Hastalıklara karşı vücudun direncini artıran Bağışıklık sisteminin güçlü olması için olmazsa olmaz faktörlerden biri de uykudur. Yetersiz uyku ve sağlıksız beslenme karşısında direnci azalan bağışıklık sistemi virüslerin yerleşmesi için meydan hazırlar.
Vitamin ve minerallerle güçlendirilen bağışıklık sistemi için aynı zamanda uyku da önemlidir. Düzenli bir uyku kişinin daha zinde olmasını sağlar. Bunun yanı sıra egzersiz ve stres kontrolü de olmazsa olmazlar arasında yer alır. Türk Böbrek Vakfı bu konuyla ilgili hastalarını bilgilendiriyor. Vakıf başkanı Timur Erk “Covid-19 ile ilgili zor bir süreçten geçiyoruz. Özellikle mevsimsel hastalıkların da baş gösterdiği son günlerde insanlar, ‘bağışıklık sistemimizi nasıl güçlendiririz?’ arayışı içine girdi. Bizim, Türk Böbrek Vakfı olarak uzun yıllardır tedavi kaynaklı düşük bağışıklıkları sebebiyle diyaliz merkezlerimizde hastalarımıza önerdiğimiz konular, bugün tüm toplumun öncelikli önlemi olmalıdır” şeklinde konuştu. Erk aynı zamanda bir uzman kontrolünde ek takviye alınması gerektiğinin altını çizdi.
Sağlıklı beslenme ve düzenli uykuyu alışkanlık haline getirmenin önemli olduğunu hatırlattı. Başkan Erk sözlerine şunlarla devam etti:
“Temel vitamin ve mineraller kişilerin ihtiyaçları doğrultusunda alınmalıdır fakat bizim önereceğimiz konular, bir uzman desteği gerektirmeden kendi yaşam kalitenizi dolaylı olarak sağlığınızı ve bağışıklığını etkileyecek önemli unsurlardır. Sağlıklı beslenme, egzersiz, stres kontrolü ve uyku… Büyükannelerimizin dediği ‘çocuk uykuda büyür.”
Düzenli uykunun bağışıklık sistemi üzerindeki önemli etkisi olduğunu İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Nöroloji Anabilim Dalı, Uyku Bozuklukları Merkezi Sorumlu Öğretim Üyesi Prof. Dr. Derya Karadeniz’de ifade etti. Uyku aşamalarından da ayrıca bahseden Karadeniz, “Uykunun beden tamirindeki rolü, bağışıklık sistemine olan etkisi ile ortaya konmuştur. Deneysel çalışmalarda, uyku yoksunluğu yapılan hayvanlarda, üç gün içinde, mide-barsak sisteminden kaynaklanan enfeksiyonlar nedeniyle ölüm gerçekleştiği gösterilmiştir. İnsanlarda da durum benzerdir. Örneğin dört gece boyunca, sadece dörder saat uyumalarına izin verilen insanlarda, beşinci gün grip aşısı yapıldığında, normal uyku sürelerini uyuyan insanlara göre bağışıklık yanıtı çok daha zayıf kalmıştır. Uyku hastalıklarının birçoğunda, bağışıklık sisteminin bozulduğu ve enfeksiyonlara yatkınlığın arttığı gösterilmiştir” dedi.
Özellikle enfeksiyon hastalıklarına yatkınlık geliştirdiğinin altını çizen Prof. Dr. Karadeniz, şu önemli vurgulamaları da yaptı:
“Uykunun bağışıklık sistemi üzerine koruyucu ve geliştirici özelliğine örnek olarak, hasta olduğumuz zamanlarda uyku isteğimiz ve ihtiyacımızın artması verilebilir. Keza, hastalık durumda uyku artarak, bağışıklık sistemini toparlamaya çalışır. Bu, bir nevi vücut tamirinin gerçekleşmesini sağlayan fiziksel bir savunma mekanizmasıdır. İmmün sistem hücrelerinin kendilerine has sirkadiyen yani günlük ritmi vardır ve tüm immün hücreler, herhangi bir saldırıda, uyku sırasında en üst seviyeye ulaşır. İmmün sistemin hafızası derin NREM uykusunda (NREM 3 evresi) sağlanır. Yani vücuda giren bir mikrobun tanınması ve buna cevap olarak ortaya çıkan antikor üretimi derin NREM uykusu sırasında gerçekleşir. Hastalık durumda uyku artarak, bağışıklık sistemini toparlamaya çalışır.”