Şunun için etiket arşivi: Kadın

Ek gıda dönemine geçmiş olan bebeklerde tüketilecek olan mamaların karın doyurması kadar lezzetli olması da önemlidir. Bebeklerin hoşuna gidebileceği bir tadı olan mamalar ile daha kolay bir beslenme gerçekleştirebilirsiniz. İşte evde nefis irmikli ve elmalı muhallebi yapımı…

İlk altı aylık emzirme döneminde bebeğin tüm ihtiyaç duyduğu vitamin ve mineralleri anne sütünden aldığı şifa deposu sağlık açısından her ne kadar şifa deposu olsa da ek gıda döneminde anne sütüne ekstra katı gıda deneyimlerine başlanır. Anne sütünden sonra ilk defa farklı bir besinle karşılaşacak olan bebeklerin yiyeceği besinleri reddetmemesi için damağına hoş gelen lezzetleri tatması oldukça önemli bir husustur. Bizde sağlık açısından yararlı olduğunu bildiğimiz elmayı ve irmiği bir arada buluşturan kolay muhallebi tarifini sizler için derledik. İşte çok kolay bir şekilde hazırlayabileceğiniz elmalı ve irmikli muhallebi yapımı…

ELMALI VE İRMİKLİ MUHALLEBİ TARİFİ

MALZEMELER

1/2 tane elma

1 tatlı kaşığı irmik

1/2 çay bardağı su

1 çay kaşığı pekmez

YAPILIŞI

6 aylık olan bebeğiniz için yapacağınız elmalı ve irmikli muhallebi için ufak boy tencereye suyu koyun. Elmanın kabuklarını soyduktan sonra cam rendede güzelce rendeleyin. Elmayı suyun içine atıp ocak altında ortalama 3 dakika pişirin. Elmalar yumuşadıktan sonra irmik ilave edip 3 dakika daha pişirin. 3 dakikanın sonunda ocağı kapatıp ılık olunca pekmez ilave ederek afiyetle tüketin.

Afiyet olsun…

Son yıllarda kadın platformlarının en çok konuşulan kremlerinden biri olan Coresatin, uzmanların bazı cilt sorunlarıyla karşı karşıya kalanlar için önerdiği ürünlerden biridir. Üç farklı seçeneği ile karşımıza çıkan Coresatin krem ne işe yarıyor? Coresatin krem nasıl kullanılır? Coresatin nereden alınır? Coresatin fiyatı nedir? Coresatin cilde faydaları nelerdir? Coresatin kremin yan etkileri var mıdır? Merak ettiğiniz tüm soruların yanıtı yazımızda.

Coresatin krem; sivilce, akne, leke, yara gibi farklı cilt sorunlarını tedavi etmek amacıyla doktorlar tarafından reçete ediliyor. Pembe, mavi, mor, yeşil gibi farklı renkleri bulunan bu kremin içerisinde üre, B6, aloe vera, E vitamini, allantoin gibi farklı maddeler bulunuyor.  Cildi onararak, yeni hücre oluşumuna yardımcı olan Coresatin krem, adeta bir peeling ve tonik gibi hareket eder, cildi gerginleştirir ve daha parlak ve canlı bir cilde kavuşmanıza olanak tanır. Her cilt tipi ve cilt sorunu için farklı üretilen kremi eczanelerin yanı sıra e-ticaret sitelerdeki eczanelerden de satın alabilirsiniz. Ancak Coresatin krem kullanmaya başlamadan önce mutlaka doktorunuza danışmalısınız.

PEKİ CORESATİN KREMİN CİLDE FAYDALARI NELERDİR?

Eczanelerde hem reçeteli hem de reçetesiz bir şekilde satılan bu krem, 12 farklı renk seçeneğiyle görenleri şaşırtıyor. Her biri ayrı bir cilt sorununu gidermeye yarayan bu kremler ciltte koruyucu bariyer oluşturarak, güneş ve soğuk hava gibi çevresel etmenlere karşı korur.

Genellikle hassas cilde sahip olanların yaşadığı iltihap ve bakteri oluşumunu ciddi oranda ortadan kaldırır. Uzmanların mavi renkte olanı önerdiği bu krem, egzama ve kuru cilt tedavisinde önemli rol oynar. Cildi kısa sürede nemlendirerek, besler aynı zamanda alerjik reaksiyon oluşumunu önler.

Cilt kuruluğunun beraberinde getirdiği cilt pullanmasına ve cilt döküntülerine iyi gelir. Ölü derileri temizleyen Coresatin krem, toksinlerden arındırır, cildi yeniler ve kırışıklıklarla savaşır.

CORESATİN KREM NASIL KULLANILIR?

Coresatin kremin en önemli noktası temiz ve arındırılmış bir cilde uygulanmasıdır. Kremi uygulayacağınız bölgeniz makyajdan ve kirden arınmış olmasına dikkat etmelisiniz. İnce bir tabaka halinde olmak üzere gün içerisinde 2 defa uygulamanız yeterli olacaktır. Kremi cildinize sürmeden yani kullanmaya başlamadan önce mutlaka kremin içeriğini de okumalısınız.

CORESATİN KREMİN YAN ETKİLERİ VAR MIDIR?

Coresatin kremi bilinçsiz ve doz aşımı yaparak kullandığınızda bazı yan etkilerle karşılaşabilirsiniz. Bu yan etkiler arasında baş dönmesi, mide bulantısı, nefes almada güçlük çekme, ciltte kızarıklık, pullanma ve tahriş yer alır. Bu durumlardan herhangi biriyle karşılaştığınızda mutlaka hastaneye gitmelisiniz.

ANA RENKLERDEN OLUŞAN CORESATİN KREMİN ÇEŞİTLERİ NE İŞE YARAR?

Coresatin Pembe Krem:

Herhangi bir kortizon bulunmayan pembe kremin içerisinde E ve B6 vitaminleri bulunuyor. Aynı zamanda cildi onarmada görevli olan panthenol, allantoin, bisabolol gibi yardımcı maddelerde yer alır. Genelikle çocuklar ve bebekler tarafından da kullanıma uygun olan bu krem, hafif ya da şiddetli dermatit problemine iyi gelir.

Coresatin Sarı Krem:

Stres,kuru cilt ve sonrasında gelişen sebepler sonrasında oluşan  Seboreik dermatiti tedavi etmek için Coresatin sarı kremi kullanabilirsiniz. Cildin kısa sürede yenilenmesini ve onarılmasını sağlayan bu krem, hiçbir şekilde kortizon içermez.İçerisinde bulunan maddeler sayesinde egzamayı geçirir. Krem, 15 yaş üstü genç ya da yetişkin herkesin kullanımı için uygundur.

Coresatin Mor Krem:

Genellikle normal veya karma cilde sahip olanlar için uzmanalr tarafından önerilen Coresatin mor krem,  cildi besler ve cildin daha canlı görünmesine olanak sağlıyor. Cildiye doktorlarının sıklıkla önerdiği bu kremi mantar, ameliyat veya travma sonrasında oluşan bakterileri gidermede oldukça etkilidir.  Antiseptik bir yönü bulunan mor kremin içeriğinde aloe vera, nane yağı, E vitamini, B5 vitamini, gliserin gibi birtakım maddeler bulunur.

Coresitin Mavi krem:

Saç ve ciltte oluşan dermatit gibi kabuklu kepeklerin giderilmesini sağlayan mavi krem, son derece başarılı bir ilaçtır. İçerisinde gliserin, aloe vera, allantoin, bisabolol, E vitamini, propolis vb. maddeler bulunan Coresatin krem, her yaştan hastaların kullanabileceği bir içeriğe sahiptir. Antimikrobiyel etkisi sayesinde bakteri ve mantarları öldürür.

CORESİTİN KREM FİYATLARI NELERDİR?

Coresitin krem eczanelerde fiyatı genelde çeşidine ve kullanım alanına bağlı değişiklik göstermesine karşın ortalama 45 ile 60 TL arasında satılmaktadır.

Coresatin Mavi krem: 69,90 TL

Coresatin Mor Krem: 69,90 TL

Coresatin Sarı Krem: 69,90 TL

Coresatin Pembe Krem: 69,90 TL

Yeni doğacak olan bebeğinize isim verme konusunda kararsızlık yaşıyorsanız, anlamı güzel olan en güzel kız ve erkek bebek isimlerini sizler için bir araya getirdik. Kuran-ı Kerim’deki bazı surelerde geçen isimlerden esinlenerek bebeğinize verebileceğiniz hoş anlamlı isimleri okumak için haberimize göz atın! İşte Kuran-ı Kerimde adı geçen kız ve erkek bebek isimleri ile anlamları…

Alemlerin rahmeti Peygamber Efendimiz (SAV)’in “Sizler kıyamet gününde kendi isimleriniz ve babalarınızın isimleri ile çağrılacaksınız. Öyle ise isimlerinizi güzelleştiriniz.” (Ebu Davut, Kitabu’l Edeb, Hadis No: 4948) hadis-i şerifinde buyrulduğu gibi, yeni doğan bebeğe anlamı güzel isimler koymak oldukça önemlidir. Öyle ki, Hz. Aişe (r.a)’da, “Resûlullah (a.s) çirkin isimleri değiştirirdi.” buyurmuştur. Anne ve baba olacak kişilerin daha bebek müjdesini aldıkları zaman akıllarında beliren hatta kız olursa şunu, erkek olursa bunu koyalım dedikleri isimlerden doğum yaklaştıkça vazgeçip bambaşka bir isim koyma kararına gidilebiliyor. Özellikle de muhafazakar ailelerin, dinimize uygunluğu açısından Kuran-ı Kerim’de geçen isimlerden koyduklarını biliyoruz. Ancak, Kuran-ı Kerim’deki ayetlerde geçen her isim hatta her kelimenin anlamı güzel olmayabiliyor. Örneğin Kuran-ı Kerim’de geçen ‘Aleyna’ kelimesi, anlam olarak ‘Bela’yı çağrıştırmaktadır. Günümüzde artık hemen hemen herkes tarafından bilinen ‘Kezban’ ismi de ‘Yalancı’ demek olduğu için önerilmemektedir. Peki Kuran-ı Kerim’de geçen isimlerin hangisi bebekler için uygun görülebilir? İşte ayet ayet bebek isimleri…

AYETLERE GÖRE KIZ BEBEK İSİMLERİ:

ASEL/MUHAMMED SURESİ: Cennetteki bal

AHSEN/ TİN SURESİ: En güzel, çok güzel.
Ahsen-i takvim: En güzel şekil.

ALİME/ BAKARA SURESİ: Bilgi sahibi olmak.

Kuran-ı Kerimde geçen diğer kız isimleri: 

Firdevs: Cennet’in en yüksek derecelerinden biri.
Kevser: Cennette bir nehir ya da havuz.
Merve: Mekke’deki dağın adı. (Safa ile Merve)
Meryem: Abid, ibadet eten kimse.
Şevval: Parlak ve güçlü.

AYETLERE GÖRE ERKEK İSİMLERİ:

EYÜP/ENAM SURESİ: Sıkıntı ve dertlere sabreden, sabır timsali.

YUSUF/YUSUF SURESİ: Yakışıklı, güzel.

DAVUD/SEBE SURESİ: Düzene uyan, güzel sesli.

Kuran-ı Kerimde geçen diğer erkek isimleri: 

Furkan: Hak ile batılı ayıran, iyi ile kötü ve doğru ile yanlış arasındaki ayrımı gösteren.
Halis: Saf, temiz ve samimi.
İbrahim: İnananların babası.
İhsan: Bağışlama.
İsmail: Allah’ı işiten: Duası kabul olunan.
İshak: Gülmek

EN ÇOK KULLANILAN BEBEK İSİMLERİ VE ANLAMLARI:

Zeynep: Değerli taşlar, mücevherler.  

Ebrar: Bütün iyi hasletleri kendilerinde toplayan, sağlam bir itikada sahip olan, doğru sözlü.

Yusuf: İnleyen, ah eden.

Elif: Arap alfabesinin ilk harfi.

Eymen: Daha uğurlu, çok talihli, hayırlı, kutlu. 

Defne: Yaprakları güzel kokulu, yaz-kış yeşil olan bir bitki.

Ömer: Dirlik, canlılık yaşam gücü. 

Hiranur: Hz. Muhammed (Sav)’e peygamberliğin verildiği Suudi Arabistan’daki dağ. Aynı zamanda, arayış anlamına da gelmektedir. 

Emir: 1- Bir kavmin, bir şehrin başı. 2- Büyük bir hanedana mensup kimse. 3- Peygamberimizin soyundan gelen. 4- Kumandan

Eylül: Güz aylarından biri, yılın dokuzuncu ayı. 

Miraç: Dertsiz, kedersiz.

Mustafa: 1- Temizlenmiş, seçilmiş, güzide. 2- Hz. Peygamberin isimlerinden.

Miray: Yılın ilk aylarında doğan.

Ahmet: Övgüye değer.

Zehra: Beyaz ve parlak yüzlü olan.

Ömer Asaf: Ömer: Dirlik, canlılık yaşam gücü. Asaf: Vezir.

Ecrin: Allah’ın hediyesi anlamını taşımaktadır.

Azra: El değmemiş.

Doktorların sık sık reçete ettiği Dermovate krem, özellikle cilt ve deri kaşıntıları mucizevi bir şekilde geçiren üründür. En iyi egzama kremlerinden biri olan Dermovate krem nasıl kullanılır, neye iyi gelir, kullanım şekli ve yan etkileri nelerdir? öğrenmek için mutlaka haberimizin detaylarını incelemelisiniz.

Dermovate krem genellikle sedef ve egzama tedavisinde kullanılan, uzmanların en sık reçete ettiği bir ilaçtır. Egzama gibi rahatsızlıklarla başa çıkamayan kişilere adete mucize gibi iyi gelen Dermavote egzamaya bağlı oluşan kaşıntı ve kızarıklığı da kısa sürede giderir. Ancak bu kadar etkili olmasıyla beraber yan etkileri de olan bir ilaçtır. Mutlaka doktor gözetiminde kullanılması önerilen bu krem kortizonlu kremler arasında yer alır. İçerisinde % 0.05 klobetazol 17-propiyonat bulunan Dermovate krem, kortizonlu olduğu için yan etkileri de fazla olmaktadır. 30 ve 50 gramlık tiplerde satılan bu kremi kullanmadan önce yan etkilerini okumalısınız. Yapılan araştırmalara öre 1 yaşından büyüklerin kullanabileceği Dermovate krem, diskoid lupus eritematozus (genellikle yüzde görülen plaklar-bir çeşit deri hastalığı), liken planus (deri, deri ekleri ve mukozaları etkileyen iyi huylu deri hastalığı), sedef hastalığı zor tedavi edilen egzamalar gibi cilt problemlerinde iltihabın etkilerini en aza indirmek için kullanılır.

DERMOVATE KREM NASIL KULLANILIR?

Bu kremi mutlaka uzman doktorunuza danışmadan kullanmamalısınız. Kortizonlu kremleri uzun süre bilinçsiz kullanmak ciddi yan etkilerin ortaya çıkmasına neden olabilir.

Kremi uygulayacağınız bölgenin temiz olduğuna emin olduktan sonra ince bir tabaka olacak şekilde sürün. Gün içerisinde 1-2 defa sürebilirsiniz. Ovalayarak kolayca emilmesini sağlayabilirsiniz.

Tedaviden tam sonuç almak için 4 hafta boyunca kullanılması uzmanlar tarafından öneriliyor.

NOT: Kremi ellerinizdeki egzama sorunu için kullanmıyorsanız kremi sürdükten sonra bol suda ellerinizi yıkayın. Sadece sorunlu bölgeye uygulanması gerekir. Kremden kısa sürede etki almazsanız doktorunuza danışabilirsiniz.

DERMOVATE KREM YAN ETKİLERİ NELERDİR?

Yazının en başında bahsettiğimiz gibi krem etkili olduğu kadar yan etkileri de fazladır. Ciddi yan etkileri bulunan bu kremi kullanmaya başladıktan sonra görülebilecek etkileri sizlerle paylaşıyoruz. Genelikle doz aşımında ya da içerisinde bulunan maddelere alerjisi olan kişilerde görülen bu yan etkilerle karşılaştığınızda mutlaka doktorunuza danışmalısınız.

Deride incelme ve aşırı duyarlılık bununla birlikte deri döküntüleri, yüz, dudaklar, dil ya da gırtlakta şişme görülebilir. Uyguladığınız bölgede kızarıklık, yanma, kaşıntı ve ağılık artışı yan etkileri arasındadır. 

En ağır yan etkilerinden biri, sürdüğünüz bölgedeki  toplardamarın belirgin hale gelmesi ve deri yüzeyi altında kan damarlarının görünmesidir. 

Vücut kıllarında artış, obezite, saç dökülmesi/uzamaması , saçta incelme,

Çocuklarda kilo artışı/büyümede yavaşlama,

Kanda kortizol hormonunun azalması,

Kanda şeker düzeyi artışı ve idrarda şeker bulunması,

Kan basıncı yükselmesi,

–  Göz içi basıncı artışı (giokom) gibi belirtiler Dermovate kremin yan etkileri arasında yer alır. 

DERMOVATE KREMİN FİYATI NEDİR?

Dermovate kremin 2019 fiyatı 17.26 TL’dir.

Burma baklava yıllardır Türk mutfağında yapılan klasik baklavadan yapımı daha pratik olan bir tatlı çeşididir. Oklavaya sarılarak yapılan burma baklavanın sunumu da muhteşemdir. Misafirlerinize bayramda enfes bir burma baklava ikram etmek istiyorsanız mutlaka tarifimizi denemelisiniz.

Sarığı burma, dolangel, oklava tatlısı, burma tatlısı gibi birçok ismi olan bu tatlı çocukluk yıllarımızdan itibaren bayramlarda sofralarda yerini alır. Evde yapılabilecek ve baklava lezzetini aratmayacak tatlılardan olan burma baklava birçok tatlı tutkunu tarafından merak ediliyor. Burma baklava tarifi hangi malzemeleri içeriyor? İşte ağızda dağılan lezzet, burma baklavanın tarifi…

BURMA BAKLAVA TARİFİ:

MALZEMELER

Hamuru için;

2 adet yumurta
1 çay bardağı sıvı yağ
1 çay bardağı ılık süt
1 paket kabartma tozu
1 çay kaşığı tuz
1 çorba kaşığı sirke
2 çorba kaşığı yoğurt
Aldığı kadar un

İçi için;

Yarım kilo ceviz yada fındık

Açmak için;

Nişasta

Üzeri için;

250 gram tereyağı

Şerbet için;

4 su bardağı şeker
5 su bardağı su
Biraz limon

YAPILIŞI

Hamur malzemelerini güzelce yoğurarak yarım saat kadar dinlendirin. Daha sonra açacağınız büyüklüğe göre eşit parçalara ayırın.

Bir yufkayı incecik şekilde açarak bol miktarda ceviz koyun. Sonra yufkayı ortadan ikiye bölüp oklavaya sarıp oklavanın iki ucundan büzüp oklavadan çıkartıp istediğiniz boyutta kesip yağlanmış fırın tepsisine dizin.

Bu işlemi bitene kadar uygulayın. Tepsi dolduğunda erimiş tereyağını üzerine gezdirerek önceden ısıtılmış 180 derece fırına verin.

Güzelce kızardığında hazırladığınız sıcak şerbeti üzerine dökebilirsiniz. Bu adımda tatlının ılık olmasına özen gösterin

Afiyet olsun…

BURMA BAKLAVA YAPMANIN PÜF NOKTALARI

Hamuru yoğururken unu kontrollü bir şekilde ilave etmelisiniz. Pürüzsüz ve ele yapışmayacak bir kıvamda hamur olması gerekiyor.

Yoğurduğunuz hamurunuzun üzerine bir bez örterek yarım saat kadar dinlendirmelisiniz.

Hamurunuzu açacağınız zemine nişasta serpin. Bu şekilde hamurun zemine yapışmasını engelleyecek ve daha kolay açılmasını sağlayacaksınız.

Açacağınız bezenin üzerine de nişasta serpmelisiniz. Bu şekilde de hamurunuz oklavaya yapışmayacaktır.

Tatlınızı kontrollü bir şekilde pişirmelisiniz. Tatlıya şerbeti dökerken tatlının ılık şerbetin sıcak olması gerekmektedir.

Hayvan yağı olan kuyruk yağı çoğu kimse tarafından sevilmez. Ağır bir kokusu ve tadı olan kuyruk yağının insan sağlığına faydaları olduğunu biliyor muydunuz? Peki kuyruk yağının faydaları nelerdir? Porf. Dr. Canan Karatay’ın kuyruk yağı hakkındaki yorumu nedir? Sizler için tüm bu merak edilen soruları araştırdık. Haberin detayında kuyruk yağına dair her şeyi bulabilirsiniz.

Halk arasında don yağı olarak da geçen kuyruk yağı hayvanların kuyruk kısımlarında ve et aralarında bulunur. Gıda sanayisinde kullanılan kuyruk yağı, yüzyıllardı tüketilir. Eski insanların uzun yıllar sağlıklı yaşamasının sırrı olan kuyruk yağı, Amerika bilim insanları tarafından en faydalı sağlıklı yağlar listesine eklendi. Kuyruk yağı ile ilgili halk arasında çok yanlış bilgiler bulunur. Bunlardan en yaygını zararlı olmasıdır. Ancak kuyruk yağının yüzde 70’i doymamış yağ asidi bakımından zengindir. Otlanan hayvanlar doğada bulunan tüm vitamin ve mineralleri vücutlarında taşır. Ancak insanlar besin tüketme konusunda ikiye ayrıldıklarından tüm bu mineralleri vücutlarında barındıramıyor. Bu yüzden bu besinlere ihtiyaç duyarlar. Çünkü hayvanlar vücutlarına aldıkları her faydalı değeri enzimleyerek depoluyorlar. Ayrıca halk arasında kuyruk yağının kolesterolü yükselttiği biliniyor. Uzmanlar ise bunun kesinlikle yanlış bir bilgi olduğunu kuyruk yağının damar tıkanıklığını önlediğini vurgulayarak oldukça faydalı bir besin olduğunu belirtiyorlar.

KUYRUK YAĞININ FAYDALARI NELERDİR?

Omega-3 yağ asidi bakımından zengindir. Özellikle gelişim çağındaki çocukların kemik ve kas gelişimi için tüketilmesi öneriliyor.

Damarlardaki besinler tıkanıklığının önüne geçerek kalp sağlığını korur. Kan basıncını dengeler. 

Sinir hücrelerini güçlendirerek felç, titreme, siyatik ve romatizma hastalıklarının önüne geçer. 

Vücuttaki serbest radikalli hücrelerin sayısını azaltır. Bağışıklık sistemini hastalıklara karşı daha dirençli hale getirir. 

İçeriğinde cilt hücreleri bulunan kuyruk yağı cilt hücrelerinin yenilenmesini sağlayarak uzun yıllar daha diri ve parlak görünümünü sağlar.

PROF. DR. CANAN KARATAY’IN KUYRUK YAĞI YORUMU!

Yaptığı çarpıcı açıklamalarla sağlık alanına yenilikler getiren Kalp ve İç Hastalıkları Profesörü Doktor Canan Karatay yine ezberleri bozan bir açıklamada bulundu. Karatay, kuyruk yağının inanılmaz faydaları olduğunu vurguladı. Ayrıca ünlü doktor Anadolu insanının uzun yıllar sağlıklı yaşamasının sırrını “Kavurmayı yağı ile beraber yemelisiniz. Kuyruk yağı ile birlikte yenmeli. O zaman dinç olur, dağlara çıkar inersiniz. Yumurta sarısı ile beraber bol köy yağı ile beraber yenecek. Kavurmada kuyruk yağı ile beraber yenecek. Bu Anadolu´da adettir, kuyruk yağını eritip içerler ve de 90-95 yaşına kadar yaşarlar. ‘Yağ dokunuyor kalp hastalığı yapıyor’ deniyor. Hangi yağ? Trans yağlar ya da margarin dediğimiz yağlar tehlikelidir. Yoksa senelerdir asırlardır yediğimiz köy tereyağları neden tehlikeli olsun. Evvel yoktu, rivayet yeni çıktı” sözleri ile açıkladı.

Hoş kokusu ile insanı etkisi altına alan akasya, salkımlı ağaçlar arasında en yaygınıdır. Ağacın dalarının aşağı doğru beyaz meyvelerle sarkması le meşhur olan akasya milattan önce keşfedilmiştir. Peki akasyanın faydaları nelerdir? Akasya çayı ne işe yarar ve nasıl yapılır? Akasya suyu ne işe yarar? Alternatif tıpta kabızlık ve bağırsakları rahatlatan bitki olarak kullanılan akasya hakkında merak edilen her şeyi araştırdık.

Baklagiller ailesine ait olan akasyanın 300 türü Brezilya’da 600 türü ise tüm dünyada yaygın olarak bulunmaktadır. En yaygını beyaz olmak üzere kırmızı, mor ve sarı renkleri de mevcuttur. Henüz çiğ hali ise yeşildir. Çok güçlü bir aroması olan akasyanın bir o kadar etkileyici kokusu da vardır. Kilometrelerce uzaktan alınan kokusu sayesinde Akdeniz şehirlerindeki birçok sahil evinin bahçesinde bulunur. Romanlarda adalar kokusu olarak geçen akasyanın insan sağlığına inanılmaz faydaları vardır. Özelikle milattan önce keşfedilen akasya alternatif tıpta doğal ilaç olarak hem kremi hem de çayı yapılırmış. Sıcak iklimlerde yayın olarak yetişen ve suya ihtiyaç duyan aksayanın aldığı suyu meyvelerinde ve dallarında toplama gibi özellikleri vardır. Bu özelliği sayesinde güçlü bir sıvı besini olur. Akasya ağacında bitkinin yanı sıra meyvelerde oluşur. Keçiboynuzuna benzeyen bu meyveler kurutularak çay lede edilir. Çin ve Brimanya gibi ülkelerde sıklıkla tüketilir. Arap yarım adasında da yayın olan akasyadaki bu meyveler öğütülerek kahve yapılır. Acı bir tadı olan meyveyi akasya bitkisi ile şekerlendirirler. Akasya ve meyvesi kahve çay gibi kafeinli besinlerde bulunan tanen bakımından da zengindir. Akasya içeriğinde; asparagin, robinin, tanen, indican, agaciin, metil eteri, indul, benzaldehid ve antranil asidi barındırır.

AKASYA SUYU NE İŞE YARAR?

AKASYANIN FAYDALARI NELERDİR? 

Eski çağ kitaplarında akciğer ve boğaz hastalara akasya çayı verildiği yazıyor. Akasya kendisine kesin koku veren maddeler sayesinde akciğer ve boğazlardaki enfeksiyonlu hücreleri temizleyerek. Nefes borusundaki hücrelerin mutasyona uğramasının önüne geçer. Hastaların rahat bir nefes almasını sağlar.

Yatıştırıcı maddeler bakımından zengin olduğundan hem çay olarak hem de koklanarak fayda sağlar. Zihni açan akasya bu sayede yorgunluk ve stresi azaltır. 

Akasya taze olarak kaynatılıp suyu gargara olarak kullanılabilir. Bu gargara ağız içi yaraları iyileşmesini sağlarken çıkmaya meyilli olanları da engeller. Ayrıca diş etlerini güçlendirerek ağız içi tükürükteki enfeksiyonlu hücreleri önleyerek ağız kokusunun önüne geçer. 

Mevsim geçişlerinde kurutulmuş akasya kaynatılıp süzüldükten sonra içerisine bir tatlı kaşığı bal eklenip tüketildiğinde; kuru öksürüğü keserek göğüs ağrılarını azaltır. Bronşları da temizler.

Ter yolu ile vücuttaki toksinleri atar. Bu özelliğinin olumsuz etkisi de vardır. Aşırı tüketildiğinde vücudun sıvı kaybına neden olabilir.

AKASYA ÇAYI NE İŞE YARAR VE NASIL YAPILIR?

Özellikle kronik uykusuzluğu olanların gece yatmadan bir saat önce aksaya çayı tüketerek rahat bir uyku çekmelerini sağlar. 20 gram kurutulmuş akasyayı iki su bardağı su ekleyerek kaynatın. İçerisine bir damla limon ve bir çay kaşığı bal ekleyin. Ocaktan alıp 5 dakika bekledikten sonra süzerek taze taze tüketin. 

Şerbetli tatlıların vazgeçilmezi olup bayramlarda gelenekselleşen enfes çıtır baklavalar, bayramı bayram dedirten en güzel ikramlıklardandır. Fıstıklı, sütlü ya da bol iri cevizli baklavaların çıtırlığını dışarıdakileri aratmadan evinizde kendinizde yapabilirsiniz. İşte lezzetiyle gönülleri fetheden bol ve iri cevizli enfes çıtır baklava tarifi…

Bayram sofralarının olmazsa olmaz tatlısı olup, gönülleri fetheden nefis baklava çeşitleri misafirlere ikram etmek için en güzel seçenektir. Açılması biraz zahmetli olan baklava yufkası bayram öncesinde tamamlandığı zaman geriye sadece afiyetle yemesi kalıyor. Özellikle de ayranla beraber ya da başka bir meşrubatla tüketildiği zaman damakların vazgeçilmez bir lezzet haline gelen cevizli baklavanın yapımını sizler için derledik. Ağza alındığı zaman içerisindeki bol ceviziyle dağılan çıtır baklavanın en pratik ve lezzetli halini sizde evinizde yapabilirsiniz. İşte dışarıdakileri aratmayan enfes cevizli baklava tarifi!

MALZEMELER

Hamuru için

2 tane yumurta
1,5 çay bardağı süt
1 çay bardağı ayçiçek yağı
4 yemek kaşığı eritilmiş tereyağı
1/3 su bardağı su
3,5 – 4 su bardağı un

Şerbeti için

3,5 su bardağı su
3 su bardağı toz şeker
1/4 adet limon suyu

İçi için

300 gr. ceviz içi 

Açmak için

1 su bardağı nişasta

Araları için

250 gr. eritilmiş tereyağı

YAPILIŞI

Unu için:

Un dışındaki hamurun tüm malzemelerini derin bir kabın içerisine alın.

Üzerine un ilave ederek yavaş yavaş yoğurmaya başlayın. Ele yapışmayan, kulak memesi kıvamında bir hamur elde edene kadar yoğurun. Eksik kalırsa un ilave edin.

Elde ettiğiniz hamuru nemli bir bezle örtün ve oda sıcaklığında dinlendirin.

HAMURUN HAZIRLANIŞI

Unun dışındaki tüm hamur malzemelerini derin bir kaba koyun.

Sonra un ekleyerek yavaş yavaş yoğurun. Kulak memesi kıvamına gelince eksikse un ekleyin.

Hamurun üstünü nemli bir bezle örtün ve oda sıcaklığında dinlendirin

ŞERBETİN HAZIRLANIŞI

İçi derin bir tencereye toz şeker ve suyu dökün.

Şeker eriyince su fokurdamaya başlayana kadar karıştırın.

Kaynama işi bittikten sonra limon suyunu ekleyin ve biraz daha kaynattıktan sonra oda sıcaklığında soğutun.

BİRLEŞTİRME HALİ

Hamurdan ceviz büyüklüğünde 20 beze çıkarın. Bu bezelere nişasta serperek ince bir şekilde açın.

Tepsiyi yağlayıp yufkaları koyun. İlk 10 yufkayı tabanına, geriye kalanları ise üstüne ayırın.

Kat aralarına eritilmiş tereyağı sürün. Orta katında iken cevizleri ekleyin.

Katları çıktıktan sonra bıçak ile şekil verin ve tereyağını üzerinde dolaştırın.

Isısı 180 derece olan fırında yarım saat pişirin.

Ardından şerbeti üzerinde dolaştırın. Baklava, şerbetini çekince tüketebilirsiniz.

Afiyet olsun…

Vücudun herhangi bir yerinde rastladığınız morluklar yada kızarıklıkların ne olduğunu biliyor musunuz? Erkeklere oranla kadınlarda daha çok ortaya çıkan kılcal damar çatlaması özellikle yüz ve çevresinde görülür. Peki kılcal damar çatlaması neden olur? Kılcal damar çatlamasının doğal tedavisi var mıdır? Sizler için bu sorunların yanıtlarını araştırdık. Haberin detayında kılcal damarlara dair her şeyi bulabilirsiniz.

Kılcal damarlar vücudumuzda örümcek ağı gibi beyinden ayak parmaklarımıza kadar her yerde vardır. İnsan vücudunda yaklaşık 40.000 kilo metre olan kılcal damarlar kan ve dokular arasındaki alışverişi destekler. Bazı nedenlerden dolayı hemen hemen her cins ve yaş grubunda bu damarların geçtiği noktalarda bazen mor bazen kırmızı lekeler oluşur. Bu kılcal damarların çatladığı anlamına gelir. Ciddi bir rahatsızlık olmamasına rağmen estetik görünüşü bozar. Vücudun hemen hemen her yerinde rastlanabilen bu hastalık psikolojik bir rahatsızlığa neden olur. Ciddi olmasa bile tedavi edilmesi gereken bir rahatsızlıktır. Ağrılarla kendini belli eder. Yüzde leke gibi görünür vücudun diğer yerlerinde damarlar daha belirgindir. 

KILCAL DAMAR ÇATLAMASI NEDEN OLUR?

Cilt yüzeyi hassas olduğunda

Ani sinir krizi ve yaşanan ağır stres

Gül hastalığı gibi hastalıklarda sıklıkla rastlanır

Kullanılan cilt kremler

Radyasyon ışınlarının cildi deforme etmesi ile

Genellikle varisin ilk dönemlerinde 

Uzun süre güneş ışınlarına maruz kalmak

Aile öyküsünde bu hastalığın olması gibi nedenlerden dolayı yaşanır.

KILCAL DAMAR BELİRTİLERİ NELERDİR?

En yaygın belirtisi damarlar gözle görünür hale gelir.

Vücudun belirli yerlerinde çatlak morluklar oluşur.

Yüz olan kılcal damarda ise çabuk kızarma güneş hassasiyeti oluşur.

Cildin o bölgesi diğer alanlara göre daha ince olur.

Herhangi bir darp olmamasına rağmen baldır, bacak ve yaygın olarak burun çevresinde kırmızı lekeler görülür.

KILCAL DAMAR ÇATLAMASI DOĞAL TEDAVİ YÖNTEMİ

Genellikle lazer uygulaması ile tedavi edilen bu hastalık birçok cilt sorununda belirtisi olabileceğinden uzman bir doktora başvurulmalıdır. Kolay bir tedavisi olan bu hastalığı tamamen geçme durumu da vardır. Ayrıca bazı bitkisel uzmanlar bu hastalığa iyi gelen doğal yollarında olduğunu belirtiyor. En etkili doğal yol ise at kestanesidir. At kestanesi içerdiği içerdiği bileşikler sayesinde kan dolaşımını hızlandırdığından iyileştirmede de oldukça etkilidir. Yüzde bile kullanılan at kestanesini düzenli kullanılması gerekir. 500 gramlık at kestanesini blendırdan geçiriniz içerisinde biraz sirke ve zeytin yağı koyup krem kıvamına getirin. Kılcal damarların olduğu bölgeye uygulayınız.  

Şerbetler yüzyıllardır Türk mutfağının vazgeçilmezleri arasında yer alıyor. Hem vücuda şifa hem de leziz olan enfes şerbetleri Ramazan’da kolayca hazırlayarak iftar ve sahur sofralarında ikram edebilirsiniz. Tadı damaklarda kalacak birbirinden pratik ve enfes özellikle Osmanlı dönemlerine ait olan şerbet tarifleri için haberimizin detaylarına bakabilirsiniz.

Bayramlarda şerbetlerin yeri ayrıdır. Osmanlı dönemlerinde bayram sofralarının vazgeçilmezi olan şerbetler susuzluğu giderirken, kan şekerini de düzenleyerek vücuda şifa oluyor. İçerisindekilerin tamamen organik olmasıyla sıkça tercih etmek isteyeceğiniz şerbetler, serinletici etkisiyle de yazın mutlaka yapmanız gereken tarifler arasında. Hem sağlıklı hem serin bir alternatif olan şerbetler, bayram sofraları için de kültürel bir miras. Siz de kendi ellerinizle sevdiklerinize bayramda gönül rahatlığıyla tüketebileceğiniz şerbetler hazırlamak için yasemin.com‘un listelediği tariflere göz atabilirsiniz. 

ÜZÜM ŞERBETİ

Geçmişten günümüze kadar her evde bulunan üzüm pekmeziyle ile ilgili Selçuklu’dan Osmanlı mutfağına uzanan hem vitamin deposu hem de ağızları tatlandıran mucize bir tarifimiz var. Şekerin olmadığı zamanlarda yapılan bu tarif tatlı krizlerinin de doğal bir şekilde önüne geçmiş.

ÜZÜM ŞERBETİ TARİFİ İÇİN TIKLAYIN: ÜZÜM ŞERBETİ

GÜL ŞERBETİ

MALZEMELER

320 gram kokulu gül yaprağı
3.5 su bardağı şeker

YAPILIŞI

Gülleri az miktar su ile yaprakların rengini soldurmadan bir taşım kaynatın. Ocaktan alıp süzdükten sonra içine şekeri ilave edip şeker eriyene kadar karıştırın. Şeker eridikten sonra buzdolabına koyup soğutun.

Gül şerbeti yapmanın püf noktalarından biri gül yapraklarını kaynatırken yaprakları soldurmamaktır. Soğuduktan sonra tüketilecek olan gül şerbetinin tadını bozmaması için, içine herhangi bir aroma verici koyulmaması gerekir.

REYHAN ŞERBETİ

MALZEMELER

1 demet reyhan
1 bardaktan az şeker
1 limon suyu
Çubuk tarçın
Gül suyu

YAPILIŞI

Reyhanları temizleyerek derin bir kaba alın. Şeker, limon suyu ve tatlandırmak istediğiniz diğer malzemeleri ekleyin. Üzerine kaynamış su dökerek yaklaşık 1 buçuk saat dinlendirin. Daha sonra süzerek servis edin.

KAVUN ŞERBETİ

MALZEMELER

125 gram bal
300 gram kavun
1 çay bardağı şeker şurubu
1 limonun suyu
1 çay kaşığı zencefil
2 litre su
2 dal defne yaprağı

YAPILIŞI

Serinleten nefis şerbetler. Kavunu dilimleyin. Bal ve suyu mikserde iyice ezilinceye kadar çırpın. Defne yaprağı, zencefil, şeker şurubu ve limon suyunu ilave edip kaynatın. Soğutup sonra süzün ve servis yapın.

FERAHLATAN RAMAZAN ŞERBETİ

zun süren günlerde açlığınızı ve susuzluğunuzu gidecek aynı zamanda da sağlıklı bir şerbet hazırlamaya ne dersiniz? Osmanlı döneminden kalma enfes içinizi ferahlatacak Ramazan şerbetinin tarifi için tıklayın: FERAHLATAN RAMAZAN ŞERBETİ TARİFİ