Şunun için etiket arşivi: limonun faydaları

Havaların sürekli değişmesi ile beraber sağlıksız beslenme birçok hastalığın yaşanmasına neden olur. Uzmanlar hastalıkların önüne geçmek için önceden vücudu bazı ek takviyelerle güçlendirmek gerektiğini vurguluyor. Bunlardan en önemlisi ise C vitaminidir. C vitamini vücut kendiliğinden üretmez. Peki C vitamini eksikliğinin belirtileri nelerdir? C vitamini hangi besinlerde bulunur? Sizler için vücudun vazgeçilmezlerinden biri olan C vitamini hakkında merak edilenleri araştırdık.

C vitamini vücudun ihtiyacı olan önemli vitaminlerden biridir. Bu vitaminin eksikliği genellikle saç, cilt ve diş etinde rahatsızlıklara neden olur. C vitaminini insanlar kendileri üretemediklerinden başka besinlerden bunu almak zorundadırlar. C vitamini binlerce molekülün birleşiminden oluşur. Bu bileşimler sayesinde güçlü bir antioksidan ve antiseptik özelliği vardır. C vitamini vücutta genellikle sıvı oranının fazla olduğu yerlerde bulunur. Buradaki hücre yapısını artırarak bağışıklık sistemine destek verir. Tüm canlıların hücre akışları için gerekli olan askorbik asit bakımıdnan zengin olan C vitamini doğada birçok besinde bulunur. Uzmanlar bu besinleri tüketerek C vitamini alınması gerektiği konusunda uyarılarda bulunuyor. Özellikle mevsim geçişlerinde bağışıklığın zayıflamasına karşı vücut direncinin hastalıklara karşı düşmesi kişinin uzun süreli rahatsızlıklar yaşamasına neden olur. 

C VİTAMİNİ EKSİKLİĞİNİN BELİRTİLERİ NELERDİR?

Sinir hücrelerinin ihtiyacı olan asitler azaldığından sinir sitemi hasar alır. Hasar alan sinir sitemi nedeniyle beyinde de bir takım komplikasyonlar gelişir. Bunlar baş ağrısı, halsizlik ve yorgunluk gibi durumlarla kendini gösterir. 

Tükürükte azalan enzimler nedeniyle diş etlerinde besinlerin bıraktığı hasarlar ve toksinler nedeniyle şişme ya da kanama gibi durum yaşanır. 

Cilt hücreleri yenilenmediğinden morarma ve çürüme belirtileri gösterir.

Bağışıklığın zayıflaması ağız içi, dudak, burun ve yanaklarda aft çıkmasına zemin hazırlar.

Sürekli ateş basma gibi hararetler yaşanır. Bazılarında ise tam tersi üşüme görülür.

Kemik ve kas ağrılarının şiddetlerinde artışlar ortaya çıkar. 

Sivilce lekeleri geçmez ve yaralar çok yavaş iyileşme gösterir. 

Hastalıklara karışı direncin sürekli düşüktür.

GÜNLÜK ALINMASI GEREKEN C VİTAMİN;

3 yaşındaki bir çocuğun günlük alması gereken C vitamini miktarı 35 mili gram olması gerekir.

6 yaş 50 miligram

9 yaş 60 miligram

12 yaş 90 miligram

20 yaş ve üzeri yetişkin kişilerin ise 100 miligram vitamin almalıdır.

C VİTAMİNİ EKSİKLİĞİ NASIL GİDERİLİR? 

C vitamini besinlerde bulunan bir vitamin olduğundan bu besinleri tüketerek eksiklik giderilebilir. Bu besinler; Kivi, yaban mersini, portakal, limon, mandalina, yeşil biber, kırımız lahana ve kuşburnunda bulunur. Ayrıca tere, karnabahar, roka, brokoli, taze fasulye, üzüm gibi besinlerde de az miktarda bulunabilir. Günlük C vitamini eksikliğini gidermek için 2 bardak portakal suyu tüketebilirsiniz. Aynı zamanda bir tane orta boy kivi günlük C vitamini ihtiyacının %140’ını karşılamaktadır. 

C VİTAMİNİN FAYDALARI NELERDİR?

Sonbaharda artan grip hastalıklarını önlemek için tüketilmesi gerekir.

Yüksek tansiyonu düşürerek, felç ve inme riskini azaltır

Bağışıklık sistemini güçlendirdiği için kanserli hücrelere karşı kalkan oluşturur.

Üst solunum yolları hastalıklarının semptomlarını azaltır.

Şeker hastalarının tedavilerinde destek sağlar.

Cilt yüzeyindeki hücreleri yeniler, yaraları hızlandırır, saç dökülmesi ve cilt hastalıklarını önler.

Sinir sistemindeki hücreleri dengede tutarak ruhsal hastalıklara yakalanma oranını azaltır. 

Ayrıca baş ağrısı, eklem ağrıları ve göz hastalıklarına da iyi gelir.

C VİTAMİNİ HANGİ BESİNLERDE BULUNUR?

C vitamini açısından en güçlü besin kaynağı portakal, mandalina ve kividir. Ancak Beslenme ve Diyet Uzmanı Ayşegül Yavuz bu besinlerin yanı sıra içeriklerinde az olsa da önemli bazı besinlerde de C vitaminin fazla olduğunu vurguluyor.

KIRMIZI BİBER

C vitamini bakımından zengin olan kırmızı biber, aynı zaman A, B, E ve K vitaminleri, ayrıca potasyum, folat, manganez, fosfor ve magnezyum bakımından da zengindir. Günlük iki tane tüketilerek vücudun ihtiyacı olan C vitaminin yüzde 35’ini karşılamış olursunuz. 

ÇİLEK

Günlük tüketilen bir kase çilek, yaklaşık 86 gram C vitamini içermektedir. Bunun yanı sıra çilek cilt ve kalp sağşığı içinde etkisi olan güçlü bir besindir. İçeriğinde yüksek lif barındıran çilek, kilo vermede etkilidir.

BROKOLİ

Güçlü bir antioksidan olan brokoli vücuttaki iltihap oranını azlatır ve bağışıklığı güçlendirir. Uzmanlar haftada en fazla 3-4 kez tüketilmesini öneriyor. 

KAVUN

B vitamini, potasyum, magnezyum, bakır, flavonoidler maddeler bakımından zengin olan kavun, günde iki üç dilim tüketilerek C vitamini eksikliği giderilmiş olur. Aynı zamanda sindirime de oldukça fayda sağlayan kavun, kabızlık sorununa birebirdir. 

DOMATES

Sabah kahvaltılarında günlük tüketilen 3 orta boy büyüklüğünde domates sadece C vitamini eksikliği değil aynı zamanda kan yapıcı özelliği ile kan hücrelerinin sayısını artırır.

PATATES

Yağda ve yüksek ısıda içindeki C vitaminleri ölür. Ancak haşlanmış patates vitaminleri vücuda alma bakımından en faydalı yöntemdir.

KARNABAHAR

Az haşlanmış karnabaharı ara öğün olarak tüketerek C vitamini eksikliğine iyi gelmiş olur. Karnabahar hem C vitaminini sağlar hem de kilo vermede yardımcı olan güçlü bir besindir. 

Ciddi bir rahatsızlık olmamasına rağmen yaşam kalitesini olumsuz etkileyen dolamanın nasıl ortaya çıktığını biliyor musunuz? Peki dolama nedir ve belirtileri nelerdir? İşte çıktığında ellerinizi kullanmaz hale getiren dolamaya dair bilinmeyenler ve doğal tedavi yöntemleri…

Dolama, parmakların uç boğumlarının enfeksiyon kapması sonucu ortaya çıkar. Hasara uğramış deri katmanlarının mikrop kapmasıyla meydana gelen dolama şişme ve morarma gibi belirtilerle kendini gösterir. Bu duruma stafilokok bakteri ve mantar hücreleri neden olur. Bakteriler; tuvalet, hava ve  toplu kullanılan alanlarda fazla bulunur. Mantar sonucu meydana gelen dolama da hasta doğal tedavi yöntemi uygulayarak bu rahatsızlıktan kurtulabilir. Ancak stafilokok bakteri sonucu ortaya çıkmış dolamalar için cerrahi müdahale şarttır. Çünkü bu bakterinin neden olduğu dolama aynı zamanda ciltle bütünleşerek sertleşmeye neden olur. Gün içerisinde 2 saatte bir ellerinizi dezenfekte etmenizde fayda var. Özellikle kesik olan bölgenizi yara bandı ile kapatmanız dolama rahatsızlığına yakalanma riskini azaltacaktır. Dolama büyük bir kitle ise cerrahi operasyonla kitle patlatılır ve iltihap boşaltılır. İltihaptan temizlenen bölgeye dikiş atılır. Mikrop kapmaması için pansumanla kapatılır. Antibiyotikle desteklenen tedavi yöntemi sonrası bir hafta içinde iyileşme gözlenir.

DOLAMA BELİRTİLERİ NELERDİR?

Ortaya çıkan yerde zonklama ağrısı yaşanması

Genellikle ayak ve el baş parmaklarında görülür

Kızarıklık ve iltihaplı alanın çoğalması

Vücudun ani titremesi ve terlemesi

Sürekli yorgun ve ağrılar hissetme

Kemik ve kaslarda hassaslaşma

Cildin kabarması

DOLAMAYA İYİ GELEN DOĞAL ÇÖZÜMLER…

Dolama ağır iltihaplı değil ise doğal tedavi yöntemlerine başvurulabilir. Uzmanlarında önerdiği doğal tedavi yöntemlerini sizler için araştırdık.

LİMON VE KARBONAT KARIŞIMI

Antibakteriyel özelliği sayesinde limon dolamaya neden olan enfeksiyonun azalmasını sağlar. Bir yemek kaşığı karbonat üç yemek kaşığı limon suyunu iyice karıştırın ve dolamanın olduğu bölgeye sürün. 10 dakika bekledikten sonra ılık su ile durulayınız. Bu karışımı dolama şişliği inene kadar uygulayabilirsiniz. 

PİRİNÇ UNU VE KETEN TOHUMU YAĞI

Dolamanın hızlı iyileşmesini istiyorsanız pirinç unu ve keten tohumu karışımından faydalanabilirsiniz. Pirinç unu ve keten tohumu yağını karıştırarak elde ettiğiniz hamurunu, dolamayı açık bırakmayacak şekilde parmağınıza sarınız. 15 dakika bekleyiniz. Bu karışımı her gün düzenli uygulayınız.

Diyet yaparken zorlanmayacağınız ve kısa zamanda fazla kilolardan kurtulabileceğiniz ‘Limon diyeti’nin nasıl uygulandığını sizler için bir araya getirdik. Hızlı ve doğal formüllerle kilo vermenizi kolaylaştıracak limon diyeti ile kendinizi mutlu edebilirsiniz. Fit bir bedenin korunması ya da fazla kiloların eritilmesi için yapılması tavsiye edilen 1 günlük limon diyeti listesi…

İsmini duyduğunuzda ağzınızda bir ekşime beliren ekşi mi ekşi tadı ile mutfakta sıklıkla kullanılan limon, güçlü bir antioksidan kaynağı olup vücuda fayda sağlamada oldukça etkili besinler arasında yer alır. En az sağlık açısından olduğu kadar kilo vermek isteyen kadınların da bu isteklerine bir adım daha yaklaşmasını sağlayan limon diyeti ile istenmeyen kilolarınızla vedalaşabilirsiniz. Yağ yakımını destekleyip kısa zamanda kilo vermenizi sağlayacak olan limon diyeti ile olumlu sonuç almak için düzenli uygulamanın yanı sıra diyetinizi günlük egzersizlerle de desteklemelisiniz. Doktor onayı alarak uygulanması tavsiye edilen popüler limon diyeti listesi, midesi hassas kişiler üzerinde asidik yapıya sahip olması ile rahatsızlık hissi uyandırabilir. Sadece 5 gün yapabileceğiniz limon diyeti ile sizde 3 kilo birden verebilirsiniz. Vücudu iyileştirmeye yönelik olan bu limon diyeti sayesinde toksinlerden arınarak fazla kilolarınızdan kurtulabilirsiniz.

1 GÜNLÜK LİMON DİYETİ NASIL YAPILIR?

Kahvaltı öncesi: 1 bardak ılık suya yarım limon
Kahvaltı: 1 dilim buğday ekmeği, 1 haşlanmış yumurta, yeşillik, 4-5 zeytin
Ara öğün: 1 bardak limonata
Öğlen: 1 kase yağsız yoğurt, 5-7 adet ceviz ya da fındık
Ara öğün: 1 bardak ılık suya yarım limon
Akşam: 1 porsiyon kırmızı et / tavuk eti / balık eti, zeytinyağlı salata
Yatmadan bir saat önce: 1 bardak ılık suya yarım limon

NOT: Aşırı miktarda vücuda alınan limon, kişi üzerinde alerjik etkiler oluşturabilir. Belirtilen ölçü dışına çıkılmaması ve doktor onayı almadan uygulanmaması önerilir. Etkisini bir an önce görmek için her gün yarım saat yürüyüş yapılmalı ve 2 litre su içilmelidir.

Eskiler “afakanlar” bastı diye kullandıkları tabir Osmanlıda “hafakanlar” adından bir hastalıktır. Özellikle genç kadınlarda görülen rahatsızlık kalp ritminin bozulması, ateş yükselmesi ve ani terleme gibi belirtilerle kendini gösterir. Günümüzdeki kırık kalp sendromuna benzer özellikleri vardır. Peki hafakanlar bastı nedir? Hafakanın belirtileri nelerdir? Hafakanın tedavisi var mıdır? Sizler için yıllarca söylenen Hafakanlar bastı rahatsızlığının bilinmeyenlerini araştırdık.

Hafakan kelime kökü itibariyle Arapça’dan gelir. “Kalp çarpıntısı, hızı ya da kalp titremesi” anlamına geliyor. Yıllardır “afakan” diye kullandığımız bu tabir aslında Osmanlıca tıp kitaplarında “hafakan” diye geçmektedir. Osmanlı yazmalarında rastlanan bu rahatsızlık kalp hastalıklarının genelini kapsamaktadır. Kadınlarda erkeklere oranla daha fazla görülen kalp çarpıntısı yani hafakan hastalığı, aşırı sinirli ve kansız kişilerde korku, heyecan, çok fazla kahve ve çay tüketimine bağlı olarak ortaya çıkar Osmanlı’da ruhsal hastalıklar olarak kabul edilen bu rahatsızlığın çeşitli tedavi yöntemleri vardır. Özellikle doğal ilaçlar hazırlanarak hastalığın belirtileri azaltılmaya çalışılırdı. Günümüzde yaygın olarak görülen kırık kalp sendromunun eski çağlardaki adı olan hafakanlar bastı rahatsızlığı yürek zayıflığı gibi duygusal sorunlardan sonra görülür. Hastalık çay, kahve ve alkollü tüketimi sırasında artar. 

HAFAKAN HASTALIĞININ BELİRTİLERİ NELERDİR?

Göğüs ağrıları

Vücut ısısının aniden değişmesi

Nefes darlığı 

Baş dönmesi

Sinir krizi geçirme

Aşırı terleme 

Eklem ağrıları gibi belirtilerle kendini gösterir.

HAFAKANIN TEDAVİSİ VAR MIDIR?

Bu hastalığın tedavisinde Osmanlı zamanında reyhan bitkisinin kullanıldığı biliniyor. Reyhan ve limon karıştırılarak hazırlanan içecekle hasta rahatlatılmaya çalışılırmış. Bir diğer kullanılan bitki ise naneymiş. Nane de içerdiği çözücü ve rahatlatıcı madde sayesinde kan düzeyini dengeleyerek kalp çarpıntısını önlemiş olur.

HAFAKANA İYİ GELEN BESİNLER NELERDİR?

ELMA

İçeriğinde sakinleştirici madde bulunduran elma, düzenli tüketildiğinde sinir hücrelerini kontrol eder. Bu sayede gergin sinirleri yatıştırarak kan basıncını dengeler. Uzmanlar günde en az bir tane tüketilmesini tavsiye ediyor.

NİLÜFER

Göllerde yetişen bu bitki içeriğinde lotus doymuş yağ barındırır. Bu yağ vücuttaki tüm toksinleri atar. Ayrıca içeriğinde B vitamini kompleksi barındıran nilüfer, hücrelerin mutasyona uğramasını önler. Bağışıklığı güçlendirir. Hafta da bir bardak nilüfer çayı içerek bu faydasından yararlanılabilinir. 

Eskiler “afakanlar” bastı diye kullandıkları tabir Osmanlıda “hafakanlar” adından bir hastalık olduğunu biliyor muydunuz? Peki, “Hafakanlar bastı” nedir? Sizler için hafakanlar kelimesine dair bilinmeyenleri araştırdık. İşte hafakanlara dair bilinmesi gerekenler…

Hafakan kelime kökü itibariyle Arapça’dan gelir. “Kalp çarpıntısı, hızı ya da kalp titremesi” anlamına geliyor. Yıllardır “afakan” diye kullandığımız bu tabir aslında Osmanlıca tıp kitaplarında “hafakan” diye geçmektedir. Osmanlı yazmalarında rastlanan bu rahatsızlık kalp hastalıklarının genelini kapsamaktadır. Kadınlarda erkeklere oranla daha fazla görülen kalp çarpıntısı yani hafakan hastalığı, aşırı sinirli ve kansız kişilerde korku, heyecan, çok fazla kahve ve çay tüketimine bağlı olarak ortaya çıkar. 

Osmanlı’da ruhsal hastalıklar olarak kabul edilen bu rahatsızlığın çeşitli tedavi yöntemleri vardır. 

HAFAKAN HASTALIĞININ BELİRTİLERİ

Göğüs ağrıları

Vücut ısısının aniden değişmesi

Nefes darlığı 

Baş dönmesi

Sinir krizi geçirme

Aşırı terleme 

Eklem ağrıları gibi belirtilerle kendini gösterir.

HAFAKANLAR BASTI TEDAVİSİ

Bu hastalığın tedavisinde Osmanlı zamanında reyhan bitkisinin kullanıldığı biliniyor. Reyhan ve limon karıştırılarak hazırlanan içecekle hasta rahatlatılmaya çalışılırmış. Bir diğer kullanılan bitki ise naneymiş. Nane de içerdiği çözücü ve rahatlatıcı madde sayesinde kan düzeyini dengeleyerek kalp çarpıntısını önlemiş olur.

En etkili antioksidan ve çözücü madde içeren limonu günlük tüketeceğimiz suyun içerisine katıp günde en az 1 litre tüketirsek vücudumuza neler olacağını biliyor musunuz? Yapılan araştırmalar sonucu limonun suyun sağladığı faydalar ortaya çıkarılmış. Özellikle bağırsak sorunlarına iyi geldiği ve yağ yakımını hızlandıran limon suyu hakkında merak edilen her şeyi haberimizin detayında bulabilirsiniz. Peki düzenli olarak limonlu su içersek ne olur? Limon suyunun faydaları nelerdir? Sizler için bu soruların yanıtını araştırdık.

Bir yıl boyunca düzenli tüketilen limonlu suyun vücuda sağladığı yararlar uzmanları bile şaşırttı. C vitamini deposu olan limon tadı bazen ekşimsi bazen ise acıdır. Yüksek tansiyon, ateş, kabızlık, diş problemleri, fazla kilo, ve üst solunum yolu hastalıklarına iyi gelir. Yılda iki defa hasat veren yıl boyu tüketilen limonun ağacı kışın yaprak dökmez. İçeriğinde C vitaminin yanı sıra potasyum, folik asit, bakır, magnezyum ve lif barındırır. Bu özellikleri sayesinde uzmanlar limon üzerinde araştırmalar yapmıştır. Yapılan bir araştırmada limonlu suyun kilo vermeyi hızlandırmasının yanı sıra birçok hastalığa da fayda sağladığı ortaya çıkarılmıştır. Vücudumuzun bağışıklığı ve sindirim sisteminin oluşturduğu genel hastalıkların komplikasyonlarını azaltığı gözlemlenmiştir. 

DÜZENLİ OLARAK LİMONLU SU İÇERSEK NE OLUR?

Vücut direncini etkileyen bağırsaklarda bazı yiyecek ve içeceklerin atıkları ile birikince ciddi sağlık sorunlarına yol açabilir. Bunlardan biri de kolon hastalıklarıdır. Bu hastalıkların en ileri boyutu ise kolon kanseridir. Bu yüzden her zaman iki barda ılık suyun içerinde limon sıkıp kahvaltıdan önce tüketirseniz. Gün boyu tükettiğiniz besinlerdeki zararlı hücre ya da bakterileri idrar veya dışkı yolu ile atabilirsiniz.

İçerdiği A ve C vitaminleri gözde oluşma ihtimal olan katarakt ve maküler dejenerasyonuna karşı koruyucu bir kalkan oluşturur. Antioksidan sayesinde de gözde iltihap birikimini engeller.

Güçlü antioksidan yalnız göz sağlığını değil cilt sağlığını da olumlu etkiler. Cildin deforme olmasını önleyerek kırışıklığı ve yaşlanmayı engeller.

Vücuttaki tüm toksinlerin biriktiği ve atıldığı karaciğerin fonksiyonlarının bozulması oldukça tehlikeli bir durumdur. Bu yüzden ek takviyelerle karaciğerdeki fazla toksinlenme temizlenmelidir. Enzim faktörünü artıracak en etkili besin ise limondur. Limon direk olarak aşırı çözücü madde içerdiğinden su ile karıştırılarak tüketildiğinde daha etkilidir.

Kış aylarında zayıflayan bağışıklık sistemi ve artan virüs oranları üst solunum yolları hastalıklarına neden olur. Çok ciddi boyutlarda olmazsa bile kişinin günlük yaşamını olumsuz etkileyen bu rahatsızlıklara karşı da limon suyu direnci artırır. 

İçerdiği asidik özellik sayesinde ağız içinde ve diş aralarında biriken enfeksiyonları temizlemede de etkilidir. Özellikle yatmadan önce bir bardak limon suyuyla 120 saniye gargara yapıp yatıldığında hem ağız kokusunu önlemiş olursunuz hem de tükürükteki asit oranını artırarak gece boyu ağız içinde enfeksiyon birikmesini engellemiş olursunuz.

Antioksidan özelliği sayesinde vücutta biriken ödem ve yağları kısa sürede atmanıza yardımcı olur. Boğaz, yemek borusu ve mideye kadar temizler. Yemek borusu kanseri, mide reflüsü gibi rahatsızlıkların yaşanmasını engeller.

LİMONLU SUYU KİMLER TÜKETMEMELİ?

Yüksek tansiyonu olan kişiler uzmanlarına danışarak tüketmeliler. Hamile ve emziren annelerin içmemesi gerekir. Bazı ilaçların yan etkilerini tetiklediğinden ilaçlardan en az 2 saat sonra tüketilmelidir. Cilt renkli açık olanların ise limonu yüz maskelerine kullandıklarında oldukça dikkatli olmalılar.