Şunun için etiket arşivi: Kadın

Son zamanların en popüler makyaj tekniklerinden biri olan Draping, nasıl uygulanır ve püf noktaları neledir sizler için araştırdık. İşte Draping makyaja dair tüm ayrıntılar…

Draping makyaj, son günlerin en çok tercih edilen makyaj tekniği arasında yerini aldı. Aynı zamanda kozmetikte geçmiş senelere dönüşümün kanıtı oldu. Yasemin.com ekibi olarak Draping makyajı mercek altına aldık.

İşte tüm detaylar;

Draping tekniği, yeni makyaj tekniği gibi görünüyor olsa da aslında 70’li yıllara dayanıyor. Bu makyajda bronz renkli ürünlerle kontür yapmak yerine, pembe tonlarında allıklar kullanılıyor. Draping makyajını uygulamak için tek sahip olmanız gereken şey bir allık ve allık fırçası. 

Bu makyaj tekniğinin en önemli özelliği ise; yüzde doğal bir görüntü oluşturmasıdır. Bu tekniği uygularken yoğun kullanımlardan kaçınmalı ve doğal bir şekilde allığı yaymalısınız. 

Draping makyaj yaparken, göz makyajınızı dikkat çeken renklerden uzak tutmalısınız. Siyah veya kahverengi tonlarındaki far kullanarak makyajı yapabilirsiniz.

Bol lifli yapısı ile kilo vermede son derece kolaylık sağlayan hurma, hem düşük kalorili hem de tok tutucudur. Sağlık açısından da yararlı olan hurma ile nasıl kilo verebileceğinizi sizler için derledik. Peki hurma ile diyet yapmanın püf noktaları neler? Kilo verdiren hurma diyeti nasıl yapılır? İşte hurmanın inanılmaz zayıflatıcı etkisi…

Kuran-ı Kerim’de pek çok surede ismi geçen hurma, insan sağlığı açısından son derece yararlı bir meyvedir. Doğum sancılarını giderme, kabızlık önleme gibi çeşitli rahatsızlıklara ilaç gibi gelen hurma sadece sağlık açısından değil kilo vermede de oldukça etkilidir. Zayıflama kürlerinin en meşhurları arasında yer alan hurma ve yoğurt diyetinin haricinde tek başına tüketildiği zaman bile inanılmaz faydası bulunuyor. İçerisindeki bol lif, bağırsakları hareketlendirerek kansere karşı koruyucu ve metabolizma hızlandırıcıdır. Peki hurma yiyerek nasıl kilo verilir? İşte yanıtı…

HURMA İLE NASIL ZAYIFLANIR?

Sabah, öğlen ve akşam yemeklerine başlamadan bir saat önce üç hurma yemenin iştah kestiği, gün boyu açlık hissettirmediği ve bağırsak hareketlerini hızlandırdığı bilinmektedir. Bol lif kaynağı olan hurma, metabolizmanın gün içerisinde daha hızlı çalışmasına yardımcı olarak sindirimi kolaylaştırdığı da bilinmektedir.

İPEK TUZCUOĞLU HURMA YİYEREK ZAYIFLADI!

Son zamanlarda verdiği kilolarla dikkatleri üzerine çeken İpek Tuzcuoğlu, 1 ay kadar bir sürede 6 kilo birden verdi. Organik olmayan besinleri tüketmekten uzak durduğunu açıklayan Tuzcuoğlu, günde yarım kilo hurma yediğini ve bol miktarda su içtiğini açıkladı.

Her gün dokuz saat, dokuz dakika uyuyarak dinç kalmayı tercih eden ünlü oyuncu, arkadaşlarının uyarısıyla düzenli olarak tartıldığını belirtti. 

YAŞ HURMA MI YOKSA KURU HURMA MI ZAYIFLATIR?

Arabistan’da yetişen ve Ramazan sofralarımızın olmazsa olmazı olan hurma, içerisindeki demir minerali ve potasyum sayesinde metabolizma hızı artar. Bol lifli yapıdan ibaret olan yaş hurmanın 100 gramı yaklaşık 65 kcal değeri vardır. Yaş hurmanın kalorisi kuru hurmaya göre, yarı yarıya daha azdır. Eğer hurma ile kilo vermek istiyorsanız, yaş olanlarını tercih etmelisiniz. Öğünlerinizde yemekten 40 dakika önce 4 adet hurma yerseniz iştahınız fark edilir derecede kapanacaktır.

HURMAYI YOĞURTLA BERABER TÜKETİRSENİZ…

Her gün 21 tane hurma yiyip, öğün sıralarında yağsız yoğurt yemeniz kilo vermenizi kolaylaştıracaktır. Hurma ve yoğurt haricinde bol miktarda sıvı tüketmeniz önerilmektedir. Böylelikle 1 haftada 5 kilo birden verebilirsiniz.

Türk mutfağının yıllardır değişmeyen ve en vazgeçilmezlerinden olan çayın yanına yapılan atıştırmalıklar, kadınların sık sık arayış içinde oldukları ve farklı tariflere göz gezdirdiği bir alandır. Sıradan tarif gibi görünen ancak yıllardır damaklarda iz bırakan ağızda eriyen enfes kurabiyenin tarifini sizlerle paylaşıyoruz.

Çayın yanına kısa sürede yapabileceğiniz kolay ve lezzetli bir kurabiye tarifi bugünkü yazımızda. Adından da anlaşılacağı gibi şekil vermeye uğraşmayacağınız ve ağızda eriyen bir kurabiye tarifi. Lezzeti muhteşem ağızda eriyen kurabiyelerinizi çocuklarınız dahil herkes çok beğenerek tüketecek. En zor zamanlarınızda kurtarıcınız olacak kurabiyenizin tarifini elinizin altında bir yerlerde mutlaka bulundurun.

AĞIZDA ERİYEN KURABİYE TARİFİ:

MALZEMELER

Yarım su bardağı sıvı yağ
250 gram tereyağ
1 paket vanilya
1 paket kabartma tozu
1 adet yumurta
2, 5-3 su bardağı un
200 gram toz şeker

YAPILIŞI

Öncelikle mikserle şekeri, yağı ve yumurtayı güzelce homojen kıvama gelene kadar karıştırın.

Daha sonra un, kabartma tozu ve vanilyayı karıştırarak yumurtalı karışımın içerisine ekleyin.

Güzelce yoğurduktan sonra istediğiniz şekli vererek yağlı kağıt serili tepsiye dizin.

165 derece fırında kızarana kadar pişirin. Şekil verirken bazılarının içine küçük elma dilimleri koyabilirsiniz. Bu adım kurabiyelere farklı bir tat verecektir.

Afiyet olsun…

Altın günlerinin, çay saatlerinin ya da kalabalık sofraların en sevilen lezzetlerinden biri olan mercimek köftesinin en kolay ve lezzetli tarifini sizlerle paylaşıyoruz. Bol bol yeşillik, limon ya da nar ekşisiyle, küçük büyük herkesin yemelere doyamadığı mercimek köftesi yaparken püf noktaları aynı zamanda kıvamı tutması için yapılması gerekenler var. Peki bunlar neler? Pratik mercimek köftesi nasıl yapılır? Mercimek köftesinin kıvamı için ne yapmalı? işte tüm bu soruların yanıtı yazımızda.

Beklenmedik misafirlerinize kolayca hazırlayabileceğiniz bir ara sıcak arıyorsanız mercimek köftesi tam size göre. En kalabalık misafirleri bile doyuran mercimek köftesi, kırmızı mercimekle taze sebzelerin birleşmesiyle yapılıyor. Vegan ve vejetaryenlerin de gönül rahatlığıyla tüketeceği protein deposu mercimek köftesi özellikle çay saatlerinizin vazgeçilmez lezzetleri arasına girecek. Tam ölçülü üstelik püf noktalarıyla beraber yapabileceğiniz enfes mercimek köftesinin tarifi yazımızda.

MERCİMEK KÖFTESİ TARİFİ:

MALZEMELER

1,5 su bardağı kırmızı mercimek
3 su bardağı sıcak su
2 adet kuru soğan
1,5 su bardağı ince bulgur
1 çay bardağı zeytinyağı
1 yemek kaşığı biber salçası
1 yemek kaşığı domates salçası
5 adet taze soğan
1/2 demet maydanoz
1 çay kaşığı kimyon
1 çay kaşığı karabiber
1,5 tatlı kaşığı tuz

YAPILIŞI

Kırmızı mercimekleri bol suda yıkadıktan sonra sıcak suyun içerisinde kaynatın. Ardından suyunu çekmeye başlayan mercimeklerin içerisine bulguru ekleyin.

Ocağın altını kapatın ve 15 dakika kadar mercimeklerle bulgurun haşlanmasını bekleyin. 

Daha sonra kuru soğanları ince ince doğrayarak tavanın içerisinde zeytinyağıyla beraber 5 dakika kavurun.

Ardından sırasıyla; biber salçası, domates salçası, tuz, pul biber ve kimyonu ekleyerek soğanlı karışımı 3- 4 dakika kadar kavurun.

Maydanozları içerisine ekledikten sonra bulgurlu karışımın içerisine ilave edip, güzelce yoğurun.

Homojen kıvama gelene kadar yoğurduktan sonra avuç içinizde sıkarak şekil verin.

Hazırladığınız köfteleri kıvırcık ve yeşilliklerle servis edebilirsiniz.

Afiyet olsun…

MERCİMEK KÖFTESİ YAPMANIN PÜF NOKTALARI

Mercimek köftesi yapmanın en önemli püf noktalarının başında mercimek ve su oranını iyi ayarlamak geliyor. Mercimekleri ne çok yumuşacık olana kadar pişirin ne de çok sert bırakın. Suyunu fazla fazla koyup, bunu en başında farkederseniz de mutlaka suyunu azaltın. Pişen mercimeklerin tüm sularının bitmemesine özen gösterin. Aksi takdirde bulgurlar su çekemez ve tam kıvamında şişmezler. Bulgurun şişebilmesi için mercimeklerin hafif sulu bir şekilde bırakılması gerekiyor.

Sulu bırakılan mercimeklere ıslatılmamış ince bulguru ilave edin. Öncesinde bulgurunuzu ıslatırsanız mercimeklerin içerisinde şişmez ve beklediğiniz kıvamda olmaz. Bulgur ve mercimek oranını da doğru ayarlanması mühim. Bunlar da tamamsa işin en önemli kısmına geldi sıra. Zeytinyağlı salçalı sosunun yapımına. Bu aşamada yağını az koyarsanız köfteniz dilediğiniz gibi tutmayabilir, çok koyarsanız hem kıvamı cıvıklaşır hem de tadı ağırlaşır.

Mercimek köfteleriniz beklediğiniz kıvamda olmadıysa, eğer harcınız çok yumuşaksa lezzeti de yağlıysa, bir miktar bulguru ölçerek sıcak sudan geçirin. Ardından harca ilave edin. Eklediğiniz bulgur fazla suyunu ve yağını çekecek, kıvamını güzelleştirecektir.

Diğer bir önerimiz ise içerisine haşlanmış patates koymanız. Haşlanmış patates de fazla yağını ve suyunu çekerek mercimek köftesine şahane bir kıvam verecektir. 

Ergenlik dönemindeki sivilcelere baş edenler için en ideal bakım ürünü sivilce sabunlarıdır. Piyasada bilinen pek çok sivilce sabunu bulunsa da kullananların memnun kaldığı Imex sabun sivilce tedavisinde büyük etki sağlamaktadır. Peki İmex Syndet Akne Sabunu ne işe yarar? İmex Syndet Akne Sabunu nasıl kullanılır? tüm bu soruların yanıtı yazımızda.

İmex Syndet Akne Sabunu; sivilceleri yok etmek için kullanılan eczanelerde satılan bir sabundur. Imex sabun 100 gramlık paketler içerisinde satılmaktadır.  Imex sabunun içeriğinde Gliserin, Pantenol, Allantoin, Laktik Asit bulunmaktadır. Alkali içermeyen bu sabun asla cilde zarar vermez.Imex sabun kullananlar ımex sabunun gerçekten çok faydalı olduğunu ve sivilceleri yok ettiği belirtmiştir. Cilt bakımı yapan, cildi onaran ımex sabunun faydaları ise;

Cildin yağ oranını dengeler.

Gözenekleri derinlemesine temizler ve tıkanan gözenekleri açar.

Cildi kurutmaz daima nemli olmasını sağlar.

Her cilt tipine uygundur.

Bakteri ve mikropların ciltten uzaklaşmasını sağlar.

Günlük cilt bakımı için uygundur.

Cildin koruyucu tabakasını korur ve yeniler.

Çok faydalı olan Imex sabun asla cildinizi diğer sabunlar gibi kurutmaz ve daima yumuşacık ve canlı görünmesini sağlar.

IMEX SABUN NASIL KULLANILIR?

Imex sivilce sabunu kullanması çok basittir. Gün içerisinde en az 2 defa yüzünüzü bu sabunla yıkamanız yeterlidir. Bu sabunu kullananların en çok merak ettiği soru ise imex sabun günde kaç kere kullanılır sorusudur. Günde en az 2 defa olmak üzeri istediğiniz sıklıkta kullanabileceğiniz ımex sabun kullanma talimatında yazmaktadır.

Gün boyu çevresel etkilere maruz kalan cildimiz bundan olumsuz etkiler. Ayrıca ciltteki makyaj artıkları, kozmetik ürünler, gözenekleri tıkayarak sivilce oluşumunu tetikler, Imex sabun ile gün içerisinde yada akşamları köpürterek cilt temizliği yaparak gözeneklerin açılması ve temizlenmesi sağlanır. Ayrıca ımex sabun siyah nokta oluşumunu da engellemektedir.

IMEX SYNDET FİYATI NEDİR?

Herkesin rahatlıkla temin edebileceği imex sabun eczanelerde, aktarlarda ve internet sitelerinde satılmaktadır. Imez sabun en ucuz olarak satılan yerleri bulmak için biraz araştırma yapmanız gereklidir. Imex sabun eczane fiyatı ve ımex sabun reçete fiyatı arasında belli fark yoktur. imex syndet sabun fiyatı 54,90 TL’dir.

Evde sağlıklı bir şekilde çocuğunuza ya da yetişkin birine hazırlayabileceğiniz kilo aldırmayan sağlık cips tariflerini sizler için derledik. Peki normal cipsler kilo aldırır mı? Evde sağlıklı bir şekilde cips nasıl hazırlanır? Cips tüketirken dikkat edilmesi gerekenler neler? İşte diyete uygun en sağlıklı cips tarifleri…

Genellikle film izlerken ya da arkadaş ortamında tüketilen abur cuburlardan biri olan cipsler, bilindiği gibi sağlık açısından oldukça zararlıdır. İçerisindeki aşırı miktardaki yağ fazla kilo alımına ve cilt üzerinden sivilce problemleri gibi sorunlara neden olarak kanser, obezite, alzheimer ve şekeri tetikler. Büyük küçük demeden herkesin yemeden duramadığı bu cipsler en az sigara kadar zararlıdır. Her ne kadar domuz yağı içermiyor dese de hangi ortamlarda ne şekilde üretildiği bilinmeyen cipslerle hayatınızı karartmak yerine evinizde sağlıklı bir şekilde cipsinizi kendiniz yapabilirsiniz. Hem sağlığınızı korumak hem de formunuzu bozmak istemiyorsanız düşük kalorili ve sağlıklı cips tariflerimizi deneyebilirsiniz.

SADECE 99 KALORİLİK FIRINDA KABAK CİPSİ TARİFİ

MALZEMELER:

1 adet büyük kabak
1/3 fincan ekmek kırıntısı
1/4 fincan rendelenmiş parmesan peyniri, az yağlı
1/4 çay kaşığı karabiber
Tuz (Tercihen kaya tuzu)
1/2 çay kaşığı sarımsak tozu
1/4 çay kaşığı karabiber
Az yağlı 3 çorba kaşığı süt

YAPIMI:

Fırının ısısını 425 dereceye getirdikten sonra karıştırma kabında ekmek kırıntıları, parmesan peyniri, karabiber, tuz, sarımsak tozu ve karabiberi güzelce karıştırın. Kabakları halka şeklinde dilimleyip süte batırın ve ekmek kırıntılarına batırarak iki tarafı kaplayın.

Kabakları yağlı kağıda koyup hafifçe yağlayın. Fırına tepsiyi yerleştirip 15 dakika pişirdikten sonra, alt üst edene kadar ortalama 10-15 dakika pişirin. Hava almayan kaba koymadan önce oda sıcaklığına kendi halinde soğumasını bekleyin.

KİLO YAPMAYAN LAHANA CİPSİ

MALZEMELER:

6 tane lahana yaprağı
Pulbiber, tuz, karabiber
Zeytinyağı

YAPILIŞI:

Lahananın yapraklarını cips ebatında kesin ve kaseye koyacağınız zeytinyağına lahanaları bulayın. Fırın kağıdı serili tepsiye yerleştirip 150 derecelik fırında 15-20 dk pişirin. Piştikten sonra üzerine tuz, pul biber veya karabiber ekleyebilirsiniz.

NOT: İçinde zeytinyağı olduğu için az da olsa kalorisi vardır, aşırı tüketmeyiniz.

Papatya ailesine ait olan altınbaşak otu geçmişten günümüze en sık kullanılan bitkidir. Özellikle alternatik tıpta hazırlanan bazı ilaçların ham maddesi olan altınbaşak otu hakkında merak edilenleri sizler için değerlendirdik. Peki altınbaşak otunun faydaları nelerdir? Altınbaşak otu çayı ne işe yarar? Kronik böbrek yetmezi yaşayanlara uzmanların önerdiği etkili otlardan biri olan altınbaşağa dair her şeyi haberin detayında bulabilirsiniz.

Amerika kökenli olan altınbaşak otunun birçok çeşidi vardır. Bu çeşitlerinden bazılarında fazla nitrat bulunduğundan tüketildiğinde ölüme bile neden olabilir. Sarı renkte olan altınbaşak otları renklendirme amaçlı kullanılır. İyi seçilmiş kurutulmuş altınbaşak otunu aktarcılarda bulabilirsiniz. Geçmişten günümüzde bazı hastalıklar için doğal ilaç olarak kullanılır. Tüketimi M.Ö yıllara denk gelen altınbaşak tıp tarihine şahitlik etmiş tüm kitaplarda ham madde olarak kullanıldığına dair yazılar mevcuttur. Günümüzde de ilaç ve gıda sanayinde kullanılan altınabaşak otu, Akdeniz ikliminde rahatlıkla yetiştirilmektedir. Ancak yetişme şartları zordur. Üzerinde yapışkan bir madde olan bu ot çevrede zararlı ne varsa yapıştırır. Bu da faydasını yok eder. Altınbaşak yetiştiriciliği yapan bölgeler uygun koşullara dönüştürülür. Halk arasında Yahudiotu ve Altınasa gibi isimlerle adlandırılır.

ALTINBAŞAK OTU ÇAYI NE İŞE YARAR?

Altınbaşak otu kurutularak çay yapılır. Bu çay özellikle böbrek üstü bezlerinin çalışmasını sağlayarak böbrek yetmezliği gibi hastalıkların önüne geçer. Aksi halde böbrek yetmezliği vücudun genel işleyişini olumsuz etkiler. El ve ayaklarda ödem toplanmasına neden olur. Ayrıca kusma, mide bulantısı ve iştah kaybı gibi sindirimsel sağlık problemlerine zemin hazırlayabilir. Altınbaşak otunu hem çay olarak hem de herhangi bir çorba çeşidinin içine yarım kaşık ekleyerek tüketilebilir.

ALTINBAŞAK OTUNUN FAYDALARI NELERDİR?

Altınbaşak otunun içinde flavon ve sponin maddelerinden oluşan P vitamini bulunmaktadır. Bu maddeler özellikle mesane ve böbrek hastalıklarına zemin hazırlayan durumları engeller. Güçlü bir iltihap söktürücü etkiye sahip olduğundan idrar yolu ile vücuttan atar.

Mide asidini dengeleyerek ülser ve reflü oluşumlarının önüne geçer. Özellikle mide yaralarının ilerlemesini engeller. Sindirim problemlerinden en yaygın olanı gaz  sıkışmasıdır. Bu da karın ağrısına mide bulantısına neden olur. Altınbaşak otu bu hastalıklara fayda sağlar. 

Egzama ve varis gibi cilt problemlerinde etkili olan altınbaşak otu, kontrollü tüketilmesi tavsiye edilir. Aksi halde fazla tüketilen altınbaşak otu yan etkilere neden olur.

Günümüzde yaşlılara oranla gençlerde daha sık görülen kalp damar hastalıkları için fayda sağlar. Damar duvarlarının sertleşmesinin önüne geçer. Ayrıca besin atıklarının kan yolu ile damarları tıkanması engellenir. 

Kronik uykusuzluk, stres ve çalışma koşullarına bağlı günümüzde giderek artmaktadır. Bu da vücudun fonksiyonlarını olumsuz etkiler. Uykusuzluğa iyi gelen birçok doğal bitki vardır. Altınbaşak otu da bu otlardan etkili olanlar arasında yer alır.

Ani başlayan kalp çarpıntısı bir diğer adıyla asabi çarpıntı, sinirlerden ve kan akışından kaynaklı yaşanan bir sağlık problemidir. Yapılan araştırmalarda aniden ortaya çıkan bu sağlık sorununu yatıştırmada etkili olan otun altınbaşak olduğu ortaya çıkarılmıştır.

Glutatyon adlı maddenin ne işe yaradığını biliyor musunuz? Peki glutatyonun insan sağlığına ne gibi faydaları nelerdir? Hangi besinlerde glutatyon maddesi bulunur? Merak edilen glutatyon maddesi hakkında her şeyi sizler için derledik. Vücuttaki hücreleri yenileyen glutatyon, eksildiğinde kansere bile neden olabilir. Haberimizin detayında glutatyon maddesine dair bilinmeyenleri araştırdık.

Vücudun kollajen gibi doğal yolla ürettiği maddelerden biri olan glutatyon zamanla üretimi azalır. Bu da çevresel faktörlerinde etkisi ile toksinlerin artıp glutatyonun tamamen azalmasına neden olur. Glutatyon azaldıkça vücuttaki bazı mekanizmalarda bulunan serbest radikalli maddeler çoğalmaya başlar. Bu maddelerde zamanla diğer organlara zarar verir ve ciddi hastalıkların yaşanmasına sebep olur. En ciddi boyutu ise kansere neden olabilir. Güçlü bir antioksidan maddesi olan glutatyon, hücrelerin yenilenmesini destekler. Adeta vücudu koruma görevi olan glutatyon maddesi, demir emiliminin vücutta doğru bir şekilde dağılmasını da sağlar. Zamanla çeşitli sebeplerden dolayı ölen ya da ciddi deforme olan hücrelerin birikmesini önler. Hücre yenilenme döngüsünün hızlanmasına zemin hazırlar. Hücrelerin DNA sentezini ve gelişimini destekleyerek vücut içindeki hücrelerin asit oranlarının döngüsünü korur. Doğadaki bütün canlıların olmazsa olmazı olan glutatyon maddesi aynı zamanda insan sağlığı açısından büyük bir önem taşır. Uzmanlar glutatyon maddesinin bazı besinlerle alınması gerektiğini vurguluyor.

GLUTATYONUN VÜCUDA ETKİLERİ?

Glutatyon maddesi strese neden olan maddelerin vücutta yok olmasını destekler.

Ayrıca karaciğerin vücuttan atması gereken yağ oranının vücutta depolanmasını önleyerek enerjiye çevirir.

Vücudun bağışıklığının gücünü artırarak kanserli hücrelerin azalmasını sağlar.

Aynı zamanda bazı besinlerle vücuda giren toksinleri idrar ya da dışkılama kanallarına göndererek, bunların zarar oranlarını azaltır. 

Özellikle kemoterapi gören hastaların vücudunda bulunması gereken glutatyon maddesi bu tedavi sırasında vücuda giren ışınların hasar oranlarını sıfıra indirir.

Kandaki şeker oranını düzenleyerek hem böbrek hem de şeker hastalıklarını önler.

Damarların tıkanmasını ve daralmasını önleyen etkili maddelerin başında gelir. Böylece kalp hastalıklarının yaşanma riskini azaltır.

HANGİ BESİNLERDE BULUNUR ?

Sık sık yaşanan hastalıkların yanı sıra kronik yaşanan hastalıkların nedenlerini azaltmada etkili olan bu madde adeta vücudun olmazsa olmazıdır. Bu yüzden bu besinlerden yeteri miktarda tüketerek vücudun direncini artırmak gerekir. 

Doğada bulunan glutatyon maddesi bakımından en zengin besin deve dikenidir. Özellikle vücuttaki glutayon seviyesini artıran devedikeni tüm toksinlerin kolayca atılmasını da destekler. Bozuk fonksiyonların düzenlenmesini sağlar. 

Peynirde yüksek oranda bulunan whey proteini de glutatyon maddesinin artmasında etkili olur. Ayrıca bu madde bağışıklığı güçlendirerek vücudu hastalıklı hücrelere karşı daha dirençli hale getirir.

İnsan vücudu en az sülfür amino asidi maddesini almada yetersizdir. Bu da insanların hastalanma oranını artırmıştır. Özellikle son yıllarda artan kanserin nedenini de uzmanlar bu eksikliğe bağlar. Çünkü vücutta sülfür amino asidin azalması glutatyon maddesininde düşmesine sebep olur. Uzmanlar bu yüzden günlük beslenme de mutlaka yeşil sebzelerin tüketilmesi gerektiğinin altını çiziyor. Çünkü Roka, brokoli, lahana, lahana, hardal otu ve şalgan gibi besinlerin temel taşı sülfür amino asit doğal olarak da glutatyon oluşturur.

Selenyum da ilerleyen yaşlarda azalan maddeler arasında yer alır. Bunun akabinde glutatyon maddesinin oranında da düşme yaşanır. Bu yüzden uzmanlar hindi eti, yumurta, mantar ve tavuk eti gibi besinlerde bulunan selenyumdan alınması için bu besinlerin düzenli tüketilmesi gerektiğini öneriyor.

Ayrıca A, E ve C, vitaminleri bakımından zengin olan besinlerin yanı sıra dana ciğeri gibi besinlerinde tüketilmesinde fayda var. 

Bilimsel adı “Juglans nigra” olan kara cevizin ne olduğunu biliyor musunuz? Peki kara cevizin faydaları nelerdir? Kara ceviz hangi hastalıklara iyi gelir? Bildiğiniz cevizden daha etkili olan kara ceviz hakkından bilinmeyenleri sizler için derledik. Kara cevizin perdelerini kaynatıp içildiğinde bağırsak parazitlerini bitirir. Sindirimi ve metabolizmayı düzenler. Haberin detayında kara cevize dair merak edilenleri bulabilirsiniz.

Amerika kıtasında yetişen kara ceviz ağaçları genellikle kereste sanayinde kullanılır. Normal cevize göre daha sert ve kaliteli olan kara ceviz başta Amerika olmak üzere Avrupa’da da şekerli yiyecekler, dondurma ve yemeklerde kullanılır. Kara cevizin içerisinde az miktarda meyve bulunur. Bu yüzden oldukça değerlidir. Aynı zamanda normal cevize göre yağ asitleri ve protein oldukça zengindir. Kara cevizin içeriğinde et az olmasına rağmen içindeki perdeler kaynatılıp tüketilebiliyor. Özellikle bağırsak parazitlerini temizlemede fayda sağlayan bu yöntem yüzyıllar boyunca alternatif tıpta doğal ilaç olarak kullanıldı. kaynatılan bu su güçlü antioksidan olduğundan yaraların iyileştirmede cilt yüzeyindeki deformasyonu iyileştirmede etkilidir. Kara cevizin ağaçları böcek tutmadığında mobilya sanayisinde de kullanılır. Ancak bu cevizden yapılan mobilyalar oldukça pahalıdır. Yerli halk ise evlerini bu ağacın gövdesinde elde ettikleri tahtalarla yapıyorlardı. Ağacın hızla azalması dahilinde bu uygulama yasaklandı. Yeşil olan renklerin olgunlaştıkça siyahlaşmasından dolayı ülkemizde bu ceviz türüne kara ceviz denilmiştir. 

KARA CEVİZİN FAYDALARI NELERDİR?

Çeşitli faktörlerden dolayı vücuda nüfuz eden candia mantar enfeksiyonu sağlığı oldukça olumsuz etkiler. Ciddi problemler ortaya çıkaran bu mantar, tüm sağlıklı fonksiyonları deforme eder. Bu hastalık için en doğal ilaç ise kara cevizdir. Kara ceviz içerdiği yüksek antioksidan sayesinde vücuttaki tüm mantarlı hücreleri yok ederek idrar yolu ile atılmasını sağlar. 

Bu antioksidan vücudun içine olduğu kadar dışına da fayda sağlar. Cilt bakımı için kabuklar öğütülerek hazırlanan maske sayesinde ciltteki deforme hücrelerin sayısını azaltarak kırışıklığı ve yaşlanmayı önler. Bunun yanı sıra cilt altı dermisinde meydana gelen hasarlı hücreler ciddi cilt hastalıklarına neden olur. Kara ceviz ayrıca bu bölgeye kadar nüfuz ederek buradaki hücreleri yeniler. 

Kolon ve bağırsak duvarlarındaki iltihaplı hücreler zamanla kansere neden olur. Kara ceviz içerdiği anti-inflamatuar maddesi sayesinde vücudu bu hücrelerden arındırmakta etkilidir. Aynı zamanda hem kabızlığa hem de ishale iyi gelir. 

Kalp sağlığı için önemli olan omega – 3 yağ asitleri kötü kolesterolü düşürerek damar tıkanıklığını önler. Kara ceviz normal diğer besinlere göre omega-3 yağ asidi bakımında zengin olduğundan hem kalp sağlığını korur hem de kan basıncını düşürerek felç ve inme gibi riskli hastalıkları önler.

Bağışıklık sistemini olumsuz etkileyen bazı faktörler vardır. Özellikle yiyecek ve içecek yolu ile vücuda giren zararlı radikaller bağışıklığın düşmesine sebep olur. Kara ceviz antioksidan etkisi ile iltihaplı hücrelerin yanı sıra serbest radikalleri de azaltır. Vücudu hastalıklara karşı kalkan gibi korur. Antifungal aktivitesi sayesinde de kansere neden olan tümörlü hücrelerin emilimini hızlandırıp vücuttan atar. 

Uzmanlar bu cevizin meyvesinden yüzde 100 gram tüketildiğinde tüm vücudun yenilenebileceğini vurguluyor. Kara ceviz ayrıca sinek ve zararlı böceklere karşı etkili olduğu söylenir. 

Akdeniz defnesinin yaprağının insan sağlığına faydaları olduğunu biliyor muydunuz? Her mevsim yeşil kalabilen yapraklar alternatif tıpta oldukça sık kullanılır. Peki defne yaprağının faydaları nelerdir? Defne yaprağı nerelerde kullanılır? Sizler için sık sık aktarcılarda karşımıza çıkan defne sabununun yapımında kullanılan defne yaprağı hakkında merak edilenleri sizler için araştırdık. Haberin detayında defne yaprağına dair merak edilen her şeyi bulabilirsiniz.

Akdeniz iklimine özgü yetişen Akdeniz defnesi, ağaç türü kendine has kokusuna sahiptir. Alternatif tıpta kullanılan ağacın yaprakları Türkiye ihracatında büyük paya sahiptir. Ağacın gövdesinin alt kısmı gri üst kısımları ise yeşil renktedir. Yaprak kısımlarından etrafa koku yayılır. Bu yaprakların en büyük düşmanı yaprak biti denilen bir böcek türüdür. Ülkemizde defne yaprağı kurutularak yemeklerde ve şerbet yapımlarında kullanılır. Faklı bir tat veren defne yaprağı salça yapımında da tercih edilir. Süs bitkisi olarak evlerde de yetiştirilen defne yaprağı, soğuk havaya karşı oldukça duyarlıdır. İçeriğindeki yağ maddelerinin de uçucu özelliğinden dolayı yemeklerde kullanılan sağlıklı yağlar arasında yer alır. Defne yaprağı antioksidan, analjezik, antienflamatuar ve antikonvulsant özelliklerine sahiptir. Özellikle kozmetik sektöründe kullanılan defne yaprağı, krem, sabun ve şampuan gibi kişisel bakım ürünlerinde ham maddesidir. Antik Yunan’da yaz kış hem yeşil kaldığından ölümsüzlük iksiri olarak görülür. Bu yüzden her şeyde kullanılırmış. 

DEFNE YAPRAĞININ FAYDALARI NELERDİR? DEFNE YAPRAĞI NERELERDE KULLANILIR?

Defne yaprağı üst solunum yolları hastalıkları için çayı yapılarak tüketilir. Yüksek analjezik özelliği olan defne yaprağı boğaz enfeksiyonuna neden olan hücreleri azaltır. Balgam söktürücü etkisi ile boğazları temizler. Bir bardak suyun içine 2 defne yaprağı atıp 5 dakika kaynatın. 1 dakika bekledikten sonra süzüp içerisine bir tatlı kaşığı bal ekleyip tüketiniz. 

Yüksek ateşlenemler esnasında 5 bardak suyun içerisine 10 tane defne yaprağı atıp kaynatın. Daha sonra soğuyan suya temiz bir bez parçasını bu suya batırıp göğüs, ense ya da alnınıza koyun yarım saatte bir değiştiriniz. 

Besin atıklarından kaynaklı böbreklerde oluşan taşların düşürülmesinde de defne yaprakları oldukça etkilidir. kaynar suyun içine 4 yaprak defne atıp kaynatın. Günde bir defa tüketin. Her gün bir bardak tüketilen bu çay zamanla taşların erimesine ve mesaneden çıkmasını sağlar.

10 defne yaprağını toz haline gelene kadar öğütünüz. Bu toza daha sonra üzerine yarım su bardağı sıcak su ekleyip karıştırın. Bu karışımı saç köklerinize sürüp bir saat bekleyin. Saç köklerini besleyen karışım deforme hücreleri iyileştirir. Saçta bit ay da kepek varsa kısa sürede bitmesini sağlar.

Yüksek antioksidan sayesinde vücudu serbest radikallerden arındırır. Bağışıklık sistemini güçlendirir. Hastalıklara karşı adeta vücutta kalkan görevi görür.

Folik asit vücudun olmazsa olmazıdır. Vücudun günlük ihtiyacı olan folik asit hücrelerin yenilenmesine yardımcı olur. Özellikle hamilelik süresinde alınması gereken bir maddedir. Bu madde kemik gelişiminde etkilidir. 100 gram defne yaprağı günlük folik asit ihtiyacını karşılar.

Yemeklerden sonra yaşanan mide ekşimesi gibi sindirim sorunları için 2 gram defne yaprağını yarım bardak su ile karıştırın. İçerisine toz halinde zencefil ekleyip kaynatın. 5 dakika sonra süzüp tüketin. Sindirim problemlerini sık sık yaşayan kişilerin günde iki defa tüketmesinde fayda var. 

Glukoz ve kolesterol seviyeleri düşürmede etkili olan defne yaprağı, hem şeker hastaları hem de kalp damar hastaları tüketebilir. 5 defne yaprağını bir bardak suda kaynatın. Sabah aç karna tüketin.