Şunun için etiket arşivi: Kadın

Geçtiğimiz günlerde anne olan oyuncu Sinem Kobal İmirzalioğlu, hastane çıkışında Pangaia Rubia eşofman takımını giymeyi tercih etti. Kısa bir süre sonra bu takım, influencer Duygu Özaslan’ın üzerinde de görüldü. Bir anda bütün dikkatleri üzerine çeken bu takım hakkında merak edilenleri ve markanın diğer eşofman takım modellerini derledik.

Pangaia Rubia markasının yeni sezon eşofman takımı, son günlerin en çok dikkat çeken modellerinden oldu. İlk önce oyuncu Sinem Kobal’ın giydiği, sonrasında influencer Duygu Özaslan’ın Instagram’dan paylaştığı bu eşofman takımı, alışveriş tutkunları için ilk tercihler arasında yer almaya başladı. Ancak bu eşofman takımı daha önce, cemiyet hayatının ünlü simalarından Yasemin Özilhan ve şarkıcı İrem Derici tarafından da giyilmişti. Beyaz rengi dışında mor renk seçeneği de bulunan takım, 2 bin 844 TL’den satılıyor ve internet üzerinde de stokta yok görünüyor.

Şu an için yalnızca 4 ünlü ismin üzerinde görülen bu eşofman takımı haricinde, markanın diğer eşofman takım modelleriyse şu şekilde:

PANGAIA Rubia Pink: 4.111 TL

PANGAIA: 3. 426 TL

Alternatif tıptaki kullanımı eski Mısır tarihine kadar uzanan tarçın, günümüzde daha çok tatlılarda tercih edilir. Ancak tarçın çok güçlü bir antimikrobiyal özelliği vardır. Sütlü tatlıların eşsiz lezzeti olan tarçının aslında insan sağlığına inanılmaz faydaları olduğunu biliyor muydunuz? Peki tarçının faydaları nelerdir? Sizler için tarçın hakkındaki tüm bu soruların yanıtlarını araştırdık.

Defne ailesine ait olan tarçın, ağacının iç gövdesi sıyrılarak elde edilir. Kurutulup öğütülen tarçın, soyulurken içe doğru kıvrımlı olur. Çubuk şeklinde sıyrılan tarçının, keskin bir kokusu ve eşsiz tadı vardır. Tanen ve uçucu yağ içeren tarçın, kahve, çikolata ve meyveli sodalarda ham madde olarak kullanılır. Orta Asya’da tüketimi fazla olan tarçın Osmanlı mutfaklarının ise vazgeçilmez baharatlarından biridir. Bilimsel literatürde cinnamomum olarak geçer. kabuklarında yüksek miktarda polifenol olan tarçın, güçlü bit antioksidan kaynağıdır. Kötü kolesterolü düşürmede etkili olan tarçın aynı zamdan vücuttaki mantarlı bakterileri de atmada etkilidir. M.Ö yıllarda Çinliler tarafından sadece ilaç olarak kullanılan tarçın, İpek yoluyla Avrupa’da yayıldığında oldukça değerli bir baharat olarak görülmüştür. Diyabet hastalığıyla savaşan tarçın birçok araştırmaya konu oldu. 

TARÇININ FAYDALARI NELERDİR?

– Vücut içerisinde artan toksin hücrelerin yaşlanmasını hızlandırır. Bunun yanı sıra hastalıkların yaşanma olasılığı da artar. Ancak yapılan araştırmalarda tarçın içeriğinde güçlü antioksidan içerdiğinden bu durumun yaşanmasını azaltır. Özellikle mevsim geçişlerinde artan virüs ve bakteri nedeniyle yaşanan üst solunum yolu hastalıklarını önler. Ayrıca sinir hücrelerinin deformasyona uğramasını engelleyerek stres ve yorgunluğun da önüne geçer. 

– Anti inflamatuar özelliğe sahip olan tarçın, kötü kolesterol seviyesini düşürerek kalp krizi, felç, yüksek tansiyon ve kan basıncın artış risklerini düşürür. Organların hücre dokularını yeniler. Nikotin ve kafeinden etkilenen akciğeri yenilemede güçlü bir baharattır. 

– Yapılan araştırmalarda tarçının kandaki şeker seviyesini düşürdüğü yani insülin direncini kırdığı tespit edilmiştir. Kan dolaşımını düzenleyerek, sindirimde enerjiye dönüşen karbonhidratların hızla parçalanıp yok olmasını engeller. Böylece vücudun enerjisini artırır. 

– Beyin fazla protein aldığından hücrelerinde hasar oluşur. İç sıvısında kayıp yaşayan beyinde şiddetli ağrılara neden olur. Ayırca motor hareketlerini olumsuz etkileyen bu durumu engellemede de faydalı besinler sıralamasında başlarda yer alır. Özellikle parkinson hastalığında doğal ilaç olan tarçın bayin nöronlarının işlevselliğini kontrol eder. 

– Hücrelerin mutasyona uğramasının önüne geçer. Özellikle kolonlardaki bakterileri azaltır. Sindirim sorunlarının önüne geçer. Kolon kanserinin oluşmasındaki en büyük etken besin atıklarıdır. Ancak tarçın güçlü bir temizleyici olduğundan kolonları temizler. 

– Dikkat eksikliği modern çağ hastalıkları arasında ilk sırada yer alır. Bu hastalığı yaşayan kişiler sürekli aşırı öfkeli, sabırsız ve hızlı konuşma gibi belirtilerle kendilerini gösterir. Yaşam kalitesini düşüren bu hastalık için en etkili besin tarçındır. Tarçın beyin ve sinir fonksiyonlarını düzenlediğinden doğal bir etki ile kişinin belirtileri yaşamasını engeller.

– Sindirim sistemindeki besinlerin parçalanıp kana karışması yavaşladıkça vücudun yağlanma oranı da bir o kadar artar. Ancak tarçın besinleri doğru enzimlemeye yardımcı olarak içerdiği lifle tokluk hissi sağlar. Böylece kilo vermek isteyenler için idealdir.

– Salmonella bakterisi gıda zehirlenmelerini tetikler bu da kusma bulantı gibi sağlık sorunlarına neden olur. Ancak tarçın bunun içinde etkili doğal bir ilaçtır. Bakterinin etkilerini kısa sürede yok ederek bağırsakların işlevselliğini artırır.

– Kolajen üretimi belli bir yaştan sonra yavaşlar. Bu maddenin azalması ile kişinin dokuları yaşlanma belirtileri gösterir. Ancak tarçın kolajeni artırmada etkilidir. Bunun yanı sıra saç derisine ve cilde yapılan tarçın maskeleri de buradaki hücreleri sağlığını korur. 

İBRAHİM SARAÇOĞLU’NDAN TARÇIN KÜRÜ

Kolon kanserine davetiye çıkaran nitrozamin maddesinin oluşumunu engeller. Bağırsak ve kolonlardaki hücrelerin yapısını güçlendirir. 

– Bir bardak klorsuz su

– Bir çubuk tarçın

Akşam yemeklerden 2 saat sonra bir bardak kaynayan klorsuz suyun içine çubuk tarçını ekleyin. 5 dakika kaynadıktan sonra süzüp ılık olduktan sonra bir bardak için. Bu uygulamayı haftada 4 gün düzenli yapıldığında olumlu sonuçlar alınır. 

TV8’in büyük bir ilgiyle takip edilen moda yarışma programı Doya Doya Moda’da elenen isim belli oldu. Tuğçe’nin birinci olduğu Doya Doya Moda’da da Rabia elendi mi? Doya Doya Moda’da son durum! İşte Doya Doya Moda yarışması hakkında merak edilenler.

Doya Doya Moda yarışmasında 19 Ekim – 23 Ekim haftasının genel sonuçları belli oldu. 5 günün toplamında yarışmaya veda eden isim ve haftanın kazanan ismi, Google üzerinden sıkça aratılıyor. İşte Doya Doya Moda 19 Ekim – 23 Ekim haftasının sonuçları! Taksim’de alışveriş yapan yarışmacılar, konsept olarak 80’ler Şıklığı oluşturmak için çabaladılar. 700 TL’lik bütçeyi kullanan yarışmacılar, 2 saat içerisinde zorlu mücadeleyi tamamladılar.

Doya Doya Moda’da bu haftanın birincisi Tuğçe oldu. Yarışmanın 3. haftasında birinci olan isim Tuğçe oldu. Tuğçe, büyük ödül olan kolyeyi kazandı.

Eleme potasında Rümeysa, Rabia ve Dilara vardı. Rümeysa potadan kurtuldu ancak Kadir Doğulu, Dilara ve Rabia’nın elendiğini açıkladı. Yaşanan duygusal anların ardından Doğulu, Rabia’ya bir şans daha verdikleriini söyledi ve elenen Dilara olmuş oldu.

DOYA DOYA MODA YENİ SEZON YARIŞMACILARI

BİRBEN COŞKUN

1996 yılında dünyaya gelen Birben Coşkun, aslen İzmirlidir. Dokuz Eylül Üniversitesi Ekonometri Bölümü’nden mezun olmuştur. Bir organizasyon şirketi ve butik pastanesi bulunmaktadır.

İMANİ DOLAR

1997 doğumlu olan yarışmacı, aslen Mersinlidir ancak Bursa’da doğmuştur. 20 senedir İstanbul’da yaşamaktadır. Oldukça iddialı olan yarışmacı, ‘Rakiplerim benden korkmalılar. Hem tarzıma hem duruşuma hem de karakterime çok fazla güveniyorum, onların da bunu çok kısa zamanda anlayacaklarını düşünüyorum. Buraya birinci olmaya geldim.’ cümlelerini kullanıyor.

NUR İŞLEK

Sosyal medyayı aktif olarak kullanan yarışmacının, Doruk adında bir oğlu bulunuyor. Oğlu ile de sıkça paylaşımlarda bulunan yarışmacı, Instagram ve TikTok hesaplarında da oldukça aktif hareket ediyor. Takipçilerinden de beğeni topluyor.

AYLİN TÖZÜM

Aynı zamanda profesyonel bir dansçı da olan Tözüm, 23 yaşındadır. Aslen Elazığlı olan yarışmacı, daha önce Her şey Güzeldir’e de katılmıştır.

ASLI ADIYAMAN

1998 doğumlu olan Aslı Adyaman, aslen Adanalıdır ancak doğma büyüme İstanbulludur.  Boyu 1.60 olan Adıyaman, 77 kilodur ve Arya isminde bir kızı bulunmaktadır. Adıyaman, ‘Rakiplerim benden korksunlar çünkü ben buraya tarzımla imza atmaya geldim.’ diyor.

Online eğitim sürecinde olağandan fazla kulaklık kullanımı baş ağrısı ve tinnitus gibi rahatsızlıkların yanında, işitme kaybı gibi kalıcı sorunlara da neden olabiliyor. May İşitme Cihazları Eğitim Sorumlusu Odyolog Seda Başkurt, evden eğitim sürecinde kulaklık kullanımında dikkat edilmesi gerekenler konusunda uyarıyor.

Pandemi süreci dolayısıyla ara verilen yüz yüze eğitim, uzun bir aranın ardından yeniden başladı. Ancak isteyen öğrenciler, EBA TV’den yararlanarak eğitimlerine evlerinde devam edebiliyorlar. Sistemden faydalanan öğrencilerin sayısı da oldukça fazla. Bu süreçte uzun süre yüksek sesli kulaklık kullanımı, öğrencilerde işitme konusunda kalıcı sorunlara neden olabiliyor. May İşitme Cihazları Eğitim Sorumlusu Odyolog Seda Başkurt, işitme kaybı ve belirtilerine yönelik dikkatli olunmasını ifade ediyor. Uzun zaman boyunca yüksek sese maruz kalmak ve kulaklık kullanımı süresinin uzun olması, işitme kaybının oluşmasına neden olan büyük riskler olarak kabul ediliyor.

May İşitme Cihazları’nın Eğitim Sorumlusu Odyolog Seda Başkurt bu durum ile ilgili olarak, ‘Bilimsel araştırmalar yüksek şiddette sese maruz kalmanın iç kulakta tüy hücre hasarına sebep olarak işitmenizde geriye dönüşü olmayan kayıplara sebep olduğunu göstermektedir.’ ifadelerini kullanıyor.

85 DESİBEL SESE 8 SAAT MARUZ KALMAK RİSK TEŞKİL EDİYOR

85 desibel şiddetindeki bir sese 8 saat ve daha fazla maruz kalmanın risk taşıdığını belirten Başkurt, kulaklık desibel şiddetinin  120 ve üstüne çıkabildiğini hatırlatarak,  işitme kaybı dışında zamanla baş ağrısı ve tinnitus gibi sağlık sorunlarının da oluşabileceğini söylüyor.

İşitme kaybının aniden ortaya çıkabileceğini de söyleyen Başkurt, karşıdaki kişiyi anlamakta zorlanma ve söylenenleri tekrar ettirme gibi durumların oluşabileceğini de açıklıyor. 

Odyolog Seda Başkurt, ‘Kulak içi yerine kulak üstü kulaklıklar tercih edilmeli ve ses seviyesi en yüksekten düşük olmalı ve kulaklık tek kulağa değil iki tarafa da takılmalı.’ açıklamasında bulunuyor.

Düzenli tedavinin önemine de vurgu yapan Başkurt, şu açıklamada bulunuyor:

‘Çocuğun televizyonu yüksek sesle dinlemesi, seslenince tepki vermemesi, sadece yakın konuşmaları daha iyi duyması, okuldaki durumunun başarısız seyretmesi gibi faktörler işitmeyle ilgili sorunların belirtileri olabilir.’ diyerek, ‘Çocuğunuzda işitme kaybı olduğunu düşünüyorsanız zaman kaybetmeden KBB uzmanına başvurmalısınız. 6 ayda 1 düzenli işitme testlerinizi yaptırarak işitme sağlığınızı korumalısınız.’ 

Kombinlenmesi zor görülen ancak giyen kişide hem uzun boy etkisi hem de iddialı bir şıklık oluşturan İspanyol paça pantolonlar, son zamanların en çok tercih edilen parçalarından biri oluyor. Sizler için en şık İspanyol paça pantolon model ve kombinlerini derledik.

1960’lı yılların son dönemlerinde Avrupa ve Amerika’da trendler arasına yerleşen,  1970’li yıllarda ise ülkemizde kullanımı yaygınlaşan İspanyol paça pantolonlar, 2000’li yıllarda dünyaca ünlü şarkıcı Britney Spears ile birlikte yeniden gündeme gelmeye başladı. Günümüzde birçok moda ikonunun daha nostaljik tarzlar için tercih ettiği İspanyol paça pantolonlar, 60 yılı aşkın bir süredir vitrinlerde yer alıyor. İspanyol paça pantolonları, diğer modellerden ayıran en büyük özelliği dizden genişliyor olmasıdır. Flared jeans adıyla da bilinen bu pantolonlar, kombin açısından zor görülebilmektedir. Bu yılın moda haftalarında sıkça yer alan bu pantolonlar, çoğunlukla kot ve keten kumaştan üretiliyor. Peki İspanyol paçalar nasıl kombinlenir?

– Eğer bacaklarınız kısa ise bu pantolonlar, bacağınızı odluğunuzdan daha uzun gösterir. Bunu bütünlemek için dar bir gömlek ve t-shirt ile kombinleyebilirsiniz.

– Ancak uzun boyluysanız, üst giyimde tercihinizi geniş ve salaş tutmanız doğru olacaktır.

Aslında zor gibi görünse de, İspanyol paça pantolonlar kombinlenmesi en kolay olandır. Bu pantolonları platform ayakkabılar, leopar desenler, mantar topuklu ayakkabılar ve fularlar ile birleştirebilirsiniz. Ofis kombinleri için ideal olan İspanyol paça pantolonlar, dikkat çekici şıklıkta bir bluz ve denim bir ceket ile uyumlu olacaktır. Bu tarz bir kombin yazdan sonbahara geçiş dönemi için ideal olacaktır.

 

 

İspanyol paça pantolonlarla monokrom bir stil oluşturmanız kolaydır. Bunun için beyaz bir pantolon ve çizme birleşiminden yararlanabilirsiniz. Fakat sizin amacınız sadece boyu uzun gösterme fikrinden yararlanmak ise, bu pantolonları uzun çizgili ve salaş gömlekler ile kombinleyebilirsiniz.

İSPANYOL PAÇA PANTOLONLAR 2020

KOTON – İSPANYOL PAÇA PANTOLON – İNDİGO: 72 TL

H&M – İSPANYOL PAÇA PANTOLON: 119 TL

 

 

Üst solumun yolları virüslerinin en fazla etkilediği boğazdaki bademcikler kısa sürede şişip ağrı ve yüksek ateşe neden olur. Ancak bazı insanlarda bademcikler genellikle tek taraflı ağrıya zemin hazırlayabilir. Virüs ve bakterilerin neden olduğu bu rahatsızlığa tıp dilinde tonsillit denir. Peki Tonsillit nedir ve belirtileri nelerdir? Tonsillit hakkında merak edilenleri sizler için araştırdık.

Boğazın her iki kısmında bulunan lenfoid doku bölgesine bademcik denir. Bademcikler lenfatik sistemdeki diğer organlar gibi bağışıklık sistemine bağlıdır. Virüs ve bakterilere karşı vücudu korur. Sürekli virüs ve bakterilere maruz kaldıklarından kısa sürede enfeksiyon kapabilirler. Enfeksiyon kapan bu doku hızla şişip ve tüm boğazın enfeksiyonuna neden olabilir. Bunun yanı sıra bağışıklık sisteminin zayıflamasına yola açar. Bademciklerin iltihaplanmasına ise bilim literatüründe tonsillit denir. Tonsillitte genellikle bademciklerden biri iltihap kapar bu yüzden boğazın öncelikle bir tarafı tek ağrır. Yutkunma zorluğu, yüksek ateş ve boyun bölgesinde herhangi bir yerdeki lenf bezlerinde şişme görülür. Bu rahatsızlık sıklıkla çocuk yaşta görülür. Ancak yetişkinlerde yaşayabilir. Vücudun ağız yoluyla solunumdaki ilk korunma kalkanı olduğundan hızla enfeksiyon kapabildiğinden sık sık rahatsızlığa zemin hazırlar. Zamanında tedavi edilmediğinden ciddi sağlık sorunlarına yol açabilir. 

KAÇ ÇEŞİT TONSİLİT VARDIR?

Semptom ve virüse göre tonsilitin çeşitleri vardır. Bu çeşitlilik aynı zamanda tedavi şeklini de değiştirir. Akut tonsilit en fazla 5 gün sürer. Bu süreçte belirtileri de kendini gösterir. Bir kişinin sık sık bademcik iltihabı yaşamasına ise rekürren tonsilit denir. Ancak tıpkı astım sinüzit ve migren gibi bu hastalığında kroniği vardır. Sürekli ağız kokusu ve boğaz hassasiyetine neden olur. 

TONSİLİT BELİRTİLERİ NELERDİR?

Boğaz ağrısı ile başlayan tonsilit belirtisi kırmızı ve şişmiş bademciliklerle devam eder. Bunun yanı sıra bademciklerin yüzeyinde beyaz ya da sarı renkte lekeler görülür. Boğazda kaşınma, yutkunma güçlüğü hastalığın seyrinin ilerlediğinin göstergesidir. Ses kısıklığı ve su içerken bile yaşanan zorluk beraberinde yüksek ateşi getirir. Bağışıklığın zayıflamasına işaret eden ateşlenme vücut ağrılarına neden olur. Soğuk ve sıcak titreme, baş ağrısı gibi belirtiler de gösteren tonsilit, kulak altı boyun ve ensede lenf bezlerinin büyümesine yol açar. Zro yutkunmaya dayalı ağız içi salgı artığından salya akması da görülür. İştahsızlık ve uyku sırasında bile huzursuzluk gibi durumlarda da yol açar. Nadiren de olsa bazı hastalarda boyun tutulması yaşanır. 

TONSİLİTİN TEDAVİSİ VAR MIDIR?

Üst solunum yolları hastalıklarının belirtileriyle aynı olan tonsilit, için evde doğal yollara başvurmadan önce bir uzmana danışılmalı. Ancak bu süreçte de boğaz sıcak tutulmalı. Uzman doktor sadece bademciklere bakmaz. Çünkü bademciklerin şişmesi bazı farklı hastalıklar sonucu da oluşabilir. Direk olarak hasar almasında ise farklı seyirler gösterir. Örneğin dalak ta bu süre de büyür. Kan hücreleri azalır. Kulak ve boyunda lenf bezleri şişer. Enfeksiyona bağlı gelişen bu hastalık için uzman doktor öncelikle antibakteriyel ve anti toksin ilaçlar verir. İltihabın kurutulmasının yanı sıra bu süreçte virüs ve bakterilerinde atılması için ilaç tedavisine başlanır. Soğuk içecek ve yiyeceklerden uzak durulması gerekir. Sık sık tuz ya da sumak suyuyla boğaz da gargara yapılarak buradaki virüslerin etkisi azaltır. Nem oranı yüksek olan yerler önerilir. Ayrıca bademcik iltihaplanmasını tetikleyen sigara, temizlik malzemesi ve kirli havadan da uzak durmakta fayda var. 

Herkesin baharatlığında bulunan eşsiz kokusu ve lezzeti ile yemeklere farklı bir tat katan karabiberin kökeni Hindistan’a kadar uzanıyor. Beyaz ve yeşil gibi biberlerin tohum halleri kurutulup ufalandığı hale karabiber denir. Küçük yuvarlak gibi olan bu baharat alternatif tıpta özellikle üst solunum yolları hastalıklarında sıklıkla kullanılır. Peki karabiberin faydaları nelerdir?

Kökeni Hindistan’a dayanan karabiber yuvarlak meyveler olan piperaceaenın kurutularak ufalanıp baharat olarak yemeklerde ve ilaçlarda kullanılır. Sıcak iklimlerde rahatlıkla yetişebilen karabiber meyvesinin aynı zamanda beyaz olanı da bulunmaktadır. İçeriğinde potasyum, magnezyum, demir, K ve C vitaminleri bakımından oldukça zengindir. Güçlü bir anti inflamatuar olan karabiber, vücudun ihtiyacı olan A vitaminin de yüzde 70’ini karşılayabilir. Kendine hoş kokusu ve tadı olan karabiber, Türk mutfaklarının vazgeçilmez baharatlarındandır. Özellikle tadı bakımından keskin olan karabiber, alternatif tıpta ilaç olarak tüketilirmiş. Boğaz enfeksiyonları, üst solunum yolları hastalıkları ve iltihaplanma gibi sağlık sorunlarında kullanılan doğal ilaçların başında gelir. C vitamini bakımından da zengin olduğundan güçlü bir antioksidandır.

KARABİBER TOHUMU NE İŞE YARAR?

KARABİBERİN FAYDALARI NELERDİR?

Devamlı öksürük ve soğuk algınlığında vücutta artan enfeksiyonlu hücreler, kemiklere yerleşerek vücudun halsiz olmasını sağlar. Boğazda kaşıntıya neden olan iltihaplanmayı artırır. Ancak karabiber içerdiği C vitamini sayesinde enfeksiyonlu hücreleri vücuttan atar. 

Diyet lif içeren karabiber sindirime ve kilo vermede de kolaylık sağlar. Hazırlanan salatanın içerisine eklenen karabiber metabolizmayı hızlandırır. Ya da yoğurtla beraber karıştırılıp tüketildiğinde mide asidini dengeler. Bağırsak florasını azaltır. Kabızlık ve ishal rahatsızlıklarının yaşanmasını önler.

Güçlü bir antioksidan olduğundan vücuttaki serbest radikalleri vücuttan atar. Böylece hücrelerin deforme olmasını engeller. Hücrelerin mutasyona uğramasının önüne geçerek kanserli hastalıkların oluşmasını önler.

Karabiber enfeksiyonlu hücrelerin oluşumunu önler. Bu sayede ağızda ve dişte biriken mikropların birikmesinin önüne geçer. Diş çürümesini engeller. Ayrıca dişlerin sararmasının önüne geçer.

Zerdeçal, karabiberi ve bal karışımı hem akciğeri temizler hem de sigara içme isteğini azaltır. Vücuttaki nikotin isteğini azaltan bu karışım aynı zamanda deforme olmuş hücreleri de yeniler. 

Modern çağda en sık görülen ruhsal sorunlardan olan stres ve depresyonun etkisini azaltmak ve sinir hücrelerini yatıştırmak için karabiber birebir fayda sağlar. Antidepresan etkisi gösteren karabiber, beyne giden sinirlerin daha sağlıklı çalışmasını destekler. 

Göz sağlığı için en etkili vitamin A vitaminidir. A vitamini özellikle korneayı korur. Görme yetisini artırır. Bu yüzden vücut günlük A vitaminine ihtiyaç duyar. Karabiber bu bakımdan en etkili besindir. 

Hem cilt hem de saç sağlığı için fayda sağlayan karabiber, saç dökülmesi ve kepek sorunlarının önüne geçer. 

KARABİBER-LİMON KARIŞIMI NEYE İYİ GELİR?

Kronik rahatsızlıkları olanların bu karışımı tüketmeden bir uzmana danışması gerekir. Aksi halde bu karışım kan basıncını artırabilir. Yüksek tansiyona zemin hazırlayabilir. Bunun dışında bu karışım hızlı kilo vermek isteyenler ideal bir karışımdır. Ayrıca bu karışım yemek borusundan bağırsaklara kadar olan kısmı temizler. Mesane de kum ve taş oluşumunun önüne geçer. Vücudu temizleyerek hastalıklara karşı bağışıklığı güçlendirir. 

TANE KARABİBERİN KULLANIMI 

Mevsim geçişi hastalıklarının doğal ilacı olan karabiber, tane halinde kullanımı daha etkilidir. Ayn zamanda salata ve yemeklerde kullanılan tane karabiber keskin bir acı tada sahiptir. Lezzetlendirmede kullanılan tane karabiber, özellikle salçalı yemeklerde kullanılır. Doğu kültüründe vazgeçilmez olan tane karabiber toz halinden daha çok tercih edilir. Ayrıca tane karabiber kaynatılıp içerisine bir yemek kaşığı üzüm pekmezi eklenerek tüketilebilir. Bu karışım özellikle enfeksiyonlu hastalıklarda boğazları virüslerden arındırır.

KARABİBERİN ZARARI VAR MI?

Kronik mide hastalıkları olanlar karabiber, tüketmeden bir uzmana danışmaları gerekir. Aksi halde mide yanmasına yol açar. Aşırı tüketildiğinde faydadan çok zarar sağlar. Gaz sıkışmasından bağırsak düzensizliğine kadar olumsuz sağlık sorunlarının yaşanmasına neden olur. 

Yetişkinlerde görülen topuk dikeni ile karıştırılmaması gereken bu rahatsızlık, ne yazık ki pek çok annenin dikkatinden kaçan bir durum olabiliyor. Peki yeni doğan döneminde görülen bebekteki sırt dikeni nedir? Bebekteki sırt dikeni nasıl temizlenir? Bebeklerde sırt dikeni ile ilgili tüm detaylar yasemin.com’da!

Özellikle de ilk defa anne ve baba olacak olan kişiler bebekleri doğdukları zaman olması gerekenden daha fazla üstlerine titrerler. Bebeklerine yanlış bir şey yaparım korkusu ile en ufak bir aksi harekette evhamlanıp hata üzerine hata yapabilirler. Böyle durumlar yaşamamak için bebek daha dünyaya gelmeden önce gerek doğru kaynaklardan araştırmalarla gerek de kitaplardan bilgilenerek bakımın en iyi şekilde yapılması önerilir. Bebeklik döneminde yaygın olarak görülen ancak, çoğu zaman fark edilmeyen sırt dikeni sırt bölgesindeki tüylenme ile kendini gösterir. Erkek bebeklere nazaran kızlarda daha sık rastlanan bu durum, sert ve batan kıllar eşliğinde sırtın ovulması ile ortaya çıkar. Bebek için herhangi bir zararının olup olmadığı belirlenmeyen sırt dikeni, fark edildiği takdirde masaj yapılarak rahatlatılmalıdır. 

Masaj esnasında kullanılabilecek olan hakiki zeytinyağı elleri kayganlaştırarak daha kolay masaj yapma imkanı sağlarken, cildin zarar görmesini önleyerek dikenlerin dökülmesine yardımcı olur.

BEBEKLERDE SIRT DİKENİ NEDEN ÇIKAR?

Bebeklik döneminde çıkan sert dikenler, genellikle banyo sırasında annenin bebeğin vücudunu ovalamasıyla ortaya çıkar. Bu sert kılları düşürmek için her banyo sonrasında masaj yapmak yeterlidir. Ancak, içinizin rahat etmesi için doktora götürmeyi de deneyebilirsiniz.

BEBEKLER İÇİN SIRT DİKENİ MASAJI NASIL YAPILIR?

Banyo esnasında bebeğinize uygulayacağınız masaj, cildini rahatlatacak ve sırt dikenini temizleyecektir. Doğal bir zeytinyağı ile ya da masaj yağını kullanarak elinizin ayasını orta kuvvette bastırarak dairesel hareketlerle masaj uygulayın.

Banyo bitiminden hemen önce sabunsuz bir vaziyetteyken uygulamanız gereken bu masaja 1-3 dakika devam edin.

Dünyaca ünlü moda markası Moschino, ekmek şeklindeki çanta üretti. 1.017 Dolar’dan satışta olan çanta, sosyal medyada da paylaşılmaya başlandı. Markanın koleksiyonunda yer alan diğer çanta modelleri de ilginç kalıplarıyla dikkat çekiyor.

Moda sektörü her geçen gün farklı trendleri piyasaya sürüyor. Son olarak dünyaca ünlü moda markası Balenciaga, koleksiyonunu tanıttığı vatkalı modelleriyle sosyal medyanın gündemine oturmuştu. Markaya hem Türkiye hem de diğer ülkelerden tepki dolu eleştiriler gelmişti. Benzer şekilde ti’ye alanlar da bir o kadar fazla olmuştu. Şimdilerde ise Moschino markası, yeni sezonuyla dikkat çekiyor. Ünlü marka, çanta koleksiyonlarında tasarım olarak baget ekmek şeklini kullandı. Görünümüyle bir ekmeği andıran çantalar, markanın internet sitesinde 1.017 Dolar’dan satışa sunuluyor.

Balenciaga markasının piyasaya sürdüğü elbise ise basma elbise modellerine benziyor. Güzellik algısını yıkmaya çalışan markayı eleştiren isimlerden biri, ünlü tiyatrocu Nurgül Yeşilçay oldu.

Peki Moschino markasının 2020 sonbahar koleksiyonundaki yer alan diğer çanta modelleri nasıl? Koleksiyonda yer alan diğer çantalar şöyle:

MOSCHİNO 2020 ÇANTA KOLEKSİYONU

MOSCHİNO: 466 $ – 736 $

MOSCHİNO: 1.274 $ – 1.145 $

MOSCHİNO: 960 $ – 550 $

MOSCHİNO: 1.017 $ – 801 $

TRTnin yeni dizisi Masumlar Apartmanı, kısa sürede hem konusu hem de karakterleriyle büyük ilgi topladı. Yeni sezonda seyirciyle buluşan dizinin başrollerinden Farah Zeynep Abdullah’ın giydiği kıyafetler, merak konusu oldu. Peki İnci karakteri için seçilen kıyafetler hangi marka ve fiyatları ne kadar? Sizler için Masumlar Apartmanı’nın İnci’sinin kıyafetlerini derledik.

Masumlar Apartmanı dizisi, başladığı ilk günden bu yana reytinglere damgasını vuruyor. Ezgi Mola ve Merve Dizdar’ın başrolünde yer aldığı Masumlar Apartmanı, Prof. Dr. Gülseren Budayıcıoğlu’ndan tedavi görmüş temizlik hastası iki kız kardeşin iyileşme öyküsünü anlatıyor. Konusu itibariyle ilgi gören ve yayınlandığı her akşam sosyal medyaya damga vuran dizi, sadece bu yönüyle değil karakterlerinin kıyafetleriyle de beğeni topluyor. Özellikle Farah Zeynep Abdullah’ın canlandırdığı İnci karakteri, her bölümde farklı bir tarzı seyircinin beğenisini sunuyor. Dizinin sıkı takipçileri de İnci’nin kıyafetlerini ve Masumlar Apartmanı dizisinin kıyafet sponsorlarını Google üzerinden aratıyor. İçeriğimiz içerisinde İnci karakterinin giydiği kıyafetlerin marka ve fiyatlarına yer verdik. Masumlar Apartmanı dizisinde İnci’nin giydiği kıyafetler içerisinde en çok merak edilenleri sizler için derledik.

İnci’nin 1. bölümde giyindiği kıyafetlerin markası çok merak ediliyor. Abdullah’ın giydiği bluz ve eteğin markası Mango. Çantasının markası ise H&M.

Dizide İnci’nin giydiği beyaz t-shirt Mango, etek ise Trendyol’un kendi firması olan Trendyolmilla markasına ait.

Trendyol’da satış da yapan Serbella markasına ait olan ve İnci’nin giydiği bu pijama, 140 TL’den satışta.

İnci’nin 2. bölümde giydiği etek ve t-shirt BSL Fashion markasına ait. Etek 150, t-shirt ise 50 TL.

İnci’nin 2. bölümde giydiği t-shirt de Serbella markasına ait.

Ve yine 2. bölümde giydiği bu t-shirtin markası Zara. Eteği Mango, çantası ise H&M.