Şunun için etiket arşivi: yemek tarifleri

Çay saatlerinde aynı zamanda kadın günlerinde sofranıza şöyle puf puf kabarmış, leziz ve mis kokusuyla göz dolduran sodalı gül böreğinin tarifini sizlerle paylaşıyoruz. Sodalı gül böreği, diğer böreklere adeta taş çıkaracak. Pratik sodalı gül böreği tarifi yazımızda…

Gül böreği, klasik böreklerin dışında daha pratik yapımı ve daha kolay pişirimi ile vakti olmayanların sık sık tercih ettiği tarifler arasında yer alıyor. Ancak sıradan gül böreğini ağızda dağılan hem de uzun süre bayatlamayan şekilde hazırlamak istiyorsanız sosuna soda ekleyebilirsiniz. Soda eklenen tarifler daha az yağlı ve kıyır kıyır olmasıyla da biliniyor. Dünyaca ünlü şefler bazı tariflerin içerisine özellikle soda ekliyorlar ki her daim taze gibi durmasını sağlamak için. Eve gelen misafirlerinize sodalı gül böreği pişirmek için sizler de geç kalmayın. Peki sodalı gül böreği nasıl yapılır?

SODALI GÜL BÖREĞİ TARİFİ:

MALZEMELER

3 adet yufka

İç harcı için;

200 gram beyaz peynir
1 çay kaşığı karabiber
1 çay kaşığı kuru kekik

Sosu için;

3 yemek kaşığı yoğurt
Yarım su bardağı sıvı yağ
1 su bardağı süt
2 adet yumurta
Yarım su bardağı soda

Üzeri için;

1 adet yumurta sarısı
1 yemek kaşığı haşhaş
2 yemek kaşığı susam

YAPILIŞI

Bir kabın içerisinde sos malzemelerini diğer kabın içerisinde de iç malzemelerini güzelce karıştırın.

Daha sonra taze yufkaları tezgahın üzerine serin ve bıçak yardımıyla 4 eşit parçaya bölün. Sostan fırça yardımıyla bolca sürün.

Hazırladığınız iç harcı yufkaların içerisine yayın. Ardından rulo şeklinde sarıp, gül şeklini verin.

Doladıktan sonra yağlanmış fırın tepsisine yerleştirin. Üzerine eğer kalmışsa sostan gezdirin.  Fırça ile yumurtanın sarısını üzerine sürdükten sonra susam veya haşhaş serptikten sonra 190 derece fırında 40 dakika pişirin.

Pişen börekleri sıcak sıcak servis edebilirsiniz.

Afiyet olsun…

Özel günler, bayramlar, düğünler ya da bir misafir geldiğinde kolaylık olsun diye böreklik kuru yufka yapılabilir. Yapımı çok basit olan kuru yufka dışarıda hazır olarak satılsa da evde yapılanı her zaman daha lezzetli ve bereketli oluyor. Sizler de kalabalık misafirler için evde kuru yufka yapmak istiyorsanız tarifimizi mutlaka denemelisiniz.

Sanılanın aksine hem kolay ve zahmetsiz hem de çok lezzetli saklamalık yufkalar aniden gelen misafirler için imdadınıza yetişecek.15 dakikada nefis açma börekler hazırlamak istiyorsanız siz de kuru yufka yapabilirsiniz. Özellikle ramazan ayında sahur ve iftarlar da el açması börekler için önceden hazırlanan ve aylarca tazeliği bozulmadan saklanan bu yufkalar geleneksel olmasıyla da yüzyıllardır yapılıyor. Annelerimizin ananelerimiz ve babannelerimizin çok eskiden beri kışlık hazırladığı dönemlerde yaptığı kuru yufka içine istediğiniz gibi lezzetli harç yapabilirsiniz. Peki evde kuru yufka nasıl yapılır? Kuru yufka yaparken nelere dikkat etmek gerekir?

KURU YUFKA TARİFİ:

MALZEMELER

3 su bardağı un
1 tatlı kaşığı tuz
Su

YAPILIŞI

Un su ve tuzla poğaça hamurundan bir tık daha sert olacak şekilde hamuru yoğurun.

Mandalina büyüklüğünde bezeler yapıp kenara alın. 

Bezeleri un yardımıyla oklavayla istediğiniz büyüklükte açın.

Tavada alt üst yaparak pişirebilirsiniz. Pişen yufkaları sofrabezi gibi bir şeye sarıp serin ve kuru yerde saklamalısınız.

Afiyet olsun…

Organik beslenme son yıllarda oldukça popüler bir hale geldi. Yoğurt, ekmek, reçel ve daha birçok şeyi evde yapmaya başlayanlar evde sirke yapmayı da araştırmaya başladı. Ancak sirkeyi yapmak için sirke anası denilen bir madde kullanılıyor. Peki sirke anası nedir? Sirke anası nasıl saklanır? Merak etmek için yazımızı inceleyebilirsiniz.

Sirke anası, aslında sirke yapmak için kullanılan bir mayadır. Adını ilk defa duyanlar şaşırsa da yüzyıllardır yapılan özellikle Anadolu’da herkes tarafından bilinen bir yöntemdir. Doğal fermantasyon işlemi sonucunda sirke üzerinde kendiliğinden oluşan opak, jelimsi bir tabakaya benzeyen sirke anası, doğru şekilde saklandığında bir sonraki sirke yapımında işinizi çok kolaylaştırıyor. Tahmin edebileceğiniz üzere sirke anası yapmanın sirke yapmaktan pek farkı yok. Sirke anası sirke yapımı için tek başına yeterlidir, başka hiçbir malzemeye ihtiyaç duyulmuyor. Sirkesi yapılan meyvenin rengine göre sirkenin de rengi değişen sirke anası; ilk alındığında oldukça ince bir tabakaya sahip olsa da zamanla kalınlaşarak tabaka haline gelir ve konulduğu kabın şeklini alır. Sirke mayalanırken önce etil alkol meydana gelir, sonra asetik asit bakterilerinden oluşan sirke anası meydana gelir. 

SİRKE ANASI EVDE ADIM ADIM NASIL YAPILIR?

Malzemeler

Bulgur
Nohut
Organik bal 

Yapılışı

Cam bir kavanoz içine kullanılacak olan meyveleri küçük parçalar halinde doğrayın.

Üzerine nohut, bulgur ve organik bal ile temiz içme suyu eklenerek plastik ya da slikon bir kaşıkla karıştırın.

Cam kavanozun ağzı ince bir tülbent ile kapatın.20 gün kuru, ışık geçirmeyen, karanlık ve serin bir ortamda bekletin. 2 gün ara ile malzemeleri karıştırın.

Bu 20 günlük sürecin sonunda kavanozun üstünde jelimsi kıvamda ve opak bir tabaka sirke anasıdır. Sirke anası bir kaba alınarak daha sonraki sirke yapımında kullanabilirsiniz. 

PEKİ SİRKE ANASI YENİR Mİ?

Sağlık açısından oldukça faydalı olan sirke anası yoğun bir aromaya sahiptir. Yenilmesinde herhangi bir sakınca yoktur.

SİRKE ANASI NASIL SAKLANIR?

Sirke oluşması sirke anasının kendiliğinden dibe çökmesinden anlaşılır. Cam bir kavanoza sirke anasını alın. Üzerini sirke ile doldurun. Kavanozun ağzı sıkıca kapatın. Serin bir ortamda nem geçirmeyen karanlık bir yerde muhafaza edebilirsiniz. 

SİRKE ANASININ FAYDALARI NELERDİR?

Folik asit, demir ve B12 açısından zengin olan sirke anası, kansızlığın tedavisine yardımcı olabilir. Yapılan araştırmalar sirke anasının kan şekerini düzenlemeye bununla beraber  insülin direnci oluşmasını engelliyor. 

Sindirim sisteminin düzenli çalışmasında adeta büyük başarı gösteren sirke anası,  zehirlenmelerinde zehrin etkisini azaltıyor. Sürekli tekrar eden sedef hastalığının tedavisinde sirke anası kullanılabilir. 

Son günlerde temizlikte kullanılan beyaz sirke aslında yıllardır piyasada olan bir üründür. Uzmanların ev temizliğinde ve meyve sebzeleri hijyenik hale getirmek için kullanılmasını tavsiye ettiği beyaz sirke nasıl yapılır ve hangi alanlarda kullanılabilir haberimizin detaylarında bulabilirsiniz.

Beyaz sirke, sirkenin saf hali olarak da biliniyor. Mısır ya da şeker pancarından yapılan beyaz sirke üzüm ve elma sirkesinden çok farklıdır. Ülkemizde temizlik için vs. kullanılsa da normal sirke kullanılan her şeyde beyaz sirke kullanılır. İçerisindeki etil alkol seviyesi yüksek olduğundan dezenfektan yerine de geçiyor. Uzmanların faydalarının çok olduğunu saç derisinde yer alan kepekten, evde bulunan her tülü eşyanın temizliğine kadar her alanda kullanılabileceğini duyurdu. Market raflarında uygun fiyatıyla şaşırtan beyaz sirkenin sağlığa olan faydaları da vardır. Mısırlılar ve Yunanlılar başta olmak üzere dünya üzerinde yaşamış tüm eski medeniyetlerde bile kullanılmış olan beyaz sirke, yemeklerde lezzet verici olarak kullanılmasının yanı sıra ilaç yapımında da kullanılmıştır.

EVDE BEYAZ SİRKE YAPILIR MI?

Beyaz sirke, şeker pancarı veya mısır şekerinden elde edilen bir çeşit fermantasyon ürünüdür. Evde beyaz sirke yapımı için sirke anası denilen bir yapıya ihtiyaç vardır. Temiz su, mısır ya da şeker pancarı ve bulgur ya da nohut gibi bakliyatlar beyaz sirkenin yapımı için gerekli malzemelerdir. Bu malzemeleri karıştırarak cam bir kavanozun içine alın ve kavanozun kapağını iyice kapatarak oda sıcaklığında güneş almayan bir yere kaldırın. 20 gün boyunca sadece bir kez beyaz sirke anasını karıştırın. Daha sonra dilediğiniz kadar temiz suyun içine beyaz sirke anasını ekleyin. Ağzını sıkıca kapatarak 20 gün boyunca bekletin. Daha sonra sirkenizi süzün ve işte ev yapımı beyaz sirkeniz hazır.

BEYAZ SİRKENİN KULLANIM ALANLARI NELERDİR? BEYAZ SİRKENİN FAYDALARI 

İçeriğindeki asetik asit cilt gözeneklerinin sıkılaşmasını sağlayan beyaz sirke, cilt lekelerine de faydalıdır. Bu yüzden temiz bir pamuğa eklediğiniz beyaz sirke cilt bakımı için kullanılabilir. Cilt üzerinde oluşan güneş lekelerinin hafifletilmesine de yardımcı oluyor. 

Diş macununuza eklediğiniz beyaz sirke dişler için oldukça faydalıdır. Dişlerin beyazlaşmasını sağlar ve ağız kokularını giderir.

1 bardak sıcak suya bir kaşık beyaz sirke koyun ve boğaz enfeksiyonu geçene kadar bunu tekrarlayın.

Meyve sebzeleri sirke ile yıkamak her zaman iyi fikirdir sirkenin  dezenfekte edici etkisi vardır.

Kan şekeri seviyesini sürekli olarak dengeleyen beyaz sirke, çıkan şekeri düşürür. Yenilen karbonhidratların şekere dönüşümünü büyük bir ölçüde yavaşlatır. 

Beyaz sirke kalori yakımı için oldukça önem arz eder. Beyaz sirkenin dolgunluk hissi vermesi nedeniyle yeme isteğini de azaltacaktır.

Riboflavin, B1 vitamini ve çeşitli mineraller açısından zengin olan beyaz sirke antioksidan özelliğe sahiptir. İçeriğinde yer alan asetik asit, kanseri önleyici etki gösterir.

Sosyal medyada verdiği yemek tarifleri ve içten paylaşımlarıyla tanınan Nermin Yazılıtaş, ev yapımı köy ekmeğinin tarifini yayınladı. Hem döküm tencere kullanarak pişirilen hem de oldukça pratik bir tarif paylaşan Nermin Yazılıtaş’ın çıtır çıtır köy ekmeği tarifini sizlerle paylaşıyoruz.

Son zamanlarda trend olan evde ekmek yapımı adeta çığ gibi büyüyor. Sağlıklı yaşam mottosunu devam ettirmek isteyenlerin çok beğeneceği bir tarifi sizlerle paylaşıyoruz. Köy ekmeği “Fransız ekşi mayası” olarak da adlandırılan Pain de campagne, tipik olarak doğal mayalama veya fırıncı mayalarından yapılan büyük yuvarlak bir somundur. Bu ekmeğin geleneksel versiyonlarının çoğu, beyaz un ile tam buğday unu ve / veya çavdar unu, su, mayalama ve tuz kombinasyonundan yapılır.  Yediğimize içtiğimize dikkat ettiğimiz şu günlerde Sevgili Nermin Yazılıtaş’tan enfes bir köy tarifini haberimizin detaylarında bulabilirsiniz. Çıtır çıtır daha pişmeden kokusu tüm mutfağı saran köy ekmeğinin üzerine tereyağı sürerek yiyebilirsiniz. Evlerinizde çok pratik ve kolay bir şekilde hazırlayabileceğiniz bu ekmek döküm tencerede pişiyor. Gelin birlikte köy ekmeği yapımını öğrenelim:

NERMİN YAZILITAŞ’TAN KÖY EKMEĞİ TARİFİ:

MALZEMELER

4 su bardağı un ( 250 ml bardak )
1 ,5 su bardağı ılık su
1 tatlı kaşığı tuz
yarım paket yaş mayanın yarısı
Hamuru toparlamak için en son 1 yemek kaşığı zeytinyağ

YAPILIŞI

Bir yoğurma kabına suyu ve mayayı koyup kaşıkla karıştırın, yavaş yavaş unu ve tuzu ekleyip hamuru yoğurun.

En son üzerine bir yemek kaşığı kadar zeytinyağ ekleyip toparlayın hamuru. Üzerini kapatıp 1 saat mayalanmasını sağlayın.

Mayalanan hamuru tezgaha alıp videoda olduğu gibi hamuru katlaya katlaya toparlayın.

Demir döküm tencereye bolca un serpip hamuru içine yerleştirin kapağı kapalı olarak yarım saat mayalandırın ve üzerine un serpip bir bıçak ile tek derin bir çizik atın önceden ısıtılmış alt üst ayarda 250 derece fırında önce 20 dakika kapağı kapalı pişirin.

Sonra kapağını açıp fırını 200 dereceye düşürüp 15 dakikada üzeri kızarana kadar pişirin.

Afiyet olsun…

Sosyal medyada verdiği yemek tarifleri ve içten paylaşımlarıyla tanınan Nermin Yazılıtaş, ev yapımı köy ekmeğinin tarifini yayınladı. Hem döküm tencere kullanarak pişirilen hem de oldukça pratik bir tarif paylaşan Nermin Yazılıtaş’ın çıtır çıtır köy ekmeği tarifini sizlerle paylaşıyoruz.

Son zamanlarda trend olan evde ekmek yapımı adeta çığ gibi büyüyor. Sağlıklı yaşam mottosunu devam ettirmek isteyenlerin çok beğeneceği bir tarifi sizlerle paylaşıyoruz. Köy ekmeği “Fransız ekşi mayası” olarak da adlandırılan Pain de campagne, tipik olarak doğal mayalama veya fırıncı mayalarından yapılan büyük yuvarlak bir somundur. Bu ekmeğin geleneksel versiyonlarının çoğu, beyaz un ile tam buğday unu ve / veya çavdar unu, su, mayalama ve tuz kombinasyonundan yapılır.  Yediğimize içtiğimize dikkat ettiğimiz şu günlerde Sevgili Nermin Yazılıtaş’tan enfes bir köy tarifini haberimizin detaylarında bulabilirsiniz. Çıtır çıtır daha pişmeden kokusu tüm mutfağı saran köy ekmeğinin üzerine tereyağı sürerek yiyebilirsiniz. Evlerinizde çok pratik ve kolay bir şekilde hazırlayabileceğiniz bu ekmek döküm tencerede pişiyor. Gelin birlikte köy ekmeği yapımını öğrenelim:

NERMİN YAZILITAŞ’TAN KÖY EKMEĞİ TARİFİ:

MALZEMELER

4 su bardağı un ( 250 ml bardak )
1 ,5 su bardağı ılık su
1 tatlı kaşığı tuz
yarım paket yaş mayanın yarısı
Hamuru toparlamak için en son 1 yemek kaşığı zeytinyağ

YAPILIŞI

Bir yoğurma kabına suyu ve mayayı koyup kaşıkla karıştırın, yavaş yavaş unu ve tuzu ekleyip hamuru yoğurun.

En son üzerine bir yemek kaşığı kadar zeytinyağ ekleyip toparlayın hamuru. Üzerini kapatıp 1 saat mayalanmasını sağlayın.

Mayalanan hamuru tezgaha alıp videoda olduğu gibi hamuru katlaya katlaya toparlayın.

Demir döküm tencereye bolca un serpip hamuru içine yerleştirin kapağı kapalı olarak yarım saat mayalandırın ve üzerine un serpip bir bıçak ile tek derin bir çizik atın önceden ısıtılmış alt üst ayarda 250 derece fırında önce 20 dakika kapağı kapalı pişirin.

Sonra kapağını açıp fırını 200 dereceye düşürüp 15 dakikada üzeri kızarana kadar pişirin.

Afiyet olsun…

Virüs nedeniyle vatandaşların Google üzerinde en çok aradıkları kelimeler arasında evde ekmek yapımı yer alıyor. Eğer olur da evden dışarı çıkma yasağı gelirse ekmeği nasıl yaparız ya da hijyenik olması açısından evde ekmek nasıl yapılır diye merak ediyorsanız mutlaka hazırladığımız içeriği okuyabilirsiniz.

Ekmek, temek ihtiyaçlarımız arasında yer alan bir besindir. Un, su ve maya ile yapılan ekmeği sağlıklı ortamda evde kolayca pişirebileceğinizi biliyor muydunuz? Genelde fırından aldığınız ekmeklere son vererek aile bütçesine katkı sağlayabilirsiniz.  Kahvaltıların ve sofraların vazgeçilmez lezzeti ekmek, kültürümüzün de önemli yiyecekleri arasında. Fırında kolay olarak yapılabilen ekmek yapımı taze, güvenilir ve sağlıklı gıdalar tüketmek isteyen kişilerin tercihi oluyor. Bu tarifi sizlerle paylaşmamızın nedeni de bu yüzden. Mutfak severler evinde kendi temiz ve güvenilir ekmeğinizi hazırladığımız tarifle kolayca pişirebilirsiniz. 

EVDE EKMEK YAPIMINA TALEP ARTTI, İSTANBUL’DA EKMEK SATIŞLARI DÜŞTÜ

Koronavirüs salgını nedeniyle vatandaşların evden çıkmaması ve bazı vatandaşların evde kendi ekmeklerini pişirmesi nedeniyle İstanbul’daki fırınlarda ekmek satışları yüzde 35 düştü.

EV YAPIMI EKMEK TARİFİ:

MALZEMELER

Yarım paket un
2 su bardağı su
2 çay kaşığı kuru maya
1 çay kaşığı tuz
1 tutam şeker

YAPILIŞI

Derin bir karıştırma kabının içerisine kuru malzemeleri alıp bir kez karıştırın.

Daha sonra suyun içerisine mayayı ilave edip çözünmesini bekleyin. 5 dakika boyunca bekledikten sonra kuru karışımın içerisine yavaş yavaş ilave edin.

Güzelce karıştırdıktan sonra 10 dakika bekletin.

Pürüzsüz halde olan hamuru 3 saat kadar mayalanması için dinlendirin.

Bekletilen hamuru 2 parçaya bölüp, tezgahın üzerini unlayıp hamurları koyun. Bu şekilde yarım saat daha dinlendirin.

Fırın tepsisine yağlı kağıdı serip, üzerine hamuru aktarın. İstediğiniz şekli verip 225 derecede pişirin.

Afiyet olsun…

EKMEK YAPIMININ PÜF NOKTALARI NELER?

Ekmeği pişirirken fırın tepsisine ısıya dayanıklı bir kabın içerisine su koyup fırını kapatırsanız ekmeğiniz daha leziz pişer.

Ekmek yapmaya yeni başlayanlardansanız ekşi mayayı bir sonraki aşamaya bırakın. Kuru, instant ya da yaş maya ile ekmeklerinizi yapmaya başlayın.

Tarifte yazan oranlara bağlı kalmaya özen gösterin.

Ekmek yapmaya henüz başladıysanız öyle çok büyük boyutlarda ekmek pişirmemeye özen gösterin.

EKMEK UZUN SÜRE BAYATLAMADAN NASIL KALIR?

Ekmeğin yeterince soğuduktan sonra aşırı nem kaybına meydan verilmeden ambalaj yapılması gerekiyor. Ekmeğin küflenmemesi için buharlaştırılmaması gerektiğini ve dilimlenerek tüketilmesinin bayatlamayı geciktiriyor. 

“Kuruyan ekmeği canlandırmak için bir tencereye az miktar su koyun ve kaynatın. Su buharı çıkmaya başladığında tencerenin üzerine bir süzgeç yerleştirin ve kuru ekmekleri koyun. Buhar ekmeğe yavaş yavaş nüfuz ettikçe ekmek kaybettiği nemi alacak ve yenilecek kıvama gelecektir. Ekmek kesinlikle açıkta bırakılmamalıdır. Ekmek yeterince soğumadan torbaya konursa buhar nedeniyle küflenir. Ekmek tüketilirken, bazı kişiler kabuğunu sevdikleri için veya ekmek içi sıcakken hamur olduğundan önce ekmeğin kabuğunu koparıp yerler, bu durumda ekmek daha kolay bayatlar. Çünkü su kaybı kolaylaşır, kurur, kolayca ufalanır. Ekmeği bozulmadan buzdolabında saklayabiliriz. Böylece küflenmesini önlemiş oluruz. Ancak tazeliği doğal olarak azalacaktır. Bu ekmekler yine kızartılarak veya ısıtılarak rahatlıkla yenebilir. Eğer derin dondurucumuz varsa ekmeği -21 derecede taze olarak uzun süre saklayabiliriz.”

Virüs nedeniyle vatandaşların Google üzerinde en çok aradıkları kelimeler arasında evde ekmek yapımı yer alıyor. Eğer olur da evden dışarı çıkma yasağı gelirse ekmeği nasıl yaparız ya da hijyenik olması açısından evde ekmek nasıl yapılır diye merak ediyorsanız mutlaka hazırladığımız içeriği okuyabilirsiniz.

Ekmek, temek ihtiyaçlarımız arasında yer alan bir besindir. Un, su ve maya ile yapılan ekmeği sağlıklı ortamda evde kolayca pişirebileceğinizi biliyor muydunuz? Genelde fırından aldığınız ekmeklere son vererek aile bütçesine katkı sağlayabilirsiniz.  Kahvaltıların ve sofraların vazgeçilmez lezzeti ekmek, kültürümüzün de önemli yiyecekleri arasında. Fırında kolay olarak yapılabilen ekmek yapımı taze, güvenilir ve sağlıklı gıdalar tüketmek isteyen kişilerin tercihi oluyor. Bu tarifi sizlerle paylaşmamızın nedeni de bu yüzden. Mutfak severler evinde kendi temiz ve güvenilir ekmeğinizi hazırladığımız tarifle kolayca pişirebilirsiniz. 

EVDE EKMEK YAPIMINA TALEP ARTTI, İSTANBUL’DA EKMEK SATIŞLARI DÜŞTÜ

Koronavirüs salgını nedeniyle vatandaşların evden çıkmaması ve bazı vatandaşların evde kendi ekmeklerini pişirmesi nedeniyle İstanbul’daki fırınlarda ekmek satışları yüzde 35 düştü.

EV YAPIMI EKMEK TARİFİ:

MALZEMELER

Yarım paket un
2 su bardağı su
2 çay kaşığı kuru maya
1 çay kaşığı tuz
1 tutam şeker

YAPILIŞI

Derin bir karıştırma kabının içerisine kuru malzemeleri alıp bir kez karıştırın.

Daha sonra suyun içerisine mayayı ilave edip çözünmesini bekleyin. 5 dakika boyunca bekledikten sonra kuru karışımın içerisine yavaş yavaş ilave edin.

Güzelce karıştırdıktan sonra 10 dakika bekletin.

Pürüzsüz halde olan hamuru 3 saat kadar mayalanması için dinlendirin.

Bekletilen hamuru 2 parçaya bölüp, tezgahın üzerini unlayıp hamurları koyun. Bu şekilde yarım saat daha dinlendirin.

Fırın tepsisine yağlı kağıdı serip, üzerine hamuru aktarın. İstediğiniz şekli verip 225 derecede pişirin.

Afiyet olsun…

EKMEK YAPIMININ PÜF NOKTALARI NELER?

Ekmeği pişirirken fırın tepsisine ısıya dayanıklı bir kabın içerisine su koyup fırını kapatırsanız ekmeğiniz daha leziz pişer.

Ekmek yapmaya yeni başlayanlardansanız ekşi mayayı bir sonraki aşamaya bırakın. Kuru, instant ya da yaş maya ile ekmeklerinizi yapmaya başlayın.

Tarifte yazan oranlara bağlı kalmaya özen gösterin.

Ekmek yapmaya henüz başladıysanız öyle çok büyük boyutlarda ekmek pişirmemeye özen gösterin.

EKMEK UZUN SÜRE BAYATLAMADAN NASIL KALIR?

Ekmeğin yeterince soğuduktan sonra aşırı nem kaybına meydan verilmeden ambalaj yapılması gerekiyor. Ekmeğin küflenmemesi için buharlaştırılmaması gerektiğini ve dilimlenerek tüketilmesinin bayatlamayı geciktiriyor. 

“Kuruyan ekmeği canlandırmak için bir tencereye az miktar su koyun ve kaynatın. Su buharı çıkmaya başladığında tencerenin üzerine bir süzgeç yerleştirin ve kuru ekmekleri koyun. Buhar ekmeğe yavaş yavaş nüfuz ettikçe ekmek kaybettiği nemi alacak ve yenilecek kıvama gelecektir. Ekmek kesinlikle açıkta bırakılmamalıdır. Ekmek yeterince soğumadan torbaya konursa buhar nedeniyle küflenir. Ekmek tüketilirken, bazı kişiler kabuğunu sevdikleri için veya ekmek içi sıcakken hamur olduğundan önce ekmeğin kabuğunu koparıp yerler, bu durumda ekmek daha kolay bayatlar. Çünkü su kaybı kolaylaşır, kurur, kolayca ufalanır. Ekmeği bozulmadan buzdolabında saklayabiliriz. Böylece küflenmesini önlemiş oluruz. Ancak tazeliği doğal olarak azalacaktır. Bu ekmekler yine kızartılarak veya ısıtılarak rahatlıkla yenebilir. Eğer derin dondurucumuz varsa ekmeği -21 derecede taze olarak uzun süre saklayabiliriz.”

Ülkemizde bolca yetişen fındıkları her zaman taze ve çıtır çıtır yemek için tavada kavurabilirsiniz. Kavrulan fındıkların kabukları da kolay bir şekilde çıkacaktır. Sizler de misafirlerinize sunmak için tavada ya da fırında kolay bir şekilde fındık kavurması yapabilirsiniz.

Fındık, Karadeniz Bölgesinde yetişmekte olan Huşgiller ailesinin ılıman iklimleri seven üyesidir. Demir, potasyum, kalsiyum ve magnezyumun yanı sıra çinko bakımından da zengin olan fındık, içeriğinde E vitamini ile protein, Omega 3 barındırmaktadır. Vücut sağlığı açısından oldukça faydalı olan fındık, hem ezme olarak hem de yemiş olarak sofralarda yerini alıyor. Fındığın asıl lezzeti kavrulduğunda ortaya çıkıyor. Peki evde fındık kavurması nasıl yapılır? Tava da ve fırında en kolay fındık ezmesi tarifi bugünkü yazımızda. 

FINDIK KAVURMASI TARİFİ:

İlk olarak fındıklarınızın sert kabuklarını kırın. Daha sonra güzelce temizleyin ve temizlenenleri derin bir kaba aktarın. Tavanın altını yakın. Tava ısınınca fındıklarınızı koyun ve ara ara karıştırarak kısık ateşte fındıklarınızı kavurun. Üst kısımları koyu kahve-siyah renklere dönmeye başladığında ocaktan alın. Temiz bir bezin üzerine aldığınız fındıkların üstünü kapatın. Sıcaklığın da etkisiyle kabukları rahatlıkla ayrılacaktır.

Fırında fındık kavurması yapmak için; Fırınınızı 170 dereceye önceden ayarlayın. Kırılan fındıkları tepsiye dizin. Isınan fırına fındıklarınızı verin. Her 5 dakikada bir fındığı fırından alıp tahta kaşık ya da spatula yardımıyla karıştırın. 15-20 dakikanın sonunda fırından alıp henüz sıcakken üzerine bezin diğer yüzünü kapatıp birbirine sürtün ve kabukların çıkmasını sağlayın. Kavrulmuş fındıklarınızı taze ve çıtır bir şekilde saklamak için mutlaka kavanozlarda ya da kilitli poşetlerde saklayabilirsiniz.

Afiyet olsun…

Türk mutfağının vazgeçilmezlerinden olan soğan, neredeyse tüm yemeklere, salatalara eklenebilen bir besindir. Tam bir antioksidan kaynağı soğan mideyi rahatsız etmemesi için acısını alabilirsiniz. Nasıl mı? İşte soğanın acısı alan yöntemler haberimizin detaylarında.

Uzmanların vücuda faydalı olduğunu söylediği ve sık sık tüketilmesi gerektiğini vurguladığı soğan içerisindeki C vitamini ve diğer besinler kanserin kontrol edilmesine yardımcı olur ve ayrıca cildi ve saçı güçlendirir. Ayrıca bağışıklık sitemini ciddi oranda güçlendiren soğanı Türk mutfağında tüm yemeklerin içerisinde kullanılırız. Annelerimizin yemeklere lezzet kattığını söylediği soğan, kebap masalarının da vazgeçilmezidir. Sarımsak gibi kokusu ve acılığı olan sebzelerin başında gelen soğanın bu durumdan şikayetçi olanlar için muhteşem bir haberimiz var. Soğanı çiğden tüketilmek istediğinde mutlaka birkaç yöntemle yumuşatılıp acısının alınması gerekiyor. Peki bu nasıl yapılır?

SOĞANIN ACISI NASIL ALINIR?

Soğanları doğramadan önce süre buzlukta ya da soğuk suyun içinde bekletmek gözlerinizi yakmaya bir nebze olsun engel olacaktır.

Doğradığınız soğanları buzlu soğuk suyun içerisine atarak acısının çıkmasını sağlayabilirsiniz.Bu suyun içerisine 1 tatlı kaşığı sirke ve 1 çay kaşığı da tuz atarsanız tüm acılığını alacaktır. 10 dakika kadar bekletip süzdürdükten sonra kullanabilirsiniz.

Bir diğer yöntem ise tuzla ovmak. Bir kabın içerisine aldığınız doğranmış soğanlarınızın üzerine tuz ilave edin. Birkaç dakika bekletin. Ardından da birkaç dakika boyunca ovun. Süzgecin üzerine alıp sudan geçirin ve suyunu akıtın. Bu sayede de acılığı tamamen çıkmış olacaktır.