemikleri onarır ve  sağlığını korur. 

Özellikle kahvaltılarda tüketildiğinde gün boyu bağışıklık sistemin sağlığını koruyarak güçlenmesini sağlar. Bağışıklık sisteminde enzimlenemeyen zararlı mikroorganizmaların sayısını azaltmaya yardımcı olur.

Vücut sindirimi hızlandırmak için life ihtiyaç duyar. Günde bir çay bardağı tüketilen dut lif ihtiyacının yüzde 10’unu karşılar. Bu sayede bağırsakları hareketlendirerek kabız ve gazın neden olduğu şişkinliği azaltır.

Yapılan araştırmalarda dutun yanı sıra yapraklarının da oldukça faydalı olduğu ortaya çıkmıştır. Dut ve yapraklarını karıştırarak yapılan çay; kronik hastalıkların neden olduğu ağrılara karşı direnci artırmasının yanı sıra enfeksiyonlara karşı da koruyucu etkisi vardır.

Posalı yiyecekler bağırsaklarda tam olarak emilmediklerinden vücudun kötü kolesterol oranını azaltır. Dutta içerdiği yüksek lif sayesinde kötü kolesterolü düşürerek kalp sağlığını korur.

Dut aynı zamanda içerdiği A vitamini sayesinde cildin deforme olmuş alanlarını korur.

KARADUTU KAYNATIP İÇERSENİZ NE OLUR?

Dutun kaynatılma işlemi genellikle pekmez yapımı aşamasında yapılır. Vücudun protein oranını artırmak için ideal bir besin olan dut, özellikle sporcuların tüketilmesi tavsiye edilir. Günde bir bardak düzenli tüketilmesi istenen dut sindirim sisteminin diğer besinlerde deforme olmasını önler. Ayrıca soğuk algınlığında enfeksiyon kapan boğazların temizlenmesini sağlar. Kötü kolesterolü düşürerek damar tıkanıklığının önüne geçer. Sinir hücrelerini yenileyerek hem beyin sağlığını hem de ruhsal hastalıklara iyi gelir. Unutkanlık, kemik erimesi ve yaşlanma gibi ileri yaşlarda görülen sağlık sorunlarını önler. 

Çok uzun yıllardır dizi ve filmlerde adından söz edilen, genellikle ağır misafirlere hazırlanan portakallı ördek tarifi Google’da en çok arananlar listesine girdi. Kulaktan dolma bilgilerle portakallı ördeğin çok zor olduğunu düşünenler için pratik tarifi hazırladık.

Ördek eti, kanatlı bir hayvan olmasına rağmen tavuk eti ve hindi etinin aksine kırmızı renkli bir ete sahiptir. Tadı bakımından hindi eti ile dana etinin melezinden oluşan bir tada sahiptir. 4000 yıldır Yunan ve Çin medeniyeti gibi farklı kültürler tarafından sıkça tercih edilen ördek eti B3 vitamini açısından da oldukça zengindir. Kalp hastalıklarına sebebiyet veren kötü kolesterolü (LDL) düşüren ördek etinden portakallı tarifi kendinden söz ettiriyor. İlk bakışta zor gibi görünen ve dillerden dile dolaşan portakallı ördeğin tarifini şeflerden aldık. Kıvamı adeta “löp et” olan portakallı ördeğin püf noktalarına dair tüm detaylar bugünkü haberimizde.

PORTAKALLI ÖRDEK TARİFİ:

MALZEMELER

2 kilogram ağırlığında bir ördek
2 adet portakal
2 çorba kaşığı margarin
4 adet küp kesme şeker
1 çay kaşığı patates unu
1 çorba kaşığı portakal aroması
1 çorba kaşığı portakal marmeladı

YAPILIŞI

Öncelikle tencerenin içerisine margarini koyup, güzelce kızdırın. Daha sonra içerisine temizlenmiş, tütsülenmiş, ayakları gerisine geçirilmiş ve tuzlanmış ördeği koyun.

Bir tarafı kızardıktan sonra çevirerek, her iki tarafı da nar gibi oluncaya dek, 45-50 dakika fırında kızartın.

Bu sırada portakalın kabuğunu soyun, çok ince doğrayıp, biraz su içinde haşlayın. Ikinci bir portakalın üstünü kesme şeker ile ovun, aynı şekeri ateşte sarımtırak bir renk alıncaya kadar eritin. 

Pişen ördeğin yağını tencereden çıkarın, aynı kaba pıhtılaşması için patates ununu ilave edip, önceden karamel haline getiridiğiniz şeker, ince doğranmış ve haşlanmış portakal kabuğu, portakal marmeladı ve portakal aromasını ilave edin.

Porsiyonlara böldüğünüz ördeği, salçayı ve süs olarak portakal dilimlerini koyup sıcak bir şekilde servis edebilirsiniz.

Afiyet olsun…

Çocuklarınızla beraber vakit geçirmek için etkinlik arıyorsanız, pratik zencefilli kurabiye tarifini yapmayı deneyebilirsiniz. Hem istediğiniz şekli verebilmeniz açısından hem de lezzeti açısından muhteşem görünen zencefilli kurabiye çocuklarınızın en sevdiği bisküvilerden olabilir. İşte zencefilli kolay kurabiye tarifi:

Kış aylarında gelen grip ve soğuk algınlığına mucizevi bir şekilde iyi gelen zencefil ile lezzetli bir kurabiye hazırlamak ister misiniz? Tadı damaklarda kalacak çay saatlerinin yanında pratik bir şekilde yapabileceğiniz zencefilli kurabiye çocuklarınızın da en sevdikleri arasında listenin başında yer alacak. Özellikle dünya mutfağında çok sık yapılan zencefilli tarçınlı kurabiye çocukların sevdiği atıştırmalıklar arasında. Önceden yapıp kurabiye kavanozunda saklayabileceğiniz bu kurabiyeler uzun süre dayanıklı olmasıyla da çok beğeneceksiniz. Peki zencefilli kurabiye nasıl yapılır? Tarifi haberimizin detaylarında…

ZENCEFİLLİ KURABİYE TARİFİ:

MALZEMELER

125 gram margarin
2/3 su bardağı esmer şeker
1’er çay kaşığı tarçın, toz zencefil ve toz karanfil
Bir tutam tuz
2 su bardağı un
1 çorba kaşığı su

Üzeri için;

Yeşil ve kırmızı şeker hamuru

YAPILIŞI

Tüm malzemeler, güzelce homojen kıvama gelene kadar yoğurun. Daha sonra şekil vermesi kolay olması için buzdolabında yarım saat kadar bekletin.

Bekletilen hamuru merdaneyle açın.İstediğini şekli verebilmek için kalıplarla incelmiş hamura bastırın.

Yağlı kağıt serili fırın tepsisine güzelce dizdikten sonra 180 derece fırında kızarana kadar pişirin.

Pişip soğuduktan sonra şeker hamurları ile renklendirip servis edebilirsiniz.

Afiyet olsun…

Yüzyıllardır şerbet olarak tüketilen meyan kökü, Çin alternatif tıbbının vazgeçilmez doğal ilacıdır. Ağaç dalı gibi görüntüsü olan meyan kökü, tatlı bir tada sahiptir. Üst solunum yolları hastalıklarından tutunda cilt ve sa sağlığına da inanılmaz katkısı olan meyan kökü hakkında merak edilenleri sizler için araştırdık. Peki meyan kökünün faydaları nelerdir? Meyan kökü çayı nasıl yapılır? Meyan kökü ne işe yarar? Tüm soruların yanıtı haberin detayında…

Şerbet olarak tüketilen meyan kökü yöreden yöreye kullanımı değişmektedir. Hemen hemen herkes faydasından bir haber meyan kökünü tüketir. Yurt dışında ilaç sanayisinde kullanılan meydan kökü yüzyıllar önce ise tıbbi tedavinin ham maddesi arasında yer alır. Akarsu kenarlarında yetişen meyan bitkisi yaz ayları yetiştikten sonra toplanıp kurutulduktan sonra yıl boyu tüketilir. Meyan bitkisinin yetiştiği toprağa göre tadı da değişmektedir. Kimisi tatlı kimisi acı olan meyan kökü glikoz, sakaroz, nişasta, tanen, asparagin, yağ, zamk, reçine, çok tatlı olan glycyrhizik asidi ve glychrizin gibi bileşenler içermektedir.  Ülkemizde meyan kökü geleneksel olarak şerbeti yapılır tüketilir. Özellikle Osmanlı mutfağının baş taçlarından biri olan meyan kökü hakkında bin bir derde deva olarak söz edilir. Bakla ailesine ait olan meyan kökü, çalımsı bir bitkidir. Anavatanı Rusya ve Çin’dir.  Meyan kökleri kaynatılıp içindeki maddeler suya salındığında bal kıvamında bir madde oluşur. Bu madde genellikle pastalarda kullanılır. 

MEYAN KÖKÜNÜN FAYDALARI NELERDİR?

İçerdiği  kumarin bileşeni vücuttaki iltihaplı hücreleri kısa sürede temizler. Bu yüzden özellikle kış aylarında artan ses kısıklığı, balgam ve kuru öksürük gibi rahatsızlıklara iyi gelir. 

Hastalıklara bağlı gelişen ani ateşlenmeye karşı tahriş olan hücreleri yeniler. Aynı zamanda kemik ve eklemlerde oluşan ağrıları da dindirir. 

Uzmanlar genellikle ağız içi yaralarda meyan kökünün kaynatılan suyu ile gargara yapılmasını tavsiye eder. İltihabı kısa sürede söktüğü için idrar yolu ile tüm iltihaplı hücreleri atar. Bunu yaparken mide asidini de düzenler ve bağırsaklardaki parazitleri de azaltır. 

Cildin deformasyona uğrayan bölgeleri içinde doğal ilaç olan meyan kökü özellikle akne ve sivilce tedavilerinde kullanılabilir. Bunun yanı sıra sedef hastalığının tedavisinde de etkili olduğu bazı uzmanlar tarafından vurgulanıyor.

Yağlı ve karbonhidratlı yiyeceklerin neden olduğu kabızlık gibi problemlerin çözümünde de etkili olan meyan kökü aynı zamanda sürekli yaşanan kramp durumlarında da etkilidir. 

–  Antimikrobiyal, antioksidan ve tonik özellikleri sayesinde karaciğerde biriken toksinleri kısa sürede temizleyerek vücutta yağ birikimine engel olur. Bunun yanı sıra yatıştırıcı özelliği sayesinde kronik yorgunluğu ve stres durumlarını azaltarak sinir sistemini korur. 

MEYAN KÖKÜ ÇAYI NASIL YAPILIR?

4 bardak sıcak suyun içerisine 4 tatlı kaşığı meyan kökü koyup karıştırınız daha sonra 10 dakika da kaynattıktan sonra demlenmeye bırakınız. Kullanacağınız alana göre ılık ya da soğuk tüketiniz. Gün içerisinde bir bardak tüketebilirsiniz. Aç ya da tok fark etmez. 

MEYAN KÖKÜ ŞERBETİ NE İŞE YARAR?

Mide ve bağırsakların işlevselliğini korur. Güçlü bir idrar söktürücüdür. Her 4 kişiden 2’sinde görülen böbrek ya da mesanedeki taşı düşürmede etkilidir. Üst solunum yolları hastalıklarından tahrip olmuş boğazın tahribatını azaltır. Aynı zamanda balgam söktürücü özelliği sayesinde boğaz ve sinüs yollarını temizler. 

MEYAN KÖKÜNÜN ZARARLARI NELERDİR?

İçeriğinde fazla çözücü bileşen olduğunda vücuda yeteli miktarda alınmalıdır. Aksi halde toksinlenip eklemlerde  ödem oluşturabilir. Aynı zamanda hızlı emilime neden olarak potasyum kaybına neden olabilir. Gebelik sırasında hamilelerin kullanmaması gerekir. Fazla tüketildiğinde yüksek tansiyona ve baş dönmesine neden olabilir.

Özel davetler için kombin oluştururken, renk, parça ve aksesuar seçimi konusunda yardıma ihtiyaç duyabilirsiniz. Koyu renkli bir kazağı hangi renk bir etekle kombinleyeceğinizi, saç konusunda nasıl bir tarzı tercih etmeniz gerektiğini bilmek istersiniz. Bununla birlikte en şık davet elbiselerini de araştırmaya koyulursunuz. İçeriğimiz, tüm bu soru başlıklarına yanıt oluyor.

Evde veya dışarıda organize edilen bir davete katılıyor ve nasıl bir stil uygulayacağınızı bilemiyor olabilirsiniz. Günlük kombinlerinizde uyguladığınız stil, ev davetlerinizde uygulamak isteyebilir ve bu kombini oluştururken, öneri almak isteyebilirsiniz. Bu noktada sizlere, 3 farklı kombin önerisiyle yardımcı olmayı, aynı zamanda gece davetlerinde giymeyi düşündüğünüz elbise fikri için de, örnek modeller sunmayı amaçlıyoruz. Eminiz bu içerik; istediğiniz kombini oluşturmanız açısından sizlere, doğru bir yol gösterici olacaktır.

BAYAN KIYAFET KOMBİNLERİ

Kar soğuğu denilen bu dönemde, boğazlı bir kazak katılacağınız davetlerde de sizlere eşlik edebilir. Kazağın sıradanlığı, renkli ve farklı bir kesim etekle giderilebilir. Kombininiz; ince topuklu bir ayakkabı, bir saat aksesuarı ile tamamlanacaktır. Saçlarınızı, önce dalgalı yapıp sonrasında topuz modeliyle şekillendirebilirsiniz.

Beyaz ve krem tonlarının sadeliğinden yararlanın. İnci bir küpe veya kolye, beyaz ve krem tonlarını tamamlayan bir kahve renkli çanta ve ayakkabıyla, ev davetleriniz için hazırsınız.

Kahveyi yalnızca çanta ve ayakkabı olarak değil, elbise ve kazak rengi olarak da kullanabilir hatta ton sür ton tarzını kullanıp tamamen kahvenin hakim olduğu bir kombin hazırlayabilirsiniz.

ŞIK DAVET ELBİSELERİ

DENİZ BUTİK: 140 TL – 150 TL

ZARA: 200 TL – 600 TL

ZARA: 300 TL – 670 TL

TRENDYOL: 100 TL – 128 TL

TRENDYOL: 90 TL – 60 TL

Hem tat hem de görüntü olarak kırmızı ete benzeyen hinti etinin insan sağlığına faydaları olduğunu biliyor musunuz? Özel kutlamalarda genellikle tercih edilen hindi eti, tam bir protein kaynağıdır. Sert soğuk iklimlerde tüketilmesi tavsiye edilen hindi eti, hakkında merak edilenleri sizler için derledik. Peki hindi etinin faydaları nelerdir? Hindi eti hangi hastalıklara iyi gelir? Hindi eti nasıl tüketilir? Tüm soruların yanıtı haberin detayında…

Kolesterol ve yağ oranı oldukça düşük olan hindi eti, protein bakımından da bir o kadar zengindir. Tarihte ilk kez 16. yüzyılda İspanyollar tarafından Avrupa’ya getirilen hindi, özel kutlamalarda tercih edildi. Anadolu topraklarında ise yüzyıllardır tüketilen hindi eti, özellikle soğuk kış günlerinde vücut ısısını artırdığından tüketildi. Pişirilmesi zor olan hindi eti günümüzde çok tercih edilmez. Özel günlerden özel günlere pişirilerek tüketilen hindi eti, 100 gramlık bir prosyonu bile vücudun ihtiyacı olan proteini fazlasıyla karşılar. Diyet yapanların tavuk ve kırmızı etine oranla hindi eti tüketilmesi tavsiye edilir. Çünkü hindi etinin yağ oranı oldukça az ve bağırsakların çalışması için fayda sağlar. Bunların yanı sıra serotonin üretimi konusunda da oldukça etkilidir. Uzmanlar bu yüzden insanların ayda bir kez de olsa hindi eti tüketmelerini öneriyor.

HİNDİ ETİNİN FAYDALARI NELERDİR?

Düşük kolesterol seviyesi içeren hindi eti, kalp ve damar sağlığına olumlu katkı sağlar. Kandaki kötü kolesterol seviyesini düşüren hindi eti, ani damar tıkanmalarını önler.

B vitamini kompleksi bakımından zengin olan hindi eti, vücudun enerji oranını artırır. Aynı zamanda enerji depolayan hindi eti, yoğun iş temposunda stres ve depresyon gibi sorunların yaşanmasını engeller. 

Kandaki hücrelerin sayısını artırarak kansızlığın önüne geçer. Aynı zamanda kan basıncını dengeler. 

Serotonin hormonu bakımından zengin olan hindi eti, özellikle ruhsal hastalıklar yaşayan kişiler için tavsiye edilir. 

Yüksek antioksidan içeren hinti eti, vücuttaki hücrelerin yenilenmesini sağlar. Böylece yaşlanmayı geciktirir. 

HİNDİ ETİNİN ZARARI VAR MIDIR?

Her besinde olduğu gibi hindi eti de alerjik reaksiyona neden olabilir. Bu yüzden tüketilmeden önce bir uzmana danışılması gerekir. Bunun yanı sıra son günlerde hormonlu besinler listesinde olan hindi eti hakkında bilgili olmadan alınması tavsiye edilmez. Aksi halde yukarıdaki tüm faydaların tam tersi bir etkiye neden olur. 

HİNDİ ETİ NASIL TÜKETİLİR?

Birçok pişirme yöntemi ile tüketilen hindi et konusunda Anadolu mutfağında en lezzetli tarif bulunmaktadır. Hindi eti marine edildikten bir süre sonra bekletilir. Bir gün boyunca hazırlanan sarımsaklı baharatlı sosta bekletilen hindi eti daha sonra yüksek ısında bir fırına verilir. En az 3 en fazla 5 saat sonra fırından çıkartılarak tüketilebilir. Ya da göğüs kısmı ufak ufak kesilerek pilavlı yemek yapılır.